Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Yargıtay kararı arıyorum

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-06-2014, 13:19   #1
mefhumu muhalif

 
Varsayılan Yargıtay kararı arıyorum

Sayın meslektaşlarım
Yargıtay 14 hukuk dairesinin 2013/7927 Esas 2013/9417 Karar sayılı kararını arıyorum
Paylaşabilirseniz sevinirim
Old 06-06-2014, 14:39   #2
Bronz Atlı

 
Varsayılan

Yargıtay
14. Hukuk Dairesi

Esas : 2013/7927
Karar : 2013/9417
Tarih : 20.06.2013



Özet:



Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.05.2011 gününde verilen dilekçeyle tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24.01.2013 günlü hükmün YARGITAYca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, davalının komşuluk hukukuna aykırı davranış nedeniyle meydana gelen zararın giderilmesi için tazminat İSTEĞİNE İLİŞKİNDİR.

Davalı, davacının fındık bahçesinde oluşan zararının istinat duvarından kaynaklanmadığını, tazminat isteme hakkının zamanaşımına uğradığını, talep edilen miktarın fahiş olduğunu belirterek davanın REDDİNİ SAVUNMUŞTUR.

Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, yapılması gereken istinat duvarının bedelinin davalıdan tahsiline KARAR VERİLMİŞTİR.

Hükmü, davalı vekili TEMYİZ ETMİŞTİR.

1-Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, REDDİ GEREKMİŞTİR.

2-Davalı vekilinin istinat duvarı yapılması için gereken bedelin tahsiline ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Türk Medeni Kanununun 683 üncü maddesi; "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir" hükmüyle malikin mülkiyet hakkını hukuksal sınırlar içinde KULLANABİLECEĞİNİ DÜZENLEMİŞTİR.

Anılan kanunun taşınmaz mülkiyet hakkının kısıtlamalarını düzenleyen "komşu hakkı" bölümünde "kullanım biçimi" başlığı altında yer alan 737 nci maddesi; "Herkes, taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkilerini kullanırken ve özellikle işletme faaliyetini sürdürürken, komşularını olumsuz şekilde etkileyecek taşkınlıktan KAÇINMAKLA YÜKÜMLÜDÜR.

Taşkınlıktan amaç ise, komşuluğun olağan hoşgörü sınırlarını aşan ve komşunun kendisi ve ailesiyle taşınmazı zararına aşırı derecede etkili olabilecek iş VE EYLEMLERDİR. Bu tür uyuşmazlıkların çözümünde hakim, gerek zararı saptama, gerekse zararı giderici önlemleri bulma yönünden her somut olayın özelliğini gözetmek, tarafların yarar zarar dengelerini DEĞERLENDİRMEK DURUMUNDADIR. Komşuluk hukukunun öngördüğü sınırları aşan kullanım halinin saptanması halinde ise mahkemece kurulacak hükümde zararlı davranışın giderim şeklinin ve taraf yükümlülüklerinin açıkça GÖSTERİLMESİ ZORUNLUDUR.

"Kazı ve Yapılar" başlıklı Türk Medeni Kanununun 738 inci maddesi gereğince; malik kazı ve yapı yaparken komşu taşınmazlara onların topraklarını sarsmak veya tehlikeye düşürmek ya da üzerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar vermekten KAÇINMAK ZORUNDADIR. Yine aynı yasanın 749 uncu maddesi gereğince sınırlıklar üzerinde paylı mülkiyete ilişkin hükümler saklı kalmak üzere; her arazi maliki, taşınmazının sınırının çit veya duvar gibi sınırlıklarla çevrilmesi için yapılan giderleri karşılar.

İcra ve İflas Kanununun 30. maddesi hükmü gereğince de; bir işin yapılmasına dair olan ilamın icra müdürlüğüne verilmesi üzerine borçluya bir icra emri gönderilerek ilamda gösterilen süre içinde ve eğer süre verilmemişse işin mahiyetine göre başlama ve bitirme zamanları tayin edilerek icra müdürlüğü tarafından o işin yapılması emredilir. Borçlu emir gereğini yerine getirmezse lazım gelen masraf icra müdürü tarafından bilirkişiye hesaplattırılarak ayrıca bir hüküm gerekmeksizin bu masraf borçludan tahsil edilir.

Somut olayda; davalı kurum tarafından yapılan okul inşaatı sırasında istinat duvarının gerektiği gibi yapılmaması nedeniyle okul inşaatına komşu olan ve davacı adına kayıtlı 120 ada 83 parsel sayılı taşınmazda toprak kayması ve çökmesi olduğu, fındık bahçesinin zarar gördüğü belirtilerek fındık zararı ve istinat duvarı bedelinin TAHSİLİNİ İSTENMİŞTİR.

Mahkemece, yapılan keşif sonucu inşaat ve jeoloji mühendisleri tarafından düzenlenen 04.05.2012 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu 120 ada 83 parsel sayılı taşınmazla komşu davacı kurum tarafından yaptırılan okul inşaatı arasında bulunan eğim nedeniyle yapılan istinat duvarının arazideki kaymayı durduracak yükseklikte ve teknikte yapılmamış olduğu, 3. kademe olarak yapılacak istinat duvarının arazideki şevler alınarak ve 2. kademedeki istinat duvarının arkasının doldurulup sıkıştırıldıktan sonra mevcut duvara en uzak mesafede inşa edilmesinin gerektiği, su drenaj barbakanlarının şaşırtmalı yapılması, filizleri bırakılmış istinat duvarının tamamlanarak arkasının su geçirimli malzeme ile (kum-çakıl) sıkıştırılması gerektiği, yapılmamış istinat duvarı sonucu arazide meydana gelen hasarın telafisi için gereken inşaat faaliyetlerinin maliyetinin 111.660,91 TL olduğu, bu suretle toprak kayması ve arazideki yüzeysel toprak kaybının önlenerek mal ve can kaybının önüne GEÇİLEBİLECEĞİ BELİRTİLMİŞTİR.

Davaya konu olayda, öncelikle yukarıda sözü edilen jeoloji ve inşaat mühendisi bilirkişi raporları değerlendirilerek davalının komşuluk hukukuna aykırılık teşkil eden davranışının ne şekilde giderilmesi gerektiği belirlenerek buna ilişkin hüküm kurulması, hükmün infazının da yukarıda belirtildiği şekilde YAPILMASI GEREKİR. Ancak, davacının bu yönde bir talebi bulunmadığından ve istinat duvarı bedelini talep ettiğinden davacının istinat duvarını bizzat kendisinin yapması için gerekli olan bedelin tazminine KARAR VERİLMİŞTİR.

Taraflar arasındaki çekişmenin yukarıda belirtilen yönteme göre değerlendirilerek sonuçlandırılması gerektiği halde sadece tazminata hükmedilmesi DOĞRU DEĞİLDİR.

Bu nedenle mahkemece, istinat duvarı bedelinin tahsiline ilişkin isteme yönelik talebin reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın BOZULMASI GEREKMİŞTİR.

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 20.06.2013 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.





Kaynak:Corpus
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yargıtay kararı arıyorum av. ayçe Meslektaşların Soruları 4 11-02-2014 11:55
yargıtay kararı arıyorum yargıtay 10.ceza dairesi müebbet Meslektaşların Soruları 4 16-12-2010 14:00
Yargıtay kararı arıyorum Av.Serbay Meslektaşların Soruları 6 20-10-2010 16:11
Yargıtay Kararı Arıyorum Avsibel Meslektaşların Soruları 7 07-07-2010 13:22
Yargıtay Kararı Arıyorum Kemosabe Meslektaşların Soruları 1 25-06-2010 18:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03896189 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.