Bilirkişi raporunda maddi hata - itiraz süresinin sona ermesi

Değerli meslektaşlarım, halihazırda görülen bir davamız hakkında görüşlerinizi almak adına bu konuyu açmış bulunmaktayım. Dava hakkında belirtmek gerekirse özetle:

Davacı,01.04.2014 tarihinde açtığı davada , davalı ile aralarında 10.03.2008 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini ,bu sözleşme ile davalının ..... Caddesi .... adresinde yer alan işyerinde kiracı olarak bulunduğunu, kira sözleşmesinin yapıldığı tarihte kira bedelinin 9.000 TL olarak belirlendiğini, 3 yıl 9.000 TL olarak kalması daha sonraki yıllarda enflasyon oranında artış yapılmasını kararlaştırdıklarını, mevcut kira bedelinin 11.680 TL olduğunu ancak bu bedelin bölgede uygulanan emsal kira bedelleri karşısında oldukça düşük kaldığını belirterek aylık kira dava tarihi itibari ile 20.000 TL olarak tespitine ve arada oluşacak farkın tarafına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir, şeklindedir.


Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 10.03.2014-26.11.2014 tarihleri arasında aylık kira bedelinin dosya kapsamında aldırılan ve enflasyon oranına göre belirlendiği anlaşılan stopaj dahil 12.449,43 TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK'nın 428. maddesi uyarınca davacı yararına BOZULMASINA karar verilmiştir.

Dava ilk derece mahkemesinde tekrar görülmektedir ve burada tekrar ek bilirkişi raporu düzenlendi. Bilirkişi raporunda, bilirkişi tarafından önceki raporlarda olduğu gibi 12.449 TL olarak tespit edilmişl ancak emsal kira bedelleri ve konumu göz önünde bulundurularak 15.000 TL olması gerektiğini beyan etmiştir.

Siz meslektaşlarıma sorum ise;
Düzenlenen bilirkişi raporunda gayrimenkulün alanı 135 m2 olarak addedilmiş ancak belirtilen gayrimenkul 2 tapudan oluşmakta ve 279 m2'dir. Fakat bu iki tapudan oluştuğunu müvekkilimden daha yeni öğrenmiş bulunmaktayım ve bilirkişi raporuna itiraz süresi de haliyle sona ermiştir. Bu durumda nasıl bir yol izlememi tavsiye edersiniz?

Saygılarımla.

Hesaplamayı yapacak olan bilirkişi zaten mahkemece ilk aşamada dosyaya celp edilen tapu kayıtlarını incelemek ve raporunu buna göre düzenlemek zorundadır.
Bilirkişi incelemesi, delil listelerinde tarafların delilleri arasında yer almasa da mahkemece gerekli görülmesi halinde re sen başvurulabilen bir yol ve yöntemdir.
Bunun için bu hatanın mahkemece sonradan öğrenilmesi halinde dahi mahkeme re sen ek rapor aldırmalıdır diye düşünüyorum.
Maddi hata usuli kazanılmış hak behşetmez.

Merhaba,

Ben de meslektaşım gibi düşünüyorum.

Alıntı: Fakat bu iki tapudan oluştuğunu müvekkilimden daha yeni öğrenmiş bulunmaktayım ve bilirkişi raporuna itiraz süresi de haliyle sona ermiştir.

Kira Sözleşmesinde kiralanan yer bellidir. İki ayrı tapudan kastınız iki dükkan veye dairedir herhalde..(Birleştirilmiş olduğunu düşünüyorum taşınmazların) Kiralanan yer keşifte de fiziken gösterilmiştir...

Metrekarenin raporda az olarak hesap edilmesine her zaman itiraz edilebilir düşüncesindeyim.

Ezcümle dava konusu taşınmaz doğru tanımlanmışsa dava dilekçesinde raporun kabul edilemez olduğu her zaman söylenebilir.

Saygılar