Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Tüketici Mahkemesi / Tüketici Hakem Heyeti Görev Uyuşmazlığı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 24-12-2011, 16:34   #1
Av.İlker DOLGUN

 
Acil Tüketici Mahkemesi / Tüketici Hakem Heyeti Görev Uyuşmazlığı

İlamsız takibe itiraz edilmesi üzerine, itirazın iptali amacıyla tüketici mahkemesinde dava açtık fakat mahkeme dosya üzerinde yaptığı inceleme neticesinde, alacağın miktarı yönünden tüketici hakem heyetine başvuru zorunluluğu bulunduğunu, bu hususun dava şartı olduğunu belirterek (alacaklı şirket / tacir olmasına rağmen) davayı usulden reddetti.

Bunun üzerine ilgili mahkeme kararını sunarak, tüketici hakem heyetine başvuruda bulunduk fakat heyet; alacaklının tüketici değil de tacir olması nedeniyle, 4077 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığını gerekçe göstererek başvuruyu reddetti.

Şimdi yapılması gerekenler noktasında (heyet kararına karşı itirazda mı bulunmalıyım ya da bu uyuşmazlığın giderilmesi için başka bir başvuruda mı bulunmalıyım) tereddütte kaldım, yardımlarınızı bekliyorum.
Old 25-12-2011, 15:40   #2
Av.Dr.Yahya DERYAL

 
Varsayılan

Ticaret şirketinin alacak davasını neden tüketici mahkemesine götürme gereği duydunuz?
Old 26-12-2011, 13:36   #3
Av.İlker DOLGUN

 
Varsayılan

Alıntı:
Ticaret şirketinin alacak davasını neden tüketici mahkemesine götürme gereği duydunuz?

Hukuk mahkemelerinde açılan davalar (yargıtay kararlarına atıfla) görevsizlik verilerek tüketici mahkemesine gönderildiği ve orada karara bağlandığı için.
Old 26-12-2011, 14:15   #4
Av.Dr.Yahya DERYAL

 
Varsayılan

4077/22-5: Değeri 1.031,87 TL (2011 yılı için) nin altında bulunan uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetlerine başvuru zorunludur.

Tüketici Mahkemesi bu gerekçe ile sizi Hakem Heyetine yönlendirmiş olabilir.

Hakem Heyeti de, alacaklı ticaret şirketinin tüketici sayılamayacağı gerekçesiyle başvuryu reddetmiş olabilir.

Uyuşmazlığın bir "tüketici işlemi" olduğunda ısrarlı iseniz Hakem Heyeti kararına karşı 15 gün içinde Tüketici Mahkemesinde itiraz etmelisiniz.

Buna gerek görmezseniz Sulh Hukuk Hakimliği nezdinde alacak davanızı sürdürebilirsiniz.
Old 26-12-2011, 14:50   #5
Av.İlker DOLGUN

 
Varsayılan

Görev konusunda iki farklı karar:

T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi

Esas: 1998/11141, Karar: 1998/12254,Tarih: 15.11.1998

ÖZET: Tüketici Mahkemeleri nezdinde dava açabilmenin koşulları şunlardır: 1- uyuşmazlık, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun uygulanmasıyla ilgili olmalı ve 2- Davanın tüketiciler, tüketici örgütleri veya Bakanlıkça açılması gerekmektedir.Uyuşmazlık konusu olayda davacı davalı tüketiciye karşı sattığı malın bedelini Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açtığı dava ile talep etmektedir. Bu haliyle ihtilafın 4077 sayılı Yasanın uygulanmasıyla ilgili olduğu söylenemez. O halde davanın özel mahkemede çözümlenmesine dair hukuksal nedenler bulunmamaktadır. Mahkemece işin esasına girilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/8078 K. 2004/16988 T. 23.11.2004

Davacı, beyaz eşya ticareti yaptığını, davalının kendisinden halı, buzdolabı, televizyon ve çamaşır makinesi aldığı halde 4.750.000.000 TL borcunu ödemediğini ileri sürerek başlattığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiştir.

4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece ara kararı verilerek davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
Old 26-12-2011, 14:52   #6
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan HUKUKDOKTORU
4077/22-5: Değeri 1.031,87 TL (2011 yılı için) nin altında bulunan uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetlerine başvuru zorunludur.

Tüketici Mahkemesi bu gerekçe ile sizi Hakem Heyetine yönlendirmiş olabilir.

Hakem Heyeti de, alacaklı ticaret şirketinin tüketici sayılamayacağı gerekçesiyle başvuryu reddetmiş olabilir.

Uyuşmazlığın bir "tüketici işlemi" olduğunda ısrarlı iseniz Hakem Heyeti kararına karşı 15 gün içinde Tüketici Mahkemesinde itiraz etmelisiniz.

Buna gerek görmezseniz Sulh Hukuk Hakimliği nezdinde alacak davanızı sürdürebilirsiniz.

Alacak davasında (kira alacağı değilse) görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir.
Saygılarımla.
Old 26-12-2011, 14:53   #7
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan Katkı..

Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararlarının bağlayıcı olacağına ilişkin üst sınır 01.01.2012 tarihinden itibaren 1.161,67 TL

bknz:http://www.turkhukuksitesi.com/showp...9&postcount=91

Saygılarımla..
Old 26-12-2011, 15:39   #8
Av.Dr.Yahya DERYAL

 
Varsayılan

Birbiriyle çelişen Yargıtay kararlarından birincisinin daha doğru olduğunu düşünüyorum.
Zira bu uyuşmazlığın tüketici hukuku ile ilgili olmadığı izlenimi edindim.
Ayrıca sayın Güntay'a uyarısı için teşekkür ederim.
Old 02-01-2012, 11:20   #9
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Yargıtay HGK.
2006/19-684E
2006/647K
11.10.2006

Önemle vurgulanmalıdır ki; tacir niteliğindeki tüzel kişileri ilgilendiren bütün muamele, fiil ve işler ticari işlerdendir (TTK. m.3). Eğer, bir muamele, fiil veya iş ticari iş ise, bunlara özel ticari kurallar uygulanır. Bu tüzel kişilerin bir mal veya hizmeti özel amaçlarla satın alarak nihai olarak kullanmaları veya tüketmeleri söz konusu değildir.

6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 18. maddesinde, ticaret şirketlerinin tacir sayılacağı hükme bağlanmıştır. O halde bir tacirin, dolayısıyla ticaret şirketlerinin borçlarının ticari olması asıldır. Tüzel kişi tacirin barınma, ısınma, gıda, giyinme ve aile gibi özel insani ihtiyaçları olmadığı için bunların, gerçek kişiler gibi adi borç ilişkileri alanı olmadığı kabul edilmelidir.

Somut olayda; davalı-borçlu Anonim Şirket, 26.5.2004 tarih ve 607058 numaralı abonelik sözleşmesi uyarınca tüzel kişilik adına, davacı-alacaklı nezdinde işyeri tipi su abonesi olup, anılan sözleşmede abonelik türü "İşyeri-Şirket" olarak gösterilmiştir. Davalı Şirket ile dava dışı kiralayan arasında, takip ve davaya konu tahakkukun ilişkin bulunduğu yerle ilgili 6.4.2004 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde de, kiralanan dükkanın "kömür satışı" amacıyla kullanılacağı belirtilmiştir.

Şu açıklamalardan anlaşıldığı üzere; ticaret şirketlerinin, doğrudan ticari amaçla ya da işletmenin iç ihtiyaçlarını karşılama amacıyla olup olmadığına bakılmaksızın bütün hukuki ilişkileri ticari faaliyet kapsamında olup, özel hayatlarına ilişkin bir işlem söz konusu değildir. Bu nedenle, tüketiciler için düzenlenen yasa hükümleri kapsamına alınmaları olanaklı değildir.

Bu itibarla, ticari nitelik taşıyan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde incelenip karara bağlanması olanaklı değildir.
Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen ve davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gereğine işaret eden Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, yanılgılı gerekçeyle verilen görevsizlik kararında direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 11.10.2006 gününde, oybirliği ile karar verildi.
Old 03-01-2012, 18:09   #10
Av.İlker DOLGUN

 
Varsayılan

Alıntı:
O halde bir tacirin, dolayısıyla ticaret şirketlerinin borçlarının ticari olması asıldır.

Peki tacirin, alacaklarının da ticari olması asılmıdır?

Tacir - tüketici arasındaki alacak meselesinde örneğin (evinde kullanmak üzere beyaz eşya ya da mobilya alan tüketiciden alacağın tahsili noktasında) görevli mahkeme neresidir?
Old 03-01-2012, 18:15   #11
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.İlker DOLGUN
Peki tacirin, alacaklarının da ticari olması asılmıdır?

Tacir - tüketici arasındaki alacak meselesinde örneğin (evinde kullanmak üzere beyaz eşya ya da mobilya alan tüketiciden alacağın tahsili noktasında) görevli mahkeme neresidir?

Bakınız.

Alıntı:
Yazan TTK.m.21
1. TİCARET KARİNESİ

MADDE 21 - Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Şu kadar ki; hakiki şahıs olan bir tacir, muameleyi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya muamele, fiil veya işin ticari sayılmasına halin icabı müsait bulunmadığı takdirde borç âdi sayılır.

Taraflardan yalnız biri için ticari iş mahiyetinde olan mukaveleler, kanunda aksine hüküm olmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır.
Old 03-01-2012, 23:20   #12
Av.İlker DOLGUN

 
Varsayılan

Benzer bir konunun tartışıldığı (http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=60073) bölümde yukarıda paylaştığım kararın tam metnine ulaştım. Kararda açıkça (Yargıtay daha sonra görüş değiştirmemiş ve farklı bir ictihat oluşturmamışsa) tacir/tüketici arasındaki ticari ilişkide tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmektedir.

YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/8078 K. 2004/16988 T. 23.11.2004

DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü.
KARAR : Davacı, beyaz eşya ticareti yaptığını, davalının kendisinden halı, buzdolabı, televizyon ve çamaşır makinesi aldığı halde 4.750.000.000 TL borcunu ödemediğini ileri sürerek başlattığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece ,davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı (satıcı)'nın davalıya (alıcı) beyaz eşya sattığı ve taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece ara kararı verilerek davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Davacı tarafça temyiz olunan kararın (1) nolu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, (2) nolu bentte gösterilen nedenle diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.11.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Soruna dönüşen Soruya bu karar çerçevesinde nasıl bir çözüm üreteceğiz?
Old 29-02-2012, 17:05   #13
andrius

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.İlker DOLGUN
İlamsız takibe itiraz edilmesi üzerine, itirazın iptali amacıyla tüketici mahkemesinde dava açtık fakat mahkeme dosya üzerinde yaptığı inceleme neticesinde, alacağın miktarı yönünden tüketici hakem heyetine başvuru zorunluluğu bulunduğunu, bu hususun dava şartı olduğunu belirterek (alacaklı şirket / tacir olmasına rağmen) davayı usulden reddetti.

Bunun üzerine ilgili mahkeme kararını sunarak, tüketici hakem heyetine başvuruda bulunduk fakat heyet; alacaklının tüketici değil de tacir olması nedeniyle, 4077 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığını gerekçe göstererek başvuruyu reddetti.

Şimdi yapılması gerekenler noktasında (heyet kararına karşı itirazda mı bulunmalıyım ya da bu uyuşmazlığın giderilmesi için başka bir başvuruda mı bulunmalıyım) tereddütte kaldım, yardımlarınızı bekliyorum.

Sorunuza konu olan işlemin tüketici işlemi olup olmadığının tespiti gerekir ,olayı anlatırmısınız?
Old 29-02-2012, 17:09   #14
andrius

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Bakınız.

Tüketici kanununa göre bir tarafın satıcı sıfatına sahip olması (ister tacir ister mesleki iş sayılan diğer sıfatlar esnaf gibi) diğer tarafın tüketici sayılması tüketici işlemi tespiti için yeterlidir.TTK daki tanım dikkat ederseni tacirin işinin ticari olması asıldır diyor yani istisnası olabilir anlamına geliyor burda özel kanun olan 4077 olduğuna göre TTk 21 işlemin tüketici işlemi olup olmadığı konusunda lazım olan madde değildir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
TÜketİcİ Hakem Heyetİ Mefkure Meslektaşların Soruları 9 29-01-2012 20:19
TÜketİcİ Hakem Heyetİ Kararlari avensis Meslektaşların Soruları 4 07-04-2011 09:50
TÜketİcİ Hakem Heyetİ BaŞvurularinda MÜteselsİl Sorumlularin BaŞvuruyu İhbari av.brs Meslektaşların Soruları 2 15-08-2007 09:16
Tüketıcı Hakem Heyetı Kararinda Parasal Sınır ttufek Meslektaşların Soruları 2 31-05-2007 15:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06835604 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.