Ceset yoksa suc da yok mudur?

Elimizdekiler
1- kayıp biri
2-kisinin kaybolduğunu ihbar eden imam nikahı es
3-emniyette sucu ikrar eden fakat savcılıkta ifadesinden donen şüpheli
4-bulunamayan ceset


İmam nihanin es musteki olabilir mı?
Adlı tip raporlariyla sabit bir dayak varken ikrar edilen suc şüpheliyi bağlar mı?
Ceset bulunamazken ve olayın üstünden 3 yıl gecmisken şüpheli tutukluluğu devam eder mı?
Kayip kisinin daha once defalarca araca bindigi sabitken Şüphelinin konusmalarindan yola cikilarak aracında bulunan kan ornegi cinayet sonucunu dogurabilir mı?

Alıntı: Yazan tangela Elimizdekiler

''Elimizdekiler'' başlığı altında sıraladığınız kanıtlar bence bir cinayet olduğuna ve cinayeti bu sanığın işlediğine ilişkin karara dayanak olacak güçte değil ama şüphelinin tutuklanmasına yetecek güçte. Sanığın arabadaki kanı göstermesi ilginç. Sanığın emniyetteki ifadesinin tamamını görmeden kanaat bildirebilmem için güvenilmez bir özgüvenim olması gerekir.

İmam nikahlı eşin müşteki ya da ihbar eden olmasının pratikte önemi bulunmamaktadır. Önemli olan davada müdahil sıfatını alıp alamayacağıdır ki ben alamayacağını düşünüyorum: Müdahil olmak için suçtan zarar görme koşulu aranır. Suçtan zarar görmek için eş olmak gerekir.

(Kadın hakları açısından da doğrusu bu olmalıdır: İmam nikahlı eşe resmi nikahlı eşin hakları tanınırsa kadınlara haksızlık teşvik edilmiş olur.)

Saygılarımla

Şuc Yoksa Delİl Yoktur..delİl Yoksa SuÇ Yoktur Savunmasi Yapmak DoĞru Olucak Galiba

Sayın meslektaşım;

CMK 100.madde tutuklama sebeplerini ve güvenlik tedbiri niteliğinde olan bu cezai yaptırımın hangi şartlarda gerçekleşeceğini bentler halinde saymıştır.Bunlardan birisi de "Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların" bulunması durumudur.Saymış olduğunuz unsurlar tutuklamaya yetecek derecede dir.Çünkü kollukta ikrar eden daha sonra ifadesinden dönen bir kişi üzerinde yeterli suç şüphesinin varlığı sabittir.

Müşteki suçtan maddi yada manevi olarak zarar gören kişi demektir.MK ya göre imam nikahı durumunda geçerli bir evliliğin sonuçları doğmayacağı için ve evlilik hiç kurulmamış olduğundan dolayı kadın ve erkek açısından sadece fiili bir birleşmeden bahsedilir.Bu sebeple sayın meslektaşımın belirtmiş olduğu üzere müşteki sıfatından bahsedilemez.Ölüdürldüğü yada kaybolduğu iddia edilen kişi ile imam nikahlı eş arasında hukuki bir bağlantıda esasında yoktur.Savcılığın ilgili somut olay sebebiyle soruşturma sırasında toplanan delillerin sonucunda dav a açılıp açılmamasına karar verilecektir.Bu durumda savcılıkça gözönüne alınacak gerekli kriter "yeterli şüphe " durumunun belirlenmesidir.SAYGILARIMLA.Çalışmalarınızda başarılar diliyorum.