Temyiz dilekçesinin kaybı ve hükmün kesinleşmesi..

Sayın meslektaşlar,

Ceza dosyasında çıkan karar sonrası süre tutum dilekçesi verildi ve hüküm daha sonra temyiz edildi. Birkaç ay sonra dilekçelerin dosyaya girmediği ve hükmün kesinleştiği ortaya çıktı. Yaptığımız araştırmalar sonucunda dilekçenin verildiği tarihte Asliye Ceza’dan Ağır Ceza’ya giden iki adet dilekçe olduğunu ortaya çıkardık fakat dilekçenin içeriğini vs. kanıtlayamıyoruz. Kalem memuru ve sekreter dilekçeyi hatırlıyorlar fakat sorumluluk doğurduğu için sıkıntı var. İnfazın durdurulması ve temyiz sürecinin yeniden başlatılması için önerebileceğiniz bir yol var mıdır? Fikirlerinizi ve varsa deneyimlerinizi bizimle paylaşırsanız sevinirim. Şimdiden teşekkürler, iyi çalışmalar.

sayın meslektaşım, bu durum için ne yapılabilir bilmiyorum ama havaleli olan dilekçeden bir fotokopi almak bundan sonrası için ispatta kolaylık olur diye düşünüyorum.

Fotokopinin ispat aracı olacağını düşünmüyorum. Süre tutum dediğiniz temyiz dilekçeniz ile ayrıntılı temyiz dilekçenizin ikiside mi kayboldu? Ceza davalarında harç alınmadığı için ispat bakımından zorluk yaşanmaması adına, temyiz dilekçesini karşı yana tebliğ ettirmek yada temyizi muhabere ile yaparak deftere kaydını sağlamak çözüm olabilir mi? Karar yazılmadığı için ilk temyiz dilekçesinin deftere kaydedildiğine rastlamadım. Bir keresinde karar verildiğinde duruşma salonundan çıkmadan temyiz dilekçemiz (süre tutum )hazır havale ile dosyaya ibrazını talep ediyorum, diyen bir meslektaşıma rastlamıştım, demek bu yüzdenmiş.

bence mahkemeye bu konuda bilgi vermesi için bir yazı yamalı ve yazıya göre bahsedilen hususlar ilgi tutularak temyiz dilekçesi verilmeli...

tüm husuları açıklayan ve yeniden temyiz açıklamasını yapan bir dilekçe ile durumu izah etmekte yarar görüyorum. saygılar

Sorunuza yanıt değil ama pekçok meslektaşımızın başına gelebilecek bu can sıkıcı duruma karşı temyiz dilekçesini mahkemeye havale ettirdikten sonra havaleli dilekçenin fotokopisinin altına "işbu temyiz dilekçesi aslı şu tarihte alınmıştır vs " şeklinde şerh düşülmesi çözüm olabilir diye düşünüyorum.

Arkadaşlar,

Daha önce bizim de yaşadığımız ve ADLİYEDE gerçekleşen bu tür deneyimlerimiz nedeniyle yaptığımız önerimizi buraya aktarıyorum.


http://www.turkhukuksitesi.com/showt...?t=5702&page=2

Alıntı: İlginç bir gelişme -------------------------------------------------------------------------------- Arkadaşlar, Temyiz dilekçemizi (temyizde süreyi korumak için) Üsküdar eliyle Ankara mahkemesine hemen yollamış iken, 26 Nisan 2007 günü kanıt getirtilen yazışma yapılan başka mahkeme dosyasına baktığımda Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin bir yazısını gördüm. Bu yazıda, " mahkemenin beraat kararının kesinleşmiş olduğu, daha önce istenen belge aslının yazı ekinde olduğu" yazılı idi. Ankara 2. A. C. M. yazı işlerine uğrayıp kararın temyiz edilmesine karşın nasıl olupta "kesinleştiği" konusunu sordum. İlginç bir durum: Karardan bir hafta içinde temyiz dilekçemizi "aracı mahkeme"ye vermemize karşın dilekçemizin zamanında dosyasına girmediği; bu arada yazıişleri tarafından kararın arkasına "kesinleşme notu" düşüldüğü, dilekçemizin sonradan ortaya çıktığı, bunun üzerine ilgili yerlere yollanan kanıt asıllarının geri getirtilerek dosyanın tamamlandığı ve dosyanın tamamlanmış bu durumuyla Yargıtay'a yollandığını Yazı İşleri Müdürü beyefendiden öğrendim. Not: Özellikle DİLEKÇELERİN ASILLARININ TESLİM ALINDIĞINA İLİŞKİN BELGE ÖRNEKLERİNİ KENDİ DOSYAMIZDA SAKLAMAYI ÖNERİYORUM. Ömer KAVİLİ Hukukçu " Hak, huk, hukuk; gak, guk, guguk !!! " ------------------

Saygılarımla.

Ömer KAVİLİ
Hukukçu

" Hak, huk, hukuk; gak, guk, guguk !!! "

Alıntı: Yazan yefe Sayın meslektaşlar, Ceza dosyasında çıkan karar sonrası süre tutum dilekçesi verildi ve hüküm daha sonra temyiz edildi. Birkaç ay sonra dilekçelerin dosyaya girmediği ve hükmün kesinleştiği ortaya çıktı. Yaptığımız araştırmalar sonucunda dilekçenin verildiği tarihte Asliye Ceza’dan Ağır Ceza’ya giden iki adet dilekçe olduğunu ortaya çıkardık fakat dilekçenin içeriğini vs. kanıtlayamıyoruz. Kalem memuru ve sekreter dilekçeyi hatırlıyorlar fakat sorumluluk doğurduğu için sıkıntı var. İnfazın durdurulması ve temyiz sürecinin yeniden başlatılması için önerebileceğiniz bir yol var mıdır? Fikirlerinizi ve varsa deneyimlerinizi bizimle paylaşırsanız sevinirim. Şimdiden teşekkürler, iyi çalışmalar.