Tahsil Edilemeyen ve Takibinden Vazgeçilen Dosyalarda Aciz Vesikası Almak Avukatın Görevimidir?

Üzerinden yıllar geçtiği halde tahsil edilemeyen ve müvekkilin onayına sunularak takibinden vazgeçilen ve işlemden kaldırılan/kaldırılacak olan dosyalarla ilgili olarak ayrıca aciz vesikası almak avukatın re'sen yapması gereken bir görevimidir?

Talep edilmediği için alınmamış/alınmayacak olması sorumluluk doğururmu?

Alıntı: Yazan Av.İlker DOLGUN Üzerinden yıllar geçtiği halde tahsil edilemeyen ve müvekkilin onayına sunularak takibinden vazgeçilen ve işlemden kaldırılan/kaldırılacak olan dosyalarla ilgili olarak ayrıca aciz vesikası almak avukatın re'sen yapması gereken bir görevimidir? Talep edilmediği için alınmamış/alınmayacak olması sorumluluk doğururmu?

Üstad,

Bildiğiniz üzere aciz vesikası alınması için belirli şartların yerine getirilmiş olması gerek. Alacaklı Vekilinin görevi alacağın tahsilidir. Alacağın tahsilinden vazgeçen alacaklının vekilden bu yönde bir talebi yoksa ben sorumluluk doğmayacağı görüşündeyim. Ama yine de müvekkilden onay alırken, aciz vesikası talep etmediğine dair bir şerh düşülebilir mi? Gerçekten insanın aklında soru işaretleri uyandıran bir durum. Tahsil kabiliyeti olmayan alacağın aciz vesikasına bağlanması, müvekkilin lehine olan bir durumdur. Avukatın görevini özenle yerine getirmesi noktasında mesleki sorumluluk olarak değerlendirilebilir diye düşünüyorum.

Vergi usul Kanunu gereği tahsil edilemeyen ve şüpheli alacakların vergiden indirimi söz konusu olduğu için müvekkil bu yönde zarara uğradığı isnadında bulunur mu?

Bence bu yönde bir talep gelirse; aciz vesikası o aşamada alınabilir diye düşünüyorum. Yoksa her dosyaya gereksiz masraf yapmak anlamına gelir ki, müvekkil bunu hoş karşılamayabilir.

Ben genellikle vergi konusunda muhasebecisini uyarıyor ona göre masraf yapıyorum.

Saygılarımla

Sayın Av.İlker DOLGUN,


1.Av.K.m.171- (Değişik 1. fıkra: 4667 - 2.5.2001 / m.83) Avukat, üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa bile sonuna kadar takip eder.

2.Bir paranın ödenmesine veya bir teminatın verilmesine dair olan cebri icralar takip talebi ile başlar ve haciz yolu ile veya rehnin paraya çevrilmesi yahut iflâs sureti ile cereyan eder (İİK.m.42) ve Tahsilat veya Aciz Vesikası (İİK.m.143) alınması ile (vekil-avukatın görevi bağlamında) sona erer.

3.Takibi açıp süresinde bir kez haciz talebinde bulunmuş olmakla yetinmek … Meslek Yasamıza aykırıdır (Av.K.m.171).

4.Öte yandan,

a.Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar Şüpheli alacak sayılır (VUK.m.323).

b.Tahsil edilemeyen ve bunu sağlamak üzere dava veya icra takibine konu yapılan alacakların tahsili kuşkuya düşmüş olduğundan, yasa koyucu, bilanço esasına göre defter tutan ticari ve zirai kazanç sahiplerine, dilerlerse bu gibi alacaklar için pasifte karşılık hesabı adı altında düzenleyici bir hesap açmaları ve ayırdıkları bu karşılıkları aktif toplamından düşmelerine olanak tanımıştır. Böylece, şüpheli hale gelmiş alacak, karşılık hesabında izlenmiş ve tahsilat yapıldığı takdirde kar-zarar hesabına intikal ettirilmiş olacaktır (VUK.m.323).

c.Henüz tahsil imkânsızlığı söz konusu olmayan, sadece şüpheli hale gelmiş alacağı için icra takibi başlatılabilir ve karşılık ayrılmak suretiyle şüpheli alacak olarak kaydedilebilir.

d.Takibin sonuçsuz kalması halinde alacak; şüpheli halden çıkıp, değersiz alacak haline geleceği için, Aciz vesikası alınmadıkça, takip alacağının, VUK.m. 322'de öngörülen anlamda değersiz alacak niteliği kazandığından söz edilemez.

5.SONUÇ:

1.Müvekkil "Aciz Vesikası"nın ne olduğunu, anlamını, hükmünü vs. bilmeyebilir, bilmediğini iddia edebilir.

2.Vekil-Avukat açısından takibin tahsilatla veya Aciz Vesikası ile sonuçlandırılması meslek yasamızın öngördüğü bir zorunluluktur (Av.K.m.171). Aksine davranış “görev ve yetkiyi ihmal” (Av.K.m.62) ve bu nedenle bir suçtur (TCK.m.257).

Saygılarımla

Alıntı: Yazan Av.Emin Bence bu yönde bir talep gelirse; aciz vesikası o aşamada alınabilir diye düşünüyorum. Yoksa her dosyaya gereksiz masraf yapmak anlamına gelir ki, müvekkil bunu hoş karşılamayabilir. Ben genellikle vergi konusunda muhasebecisini uyarıyor ona göre masraf yapıyorum.

Masraftan kastınız, ilgili kurumlara yazılacak müzekkere masraflarımıdır?

Ayrıca bir masrafı varmıdır veya herhangi bir harç alınırmı?

Alıntı: Yazan AV.MK Masraftan kastınız, ilgili kurumlara yazılacak müzekkere masraflarımıdır?

Evet sayın meslektaşım kastım müzekkere masraflarıdır.

Alıntı: Yazan AV.MK Ayrıca bir masrafı varmıdır veya herhangi bir harç alınırmı?

Malum olduğu üzere, İİK nun Madde 143 -(Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.);(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./40. md.) Alacaklı alacağının tamamını alamamış ve aciz vesikası düzenlenmesi için gerekli şartlar yerine gelmişse, icra dairesi kalan miktar için hemen bir aciz vesikası düzenleyip alacaklıya ve bir suretini de borçluya verir; bu belgeler hiçbir harç ve vergiye tabi değildir.

Saygılarımla

Aciz vesikası hacze iştirakte öncelik sağlamaktadır. Müvekkilin lehine olan bir durum olduğundan şartları oluştuğunda vekilin aciz vesikası alması sorumluluğudur diye düşünmekteyim.

Saygılarımla,