İstanbul'u Terk Etmek

istanbul benim.

İstemeyi bırakıp, harekete geçenlere!

Bundan iki sene yurt disina yaptigim uzun geziden sonra anladim ki Istanbul'dan uzakta yasam benim icin cok zor. Hani yogun gezi planlari ile ancak 3 hafta dayanabildim. Geri kalan bir haftada gun ve saat saymakla gecti.. Zevkler tartisilmaz ama icimi bayan sarkilar bile yasam kaynagim oldu.. Ondan sonraki tum gezileri 15 gun ile sinirli tutmaya calistim.. Kizim bile sanki buralarda hava yok nefes aldigin zaman burnundan hava girmiyor gibi.. Hele denizin rengi.. Nerede bizim bogazin rengi.. )
Istanbul'dan uzaklasma fikri harika bir fikir.. ama bu fikri bence harika yapan Istanbul'da yasamaya devam etmek..

Tabi bu bencesi...

Saygi ile

Sn. Ahu;
Destek olmakta geç kaldığım için özür dilerim.

Adana'da yaşayan bir Tarsus'lu olarak tüm görüşlerine aynen katılıyorum.

Financail Times gazetesi bir yazısında " dünyada yatırım yapılacak en iyi bölgenin Çukurova Bölgesi " olduğunu belirtmiştir.

Tarih, deniz, yayla, kar bir ovaya en fazla 1 saat uzaklıkta olabilir mi ?

Sofralarımız taze sebze ve meyveyle kebabın en iyisini birarada sunar.

Biz sebze ve meyve alırken son derece cömertizdir.
Portakal, limon, greyfurt tane - kilo ile değil, file ile alınır. ( 10 - 15 Kg. lık. ) Çünkü hepsi bizim topraklarımızın ürünüdür. En fazla 1 gün önce tarladan soframıza gelmiştir.
Kahvaltı sofralarımız bile meyve ve sebze eşliğinde hazırlanır.
Bu büyük konforu bize sağlayan yumuşak iklimimiz ve bereketli topraklarımızdır.
Bu nedenledir ki, Akdeniz beslenme biçimi dünyada en sağlıklı beslenme olarak literatüre geçmiştir.

Seyhan Baraj gölümüz İsviçre'nin Leman gölünden farksızdır.

Eğer yaşadığınız şehirde hem köy yaşamının sadeliğini, hem şehir yaşamına ve konforuna ulaşılabilir uzaklıkta olmayı hem de , akşam iş çıkışı yayla - deniz yazlığınıza gidip, sabah işinizin başında olmak isterseniz yani inzivaya çekilmeden, şehir içinde bir köy yaşamı kurmak isterseniz Adana, Mersin farketmez ideal şehirlerdir.

İklimimizi ve insanlarımızın sıcaklığını, dostluğunu ve misafirperverliğini ise anlatmaya gerek yok galiba.

Daha dün İstanbul'dan gelen karşılıklı duruşmamız olan bir meslektaşıma olan doğal ev sahibi olmanın getirdiği sorumluluklarımın ifası bile bir İstanbul'luyu acaba burada mı yaşasam diye düşündürmüştü .

Buralarda hala bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır.

istanbul rüyalar kenti.sanki bir masalın içinde gibisiniz.her adımda başka bir dünya.ama bence sürekli yaşamak çok zor.ben yapamam.

Alıntı: Tarih, deniz, yayla, kar bir ovaya en fazla 1 saat uzaklıkta olabilir mi ?

Olabilir tabiki. Çukurova'ya gidin, olup olmadığını görürsünüz. Rutubet ne durumda? Bahsetmemişsiniz.

İklimimizin sıcaklığına rutubet de dahildir.

Rutubetli günlerde 1 saat uzaklıktaki yazlıklarımıza kaçıyoruz.

Sevgili Hülya hanım.1-4 mayıs aralığında Adanadaydım.Hayatımda hiç bu kadar sıcak bir şehir görmedim.Kaldığım sürece adeta eridimHaziranda duruşmam var ve haziran sıcağına nasıl dayanacağımı bilemiyorum.Saygılar.

Sevgili Funda Hanım;

Mevsim normallerinin üzerinde bir sıcaklık yaşadık o günlerde.
Siz bir de Temmuz - Ağustos'ta görün Adana'yı.
Mümkünse o tarihlerde duruşma günü almayın.

Her güzelin bir kusuru varmış, ne yapalım.

İstanbul'u terk etmek isteyenlerin Adli Tıp Kurumuna sevki ile farik ve mümeyyiz olup olmadıklarına dair rapor alınmasından sonra fiil ehliyetinin varlığı kesinleşirse irade beyanlarına değer verilmesi hususunu oy'larınıza sunuyorum.

İstanbulu terk etmeye kararlı olanları İzmir'e bekleriz efendimm :-)

Hülya Hanım;

İstanbulun mutlaka görülmesi gerekir. Görmemek büyük bir kayıptır. İstanbullular için de Çukurovayı görmemek büyük bir kayıptır.

İstanbulu gördüm. Adanada uzun süre yaşadım.Osmaniye herne kadar ayrılıp il olsa da hala buralılar Adanalıyız diyorlar.

Adana doğduğum, yaşadığım,doyduğum yer.İstanbul ise gezilecek,görülecek bir yer ama kesinlikle yaşanacak bir yer değil.Adanada nem,sıcaklık olduğu doğru klimanın icat edilmiş olması bir yana, ama İstanbulda nem ve sıcaklık yok mu?Adana insanının,yerlisini kasdediyorum, babacanlığı,yardımseverliği İstanbulda yoktur.İstanbulda bir evin kapısını çalın.Bir bardak su isteyin,size şüphe ile bakarlar.Adanada ise "karnın aç mı?" diye sorarlar.
Tanrı misafiri İstanbullular için bir şarkı adıdır,zira o koşuşturma içinde tanrı misafirine ayıracak zamanları yoktur.Bizim için ise tanrı misafiri soframızın bereketidir.

İstanbul sizin olsun.Çukurova bize yeter.

Teşekkür ederiz sayın Osmaniye,

Bizim de hem kapımız hem gönlümüz açıktır. Aama gene de İstanbul bizim olsun çukurova sizin

Sayın Ahmet YILDIRIM;

İstanbula geldiğimde kapınıza çalacağım. Siz de Osmaniyeye geldiğinizde başımın tacısınız.

Saygılar.

(İstanbulu terk etmeye kararlı olanları İzmir'e bekleriz efendimm :-))
------------------
İzmir'i terk etmeye kararlı olanlar için görüşünüz nedir? (Çoğun içinde az da vardır kuralı burada geçerli mi?)

Hayat çok güzel ama bizim gibi küçük şehirlerin rahatlığına alışmış insanlar için zor.Bende maraşa dondurma yemeye beklerim

Sevgili dostlar,

Su an New York'un yeri geldiginde yukselen bloklari yeri geldiginde sakin tertemiz piril piril tek katli evleri arasinda mekik dokuyup duruyorum. Huzurlu sakin disiplinli bir yasam ortami icindeyim.. Hani sec begen al tarzinda (tabi parasini odedigin ve kurallarin disini cikmadigin surece).. Fakat son zamanlarda icimde buyuk bir mutluluk var, cunki yakinda Istanbul'a donuyorum..

Hani sairin dedigi gibi buranin en guzel tarafi Istanbul'a donusu..

Sevgi ile kalin

O "bura" New York'muy muş?? Ben Ankara sanıyordum!

İstanbul'dan New York'a sevgiler.

Alıntı: Yazan Gulumse Sevgili dostlar, Su an New York'un yeri geldiginde yukselen bloklari yeri geldiginde sakin tertemiz piril piril tek katli evleri arasinda mekik dokuyup duruyorum. Huzurlu sakin disiplinli bir yasam ortami icindeyim.. Hani sec begen al tarzinda (tabi parasini odedigin ve kurallarin disini cikmadigin surece).. Fakat son zamanlarda icimde buyuk bir mutluluk var, cunki yakinda Istanbul'a donuyorum.. Hani sairin dedigi gibi buranin en guzel tarafi Istanbul'a donusu.. Sevgi ile kalin

Newyork'a selamlarımı, saygılarımı iletirseniz sevinirim. Bizim yerimize de tadını çıkarın lütfen.

İstanbul sizi bekliyor, ortaköy de erguvan ve beyaz güvercinler....

Saygılar, selamlar...

Alıntı: İzmir'i terk etmeye kararlı olanlar için görüşünüz nedir?

Sabır dileriz sadece...

Alıntı: Yazan muhatap İzmir'i terk etmeye kararlı olanlar için görüşünüz nedir? (Çoğun içinde az da vardır kuralı burada geçerli mi?)

O halde Çeşme'ye alalım İzmir'den bunalanları

Ülkemizin her bir köşesinde , insanın yüreğinin bir parçasını orada bırakan insani güzellikler; her zaman şehrin güzelliğinin önüne geçmiştir benim için.

Yıllar önce birlikte Bingöl'e yaptığım otobüs yolculuğu sırasında bir bayanın ısrarla kahvaltı daveti sofrasıyla birlikte sunduğu gönül zenginliğini,

Batman'da sadece yöresel peyniri nerede bulabilirim sorusuna dilimlenmiş,tuzlanmış,depolanmaya hazır peyniri otobüse teslim eden temiz ve dürüst esnaf,........

İnsanlarının karşılıksız , teklifsiz iyiniyet ve dürüstlüğün yaşam tarzı olduğu her yer, benim için yerleşim kriterlerime uygun bir şehirdir.

Her ne kadar başka bir şehirde yaşama düşüncem olmasa da.

Ege'de bir sahil kasabası olabilir.
Köy ya da mezra da...
Belki yağmurun yağdığı,
Güneşin doğduğu,
Şimşeğin çaktığı...
bir ada da... varsa bir oda da,
Olabilir.
Olur mu? olur!

17 yaşına kadar küçük bir il olan marmara,ege,trakya kültürünün içiçe geçtiği Balıkesirde yaşayıp daha ergenliği tamamlayamadan üniversite için Konya ya gittim! Ama Konya ya alışmak pek zor olmadı her ne kadar büyük bir şehir olsada yaşam düzenli insanlar homojen kısacası öğrencilik ve küçük şehirden gelmiş birisi için idealdi. Öğrencilik sırasında pek çok kez geldiğim İstanbul için ; burada yaşanmaz ancak yılda 2-3 hafta gezmek için gelinir ve kabuğuna geri dönülür diyordum ama okul bittikten sonra bir haftalığına tatil için geldiğim İstanbulda ne olduğunu anlamadan stajımı başlatana kadar... Staj döneminde(halen devam ediyor) hemen her gün staj bitsede bir iş ayarlayıp burdan gitsem sözünü söyleyip hatta söylemesem bile defalarca kafamdan geçirip durdum! Korkuyordum İstanbula alışmaktan... Ancak istediğim oldu o büyüdüğüm küçük şehirde istediğim şartlarda bir iş çıktı karşıma fakat bunu duyduğumda ben neden sevinemedim bilmiyorum, neden görüşmeye gitmek için bir tarafımın beni engellediğini bilmiyorum...Ve şimdi bir karar aşaması beni bekliyor ama bildiğim bir şey var İstanbul kurtulmak ve orada olunmak için can atılması ikilemini yaşattığı için bağımlılık yapan bir şehir... Zor zor İstanbul zor...

6 sene Kıbrıs'ta yaşadıktan sonra fark ettim hakimlik sınavına girmememem gerektiğini... İstanbul dışında düşünemiyorum hayatımı...

Kondurmuşsan İstanbul adına bir sevdayı, mekanı boşver zamanı kaldır rafa. Ya bir dağın tepesinde küçük bir kulübede, yahut uçsuz bucaksız bir düzlükte, ya bizans entrikaları çevirirken, ya Fatih'le birlikte boğaza at sürerken,yahut ulubatlı hasanla burçlardan aşağı düşerken bulursun kendini. Ama yeter ki istanbulun sığacağı bir yüreğin olsun.İstanbulda olup onu yaşamamak yahut uzak diyarda istanbulu yaşamak.Hangisini istersin?

Bir yer buldum, teklifimi de ilettim. Bekliyorum. Sanırım İstanbul'a hem yakın hem uzak olacağım.

Tekirdağ?

Alıntı: Yazan Av. Mehmet Saim Dikici Bir yer buldum, teklifimi de ilettim. Bekliyorum. Sanırım İstanbul'a hem yakın hem uzak olacağım.

İstanbul'da olma, İstanbul'suz kalma

Alıntı: Yazan Av.Şehper Ferda DEMİREL Tekirdağ ?

Hayır değil Lololistan

Çatalca-Saray arasında ancak Çatalca'ya bağlı bir köy. Orman içinde, denize de çok uzak değil... Çok güzel, çok.