31-12-2008, 19:18 | #31 |
|
ben AVUKAT FAHRİ ALİMOĞLU'katılmıyorum. ceza yargılanması kamu düzenine ilişkin olduğundan ötürü hakim taraflara elbette soru sorabilir,kendiliğinden araştırma yapabilir,isterse keşif yapabilir vs . hakimlerin ceza yargılamasındaki amacı suç işleyeni tespit etmek ve cezalandırmaktır.bunun için hukuka uygun her türlü yola başvurabilir.sizin açıklamaya çalıştığınız hakim tipini ancak medeni yargılamada bulabiliriz .medeni yargıda hakim sadece tarafların getirdikleriyle yetinir aksi halde hakimin taraflılığından şüphe edilir .bu da hakimin reddi sebebidir (humk 29/6 )
|
01-01-2009, 15:30 | #32 |
|
Resen araştırma ilkesi, tahkik sistemi gibi evrensel ilkeler karşısında "hakim susmalı" yaklaşımı radikal ve fazla taraftar bulacak bir düşünce olmayacaktır.. bu tezinizi önyargılarla değil de bilimsel açılımlarla desteklemenizi beklerdim..
|
02-01-2009, 10:50 | #33 |
|
Ben avukatlık yapmaktayım.Kendimi yargıcın yerine koyduğumda adaleti gerçekleştirmek ve gerçeği ortaya çıkarmakla görevli olduğum kanısındayım.Bu nedenle bunları yapabilmem için sanığa soru sorabilmem gerektiğini düşünüyorum.
|
02-01-2009, 12:09 | #34 |
|
Adaletin yerine gelmesi için kafa yorup yeni fikirler ortaya koymakla çok önemli bir adım atılmıştır. Bu formda konuyu gündeme getireni kutlarım. Usul yasalarımız yok şöyle, yok böyle, bunu yaparız, bunu yapamayız yerine mevcut usuldeki yetersizlikler ve buna dair yeni öneriler sunmak gerekir. Bu görev avukatların, savcıların, hakimlerin olmalıdır. Adalet hizmetlerini yürütenler bu hizmette ki aksayan yanları en iyi bilenlerdir. Bu nedenlede bu hizmeti yürütenlerin bahane bulmak yerine daha iyisıl nasıl olmalı şeklinde öneriler geliştirmekle kendilerini görevli saymalıdır. "Hakimlerin davada sanığa soru sormasın, sussun, dinlesin, taraflar soru sorsun " önerisine bende katılırım. Soru sorarak davayı az çok istenilen yöne yöneltmek pekala mümkündür. Hakim bi taraf olacağına göre; hakimlerin de makina değil insan olduğu düşünüldüğünde, ister istemez duyguları devreye girecek ve sorduğu soruda taraf rengi oluşacaktır. Bu nedenle hakimler soru sormamalı, hatta dava başlamadan önce dosyayı okummamılı ki tarafsızlığını muhafaza edebilsin. Tarafların görevi, davayı aydınlatmak için gerekli delilleri sunmak veya mevcut durum itibarıyla mahkemeden toplanmasını istedikleri delilleri talep etemek ve sanık ve tanıklara, bilirkişlere soru yöneltmek olmalıdır. Böylecede hakim bi taraf olacağı için karar doğru olacaktır. Mevlana şöyle diyor " hakim (kadı) ne kadar bilgisiz ve cahil olursa olsun, bir taraf ise; verdiği karar doğru olur, tarafsızlığını dair ise; "mağdura kullandığı ses tonu ile sanığa kullandığı ses tonu dahi aynı olmalıdır" demektedir. Kısaca tarafsız olması gereken hakimin, tarafsızlığının sağlanması için yapılmış olan öneri, bu günkü uygulamadan daha iyi olacağı, daha iyi sonuçlar vereceği kanatındayım. Öneri sahibini kutlarım. Böyle bir durum oluştuğunda avukatlarında davayı iyi yürütebilmesi için dava dosyasını çok iyi bilmesi ve davaya girmiş ve girecek olan tüm bilgi ve belgelirden haberdar ve her an ulaşması mümkün olmalıdır.Bu da bu günkü gelişmiş teknoloji ile mümkün ve olanaklıdır. Yapılması gereken dosyaya gelen tüm bilgi ve belgeler tarattırılarak tarafların incelemesine sanal ortamda sunulmaktan ibaret olmalıdır.
|
02-01-2009, 12:19 | #35 |
|
Açıkçası dosyayı bilmeden okumadan duşmaya çıkan yargıcın o davayı ve duruşmayı sağlıklı yürütebileceği kanısında değilim.Aksine yargıç dosyayı çok iyi okumalı ve fakat önyargılı olmamalıdır.Bende adalet sisteminde gerek avukat ve gerekse sanık için en zor olan önyargılı bir yargıcın yönettiği davada savunma yapmaktır diye düşünüyorum.
|
02-01-2009, 17:33 | #36 |
|
Hakimler susmalı diyen arkadaşların ceza muhakemesinin amacının maddi gerçeğe ulaşmak olduğunu unuttuklarını düşünüyorum.. Hakim sussun izlesin topu avukat savcı ve müştekiye bıraksın herkes kendi işine gelen savunma veya iddiayı yapsın.. maddi gerçeği hakim bilse bile iddia ve savunmalarla bağlı olsun mu demek istiyorsunuz?
Ayrıca hakim soru sorunca tarafsızlığını nasıl yitirmiş oluyor biraz mantıksız bir dayanak bence bu.. İlla ki kararı hakim vereceğine göre gerçek nedir bilmesi gereken ilk kişi hakimdir.. soracaktır, hukuk mahkemesinde bile isticvap müessesesi varken ceza muhakemesinde hakim susmalı demek biraz manasız geliyor.. |
06-01-2009, 15:30 | #37 |
|
Ceza davalarında hakimler maddi gerçeğe ulaşmasın, maddi gerçek ortaya çıkmadan hakimler karar versin diyen yoktur. Maddi gerçeğe ulaşmadan hiç bir hakim karar vermez, vermemelidir. Benim söylemek istediğim hakimin mutlak tarafsızlığına enyakın olma yol, usul ve yöntemlerini hukukçuların bulması geliştirmeleri için gayret sarf etmeleri gerektiğinin altını çizmektir. Ceza yargılmasında mevcut uygulamada hakime yüklenen görev nedeniyle tarafsız olmasının zorlaşacağını belirterek; hakime yüklenen maddi gerçeğin ortaya çıkartılması taraflara yükletildiğinde hakimin tarafsızlığı mutlak tarafsızlık saydığımız yöne daha yaklaşacağını belirtimektir. Dolayısılyada mahkeme kararları mutlak adalete daha yaklaşacak diye düşünmekteyim. Burada hakimin tarafsızlığından bahsedilirken, hakimler yanlıdır, bir tarafın yanını tutar anlamı çıkarılmasın. Bu tarafsızlık hakimlerin insan olmaları nedeniyle duygusal davranma ihtimalini ortadan kaldırmaya vede insani zaaflardan dolayı yanılgının en aza indirilmesine yöneliktir. Hakim dava başlamadan önce dosyayı okumamasın dememdeki maksatda yukarda belirtiğim hakimin tarafsızlığının sağlanması için düşünülmüş bir yoldur. Bu yöntem bazı gelişmiş demokratik ülkelerinde uygulanmaktadır. Bu ülkelerin gelişmiş demokrasi bizi imrendiriyor, bizideki demokrasininde öyle olmasını her fırsatta dile getiriyorsak, bu ülkelerde uygulanan buyolun yıllarca biriktirilmiş bir tercübe sonucu olduğu unutulmamalıdır.
|
06-01-2009, 18:08 | #38 |
|
Kesinlikle ceza hukukunun mantığına ters bir durum.. Eğri oturup doğru konuşalım, hangi müdafi "benim önceliğim maddi gerçeğin ortaya çıkmasıdır, müvekkilimin menfaatinin tersine olsa bile" diyebilir..
müşteki diyor "sanık bana çarptığında ona kırmızı yanıyordu" dosyaya bakıyoruz alakası yok.. müdafi diyor "müvekkilim müştekiye sadece tokat atmıştır tanığımız da var" bir rapor geliyor müştekinin ağız surat dağılmış görme bozukluğu var vs. Adalet sistemimizde herşey düzeldi de hakimlerin susması mı kaldı? Bence herkes sussun hakim sorsun, hakim araştırsın daha adil kararlar çıkar.. Maalesef uygulamaları görünce bu daha mantıklı bir çözümmüş gibi geliyor..Ayrıca 1,5 senedir hemen her gün duruşmalara giren birisi olarak sorularıyla davanın seyrini değiştiren ve tarafını belli eden bir hakim görmedim.. Haa sulh cezada anlaşmaya davet eden, aile mahkemesinde davadan feragati öneren hakimler dışında.. Bu da rahatsız edici değil, olması gereken bir durum olmalı.. |
22-03-2009, 23:41 | #39 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın ARZİ
Ceza yargılamasını meşru kılan suçsuzu suçludan ayırma amacıdır. Suçluya ceza verme amacı birincil amaç değildir. Temel amaç suçsuz olanın cezalandırılmasına engel olmaktır. Böyle olduğu içinde yargılamanın konusu olan sanığı gerektiğinde hakimden de koruyacak önlemlere ihtiyaç olduğunu hatırlatmaya çalıştım. Sayın Judge Law
ve şu cümleniz dikkatimi çekti;
Sayın DEMİR;
Ve Sayın Hakim BOZKULAK bu cümleniz için teşekkür ederim daha iyi anlatılamazdı.
|
26-03-2009, 22:20 | #40 |
|
Sayın Alimoğlu.
Kanımca artık hakimler susmalı derken asıl amaç hakimin önyargısız olarak yargılama yapmasını (sanığı baştan suçlu olarak görmemesi gerektiğini) anlıyoruz.Eğer amaç bu ise hakim bunu susarak mı sağlayacak. Belkide aynı şeyleri düşünüyor farklı söylüyoruz ama hakim önyargısız olarak .maddi gerçeğe ulaşmak için gerekiyorsa konuşmalı.Bir noktada size katılıyorum. Suçlular cezalandırılmalı ama en önemlisi suçsuzların korunması. |
28-03-2009, 16:28 | #41 |
|
Sayın Meslektaşım
Görüşlerinize tamammen katılıyorum. Bence de artık duruşmalara kayıt sisteminin gelmesi lazım. Ancak bu durumda bir çok hakim ve savcının davadan çekinmesi gereken durumların da ortaya çıkacağı unutulmamalıdır. Tanık olduğum bir olayı anlatmak istiyorum. Bir ceza davasında tanık müvekkilimin sanığa 20 tane kafa attığını söylemesine rağmen hakim ifadeyi tutanağa belki 20 kafa olarak geçirdi. Kafaların nereye atıldığını tanığa sormak istediğimde ise avukat bey ne önemi var kafanın muhtelif yerlerine atmıştır dedi. Şimdi siz değerli meslektaşlarıma soruyorum. Teknik kayıt olsa idi hakim böyle davranabilri miydi ? Benim ve tüm meslektaşlarımın da istediğimizin adaletin tecellisi olduğuna inanıyorum. Saygılarımla
|
30-03-2009, 11:13 | #42 |
|
Kesinlikle bence de acilen kayır sistemine geçilmeli. Benimde tanık olarak katıldığım bir ceza duruşmasında, ısrarla müştekinin aileyi koruma yasasına göre verilen tedbir kararlarının olduğunu ısrarla söylemesine rağmen, öyle bir durum varsa şikayetçi olun diyerek zapta geçirilmemiştir.
Malesef bir cümlenin çok önemli olduğu durumlar vardır.. Önemlidir. Bir şekilde duruşmaların kayıt altına alınması şarttır. |
20-05-2009, 21:28 | #43 |
|
Sayın Karaboğa ve Nur Deniz
Kamera sistemi için gereken bütün hazırlıklar tamamlandı. Yakın zamanda birşeylerin değişeceğine dair umutlarım canlanıverdi birden. Umarım görürüz. Saygılarımla |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Hakimler, adaleti Ege’de dağıtmak istiyor | ahmetsacit | Hukuk Haberleri | 3 | 09-06-2008 12:33 |
Hakimler Neden Fişlendiklerini Öğrenebilecekler | Av.Suat Ergin | Hukuk Haberleri | 0 | 04-12-2006 19:56 |
Boşanmada Hakimler... | esv | Hukuk Soruları Arşivi | 5 | 08-01-2004 19:20 |
Hakimler Ve Savcılar | d k | Hukuk Soruları Arşivi | 0 | 06-10-2002 07:47 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |