Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Menfi tespit davasında kötüniyet tazminatı?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 25-07-2011, 14:08   #1
Hüseyin Yavuz

 
Varsayılan Menfi tespit davasında kötüniyet tazminatı?

merhaba sevgili meslektaşlarım...Bir konuda fikrinize ihtiyacım var, yardımcı olursanız sevinirim...
Müvekkilim nafaka borcunu her ay düzenli yatırmasına rağmen eşi tarafından yine de müvekkilim aleyhine takip yapılıyor. Müvekkil polis olduğundan disiplin tüzüğü gereği hakkında disiplin soruşturması başlatılıyor ve müvekkile herhangi bir ceza verilmiyor. Sorularım şu arkadaşlar:

1-Menfi tespit davasında isteyeceğimiz kötüniyet tazminatı maddi ve manevi zararları mı yoksa sadece maddi zararları mı kapsar?

2-Menfi tespit davası açtıktan sonra müvekkilimin geçirdiği disiplin soruşturmaları nedeniyle açacağım maddi ve manevi tazminat davasının akıbeti ne olur?Dava reddilir mi? Teşekkürler...
Old 25-07-2011, 15:00   #2
üye32062

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
13.Hukuk Dairesi

Esas: 2009/12235
Karar: 2010/3591
Karar Tarihi: 22.03.2010

ÖZET: İcra takibi sırasında davacının maaşına haciz konulmuş ve bu şekilde icra dosyasına ödemeler yapılmıştır. Yargılama sırasında bu para davacıya iade edilmiş, mahkemece, bu paraya dava tarihinden iade tarihine kadar işleyen faizin tahsiline karar verilmiş; ancak şartları oluşmadığı gerekçesiyle manevi tazminat talebi reddedilmiştir. Davacı maaşına uygulanan haciz haksız olduğuna bir başka anlatım ile bu eylem haksız fiil niteliğinde olduğuna göre davacı yararına makul bir manevi tazminata hükmedilmemiş olması usul ve yasaya aykırıdır.

(2004 S. K. m. 72) (818 S. K. m. 41)

Dava ve Karar: Taraflar arasındaki tazminat-menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı, davalı bankanın verdiği kredi kartı borcu nedeniyle hakkında icra takibi yapıldığını, bu nedenle maaşına haciz konulduğunu, ancak kendisinin davalı bankadan böyle bir kredi kartı almadığını ileri sürerek, borçlu olmadığının tespiti ile 1500 YTL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacının davalı bankaya bir müracaatı olmadığı halde, dava dışı üçüncü bir kişinin sahte kimlik fotokopisi ile davalı Bankadan kredi kartı aldığı ve bu kart ile yaptığı harcamaları ödemediği için, davalı banka tarafından davacı aleyhine icra takibi yapıldığı, dosyadaki delillerden anlaşılmış olup, davacı menfi tespit taleple bu davayı açmıştır. İcra takibi sırasında davacının maaşına haciz konulmuş ve bu şekilde icra dosyasına ödemeler yapılmıştır. Yargılama sırasında bu para davacıya iade edilmiş, mahkemece, bu paraya dava tarihinden iade tarihine kadar işleyen faizin tahsiline karar verilmiş; ancak şartları oluşmadığı gerekçesiyle manevi tazminat talebi reddedilmiştir. Davacı maaşına uygulanan haciz haksız olduğuna bir başka anlatım ile bu eylem haksız fiil niteliğinde olduğuna göre davacı yararına, makul bir manevi tazminata hükmedilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 22.03.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


T.C. YARGITAY
11.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/4183
Karar: 2005/1133
Karar Tarihi: 14.02.2005

ÖZET: Mahkemece, 100.000.000 lira ödemenin menfi tespit davası açılmadan önce yapıldığı, dolayısıyla yasada belirtilen koşulun gerçekleşmediği, istirdat isteminin de esasen sadece 75.000.000 lira ile sınırlı olduğu gözetilerek, istirdat isteminin bu meblağ kadar kabulü gerekirken, istem dışına çıkarılarak, 100.000.000 liranın da istirdadına karar verilmesi suretiyle, yasa hükmünün ihlali doğru olmamıştır.


(2004 S. K. m. 72) (1086 S. K. m. 74)

Dava: Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 3. Hukuk Mahkemesince verilen 27.06.2002 tarih ve 2001/954-2002/472 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan B. Ltd. Şti. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Salih Çelik tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan acente aracılığı ile diğer davalı sigortaya kasko poliçesi ile sigorta ettirdiği aracının primlerini acenteye ödediğini ve makbuzların müvekkiline fakslandığını, buna rağmen icra takibine uğradığını, takibin kesinleşmesi üzerine yapılan haciz baskısı altında 75.000.000 lira ödeme yapıldığını ileri sürerek, müvekkilinin takip talebindeki toplam borç miktarı olan 476.160.000 lira borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, %40 tazminatın, faiziyle 500.000.000 lira manevi tazminatın tahsiline, 750.000.000 liranın faiziyle istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı sigorta vekili, davanın reddini istemiştir.

Diğer davalı, davaya yanıt vermemiştir.

Mahkemece, dosya kapsamına, toplanan kanıtlara, benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalılardan takip alacaklısı acentenin prim borçlarını makbuzlar karşılı tahsil ettiği halde davacı aleyhine takibe giriştiği, bu davalının isticvap davetiyesine de cevap vermediği, diğer davalı sigortanın takip alacaklısı olmadığı, davacının icra tehdidi altında 175.000.000 lira ödeme yaptığı, davacının evine iki kez hacze gidildiği, küçük düşürüldüğü, üzüntü ve elem duyduğu gerekçeleriyle, davanın davalılardan acente bakımından kabulüne, takip haksız ve kötü niyetli olmadığından %40 tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.

Kararı, davalılardan B. Ltd. Şti. vekili etmiştir.

1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılardan B. Ltd. Şti. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Dava, menfi tespit, istirdat ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.

Davalılardan-alacaklı B. Ltd. Şti. vekili, takip dosyasındaki imzalı beyanında, davacı-borçludan 24.10.2001 tarihinde 100.000.000 lira, 28.11.2001 tarihinde 75.000.000 lira haricen tahsil ettiğini bildirmiş, davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde bu tarihleri doğrulamış, bu tarihler mahkemece de böyle kabul edilmiş olup, bu tarihler ödeme emrinin kesinleşmesinden sonraya rastlamaktadır.

Dava, 12.12.2001 tarihinde açılmış olup, takip talebindeki toplam borç miktarı için borçlu olunmadığının tespiti talebinden başka, 75.000.000 liranın istirdadı da istenilmiştir. Davacı vekili, cevaba cevap dilekçesinde 100.000.000 liranın da istirdadını istemiş ise de, bu dilekçe ıslah dilekçesi biçiminde kaleme alınmamış, ıslahtan söz dahi edilmemiştir.

Bu durumda, mahkemece, bu 100.000.000 lira ödemenin menfi tespit davası açılmadan önce yapıldığı, dolayısıyla İİK. nun 72/7 nci madde hükmü koşulunun gerçekleşmediği, istirdat isteminin de esasen sadece 75.000.000 lira ile sınırlı olduğu gözetilerek, istirdat isteminin bu meblağ kadar kabulü gerekirken, istem dışına çıkarılarak, 100.000.000 liranın da istirdadına karar verilmesi suretiyle, HUMK. nun 74 ncü madde hükmünün ihlali doğru olmamıştır.

Öte yandan, kesinleşen takip üzerine alacaklı vekilinin istemi ile davacının evine hacze gidilmesi, yasal hakkın kullanımı olup, hukuka aykırılık unsurunun gerçekleşmemesi nedeniyle, manevi tazminat isteminin reddine verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile aksi yönde hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır.

Sonuç: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenle, mümeyyiz davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, mümeyyiz davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 14.02.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 25-07-2011, 20:34   #3
serkan karaoğlu

 
Varsayılan

1- maddi zararları kapsar Sayın Yavuz. Alacaklı hakkı olduğunu düşünüyorsa takip yapar, karşı tarafın en doğal hakkıdır bu. Manevi zarardan bahsedebilmek için ayrıca kişisel hakkınıza bir saldırı olması gerekmektedir ki karşı tarafın takip yapıyor olması tek başına manevi tazminata hükmedilmesini gerektirmez kanısındayım.

2- Sırf müvekkiliniz hakkında takip yapılıyor olması nedeniyle müvekkiliniz disiplin soruşturması geçiriyorsa ne ala manevi tazminattan bahsedilebilir ama benim aklıma çok da yatmadı açıkçası.. disiplin soruşturması geçirmesi nedenini yazın lütfen.
Old 26-07-2011, 08:50   #4
Hüseyin Yavuz

 
Varsayılan

öncelikle verdiğiniz cevaplar için teşekkür ederim...
sayın karaoğlu, müvekkil polis olduğundan dolayı emniyet örgütü disiplin tüzüğü gereği'Borçlanıp ödememeyi alışkanlık haline getirmek'(md.6/I.C.2)suçu nedeniyle hakkında disiplin soruşturması başlatılmış.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İtirazın iptali davasında sonradan kötüniyet tazminatı talebinin olması ares139 Meslektaşların Soruları 9 30-10-2013 11:46
6183 sayılı yasa menfi tespit icra inkar tazminatı Erkan Uygun Meslektaşların Soruları 3 27-12-2012 14:31
Menfi Tespit Davası İcra İnkar Tazminatı avsulesahin Meslektaşların Soruları 4 19-08-2011 15:09
iş davasında kötüniyet tazminatı av.aybeg Meslektaşların Soruları 4 08-05-2009 09:32
istirdat Davasında %40 Kötüniyet Tazminatı Alabilirmiyiz.... tema Meslektaşların Soruları 8 12-01-2009 09:33


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04192400 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.