Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

nafakaya mahsuben yapılan ödemeler

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 16-09-2010, 15:06   #1
üye21741

 
Varsayılan nafakaya mahsuben yapılan ödemeler

Değerli Meslektaşlarım,

Müvekkilin müşterek çocukların bakımı için nafaka yükümlülüğü bulunmakta ancak çocukların küçük olması sebebiyle anneye yapılan ödemeler çocuklara harcanmak yerine amacı dışında kullanıldığından müvekkil nafaka borcuna mahsuben ödemeyi ev kirası, çocukların özel okul taksitleri gibi ödemeler yapmak suretiyle ödemek istiyor. Bu yönde yapılacak ödemeler nafakaya mahsuben yapılmış olarak kabul edilmekte midir?
Old 17-09-2010, 12:06   #2
Av.Nilay TOPRAK

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2008/16125
Karar: 2008/19678
Karar Tarihi: 11.11.2008

ÖZET: İlamda hüküm altına alınan iştirak nafakasının alacaklısı velayet hakkı kendisine verilen eş olup, takip dayanağı boşanma ilamında tasdik edilen ve taraflar arasında düzenlenen boşanma protokolünde, iştirak nafakasının müşterek çocuğun okul masraflarının karşılanması için kabul edilmesi, alacaklıya ödenmesi gereken iştirak nafakasının, borçlu tarafından alacaklının muvafakati olmadan eğitim kurumuna ödenmesi yasaya uygun bir itfa olarak kabul edilemez.

(2004 S. K. m. 33)

Dava ve Karar: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı vekili tarafından Ankara 10. Aile Mahkemesi'nin 2005/296-379 sayılı 30.03.2005 karar ve 14.04.2006 kesinleşme tarihli kararı dayanak yapılarak borçlu hakkında ilamlı takibe geçildiği ve adı geçene toplam 30.000,00-YTL birikmiş nafaka alacağının tahsili için icra emri gönderildiği tespit edilmiştir. Borçlu vekili takipten evvel nafaka borcunun tamamen ödendiği nedeni ile takibin iptali talebi ile İcra Mahkemesine başvurmuştur.

İlama bağlı alacaklar ile ilgili olarak başlatılan takibe itiraz edilmesi halinde, icranın geri bırakılması isteminin hangi belgelere dayalı olarak ileri sürülebileceği İİK’in 33 ve sonraki maddelerinde hükme bağlanmıştır.

Borçlu itfa itirazına dayanak olarak müşterek çocuğun eğitim öğretim giderleri için çeşitli eğitim kurumlarına yaptığı ödemelere ilişkin ödeme belgeleri sunmuştur. Sunulan ödeme belgelerinin incelenmesinde, ödemelerin alacaklıya yapılmadığı gibi, nafaka borcu için yapıldığına ilişkin herhangi bir açıklama içermediği ve bu nedenlerle İİK’in 33. maddesinde yer alan niteliği taşımadıkları saptanmıştır.

İlamda hüküm altına alınan iştirak nafakasının alacaklısı velayet hakkı kendisine verilen eş olup, takip dayanağı boşanma ilamında tasdik edilen ve taraflar arasında düzenlenen boşanma protokolünde, iştirak nafakasının müşterek çocuğun okul masraflarının karşılanması için kabul edilmesi, alacaklıya ödenmesi gereken iştirak nafakasının, borçlu tarafından alacaklının muvafakati olmadan eğitim kurumuna ödenmesi İİK’in 33. maddesine uygun bir itfa olarak kabul edilemez.

Yerleşik Yargıtay İçtihatlarına göre yukarıdaki özelliği taşımayan ödemelerin <ahlaki bir borcun yerine getirilmesi niteliğinde olduğu> kabul edilmekte ve nafaka borcundan düşülemeyeceği sonucuna varılmaktadır.

O halde, Mahkemece borçlunun itfa itirazının reddi yerine kabulü isabetsizdir.

Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.'un 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 11.11.2008 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 17-09-2010, 13:38   #3
üye21741

 
Varsayılan

İlginiz için çok teşekkür ederim Nilay Hanım. Sunmuş olduğunuz karar önümüzde büyük bir engel gibi durduğundan böyle bir yola girişmek pek mantıklı görünmüyor. Ancak konunun derinleşmesi açısından aşağıda sunmuş olduğum karar uyarınca ödemenin nafakaya mahsuben yapılmış olduğu şerhedilirse Yargıtay'ın da görüş değiştirebileceği kanaatindeyim.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/11109
K. 2006/14034
T. 27.6.2006
• İLAMLI TAKİBE İTİRAZ ( İİK Md. 33'de Sayılan Belgelere Dayanması Halinde Dinlenebileceği - Yapılan Ödemenin Nafaka Borcu İçin Olduğuna Dair Herhengi Bir Açıklama İçermeyen Banka Dekontlarının İlamlı Takibe İtiraz Dinlenmesi İçin Yeterli Olmadığı )
• İLAMA DAYALI NAFAKA ALACAĞI ( Herhangi Bir Açıklama İçermeyen Banka Ödemesinin İlamlı Takibin İptali veya Geri Bırakılması İçin Yeterli Olmadığı - Bankadan Yapılan Ödemenin Ahlaki Borcun Yerine Getirilmesi Niteliğinde Olduğu Nafaka Borcundan Düşülemeyeceği )
• İCRANIN GERİ BIRAKILMASI ( İlama Dayalı Nafaka Alacağına İlişkin Bankadan Ödeme Yapıldığı Gerekçesiyle İcranın Geri Bırakılması - Ödeme Dekontu Herhangi Bir Açıklama İçermediğinden Ödemenin Ahlaki Bir Borcun Yerine Getirilmesinden İbaret Olduğu İcranın Geri Bırakılmasına Yeterli Bir Belge Olmadığı )
2004/m. 33
ÖZET : İlama bağlı alacaklar ile ilgili olarak başlatılan takibe itiraz edilmesi halinde, icranın geri bırakılması isteminin hangi belgelere dayalı olarak ileri sürülebileceği İİK.nun 33 ve sonraki maddelerinde hükme bağlanmıştır.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Alacaklı vekili tarafından Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2001/657-458 sayılı 06.11.2001 karar ve 17.12.2001 kesinleşme tarihli kararı dayanak yapılarak borçlu hakkında ilamlı takibe geçildiği ve adı geçene toplam 7.576.000.000. TL birikmiş nafaka ve takip tarihinden sonrası için ilama göre işleyecek nafaka alacağının tahsili için icra emri gönderildiği tespit edilmiştir. Borçlu vekili takipten evvel nafaka borcunun tamamen ödendiği nedeni ile takibin iptali talebi ile İcra Mahkemesine başvurmuştur.
İlama bağlı alacaklar ile ilgili olarak başlatılan takibe itiraz edilmesi halinde, icranın geri bırakılması isteminin hangi belgelere dayalı olarak ileri sürülebileceği İİK.nun 33 ve sonraki maddelerinde hükme bağlanmıştır.
Borçlu itfa itirazına dayanak olarak çeşitli havale dekontları sunarak banka kayıtlarına dayanmıştır. Sunulan havale dekontları ve banka hesap ekstresinin incelenmesinde, İİK.nun 33. maddesinde yer alan niteliği taşımadıkları saptanmış, nafaka borcu için ödeme yapıldığı yönünde herhangi bir açıklamaya rastlanılmamıştır.
Yerleşik Yargıtay İçtihatlarına göre yukarıdaki özelliği taşımayan ödemelerin "ahlaki bir borcun yerine getirilmesi niteliğinde olduğu" kabul edilmekte ve nafaka borcundan düşülemeyeceği sonucuna varılmaktadır. Kaldı ki; takip dayanağı ilamda takip konusu yapılan nafakanın dışında, borçlunun müşterek çocuğun eğitim öğretim giderlerini de karşılayacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu durumda, Mahkemece alacaklı vekilinin yargılama sırasındaki kısmi kabul beyanları dikkate alınarak, kabul edilen miktarlar yönünden borçlu isteminin kabulü gerekirken yanlış değerlendirme ve yorum yolu ile yazılı şekilde takibe konu alacağın tümü üzerinden icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
Kabule göre de; takipte, takip tarihinden sonrası için de işleyecek nafaka talep edildiği halde bu talebi de kapsar şekilde icranın geri bırakılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 27.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 17-03-2011, 21:32   #4
av.cevat

 
Varsayılan

selamlar ;
Konuyu yeni gördüm.Fayadalı olabileceği düşüncesi ile yukarıdaki kararların aksi,Yargıtayın yeni bir içtihatını paylaşmak istiyorum.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, Esas: 2009/22641, Karar: 2010/3781 İçtihat

ÖZET:
Tedbir nafakasına dair icra takibinde; borçlu, birbirini takip eden tarihlerde, hükmedilen nafaka tutarlarının tamamını kapsamayacak şekilde de olsa alacaklıya ödemelerde bulunmuşsa; sunulan belgeler işbu ödemelerinin nafakaya dair olduğu açıklamasını muhtevi olmasa da (borçlu tarafça yapılan tüm ödemelerin, açıkça alacaklı tarafça nafaka dışındaki bir alacağa ilişkin olduğu ispat edilmediği sürece) borçlu, yaptığı ödemeler nispetinde nafaka borcundan kurtulur.


(Karar Tarihi : 19.02.2010)
"Alacaklıların takibe dayanak yaptığı 09.07.2008 tarihli tedbir kararı gereğince, 04.04.2008 tarihinden itibaren takip alacaklısı kadın için aylık 2.500 TL. müşterek çocuklardan her biri için aylık 2.000 TL. tedbir nafakasına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Genel haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu bir takım ödemelerde bulunduğunu belirterek takibe itiraz etmiştir. İtirazın kaldırılması aşamasında mahkemece Dairemizin önceki içtihatları doğrultusunda inceleme yaptırılarak, ödeme belgelerinde "nafakaya ilişkindir" kaydını taşımayanlar nazara alınmayacak şekilde karar verildiği görülmektedir. Ancak Dairemizce oluşturulan yeni içtihat gereğince borçlunun somut olayda, gözlendiği gibi birbirini takip eden tarihlerde, tüm nafaka borçlarını kapsamasa dahi birtakım ödemeler yaptığı ve yaptığı bu ödemelerin nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair bir açıklama olmasa bile, ödenen miktar nispetinde nafaka borcundan kurtulacağına kabulü gerekmektedir. Zira işleyen nafaka borcu bulunan bir borçlunun yaptığı ödemelerin bu borç dışında, ahlaki bir ödeme olduğunu kabul etmek hak kaybına neden olmaktadır. Kaldı ki zorunlu olsa dahi, nafaka borcu da nitelik itibarıyla temelde ahlaki bir ödemedir. Açıklanan nedenlerle Dairemizce içtihat değişikliğine gidilmiş ve az yukarıda belirlenen ilkeler kabul edilmiştir.

Hal böyle olunca mahkemece yapılacak iş, borçlu tarafça yapılan tüm ödemelerin, açıkça alacaklı tarafça nafaka dışındaki bir alacağa ilişkin olduğu ispat edilmediği sürece, nafaka borcuna mahsuben yapıldığının kabulü gereğinden, yeniden alınacak ek rapor sonunda oluşacak duruma göre bir karar vermekten ibarettir.

KARAR : Taraf vekillerinin temyiz itirazların kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 19.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi."

Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İcra Daİrelerİnde TÜm Ödemeler Bankalar Üzerİnden Yapilacak. radikal Hukuk Haberleri 3 11-01-2013 14:34
TaahhÜdÜ İhlal Harİcen Kabul Edİlen Ödemeler alpercelep Meslektaşların Soruları 3 18-03-2010 14:20
Ticari defter alacakları+vekaletsiz iş görme+3.şahıslara yapılan ödemeler av.kadirpolat Meslektaşların Soruları 0 01-07-2009 12:34
Nafakaya İtİraz.. iözkurt Meslektaşların Soruları 4 01-04-2008 14:47
Menfİ Tespİt - Bonolarin Tanzİm Tarİhİnden Sonra Yapilan Ödemeler Justinianus Meslektaşların Soruları 1 18-05-2007 10:55


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03807402 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.