Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

noterin, ticaret sicil memurluğunun ve bankanın sorumluluğu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-08-2008, 12:26   #1
emrahcevik

 
Varsayılan noterin, ticaret sicil memurluğunun ve bankanın sorumluluğu

merhaba,

a kimliğini 2002 yılında kaybediyor. kimliği bulan b bu kimlik üzerine kendi resmini yapıştırarak x adında bir şirket kuruyor.

x şirketi tarafından müvekkile 2003 yılında yeni parayla 7.800.00 YTL bedelli çek veriliyor. çek karşılıksız çıkıyor.

karşılıksız çekten dolayı yapılan yargılama sonucu şirket yetkilisi ceza alıyor. fakat yetkili a olarak göründüğü için a yakalanıyor ve yanlışlık düzeltildikten sonra hakkında çıkan mahkumiyet kararı beraat olark düzeltiliyor. konuyla ilgili inceleme başlatılması için savcılığa suç duyurusunda bulunuluyor.

bu arada müvekkilin mağduriyeti devam ediyor. sahte kimlikle kurulan şirketten dolayı alacağını tahsil edemiyor.

şimdi gerekli dikkat ve özeni göstermedikleri için notere, bankaya ve ticaret sicil memurluğuna karşı icra takibi yapmayı düşünüyoruz. itiraz gelecektir muhtemelen.

sicil memurluğuna ve notere karşı yapacağımız icra takibinde husumeti kime yönelteceğiz? sorumlu işlemi yapan noter mi yoksa noterlik mi? ticaret sicil memurluğunun tüzel kişiliği var mı?

olayın esasına ilişkin çelişkili yargıtay kararları buldum. aydınlatırsanız sevinirim. teşekkürler.
Old 14-08-2008, 15:52   #2
madagaskar

 
Varsayılan

Merhaba
Noter yönünden cevap olarak şunları belirtebilirim...
Ağır ihmal ve kusuru nedeniyle sorumluluğu bulunduğunu düşündüğünüz, Noter'e karşı icra takibi yerine Noterlik Kanunu'na göre Noterlerin Kusursuz Sorumluluğu bulunması nedeniyle dava açmanız daha doğru olur düşüncesindeyim.Husumet Noterliklerin tüzelkişiliği olmadığından Noter'e yöneltilmelidir.

Noterlerin kusursuz sorumluluğu mevcut olsa bile; geniş anlamda yargı erkinin bir unsuru olan noterlerin her durumda kusursuz sorumluluğundan bahsedilerek sorumlu tutulması noterlerin içine düşebileceği tereddüt yüzünden çalışamaz hale gelmelerine yol açabilecektir.
Bu nedenle kusursuz sorumluluktan kurtulma şansları her zaman mevcuttur.
illiyet bağını kesici ,irade sakatlayıcı bir durum halinde, ille de kusursuz sorumlu tutmak hakkaniyete uygun değildir.
Neticede, sahtecilik uzmanı olmayan Noter den, gerçeğine çok benzeyen bir nüfus cüzdanı veya benzeri bir belgeye kanarak işlem yapması halinde üçüncü kişi yani sahteciliği gerçekleştirenin eylemi ile Noterin iradesini sakatladığı ve illiyet bağını kestiği değerlendirilir. Tüm dikkat ve özeni gösterdiği halde iğfal kabiliyeti bulunan bir belge karşısında alınabilecek hiçbir önlem yoktur. Zarar görenin veya üçüncü kişinin kusuru veya mücbir sebep hallerinde illiyet bağının kesileceği kabul edilmektedir.

Gazete sayfalarına yansıyan bir olayda, bir noterin, kendisine başvuran şahsın nüfus cüzdanı olarak ibraz ettiği belgedeki fotoğraf ile başvuran şahıs arasındaki farklılığın çıplak gözle dahi çok kolay farkedilebileceği durumda gerekli dikkat ve özeni göstermeyip sahteliği farketmeyerek işlem yapan noterin sorumlu olduğuna karar verilmiştir.

Bu anlamda, olayımızda, eğer ele geçirilebilmiş ise, Noterde yapılan işleme esas alınan sahte nüfus cüzdanı iğfal kabiliyetinin olup olmadığı incelenmelidir.
Saygılarımla



Alıntı:
Yazan emrahcevik
merhaba,

a kimliğini 2002 yılında kaybediyor. kimliği bulan b bu kimlik üzerine kendi resmini yapıştırarak x adında bir şirket kuruyor.

x şirketi tarafından müvekkile 2003 yılında yeni parayla 7.800.00 YTL bedelli çek veriliyor. çek karşılıksız çıkıyor.

karşılıksız çekten dolayı yapılan yargılama sonucu şirket yetkilisi ceza alıyor. fakat yetkili a olarak göründüğü için a yakalanıyor ve yanlışlık düzeltildikten sonra hakkında çıkan mahkumiyet kararı beraat olark düzeltiliyor. konuyla ilgili inceleme başlatılması için savcılığa suç duyurusunda bulunuluyor.

bu arada müvekkilin mağduriyeti devam ediyor. sahte kimlikle kurulan şirketten dolayı alacağını tahsil edemiyor.

şimdi gerekli dikkat ve özeni göstermedikleri için notere, bankaya ve ticaret sicil memurluğuna karşı icra takibi yapmayı düşünüyoruz. itiraz gelecektir muhtemelen.

sicil memurluğuna ve notere karşı yapacağımız icra takibinde husumeti kime yönelteceğiz? sorumlu işlemi yapan noter mi yoksa noterlik mi? ticaret sicil memurluğunun tüzel kişiliği var mı?

olayın esasına ilişkin çelişkili yargıtay kararları buldum. aydınlatırsanız sevinirim. teşekkürler.
Old 14-08-2008, 19:10   #3
emrahcevik

 
Varsayılan

teşekkür ederim.

noterin sorumluluğunu aslında
noterlik yönetmeliğinin ilgili konuyu düzenleyen maddesine dayandırmayı düşünüyorum. ama icra takibi daha kısa bir yol gibi görünüyor bana.

Kimlik tesbitinde izlenecek yol

Madde 90- Noter, belgelendirme isteminde bulunan ilgili ile işleme katılan kimselerin kimliğini tespit edebilmek için nüfus hüviyet cüzdanı, buna dayalı olarak resmi mercilerden verilmiş pasaport, ehliyet, fotoğraflı kimlik kartı vesair kimlik belirten belgeleri aramak zorundadır.Bu belgelerin gösterilmemesi veya noterin gerekli görmesi halinde tanık dinlemek yoluyla da kimlik tespit olunabilir.

noter tarafından düzenlenen evrakta kimlik tespitine yarayan ve kendisinin de görmek zorunda olduğu başkaca kimlikleri istemediğini anlıyorum. ticaret sicilden istediğim evraklar da geldikten sonra takibe başlayacağım.

sonuçları mutlaka paylaşmak istiyorum. çünkü sorumluluk hukukumuzun sınırlarının genişletilmesi gerektiğini düşünüyorum. hakkaniyet bunu gerektirmeli.
Old 14-08-2008, 21:14   #4
BaharB

 
Varsayılan

Sayın emrahçevik;
(b) şahsının bulduğu kimlik üzerine kendi resmini yapıştırmak suretiyle nüfus cüzdanını kullandığından eminmisiniz? Çünkü tahmin ediyorum sahte kimlik ve sahtecilik yapan kişi ortada yok. Farklı bir sahtecilik söz konusu ise, idarenin sorumluluğu bakımından değişik bir açılım getirmek isterim. Özellikle muhtardan alınan belgeye dayanılarak nüfus idaresinden sahte yeni bir kimlik çıkarılmış ise...
Saygılarımla.
Old 14-08-2008, 21:43   #5
emrahcevik

 
Varsayılan

sayın baharb,

muhtardan alınan belgeyle çıkarılmış bir nüfus cüzdanı yok. zaten a şahsı haberdar olduğu bazı ceza davalarına gerekli evrakları sunarak, imza incelemesi talep ederek beraatle sonuçlandırmış.

bizim dava ise karar çıktıktan sonra öğrendiği bir dava. kimliğinin kaybolduğu kesin.

fakat açılımınızı merak ettim. ufkumuzu genişletirseniz sevinirim.

ayrıca sicilin ve bankanın da sorumluluğu olduğunu düşünüyorum. aslında noterin ağır kusuru illiyet bağını kesebilirmiş gibi görünse de diğer iki kurumun eksik inceleme ile kayıt yapmaları onları da kusurlu hale getirir kanaatindeyim. ama mahkeme kusuru paylaştırır diye düşünüyorum. bu konuda hukuk sistemimiz henüz net ölçütler koymuş değil.
Old 15-08-2008, 16:53   #6
madagaskar

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan emrahcevik
[font=Times New Roman] ...sorumluluk hukukumuzun sınırlarının genişletilmesi gerektiğini düşünüyorum. hakkaniyet bunu gerektirmeli.

Kusursuz Sorumluluk halinden daha geniş bir sorumluluk düşünemiyorum .
Saygılarımla
Old 15-08-2008, 19:12   #7
BaharB

 
Varsayılan

Sayın emrahçevik;
Banka ve ticaret sicil memurluğu bir tarafa, noterin kusursuz sorumluluğunda dahi kimliği ispat için sunulan belgenin kandırma kabiliyeti illiyet bağını kesebilmektedir. Aşağıda buna ilişkin bir karar özeti sunuyorum. Buna göre sahte belge ve beyanlarla nüfus idaresinden çıkarılmış bir kimlik belgesi ile yapılan işlemlerde noteri sorumlu tutmak mümkün değildir. Bu bakımdan sormuştum sahteciliğin mahiyetini.
Alıntı:
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi

E:2006/1956
K:2006/3585
T:03.04.2006
.........
Yine dosya içeriğine göre davalılar Y. ve E. sahtecilik suçundan mahkum olmuşlardır. Vekaletnameyi düzenleyen noter katibi ise sahtecilik suçundan beraat etmiştir. Davalı noter hakkında ise Adalet Bakanlığı'nca koğuşturma izni verilmemiştir. Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuarları Dairesi Baskanlığı'nın 9/8/2001 tarihili ekspertiz raporuna göre vekaletname cıkarılmada kullanılan sahte nüfus cuzdanı iğfal kabiliyetine haizdir.

Davalılar Maliye Hazinesi ve Noter T. 'nun sorumlulukları Medeni Kanun'un 1007. maddesi ve Noterlik Kanunu'nun 162. maddesi gereğince kusursuz sorumluluktur. Diğer bir anlatımla zarar gören bu davalıların kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Bu davalılar da kusurlarının bulunmadığı savunmasının otesinde uygun illiyet bağının kesildiginı kanıtlamalıdırlar. Kusursuz sorumlulukta illiyet bağının kesilebilmesi için zarar görenin ağır kusurunun olması veya üçüncü bir kişinin illiyet bağını kesebilecek nitelikte ağır kusurunun olması veya zararlandırıcı sonucun meydana gelmesinde öngörülmeyen bir halin bulunması gerekmektedir. Somut olayda iğfal kabiliyeti bulunan nüfus cüzdanını kullanan üçüncü kişinin bu eylemi ile illiyet bağı kesilmiştir.
.......

Ancak benim asıl üzerinde durmak istediğim husus, nüfus cüzdanı ile yapılan sahteciliklerde idarenin sorumluluğudur:

İçişleri Bakanlığı, bünyesinde bulunan Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Gn.Md.nün faaliyetleri çerçevesinde Nüfus Hizmetleri Kanunu ile (kabaca) "nüfus cüzdanlarında sahteciliği önlemek için gerekli tedbirleri almak, güvenlik unsurlarını tespit etmek" ile görevlendirilmiştir. Buna karşılık "nüfus cüzdanlarının dünya standartlarına uygun, taklit, tahrif ve sahteciliğe karşı üzerinde güvenlik unsurları taşıyan yeni nüfus cüzdanları ile değiştirileceği" bakanlık tarafından bir çok kere duyurulmuş ancak bu çalışma çeşitli bütçe ve insan kaynakları imkanı sağlanmasına rağmen senelerdir bitirilememiştir. İdarenin bu ifadesi senelerdir ve halen kullanmakta olduğumuz nüfus cüzdanlarının dünya standartlarında olmadığının, taklit tahrif ve sahteciliklere açık olduğunun da kabulü anlamındadır.

Belirtmek isterim ki bugün tedavülde olan 1 YTL lik kağıt parada dahi 7 den fazla güvenlik unsuru mevcuttur. Buna karşılık nüfus cüzdanlarımızda nedense hiç bir zaman okunamayan bir mühür ile soğuk damgadan başka hiçbir güvenlik unsuru mevcut değildir. Bu nedenledir ki neredeyse ciddi bir suçtan yakalanan her şüphelinin üzerinden bir de sahte kimlik çıkmaktadır. Sahte kimlikler ile yapılan çalıntı araç ticareti bir sektör halini almıştır. Sahte kimlikler ile şirketler kurulmakta, çekler, krediler alınmaktadır. Hatta önümdeki bir dosyada yurt dışında bulunan müvekkilim adına çıkarılan sahte kimlikle kişi senelerce hayatına devam etmiş bankalardan kredi kartı almış, cep telefonu aboneliği yaptırmış, suç işlemiş, mahkemelerden ceza almış, bu cezalar müvekkilimin adli siciline işlenmiş ve bir cinayet sonucunda öldürülmesi ile müvekkilim bir de maktül olmuştur. Tesadüf eseri müvekkilim durumun farkına varmasa ve bu durumu davanın görüldüğü ağır ceza mahkemesine iletmese mahkeme dahi bu sahteciliği fark edemeyecekti.

Netice itibariyle nüfus cüzdanının gerçeğe aykırı beyan ve belgelerle nüfus müdürlüklerinden çıkarılması veya tamamen sahte olarak tanzim edilmesi veya sizin olayınızda da olduğu gibi üzerine resim eklenmesi suretiyle kullanılması kolaylıkla mümkündür ve bu durum da Anayasa'nın 125. maddesine göre görevli ve yetkili idarenin, "kamu hizmetinin hareketsiz kalarak görülmemesi sırasında kişilerin uğradıkları özel ve olağan dışı zararları" tazmin sorumluluğu altında bulunduğu düşüncesindeyim.

Nitekim TBMM Dilekçe Komisyonu Genel Kurulu'nun 02/11/2006tarih ve 27 nolu kararını okumanızda fayda vardır. Müvekkilinizin durumundaki kişilerin TBMM Dilekçe komisyonuna yaptıkları başvurular toplu halde incelenmiş ve bu kararda özet olarak bu düzen böyle devam ederse zarara uğrayan vatandaşların açacağı davalar ile kamunun zarara uğrayacağı özellikle belirtilmiştir.
Saygılarımla...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
bankanın sorumluluğu AV.SANEM Meslektaşların Soruları 4 16-07-2008 15:36
Bankanın sorumluluğu Av_Ece Altunay Önal Meslektaşların Soruları 1 08-02-2008 17:36
Bankanın sorumluluğu Av.Yasemin Işık Meslektaşların Soruları 1 17-10-2007 16:37
Ticaret sicil kooperatifin lehine daha önceki bir karar sonucu verilen vekalet ücreti avkadirbala Meslektaşların Soruları 0 05-07-2007 11:45


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05972409 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.