icra vekalet ücreti

Müvekkilin vefatı ve mirasçıların mirası reddetmesi halinde,icra takibine vekalet ücretinin tahsili için devam edilebilir mi.Edilebilirse sadece yasal vekalet ücreti için mi devam edilir.

Takip alacaklı müvekkilin ölümü ve mirasçıların mirası reddetmesi sabebiyle son bulacaktır.Doğal olarak son bulan takip üzerinden vekalet alacağı doğmaycağı kanaatindeyim.Mirasçılardan birinin mutlaka takibi gerekir diye düşünüyorum.

Sayın Ufuk müvekkiliniz ölmüş ve bütün mirasçıları da mirası reddetmişse bence de vekalet ücreti talep edemezsiniz. Eğer mirasçiları reddetmemiş olsa idi onlara davayı yöneltebilirdiniz. iyi çalışmalar.

Karşı yan vekalet ücretinden bahsediyorum ama.Miras reddedildiği için alacaklının mirasçıları takibe devam edemeyecek.Alacaklı vekilinin borçluya yüklenen vekalet ücreti alacağı da sona erer mi ki.Ayrıca dosyada satış aşamasında bir adet otoparka çekilmiş vasıta var.Hacizli aracın durumu ne olur.

Sayın meslektaşım;
Müvekkiliniz öldüğünden dolayı ve mirasçılarda takibe devam etmediklerinden öncelikle şöyle söylemek lazım zaten müvekkille sizin aranızdaki vekalet ilişkisi sona ermiş olacak icra dosyası yönünden de takip düşecek çünkü taraf ehliyeti son bulmuş olacak.

Madde 501.- Mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası Devlete geçer.

Madde 631.- Mirasın Devlete geçmesi hâlinde sulh mahkemesi, re'sen yukarıdaki usuller uyarınca terekenin resmî defterini düzenler.
Devlet, deftere yazılan borçlardan sadece miras yoluyla edindiği değerler ölçüsünde sorumludur.

Madde 612.- En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflâs hükümlerine göre tasfiye edilir.
Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir.

Madde 617.- Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse; alacaklıları veya iflâs idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde, ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler.
Reddin iptaline karar verilirse, miras resmen tasfiye edilir.
Bu suretle tasfiye edilen mirastan reddeden mirasçının payına bir şey düşerse bundan, önce itiraz eden alacaklıların, daha sonra diğer alacaklıların alacakları ödenir. Arta kalan değerler ise, ret geçerli olsa idi bundan yararlanacak olan mirasçılara verilir.

...

Karşı ücreti vekaletin bizzat kendisin ilişkin olan sorun ne yazık ki çözülememştir.kanun her ne kadar karşı ücreti vekaletin avukata ait oplduğunu beyan etse de mahkemeler bu ücrteti vekelate taraf lehine karar vermektedir.İşte bu nedenle sizin sorununuzun çözülmesi mümkün değildir.zira ücreti vekalete müvekkiliniz lehine ve adına hükmedilmiştir.
Özelde bu sorunuhn genelde ise karşı ücreti vekaletin aidiyeti hususunun çözümü baroların yapacakları çalışma ve mücade ,girişimle çözülecek bir sorundur.Ne yazık ki şahsi görüşüm biz avukatların ve baroların bu konuda yanlış taktik ve uygulamalar içesinde olduklarıdır.

ölümle vekalet ilişkisi son bulduğundan takibe devam edebilmek için mirasçılarından vekaletname almanız gerekirdi. Mirasçılar reddi mirasta bulunduklarından yeni bir vekalet ilişkisi kuramadığınız için ve de vekalet ücreti ne yazık ki müvekkil lehine hükme bağllandığı için karşı yan ücreti vekaletini talep edemeyeceğiniz kanaatindeyim.

Miras tüm mirasçılar tarafından reddedildiği için MK. md.501 gereğince miras devlete geçmiştir. Yani yeni mirasçı devlet olmuştur. Borçlar kanunu 397/2: " Şu kadar ki vekaletin nihayet bulması müvekkilin menfaatlerini tehlikeye koyuyorsa müvekkil veya mirasçısı veya mümessili bizzat işlerini görebilecek hale gelinceye kadar vekil veya mirasçısı veya mümessil vekaleti ifaya devam ile mükelleftirler" Borçlar kanununun bu fıkrasına göre satışı talep edebilir ve Medeni Kanun 612 hükümleri neticesinde size düşen vekalet ücretini alabilirsiniz. Konu ile ilgili bir içtihat: " Taraflardan birinin, hükmün kendisine (veya vekiline) tebliğinden sonra temyiz süresinin geçmesinden önce ölmesi halinde, ölen tarafın bir vekili vardı ise, ölümle vekaletin sonra ermesine rağmen bu son bulma müvekkilin menfaatini tehlikeye koyduğu için vekil hükmü temyiz etmekle yükümlü olmalıdır ve mirasçılar işlerini kendileri görebilecek hale gelinceye kadar vekil vekalet görevini yapmaya devam etmelidir... Müvekkilin ölümü ile davaya vekaleten son bulması, müvekkilin menfaatlerini tehlikeye koyuyorsa (Örneğin olayınızdaki icra takibinde alacağın tehlikeye düşmesi haczin düşmesi gibi) mirasçılar (olayınzda "devlet") işlerini kendileri görebilecek hale gelinceye kadar vekil, BK. md. 397/2 ye göre, vekalet görevini yapmaya devam etmelidir. (3.HD. 03.04.2001-2647/2987)" Umarım yardımcı olur.