Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

mirasın reddi durumunda tasarrufun iptali davası

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 05-04-2013, 08:54   #1
av.İzgi

 
Varsayılan mirasın reddi durumunda tasarrufun iptali davası

Kurumda çalışan personel kurum paralarını zimmetine geçiriyor ve işten çıkarılıyor, intihar ediyor.Bu arada üzerine kayıtlı ev ve arsayı başkaları üzerine devrediyor. Mirasçıları da mirası reddediyor.
Kurum zararının tazmini için açılacak davada veya icra takibinde mirasçılar mirası reddettiği için muhatabımız da yok.
Tasarrufun iptali davasında; işlemin gerçekleştiği tarihten itibaren beş yıl içinde borçlu aleyhine haciz veya iflas yoluyla takipte bulunulmuş olma şartı var.
Bu şartlarda nasıl bir yol izlenebilir.Konu ile ilgilenen meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.
Old 05-04-2013, 11:32   #2
Avukat Tekin

 
Varsayılan

TMK Madde 501 - Mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası Devlete geçer.

Mirasçınız Hazinedir.
Old 05-04-2013, 13:09   #3
av.İzgi

 
Varsayılan

Sayın Tekin, burada vefat eden eden kurum personeli bütün malını mülkünü kaçırmış durumda.Yani hazineye kalacak bir malvarlığı yok.Haricen yapılan araştırmalarda üzerine kayıtlı malvarlığı olmadığı tespit edildi.Kurum zararının tazmini açısından son çare tasarrufun iptali aklıma geliyor.Ama bunun şartları da tam olarak oluşmadı.O yüzden nasıl bir dava açacağım konusunda tereddüt ediyorum.
Old 05-04-2013, 13:56   #4
Avukat Tekin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.İzgi
Sayın Tekin, burada vefat eden eden kurum personeli bütün malını mülkünü kaçırmış durumda.Yani hazineye kalacak bir malvarlığı yok.Haricen yapılan araştırmalarda üzerine kayıtlı malvarlığı olmadığı tespit edildi.Kurum zararının tazmini açısından son çare tasarrufun iptali aklıma geliyor.Ama bunun şartları da tam olarak oluşmadı.O yüzden nasıl bir dava açacağım konusunda tereddüt ediyorum.
Sayın İzgi. Konu gerçekten ilginç. Şöyle bir karar buldum.

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2009/8112

K. 2010/10834

T. 2.6.2010

• DEVLETİN YASAL MİRASÇILIĞI ( Mirasçı Bırakmaksızın Ölen Kimsenin Mirası Devlete Geçeceği - Mirasbırakanın Yasal Mirasçıları Bulunduğundan Hazine'nin Mirasçılığı Söz Konusu Olmayacağı )

• YASAL VE ATANMIŞ MİRASÇILARIN MİRASI REDDİ ( Tereke İflas Hükümlerine Göre Tasfiye Edilip Tasfiye Sonunda Arta Kalan Değerler Mirası Reddetmemişler Gibi Hak Sahiplerine Verileceğinden Tasfiye Sonunda Arta Kalan Değerler Üzerinde Hazine'nin Herhangi Bir Hakkı Bulunmadığı )

• MİRASÇI BIRAKMAKSIZIN ÖLEN KİMSE ( Mirası Devlete Geçeceği - Mirasbırakanın Yasal Mirasçıları Bulunduğundan Hazine'nin Mirasçılığı Söz Konusu Olmayacağı )

• MİRASIN MİRASÇILARIN TAMAMI TARAFINDAN REDDİ ( Tereke İflas Hükümlerine Göre Tasfiye Edilip Tasfiye Sonunda Arta Kalan Değerler Mirası Reddetmemişler Gibi Hak Sahiplerine Verileceğinden Tasfiye Sonunda Arta Kalan Değerler Üzerinde Hazine'nin Herhangi Bir Hakkı Bulunmadığı )

4721/m.501, 605, 612

ÖZET : Mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası Devlete geçer. Mirasbırakanın yasal mirasçıları bulunduğundan Hazine'nin mirasçılığı söz konusu olmaz. Aynı zamanda, yasal mirasçıların tamamı Türk Medeni Kanunu'nun 605. maddesine uygun şekilde mirası reddetseler dahi, tereke sulh hakimince iflas hükümlerine göre tasfiye edilip, tasfiye sonunda arta kalan değerler mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verileceğinden tasfiye sonunda arta kalan değerler üzerinde Hazine'nin herhangi bir hakkı bulunmamaktadır.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda; mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası Devlete geçer. ( TMK. m. 501 ) Mirasbırakan Halit'in yasal mirasçıları bulunduğundan Hazine'nin mirasçılığı söz konusu olmaz. Aynı zamanda, yasal mirasçıların tamamı Türk Medeni Kanunu'nun 605. maddesine uygun şekilde mirası reddetseler dahi, tereke sulh hakimince iflas hükümlerine göre tasfiye edilip, tasfiye sonunda arta kalan değerler mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verileceğinden ( TMK. m. 612 ) tasfiye sonunda arta kalan değerler üzerinde Hazine'nin herhangi bir hakkı bulunmamaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 02.06.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.


Anlaşılan bu durumda hazine mirasçı olamıyor.
Sanki şu karmaşık yol izlenebilir:
Öncelikle sulh hukuk mahkemesine yukarıdaki içtihat dayanak gösterilip müracaat ederek iflasa göre tasfiye istenir. Ardından İİK m.277-2

(Değişik: 3890 - 3.7.1940 / m.1) İptal davasından maksat 278, 279 ve 280 inci maddelerde yazılı tasarrufların butlanına hükmettirmektir. Bu davayı aşağıdaki şahıslar açabilirler :
1- Elinde muvakkat yahut kat'i aciz vesikası bulunan her alacaklı,
2- İflâs idaresi yahut 245 inci maddede ve 255 inci maddenin 3 üncü fıkrasında yazılı hallerde alacaklıların kendileri.


yollamasıyla



İİK m.255/3

"Şüpheli bir hak mevzuubahs oldukta iflâs dairesi alacaklılara keyfiyeti ilân eder yahut mektupla bildirir ve 245 inci madde mucibince muamele yapılır."


ve bu maddenin yollamasıyla


İİK m.245


Alacaklıların masa tarafından neticelendirilmesine lüzum görmedikleri bir iddianın takibi hakkı istiyen alacaklıya devrolunur. Hâsıl olan neticeden masraflar çıkarıldıktan sonra devralanın alacağı verilir ve artanı masaya yatırılır




hükmüne göre tasarrufun İptali davası açılabilir.
Old 05-04-2013, 16:35   #5
Mehmet Mustafa ÖZÜNVER

 
Varsayılan

Miras reddedildiği için yasal mirasçı devlettir. Külli halefiyet gereği aktif ve pasifler.kül halinde devlete geçecektir.Dolayıyla ölümünden sonra şahsa karşı devlet onun mirasçısı durumunda olduğu için icra takibi yapamayacaktır; zira alacaklı ve borçlu sıfaltları birleşmiş. Bu durumda devlet mirasçı olarak muris muvazaası yoluna gitmelidir.Ancak bu hazinenin işidir.(Devlet.tüzel kişiliği içersindeki kurum olarak yazdım.).Diye düşünüyorum.
Old 05-04-2013, 16:46   #6
Mehmet Mustafa ÖZÜNVER

 
Varsayılan

Eğer devlet tüzel kişiliği dışında iseniz hazineden bu muvazaa davasını açmasını isteyiniz.Açmaz ise bir dava takip yetkisi alın ve davayı siz açın.(tabi hazineye takip başlattıktan sonra)

Tabi eğer olayda muvazaa yoksa (ki devir sebebini incelemek gerekir) başka bir yol düşünmek gerekir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Mirasın reddi nedeniyle menfi tespit davası av.selma Meslektaşların Soruları 6 15-08-2022 14:56
mirasın reddi davasının düşmesi ve yenileme süresininde geçmesi durumunda difensore Meslektaşların Soruları 4 07-04-2011 17:12
Muvazaalı taşınmaz satışı, tapu iptali davası, üçüncü kişinin açacağı tasarrufun iptali davası av.metinmso Meslektaşların Soruları 4 10-10-2010 00:20
Mal rejimi-miras-mirasın reddi-reddin iptali Süheyda Pelin Çelik Meslektaşların Soruları 1 15-03-2010 10:51
Hükmen Tescil Durumunda Tasarrufun İptali Davası Açılabilir mi ? Av. Tuncay Duman Meslektaşların Soruları 8 29-05-2008 18:34


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04345703 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.