Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İştirak Nafakasında Faizin Başlangıç Tarihi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-02-2007, 15:51   #1
AV.ASLI ÇAĞDAŞ

 
Varsayılan İştirak Nafakasında Faizin Başlangıç Tarihi

Merhaba,

Boşanma kararı ile birlikte hükmedilen iştirak nafakası alacağına ilişkin ilamlı takiplerde, faizin başlangıcı, karar tarihi mi yoksa kesinleşme tarihi midir? Yanıtlarsanız sevinirim.Teşekkürler...

Old 21-02-2007, 16:07   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan AV.ASLI ÇAĞDAŞ
Merhaba,

Boşanma kararı ile birlikte hükmedilen iştirak nafakası alacağına ilişkin ilamlı takiplerde, faizin başlangıcı, karar tarihi mi yoksa kesinleşme tarihi midir? Yanıtlarsanız sevinirim.Teşekkürler...


Boşanma kararı ve eklentilerinin ilamlı takibe konu edilebilmesi için kesinleşmeleri gerekirse de; nafakaya ilişkin hükümler bundan müstesnadır.HUMK 443 üncü madde...

Dolayısıyla faiz başlangıç tarihi karar tarihidir.

Saygılarımla
Old 22-02-2007, 12:39   #3
av.semire nergiz

 
Varsayılan

T.C.YARGITAY2. HUKUK DAİRESİE. 2004/898K. 2004/4371T. 6.4.2004• TEDBİR NAFAKASI ( Dava Tarihinden İtibaren Faize Hükmedilememesi )• FAİZ BAŞLANGICI ( Tedbir Nafakasına Uygulanacak Olan )• DAVA TARİHİNDEN İTİBAREN FAİZ YÜRÜTÜLEMEMESİ ( Tedbir Nafakasına )• BOŞANMANIN EKİ NİTELİĞİNDEKİ MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ ( Harca ve Vekalet Ücretine Tabi Olmaması )• HARCA TABİ OLMAMA ( Boşanmanın Fer'i Niteliğindeki Maddi ve Manevi Tazminat ve Nafaka Talepleri )• VEKALET ÜCRETİNE HÜKMEDİLEMEMESİ ( Boşanmanın Fer'i Niteliğindeki Maddi ve Manevi Tazminat ve Nafaka Talepleri İçin )4721/m.174,197ÖZET : 1- Hükmedilen 400 milyon lira nafakanın dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar olan bölümünün tedbir, sonrasının ise yoksulluk nafakası olduğu anlaşılmaktadır. Karar altına alınan tedbir nafakasının her an doğup işleyen bir hak olduğu nazara alınmadan dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru değildir. 2- Boşanma davası içerisinde Türk Medeni Kanununun 174. maddesine dayanılarak istenilen maddi ve manevi tazminat ile nafakalar boşanmanın eki niteliğinde olup ayrı bir harca tabi olmadığı gibi, bu taleplerin reddi veya kabulü halinde taraflar yararına vekalet ücretine de hükmedilemez. DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün temyiz eden Ünal C. ve karşı taraf Ziynet C. vekili Av. Ahmet Gül geldi. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-a-Hükmedilen 400 milyon lira nafakanın dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar olan bölümünün tedbir, sonrasının ise yoksulluk nafakası olduğu anlaşılmaktadır. Karar altına alınan tedbir nafakasının her an doğup işleyen bir hak olduğu nazara alınmadan dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru değildir. b-Boşanma davası içerisinde Türk Medeni Kanununun 174. maddesine dayanılarak istenilen maddi ve manevi tazminat ile nafakalar boşanmanın eki niteliğinde olup ayrı bir harca tabi olmadığı gibi, bu taleplerin reddi veya kabulü halinde taraflar yararına vekalet ücretine de hükmedilemez. Bu durum nazara alınmadan hüküm altına alınan nafaka ve tazminatlar yönünden harç alınması ve davacı yararına nisbi vekalet ücreti takdir edilmesi de bozma sebebidir. 3- 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1 maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından ( MK. md. 118-494 ) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını, geçici 1. maddesi de; sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredileceğini hükme bağlamıştır. Karar bozulmakla sonuçlanmamış hale gelmiştir. Bu açıklama karşısında işin görev yönünün de düşünülmesi zorunludur. SONUÇ : Temyize konu kararın 2/a-b benlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün temyiz edilen diğer bölümlerinin ise 1. bentteki nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 06.04.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi. İyi çalışmalar
Old 22-02-2007, 13:13   #4
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Sayın Toz,

Karar için teşekkürler de, soru iştirak nafakasına ilişkin idi...Kararda iştirak nafakasına ilişkin bir hüküm göremedim(Atlamadıysam).

Saygılarımla
Old 22-02-2007, 13:27   #5
av.semire nergiz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Sayın Toz,

Karar için teşekkürler de, soru iştirak nafakasına ilişkin idi...Kararda iştirak nafakasına ilişkin bir hüküm göremedim(Atlamadıysam).

Saygılarımla
Suat bey,Malumünüz dava devam ederken hükmedilen nafakanın adı genel olarak tedbir nafakasıdır.Karardan sonra ise yoksulluk veya iştirak nafakası olarak telafuz edilmektedir.Dolayısıyla daha önce verilen tedbir nafakasının adı sonradan iştirak nafakası oluyor.Faiz konusunda da dolayısıyla aynı mantık ve kurallar geçerli. Gülen adam resmi (bilgisayarımın ayarları uygun olmadığından resim olarak ekleyemiyorum)İyi çalışmalar diliyorum.
Old 23-02-2007, 00:05   #6
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

1. Boşanma kararı ile birlikte hükmolunan iştirak nafakasının başlangıç tarihi hükmün kesinleşme tarihidir.
" İştirak nafakasına karar tarihi olan 19.03.2003 tarihinden itibaren hükmolunması doğru değildir. Hüküm fıkrasının 6. ıncı bendinde yazılı karar tarihi olan 19.03.2003 ibaresinin silinerek yerine boşanma hükmünün kesinleşme ibarelerinin yazılarak ...Onanmasına " ( Y.2.HD. 26.06. 2003 T. E. 9018 K. 9612)

Boşanma ile hükmolunan iştirak nafakası kesinleşme tarihinden önce muaccel duruma gelmeyeceğinden faizin başlangıç tarihi de hükmün kesinleşme tarihi olmalıdır.

2. İştirak nafakasının boşanmadan sonra bağımsız dava ile istenmesi halinde nafakanın başlangıcı dava tarihi olacağından muacceliyet bu tarihte başlayacağından , dava tarihinden itibaren faiz bu takdirde istenebilir.

Sorunun yanıtının (1) numarada yazılı olduğu şekilde hükmün kesinleşme tarihi olacağı kanısındayım.

Saygılarımla.
Old 23-02-2007, 01:53   #7
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan AV.ASLI ÇAĞDAŞ
Boşanma kararı ile birlikte hükmedilen iştirak nafakası alacağına ilişkin ilamlı takiplerde, faizin başlangıcı, karar tarihi mi yoksa kesinleşme tarihi midir? Yanıtlarsanız sevinirim.Teşekkürler...

İştirak nafakasına hükmedilebilmesi için velayete ilişkin hükmün kesinleşmesi gerekir. Boşanma davası süresince velayet askıdadır. Ancak karar kesinleştiğinde hükmedilen taraf lehine velayet hakkı ve dolayısıyla iştirak nafakası isteme hakkı doğar. Dava esnasında talep edilen nafakanın niteliği ne olursa olsun ara kararla hükmedilen tedbir nafakasıdır. Tedbir nafakası verilip de dava sırasında ödenmemiş veya kısmen geciktirilmiş ise her bir ay için doğduğu tarihten itibaren faiz istenebilir. Ancak tekrar söylüyorum bu tedbir nafakasıdır. Sonradan neye dönüştüğü önemli değildir. Tedbir nafakası ara kararla hükmedildiği andan ve bu kararla gösterilen vadeden itibaren muacceldir. Kararın kesinleşmesinden sonra hükmedilen nafakanın yalnızca adı değişir. Bu nedenle faiz her ay için muaccel olduğu tarihten itibaren yalnızca adı değişerek istenecektir. Bu nedenle sorunun neden sorulduğunu da anlamış değilim. Ben şahsen tedbir nafakası verilmeksizin direk olarak hükümle birlikte ve hükmün kesinleşmesiyle yürürlüğe girecek şekilde iştirak nafakasına hükmedildiğini görmedim. Eğer böyle ise Sn. Kocabaş'ın sunduğu karar Yargıtay'ın istikrarlı uygulaması olduğundan kesinleşme tarihinden itibaren faiz yürütülebilecektir.
Old 23-02-2007, 23:33   #8
Turkmen

 
Varsayılan

Kesinleşme tarihinin esas alınması gerektiğini düşünüyorum...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İlkbaharın Başlangıç Tarihi Gemici Site Lokali 2 04-04-2010 13:20
tazminat ve fazin başlangıç tarihi emirakif2 Borçlar Hukuku Çalışma Grubu 4 04-04-2007 12:22
Lösemi, yanlış doku testi , ölüm tazminat ve faizin başlangıç tarihi emirakif2 Meslektaşların Soruları 1 19-11-2006 22:17
Sigorta başlangıç tarihi avegunduz Meslektaşların Soruları 2 10-11-2006 13:00
Ücret Alacağına Uygulanan Faizin Başlangıç Tarihi İlgili Meslektaşların Soruları 2 21-06-2002 22:07


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07473803 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.