ilamsız icra takibinde vekile tebligat

Kısaca olayı anlatırsam;
1- borçlu şirketin birçok adresine ödeme emri gönderdim tebligatlarım bila döndü..
2- ancak borçlu vekili icra dosyasına mal beyanında bulunmuş..
3- bu mal beyanında taşınmaz da var..
4- tasınmaza haciz kayddı koydurmak istiyorum..
5- borçluya tebliğ yapılmadığı için haciz koymuyorlar..

bana tavsiye edeceğiniz yollar nelerdir meslektaşlarım... cevaplarınız için şimdiden çok çok teşekkürler...

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2001/12-618
K. 2001/620
T. 26.9.2001
• ÖDEME EMRİNİN VEKİLE TEBLİĞİ ( Vekaletnamede Bu Konuda Hüküm Bulunması Halinde Geçerli Olacağı )
• VEKALETNAMEDE VEKİLE ÖDEME EMRİ TEBELLÜĞ ETME YETKİSİ TANINMIŞ OLMASI ( Vekile Yapılan Tebligatın Geçerli Olacağı )
• ŞİKAYET ( Vekaletnamesinde Ödeme Emri Tebellüğ Etme Yetkisi Bulunan Vekile Yapılan Ödeme Emri Tebliği Nedeniyle )
2004/m.61
ÖZET : Takip tarihinde ve ödeme emri tebliğ edildiği tarihte borçlu vekilinin vekaletnamesinde icra dairelerinde tebligat almaya ve ödeme emri tebellüğüne yetkisi bulunmaktadır. Bu durumda borçlu vekiline yapılan ödeme emri tebligatı geçerlidir.

DAVA : Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Zeytinburnu İcra Tetkik Mercii Hakimliği'nce davanın kabulüne dair verilen 17.10.2000 gün ve 2000/638-743 K. sayılı kararın incelenmesi alacaklı davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 8.2.2001 gün ve 2001/1029-2219 sayılı ilamı ile; ( ...Takip tarihinde ve ödeme emri tebliğ edildiği tarihte borçlu vekilinin vekaletnamesinde icra dairelerinde tebligat almaya ve ödeme emri tebellüğüne yetkisi bulunmaktadır. Bu durumda borçlu vekiline yapılan ödeme emri tebligatı geçerlidir. Tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayetin reddine karar vermek gerekirken kabulü isabetsizdir.... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle ilamsız takipte tebligat alma ve ödeme emri tebellüğüne mezun bulunan davacı-borçlu vekilinin vekaletnamesi içeriğine göre icra müdürlüğü işleminde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Alacaklı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 26.9.2001 gününde, oybirliği ile karar verildi.

yarx

teşekkürler bülent bey.. vekile tebligat çıkarmıştım... tahmınım almıştır... yarın dosyasına bakacağım... vekaletnamesinde de tebliğ tebellüğ yetkisi varsa tapuya haciz yazılması için icra mudurunun kafasının etini yerim artık...

devamında şu hususu sorsam; borçluya tebligat yapılamadığı halde borçlu vekilinin mal beyanında bulunması neticesi mal beyanındaki taşınmaza haciz yazılabilirmi? şunun için soruyorum, müvekkilin vekaletnamesinde tebliğ yetkisi varsa; müvekkile tebligat yapılmasını beklemeden haciz yazabilirim diye düşündüm?

Tebligata dair yetki varsa itiraz süresi geçtiğinde yani takip kesinleştiğinde haciz isteyebilirsiniz.

Vekil icra dosyasına mal beyanı dilekçesi verdiğine göre bence artık vekile ödeme emrinin tebliğine gerek yok diye düşünüyorum. Mal beyanı dilekçesinin icra verilme tarihinden itibaren itiraz süresi geçince haciz işlemlerine başlayabilirsiniz bence....

Ben de Fatma hanım gibi düşünüyorum. Nihayetinde vekil mal beyanı dilekçesi içeriğinde borçla ilgili bir beyanda da (Kabul-İtiraz) bulunmuştur. Tebliğin varlığı üzerinde durulabilir.

Ama ben sizin yerinizde olsam, şirketin Ticaret Sicil Müdürlüğündeki adresini istetir, gelen adrese Teb.K.m.35'e göre ödeme emri tebliğini talep ederdim. Haczin gecikmesinde sakınca varsa, aynı zamanda dosya üzerinden de ihtiyati haciz talep ederdim.

Kolay gelsin.

İcra Dosyasına , borçlu vekilince mal beyanı konulmuş olması , borçlunun takibi öğrendiği anlamına gelmektedir.Dosyaya vekaletname ibrazı ile bu tarihten sonraki her türlü tebligatın vekile yapılması gerekeceğinden yeni bir ödeme emri tebliğine gerek bulunmamaktadır. Dosyaya konulan mal beyanında ıttıla tarihi belirtilmemiş ise vekaletnamenin harçlanarak havale edildiği tarihi ıttıla tarihi olarak kabul ediniz ve itiraz süresinin dolumu ile haciz talebinizi yapınız..

icra dosyasında borçlu vekilinin mal beyanında bulunması icra dosyasından haberdar olduğunu gösterir ayrıca tebliğe gerek yok.itiraz süresi dolduktan sonra haciz işlemi yapabilirsiniz
ayrıca vekaletteki borçlu adreside yasa gereği tebligat yapılabilecek adreslerdendir ancak sizin olayınızda bunlara gerek yok zira dosyadan haberdar olup işlem başlatmışlar
sevgiyle dostlukla

Sayın Younglawyer icra takibinizde borçlu vekili mal beyanında bulunmuş ise bu tarih icra takibini öğrendiği tarihtir. Bu nedenle yeniden tebligat çıkarmanıza gerek yok.Takibin örrenildiği tarihten itibaren itiraz süresi dolunca da takibiniz kesinleşmiş olacağından haciz işlemlerini başlatabilirsiniz. Ayrıca sizin olayınız için söylemiyorum ama vekaletnamelerde bildirilen adresler resmi kurum ve kuruluşlara bildirilen adreslerden sayıldığından buradaki adrese de TK. madde 35'e göre tebligat yapabilirsiniz yada ticaret sicilinden bildirilecek adresine .İyi çalışmalar.

Öncelikle Bülent Sabri meslektaşıma teşekkür ederim. verdiğiniz Yargıtay kararı benim hukuki bilgime güç kattığından icra müdürü, yardımcısı ve memuru karşısında ısrarcı tutumda bulunabildim. Adamlar 3ü birden hiçbiri Yargıtay kararına bakmadan yok olmaz diye tutturdular. talep aç reddedelim dediler. Red kararı versinler istemedim. birde mahkemede uğraşmayyayım diye. emin bir şekilde kararı yerine getirmeler gerektiğini üzerine basa basa söyledim.
Konuya cevap yazan diğer arkadaşlara da teşekkür ederim. görüşleriniz çok doğru vekile bir daha tebligat çıkarmaya da gerek yok. ama bir önceki seferde ikna olmamışlardı. vekile tebligat çıkartmam iyi olmuş, ki tebliğden sonra karşı tarafın avukatı bir daha mal beyanında bulunmuşki; buda kaymaklı ekmek kadayıfı gibi oldu. 35 e göre tebligat çıkartma alışkanlığım hiç olmadı meslek hayatına başladığımdan bu yana. çünkü borçluya ulaşamadıktan sonra takibin kesinleşmesi benim için birşey ifade etmiyor. bu arada kamu avukatı olduğumdan borçluya telefonla olsun ulaşmam gerekiyor. aslında bu takipte haciz konulacak malların bilgisi olduğundan 35e göre tebligat da işime yarardı. Ama yine de vekile teblkigat çıkartmam faydalı olmuş. çünkü borçlunun daha önce ki mal beyanındaki taşınmazda haciz sırası vardı. yeni mal beyanında araç kaydı da göstermiş. edindiğim bilgiye göre araçta başka haciz yok. borcuda karşılıyor.
nihayetinde yeni üye olduğum bu site de meslektaşlarıma ilk danışmam da icra dairesinde çekeceğim sıkıntıdan kurtulmuş oldum. herkese teşekkürler. mesleğimi çok seviyorum ...

Alıntı: Yazan Av.Fatma Karataşlı Vekil icra dosyasına mal beyanı dilekçesi verdiğine göre bence artık vekile ödeme emrinin tebliğine gerek yok diye düşünüyorum. Mal beyanı dilekçesinin icra verilme tarihinden itibaren itiraz süresi geçince haciz işlemlerine başlayabilirsiniz bence....

Aynı şekilde düşünüyorum, ki uygulamada icra müdürleri ödeme emrinin ıttıla edildiği bu tarihi tebli tarihi olarak kabul edip hacze de gidiyorlar zaten. Talebin kabul edilmemesi halinde, borçlunun mal beyanınu sunan vekiline çıkartmış olduğu vekaletnamedeki adresine 35 yaparak takibi kesinleştirip hacizleri başlatmak da bir yol olabilir kanısındayım.

Sayın Meslektaşlarım ;
Bu konuya farklı bir boyut katmak istiyorum.
Diyelim ki ,
1 - Üç borçluya karşı aynı dosyadan İlamsız icra takibi yapıldı
2 - Dosyada sadece bir borçluya tebligat yapıldı , diğer iki tebligat bila iade edildi
3 - Üç borçlu adına , aynı vekil dosyaya , borca itiraz dilekçesi sundu.
( Yani diğer iki borçluya tebligat yapılmadığı halde , onlar adına da itiraz edildi )
Bazı meslektaşlarım mal beyanı dilekçesinin tebellüğ anlamına geleceğini ve yeniden tebligat gönderilmesine gerek olmadığını belirtmişler.
Peki aynı şekilde borca itiraz dilekçesi de boçtan haberdar olma , borç hakkında bilgi sahibi olma anlamına gelebilir mi...???
Teşekkürler...

borca itiraz dilekçesi de dosya borcundan haberdar olma anlamına gelir. tekrar tebligat gönderilmesine gerek yoktur. (tabiki borca itiraz eden vekilinin dosyaya vekalet sunmuş olması halinde)

Sayın meslektaşım yanıtınız için teşekkür ediyorum.
Ayrıca , Borca İtiraz eden şahısların vekili dosyaya vekalet sundu. Her bir borçlu için ayrı ayrı vekalet sundu. Bu halde yeni tebligat göndermeye gerek kalmadan İtirazın İptali yoluna başvurulması gerekiyor.

Alıntı: Yazan Av.Numan Sufracı Sayın meslektaşım yanıtınız için teşekkür ediyorum. Ayrıca , Borca İtiraz eden şahısların vekili dosyaya vekalet sundu. Her bir borçlu için ayrı ayrı vekalet sundu. Bu halde yeni tebligat göndermeye gerek kalmadan İtirazın İptali yoluna başvurulması gerekiyor.

Aynen düşündüğünüz gibi. Vekil sıfatıyla itiraz etmiş ve usulüne uygun vekaletnamesini de ibraz etmiş olduğuna göre borçtan haberdar olunmuş demektir. Tebligat aşamasının tamamlanmasına gerek olmadan itirazın iptali ya da kaldırılması yoluna başvurulabilir.Uygulamada benzer durumlarla karşılaştık ve icra mahkemesinden aksi yönde bir karar da çıkmadı.Kolay gelsin.

Dava dosyası için talimat ve ücret alıp bunu takip ediyor ve faturasını kesiyorum. Ancak takip dosyası için talimat ve ücret almış olmuyorum. Bu dosyadan avukat olarak bana tebligat yapıldığında otomatikman iş görmem gerekiyor.Üstelik bu dosya için fatura kesmem gerekiyor.Ancak ben müvekkilden ücret ve talimat almamış oluyorum. Bu durum da karışıklık oluşturuyor. Bence bu hüküm değişmeli , tebligat asile gitmeli asil avukatına müracaat etmek isterse etmeli

Sayın Meslektaşım, müvekkille davanın başında yaptığınız ilk anlaşmada; ilamla ilgili icra takibini ayrı tutmanız, icra takibinden sorumlu olmamızla ilgili anlaşma yapmanız gerekmez mi? yapmadıysanız icra takibi ile ilgilenmez gerek diye düşündüm sorunuzu okuyunca...