Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

mirası reddeden mirasçı olur mu?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 24-12-2009, 22:10   #1
Nuriye Değer

 
Varsayılan mirası reddeden mirasçı olur mu?

Arkadaşlar.,mirasçılardan biri mirası reddetmiş.Mahkeme kararı nüfusa işlenmiştir. Mahkemeden yeni alınacak veraset ilamında bu kişi mirasçı olarak yer alır mı?
Bence mirasçı olur. Miras ölümle açılır. Red süresi 3 aydır. Ölür ölmez alınan verasetle 1 yıl sonra alınan veraset arasında fark olmamalıdır. Yanılıyor muyum?
Veraset davaları aksi sabit oluncaya kadar geçerli olmak üzere veriliyor.Temyiz hakkı yok mu?
teşekkürler
Old 24-12-2009, 23:50   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Nuriye Değer
Arkadaşlar.,mirasçılardan biri mirası reddetmiş.Mahkeme kararı nüfusa işlenmiştir. Mahkemeden yeni alınacak veraset ilamında bu kişi mirasçı olarak yer alır mı?
Bence mirasçı olur. Miras ölümle açılır. Red süresi 3 aydır. Ölür ölmez alınan verasetle 1 yıl sonra alınan veraset arasında fark olmamalıdır. Yanılıyor muyum?
Veraset davaları aksi sabit oluncaya kadar geçerli olmak üzere veriliyor.Temyiz hakkı yok mu?
teşekkürler

Nüfusa işlenen mahkeme kararı nedeniyle yeni çıkarılacak veraset ilamında ret eden mirasçının mirasçı görünmemesi gerekir...
Old 25-12-2009, 10:39   #3
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

Yerleşmiş Yargıtay kararlarında da açıklandığı üzere , muirasçılıktan çıkarma, mirastan feragat red ya da mirasçılıktan yoksunluk hallerinin varlığı veraset belgesi verilmesine engel değildir. Bu gibi durumların hukuki sonuçlarının terekenin paylaşımı sırasında gözetileceğine işaret edilmek suretiyle ve bu durumlar yok sayılarak miras paylarını gösterir biçimde hüküm tesis edilerek veraset ilamı verilmesi gerekmektedir.
Old 25-12-2009, 10:41   #4
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi

Esas: 1976/3899
Karar: 1976/4138
Karar Tarihi: 13.05.1976

VERASET DAVASI - VERASET BELGESİ VERİLMESİ TALEBİ - İSKAT VE MAHRUMİYET İLE MİRASIN REDDİ VE MİRASTAN FERAGATİN VERASET BELGESİ İSTEMİNE ENGEL OLMAMASI - DAVANIN HASIMLI VE HASIMSIZ AÇILMASI ARASINDAKİ FARK

ÖZET: Mirastan iskat ve mahrumiyet sebepleri, ya da mirasın reddi veya mirastan feragat sözleşmesi halleri veraset belgesi istemeye engel değildir. Ancak, dava hasımsız ise mahkemece hiçbir tartışma yapmadan ve açıklanan durumlar söz konusu değilmiş gibi karar verilmeli, şayet dava hasımlı ise, ıskat, mahrumiyet, red, feragatın hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğine işaret edilmek suretiyle ve bu durumlar yok sayılarak miras paylarını gösterir biçimde hüküm tesis edilmelidir.

(743 S. K. m. 457, 475, 477, 516, 520, 539, 545, 546, 550, 610) (818 S. K. m. 47)

Dava: (P) tarafından hasımsız olarak açılan veraset davasının yapılan muhakemesi sonunda verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Davacı, eşi (H)nin 1975 yılında öldüğünü beyanla veraset belgesi verilmesini istemiş, duruşma sırasında da mirastan feragat sözleşmesi ibraz ederek buna göre karar verilmesini talep etmiş, mahkemece feragat sözleşmesine dayanan istek reddedilerek dava dilekçesinde gösterilen ve gerçekleşen miras durumuna göre karar verilmiştir.

1 - Davada, mirastan feragat ettiği ileri sürülenler hasım olmadığı için feraget'ın geçerli olup olmadığı hususunun tartışılması usul açısından mümkün görülmemiştir. Kaldı ki geçerli bir feragatın bulunduğu kabul olunsa bile mahkemenin kararında yanlışlık yoktur. Çünkü:

Mirastan feragat eden mirasçı, tereke ile ilişiğini tüm olarak kesmiş sayılamaz. Çünkü: Miras açıldığında (MK.m. 539) terekenin borcu, alacaklarından çok olupda mirasçılar bunu ödemeye yanaşmazlarsa, mirastan feragat eden kişi ölümden önceki beş yıl içinde miras bırakandan feragatın ivazı (karşılığı) olarak aldığı şeyi ve semeresinden elinde kalanı geri vermekle yükümlüdür (MK. m. 477). Öte yandan hakkında tenkis davası açıldığı zaman, mirastan feragat eden mirasçı, sözleşme ile aldığını geri vererek terekenin taksimine iştirak edebilir (MK. m. 516). Görülüyorki mirastan feragat edenin mirasla ilişiği tamamen kesilemez.

Veraset belgesi istemek, maddi bir olayın varlığını ikrar ve kişiler arasındaki irs ilişkisini tespit ettirmekten ibarettir (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 21.6.1951 günlü 4448/4712 sayılı kararı). İsteğin bu niteliği bakımından mahkemeye başvurmak mirasçının ne bir hakkının yitirilmesine, ne de veraset durumunda bir değişiklik meydana getirilmesine yol açar. Aksi düşünülürse çeşitli sakıncalar da çıkabilir. Mesela üç aylık süre (MK. m. 546) geçmeden veraset belgesi alan mirasçının mirası reddetmek hakkından yoksun sayılması sonucu çıkar. (MK. m. 550). Oysa veraset belgesi her zaman bir terekenin paylaştırılmasına katılmak veya terekeye sahip çıkmak gibi sebeplerle alınmaz. Miras bırakanın öldürülmesi sebebi ile manevi tazminat davası açmak (BK. m. 47), dul ve yetim aylık veya ikramiyesi almak (5424 sayılı Kanunun 68, 89), bir vakfın "Tevliyetinin tevdihini" sağlamak, MK.nun 610. maddesi gereğince emeğinin karşılğı tazminat isteyebilmek gibi sebep ve düşüncelerle de veraset belgesi alınabilir. Bu bakımdan veraset belgesi almak hiçbir bakımndan mirası reddetmek hakkını yitirmez. Hatta mirası reddeden mirasçının bile yukarıda yazılı sebeplerle veraset belgesi istemesi mümkündür.

Sonuç olarak, mirastan iskat ve mahrumiyet sebepleri, ya da mirasın reddi veya mirastan feragat sözleşmesi halleri veraset belgesi istemeye engel değildir. Ancak, dava hasımsız ise mahkemece hiçbir tartışma yapmadan ve açıklanan durumlar söz konusu değilmiş gibi karar verilmeli, şayet dava hasımlı ise, ıskat (MK. m. 457), mahrumiyet (MK. m. 520), red (MK. m. 545), feragatın (MK. m. 475) hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğine işaret edilmek suretiyle ve bu durumlar yok sayılarak miras paylarını gösterir biçimde hüküm tesis edilmelidir.

Mahkemenin kararı yukarıda açıklanan gerekçe ve ilkelere uygun bulunduğundan usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA 13.5.1976 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Mirası Reddeden Mirasçılara İcra Takibi avfatih Meslektaşların Soruları 5 31-01-2017 13:00
babasının mirasını reddeden çocuklar dedelerinin mirasından pay alabilirmi? Av.Özlem Kansiz Meslektaşların Soruları 22 30-11-2015 14:13
mirası reddeden mirasçıya karşı murisin vergi borcu nedeniyle açılacak iptal davası zmrc Meslektaşların Soruları 1 28-10-2007 19:02
Şiddeti Reddeden Erkekler: Av.Habibe YILMAZ KAYAR Kadın Hakları Çalışma Grubu 4 05-11-2006 12:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09994006 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.