|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
16-11-2007, 14:54 | #1 |
|
İlamsız icra takibine itiraz süresi
Mrb Arkadaşlar;
İsmini vermeyeceğim bir icra dairesinden ilamsız icra takibinde bulundum. süresinde itiraz olmadığından borçlunun hesabının bulunduğu banka şubesine 1. haciz ihbarnamesi tebliğ ettik ve banka cevabında hesaba bloke koyduğunu bildirdi. Buraya kadar her şey normal ama bundan sonrası tam bir facia... Borçlu hesabındaKİ haczi öğrendikten sonra (takipten yaklaşık iki ay sonra) icra müdürlüğüne gidiyor ve avukatı vasıtasıyla bir talep açıyor; "Biz süresinde itiraz dilekçesi verdik ancak maddi bir hata nedeniyle dosyaya işlenmemiştir. Takibin durdurularak banka hesabındaki haczin kaldırılması..." İcra memuru, süresinde verildiği iddia edilen dilekçeyi tebliğden bir gün sonra almış gibi şerh düşerek, talep doğrultusunda takibin durdurulmasına, haczin kaldırılmasına karar veriyor. Bize hiçbir tebligat yok. İkinci haciz ihbarı için gittiğimizde öğreniyoruz ve hemen icra hakimliğine şikayet ediyoruz. İcra memuru hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz. Hakim dosya üzerinde karar vermiyor, duruşma açıyor ve duruşmada şikayetin reddine karar veriyor ama kararı verirken öyle sessiz "davanın reddine" diyor ki zor duyuyorum. Tabiki temyize gideceğiz ama o günün manevi tahribatını ve kaybolan zamanın karşılığını kimden alacağız? Böyle kararlarla karşılaşan başka arkadaşlar var mı merak ediyorum... Saygılarımla ADALETSİZLİK MİKROBUNUN İLACI YOKTUR |
16-11-2007, 16:26 | #2 |
|
İtiraz dilekçesinin verildiği tarihte havale edilmesi gerektiği veya havale edildiği tarihte verildiği hususunun nasıl gözardı edildiğini anlamış değilim. (yanlış anlamadıysam itiraz süresi dolduktan birgün sonra havale edilmiş gibi gösterilmiş) Mahkeme kararının gerekçesini yazarsanız sevinirim.
|
16-11-2007, 16:40 | #3 |
|
geçmiş olsun
hayır sayın ekinheval
meslekdaşımızın belirttiğine göre durum daha vahim; çünkü ödeme emri tebliğinden bir gün sonra havale tarihi düşülmüş, yani itiraz süresinin henüz ilk günü. gerçekten ilginç bir olay; acaba muhabere yoluyla uzak başka bir icra dairesinden gelmiş bir dilekçe mi söz konusu? Sayın Kaya dosyayla ilgili gelişmeleri bizimle paylaşırsanız sevinirim... umarım herşey yoluna girer... kolay gelsin.. |
16-11-2007, 18:39 | #4 |
|
Ben de benzer ve komik bir olay yasadım paylaşayım..
Benım yaptıgım ılamsız takıbe dosyada bır ıtıraz dılekçesı oldugunu gördum...Dikkatli bakınca dilekçe üzerinde (savcı beyin imzsası ve ilgili kaleme kaydı) şeklinde bir tabir gördüm durumu icra müdürüne sorduğumda itirazın savcılık kalemine faks edildiği ve savcılık kalımınden havale ıle buraya geldıgı cevabını aldım.. Bunun üzerine dileçedeki imzanın fotokopi olduğunu yapılan bı ıtırazın usulsüz olduğunu söylememe ragmen takıbı durdurudu bende şikayet ettım ve allaha şükür ıcra mahkemesi ıslak ımza olmadığı ve süresinde olmadığına karar verdı.. Dilekçeninin faklandığı yerde ıtıraz eden vekılın hukuk ofisi komedi deyın ne dersınız deyın... |
18-11-2007, 10:39 | #5 |
|
Sayın Ekinheval;
Olay, Mylassos'un dediği gibi cereyan etti. Yani tebliğden iki ay sonra dosyaya açılan talep ve verilen dilekçe ile takip durduruldu. Borçlu avukatının iddiası şu; Biz dilekçeyi itiraz süresinin ilk gününde verdik, havale de edildi, ama dosyaya işlenmediği ve dilekçe de kaybolduğu için (bu durum maddi hata imiş) icraya devam edilmiştir. Bu iddiayı doğru kabul eden icra müdür yardımcısı, borçlunun elinde olduğu var sayılan ama aslında tamamen sonradan tanzim edilen dilekçe ile takibi durdurdu. İtiraz muhabere ile değil, bizzat ilgili adliyenin hemen karşısında bürosu bulunan bir avukat arkadaş vasıtasıyla yapılmış. Olayın gerçeği ise şu; Bankadaki haczi öğrenen borçlu icra müdürlüğüne gider ve takibi durdurmanın yolunu sorar, daha sonra da birilerinin yönlendirmesi ile ilgili avukat arkadaşa gider ve böyle bir mizansen ile takip durdurulur. Çok vahim bir hukuk ihlali ile karşı karşıyayız. Bunların üzerine gidilmezse ve bu tür ihlaller önlenmezse adliyeye ve hukuka olan güven iyice sarsılacak ve herkes kendi kuralını koyacak. Avukatlar işsiz kalacak ve mafya iyice azacak. Arkadaşlar, lütfen hassas olalım. Bu tür garabetler biz hukukçuların bindiği dalı kesmesinden başka bir şey değildir. Toplumu başka yollardan adalet aramaya sevketmekten başka bir sonuç doğurmaz. Sayın Mylassos; Mahkeme gerekçeli kararını henüz yazmadı, yazarsa göreceğiz... Bu davanın peşini bırakmayacağım. Ama, bir tek benim mücadelem ile olmaz, bütün meslektaşların bu mücadeleye katılması gerekir. Her gün onlarca benzeri ihlal yaşanıyor. Bazı meslektaşlarımız da malesef bunlara alet oluyor. İçimizdeki çürük elmaları da temizlemeli güven duyulan, hukuka yürekten bağlı, saygınlığı olan bir meslek yaratmalıyız. O zaman hiçbir meslektaşımız da ekonomik sıkıntı çekmeyecektir. Son bir soru; Siz benim yerimde olsanız, yukarıdaki durumu müvekkilinize nasıl izah ederdiniz? (60 puanlık bir soru, cevaplayabilen gerçek avukat olacak) Saygılarrımla... |
18-11-2007, 11:12 | #6 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Böyle bir dilekçe neden verilir? Akla gelen ilk ihtimal, itiraz edildiğine ilişkin itiraz dilekçesi olmadığından! O halde dosyada bulunmadığından haciz yapılmış olduğu açıkça belli olan olayda; belirttiğiniz itiraz dilekçesinin neden dosyada olmadığı halde "maddi hata" (!)temelinde dosyadaymış gibi işleme tabi tutulduğunu öncelikle borçlunun, sonra icra müdürünün en sonunda ise sayın mahkemenin izah etmesi gerekir! Bunu izah edebilecek bir gerekçeli karar çıkarsa eğer, siz hiç o 60 puanı bize vermeyin doğrudan götürüp sayın mahkemeye takdim edin bence... Ha bu arada birde, siz gerçek mahkeme oldunuz artık dersiniz ! |
18-11-2007, 11:41 | #7 |
|
İlgili icra dairsinde iki ay önce UYAP yok muydu? Dilekçelerin işlenmesi gerekmiyor mu?
Eskiden olsa, mal beyanları ve itiraz dilekçeleri bir tomar şeklinde klasörler arasında aylarca bekler, kaybolması ihtimalleri de artardı. Ama bu iddianın uyaptan sonra ileri sürülememesi gerek. Burada şikayet edilecek bir konu varsa, dilekçeyi dosyaya yerleştirmeyende/sisteme işlemeyende olmalı (elbette böyle bir dilekçe varsa...) Elbette itiraz eden vekili de iddiasını ispat edebilirse... Vekil vekaleten mi itirazda bulunmuş, vekalet harcı, vekaletname tarihi? Bence de uğraşın meslektaşım. Saygılarımla... |
18-11-2007, 22:08 | #8 |
|
bana göre eğer olayda mahkeme dosyadaki yazılı belgelerden dilekçenin itiraz süresi geçtikten sonra verildiği sonucuna ulaşamıyorsa o takdirde dilekçenin havale tarihinde verildiğini ancak memur hatası sebebiyle dosyaya konulmadığını kabul etmek durumunda ve verilen kararda bu durumda yargıtaydan onanır. Ancak memur hakkında disiplin kovuşturması ile bu işlemden zarar görenin devlete açacağı tazminat davasına ilişkin hakkı saklıdır.
|
19-11-2007, 09:49 | #9 |
|
uygulamada itiraz dosyaya ayrıca işlenir ve bu söylenen sıkıntı olmaz esasen kanuni dayanağı olmamakla birlikte dosyaya işlenmesi de şart koşulmalıydı zira daha sonradan itiraz süresi geçince herhangi bir memurdan eski tarihli havale almak işten bile olmayabilir..yargıtay bu kararı onaylayacaktır fakat önemli bir sorun bu bence de ...Müvekkile izah ise olayı aynen anlatmaktır başka bir izaha düşünemiyorum
|
07-09-2008, 12:07 | #10 |
|
bu durum benim başıma geldi ve en çok dikkat edilmesi gereken ise ; vekil tarafından yapılmış ise bu itiraz ;vekalet harcının tarihine bakın..... vekalet harcı yoksa veya sonraki tarhlerde ise İtm ye yüklenin biz yaptık ve lehimize sonuçlandı. sayın meslektaşımız (!) ve İcra müdürü nerelerde bilmiyorum (!) bu çok yapılan bir durum .....
|
08-09-2008, 02:15 | #11 |
|
Şehper Hanım lafı ağzımdan almış. Dosyalara ilişkin dilekçeler hemen tarihi vekili ve niteliğiyle UYAP a işlenir. Gözden kaçmaz. Ayrıca eğer vekille yapmışsa itirazı vekalet harcı kesilmiştir bunun tarihi de bellidir. Vekaletin tarihine bakın birde siz dosyayı açtıktan sonra vekil etmişse avukatı o zaman işiniz çok kolay olacaktır.
|
08-09-2008, 08:34 | #12 |
|
Sonradan da verilse vekilin verdiği itiraz dilekçesinde ki vekaletin harcı ne zaman ödenmiş buda bir karine olabilirm sanırım itiraz tarihi ile ilgili.
|
10-06-2011, 16:09 | #13 |
|
Benzer durum bizimde başımıza geldi maalesef değerli meslektaşlarım. Olayımızda ilemsız takibe yönelik yapılan itiraz muhabere kaydıyla yapılmış bu sebeple dosyamıza henüz dönmediği için biz de kesinleşmiş gibi işlem yaptık. Ancak bankada bulunan meblağa haciz konulduktan sonra borçlu vekili muhabere yoluyla yaptığı itirazın örneğini dosyaya sunup haczi kaldırmış. Ancak itirazı incelediğimiz vakit vekalet suret harcının tarihi bankada bulunan meblağa haciz konulduktan sonra ki güne ait olduğunu fark ettik. Lakin muhabere kanalıyla yapılan itirazda ise tebliğ tarihinden sonraki günün tarihi olduğu yazılıyor. Bu durumda itirazın süresinde olmadığı sonucuna varablir miyiz. Daha doğrusu icra müdürlüğü itiraz süresinde olmadığından işlem yapmaya devam eder mi, yoksa İTM ye mi başvurmalıyım?
Görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim. Saygılar |
10-06-2011, 16:23 | #14 |
|
vekalet suret harcının hangi tarihte yatırıldığının önemi yoktur zira eksik ya da hiç yatırılmamış harç sonradan ikmal edilebilir.
olayınızda önemli olan itiraz dilekçesinin muhabere dairesine sunulduğu havale tarihdiri. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
itiraz süresi içerisinde ödeme asgari icra vekalet ücreti | kurt | Meslektaşların Soruları | 15 | 25-02-2013 14:50 |
İlamsız takip , yanlış mercie itiraz | Av.Aslı | Meslektaşların Soruları | 3 | 19-02-2008 11:40 |
İpotek takibine yapılan itiraz açılacak dava!! | üye19870 | Meslektaşların Soruları | 2 | 16-11-2007 17:27 |
Nafaka takibine itiraz. | empas | Meslektaşların Soruları | 8 | 07-05-2007 16:44 |
İlamsız takibe kısmi itiraz, aynı konuda kambiyo takibi! | Avukat Canip Kazan | Meslektaşların Soruları | 3 | 03-04-2007 02:10 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |