|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
30-04-2010, 15:05 | #1 |
|
SGK'nın ödenen maaşları iade talebi.
Müvekkilimizin, boşanma davası neticesinde boşanma kararı çıkmış; fakat müvekkilimiz bilgisizliğin kurbanı olarak kararı kesinleştirmemiştir.
Kesinleşme şerhi olmayan karar ile müvekkilimiz memleketindeki sosyal sigorta kurumuna başvurmuş; kurumda kesinleşme şerhi aramadan müvekkilimizin babasından kalan emekli maaşını, bağlamıştır. Maaş bağlama 2000 yılında gerçekleşmiştir. Kurum durumu 2010 yılında fark etmiştir ve şimdi çok yüklü bir miktarda olan, ödenen maaşların iadesini istemektedir. Kurumun bu talebi hakkaniyete ve iyiniyet kurallarına aykırı değilmidir? Müvekkilimiz kesinlikle eşiyle bir daha bir araya gelmemiştir. Buna ilişkin bir tespit yoktur. Saygılarımla! |
30-04-2010, 22:43 | #2 |
|
birkaç ihtimalli düşünmek istersek; 1- Kesinleşme şerhi daha sonraki süreçte ikmal edilmişse, başlangıçta olmamakla birlikte iade için sıhhat şartı gibi nitelenemeyeceği, ez cümle iadenin istenemeyeceğini düşünmekteyim.
2-başlangıç itibarı ile maaş bağlanma koşullarının oluştuğunu düşünülüpte idareye başvuran kişi ile idare arasında iki taraflı bir sözleşme kurulduğunu varsayalım.kesinleşme şerhininde bu başvuru aşamasında sıhhat şartı gibi nitelendirilmesi halinde iade nin gerekeceği düşünüleceksede, kanımca bu ihtimalde de, işlem temelinin iki açıdan çökmesi irdelenmelidir.İdarenin yıllara sari aylık ödemele yaptığı halde iadesini tek seferde istemesinin, başta anayasa olmak üzerw sosyal güvenliğin varlık sebebini oluşturan usul ve esas düzenlemesine aykırılık oluşturması ve en başta anayasal düzenlemesine açıkça aykırılık başta olmak üzere sair düzenleme usul ve esasları ile bağlantısı da herhalde işlemin maaş alan açısından işlem temelinin çökmesi anlamaına gelecektir ki, bu aşamada yüksek yargıtayın kimi kararlarında yükümlünün iyi niyetli olup olmamasının iade aşamasında önemine değinen kararları olduğunu anımsıyorum. |
30-04-2010, 23:08 | #3 |
|
Y.10H.D.2006/1068 E.2006/7772 K.syılı ilamında sebepsiz zenginleşen iade yükümlüsünün yaşlılık aylıklarını tüketerek kıt kanaat ve günü gününe geçinebilen insanlar olmasına olan nitelemelerinin incelenmesinde bazı sonuçlara ulaşabilinir.Ayrıca sorunun ANAYASADA DA DÜZENLENEN SOSYAL GÜVENLİĞE bir düzenlemeye ait olduğunun gözden ırak olmaması ve dahada önemlisi Anayasal bir güvenceyle düzenlenen bir hakkın, sadece şekli bir eksikliğe idayanılarak işlevsiz hale getirilmesinin Anaysadaki temel hakların işlevsiz hale getirilemeyeceğine ilişkin başta 13 ve 14 maddeleri olmak üzre 2. maddesindeki sosyal hukuk devleti ilkesine de aykırılık oluşturabileceğini sanmaktayım. Bu ise idarenin belkide kendi memurunun yarattığı bir hatali işlemi ile Anayasada düzenlenen bir hakka ulaşmayı (daha alt yani yasa veya yönetmeliklerle düzenlenen şekli bir hükümle )bertaraf etmesi analamına gelecektir ki, bu durum hakkkaniyete aykırılık oluşturabilecektir sanırınmsosyal güvenliğin varlık amacının şekli bir hükümle ortadan kaldırılması kabul edilebilir değildir. kolay gelsin..
|
30-04-2010, 23:09 | #4 |
|
Anladığım kadarıyla yerel mahkeme tarafından verilen boşanma kararı Yargıtay tarafından bozulmuştur. Müvekkiliniz esasında bu maaşı boşanma gerçekleştiğinde alabileceğini bilmektedir. Bu nedenle müvekkilinizin iyiniyetli olduğunu düşünmek doğru olmayacaktır. Yapmış olduğu en azından ihmal düzeyindeki kusurunun sorumluluğuna katlanmalıdır.
|
01-05-2010, 10:19 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Özür dilerim, yanlış anlamışsınız. Yargıtay tarafından kararın bozulması söz konusu değil. Karar karşı tarafa tebliğe çıkmadığı için kesinleşmemiş ve durum fark edilince 2010 yılında karar kesinleştirilmiş. Müvekkilimize kararın kesinleştiği tarihten sonra yeniden işlem yapılarak maaş bağlanmış. |
01-05-2010, 11:11 | #6 |
|
Boşanma tarihi, kararın kesinleşme tarihidir. Bu nedenle SGK, müvekkilinizin aldığı maaşı geri istemekte haklıdır. Konu sebepsiz zenginleşme sayılamayacağı gibi sosyal devlet ilkesi ile de ilgisi yoktur.
Ancak, müvekkiliniz hangi kurumdan aylık almaktadır, onu araştırınız. 5510 sayılı yasa çıkmadan önce bu tür fuzuli ödemelerde kurumun geri isteme süresi 5 yıl idi. Yani müvekkilinizden geriye doğru 5 yıllık maaş istenebilir. Faiz de talep edilebilir. Öncelikle bu hususu idari yargıda dava konusu yapmanızı ve hesaplamanın 5 yıl üzerinden yapılmasını sağlamanızı öneririm. (Yakın zamanda Emekli Sandığından bu şekilde aylık ayan bir müvekkilimden 10 yllık maaş talep edilmişti. Ankara İdare Mahkemesinde açtığım dava kabul edilerek süre 5 yıla indirildi. Yineliyorum: "Kararı tebliğe çıkarıp kesinleştirmeyi unutmuşum" mazereti hukuksal değildir, boşanma ilamları kesinleşmeden hüküm ifade etmezler. Burada iyiniyet aranacak bir durum yoktur. |
15-02-2011, 10:30 | #7 |
|
acil!
SGK haksız paranın iadesi için müvekkile evrak veriyor ve bu evrakta 7 günlük itiraz süresi vardır deniyor. bu süre içinde itiraz yapılmamış, süre geçtikten sonra yanıma gelindi. ben yinede kurumun işleminin iptali ve menfi tespit davası açacağım. bu 7 günlük süre karşıma çıkar mı ilerde? mevzuatlaar baktım ancak bulamadım.
|
04-04-2011, 13:22 | #8 |
|
Merhaba Sayın Meslekdaşım,
Kurum kendi kusuru nedeniyle sizden talepte bulunmamalıdır. evet, aile hukukuna ilişkin ilamların icra edilebilmesi için kararın kesinleşmesi gerekmele birlikte bu olayda bir "icra" işleminden söz edilemeyeceği düşüncesindeyim. burada konu edilen şey bir durumun tespitidir. bu nedenle işlemin davaya konu edilmesi durumunda kurum aleyhinde hüküm kurulacağı düşüncesindeyim. İyi çalışmalar. |
07-04-2011, 09:46 | #9 |
|
A şahsı eşinden boşanıyor ve bu karar kesinleşiyor. A, vefat eden annesinden dul ve yetim aylığı alıyor. A'nın eşiyle fiilen yaşadığından bahisle kurum yersiz ödenen 10.000 TL civarında meblağı talep ediyor. Şahıs, kuruma böyle bir olay olmadığından bahisle itiraz ediyor. Kurum ise dava açma hakkı olduğunu ifade ediyor.
Bu durumda nasıl bir dava açılması gerekiyor? iyi çalışmalar. |
07-04-2011, 10:16 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
5510sayılı SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU Madde 56/son;Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96 ncı madde hükümlerine göre geri alınır. Böyle bir durumun olmadığına dair tespit davası açmanız gerekir. Aynı dava içinde Hem istenen 10.000 tl'nin haksız olduğunu hem de ödenmeyen aylıkların iadesini talep edebilrisiniz |
08-04-2011, 14:06 | #11 |
|
Sayın Taçyıldız, tespit davasının içinde hem istenen 10.000 tl'nin haksız olduğunu hem de ödenmeyen aylıkların iadesini talep edebileceğimizi düşünmüyorum.Anca tespit davası lehimize olursa öyle açılabilir diye düşünüyorum ama....
|
20-06-2012, 11:06 | #12 |
|
ES emeklisi boşanmış bayan, ölen SSK emeklisi babasının yetim aylığından faydalanmak için SGK'ya başvuruda bulunuyor ve neticede talebi kabul edilerek geriye dönük olarak toplu ödeme yapılıyor. Şu anda ise hatalı işlem yapıldı denilerek kurum tarafından aynı zamanda yatalak olan bu bayana icra takibi başlatılıyor. Bu durumda nasıl bir yol izlenmeli? Lehe bir yargıtay kararı mevcut mudur? İtiraz dilekçesinde nelere değinmek gerekir? Cevap veren meslektaşlarıma teşekkür ederim...
|
20-06-2012, 12:48 | #13 | |||||||||||||||||||||||
|
Merhaba, Hatalı işlemin içeriği nedir acaba? |
20-06-2012, 13:01 | #14 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın Meslektaşım, Öncelikle aşağıya eklediğim yönetmeliği 5510 sayılı yasanın 96. maddesi çerçevesinde incelemenizi, sonrasında somut olayın özelliklerini 10. Hukuk Dairesinin bu konudaki içtihatları içinde araştırmanızı öneririm. Yine bir sonuç alamazsanız veya emin olamazsanız, somut olay ayrıntılarını burada paylaşınız. Saygılarımla.
|
21-06-2012, 08:16 | #15 |
|
herkese teşekkür ederim ilgilendiğiniz için. hatalı işlem sgk personelinin kusurundan kaynaklanıyor, muhtemelen bilgisizliğinden. sgk'ya verilen dilekçede es'dan emekli olduğu söylendiği halde ilgiliye yetim aylığı toplu olarak ödenmiş. yönetmeliğin 6. maddesinde durum açık ancak başka bir çıkar yol var mı acaba?
|
12-11-2013, 17:23 | #16 |
|
Müvekkil hem müteveffa eşinden hem de müteveffa babasından aylık almakta iken babasından almakta olduğu aylık kurum tarafından kesilmiştir.
Ayrıca kurum, o tarihe kadar ödediği aylıkları da herhangi bir icra takibi yahut dava açmaksızın diğer aylığından kesinti yapmak suretiyle tahsile başlamıştır. Kurumun, fazla ve yersiz ödediği paraları icra takibine konu etmeden bu şekilde tahsil etmesi mümkün müdür? |
22-06-2016, 11:57 | #17 | |||||||||||||||||||||||
|
bu konu ile ilgili sonuçlarınız merak ediyorum. Aynı şekilde, kuruma eşinden emekli sandığı dul maaşı aldığı beyan edilerek babadan bağkur maaşı talep edilmiş ve bağlanmış bu maaş. ancak 4 yıl sonra, hiç bir bildirimde bulunmadan maaş kesilmiş ve dul maaşından da fazla ödeme için kesinti yapılmaya başlanmış. Kişi dilekçe ile kesinti sebebini sorduğunda, açıklama olarak bağkur yetim maaşının bağlanmasının hatalı olduğu ve kesinti yapıldığı yönünde olmuş. 78 yaşındaki mağdur, bu kez aldığı dul maaşının da keintili olması sebebi ile mağdur duruma düşmüş. Kurumun kendi hatasından dolayı ortaya çıkan bu durumdan sorumlu olan kimdir? |
23-06-2016, 11:21 | #18 |
|
Sn. Ege;
İş mahkemesinde kesintinin durdurulması yönünde tedbir talepli olarak dava açmıştım. Bizim olayda; sosyal güvenlik hukukunda her olayın gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerinin uygulanması gerektiğini, bu sebeple tarım bağkurlu babanın ölüm tarihinde yürürlükte olan mevzuata göre kişinin hem ölen eşinden hem de ölen babasından maaş almasına engel bir düzenleme olmadığını iddia etmiştik. Tedbir talebimiz ve davamız reddedildi. Sonrasında ise karar Yargıtay tarafından onandı. Fazla veya Yersiz Ödemelerin Tahsiline ilişkin usul ve esaslar hakkında yönetmelik hükümlerini incelemenizi tavsiye ederim. Saygılarımla. |
23-06-2016, 13:50 | #19 |
|
Sayın Göztepeli ,
bizim olayımız da sizinki ile hemen hemen aynı. mevzuatta gün farkından dolayı iade söz konusu şimdi. işin kötü yanı, açık beyanlara rağmen maaşın bağlanıp, şimdi de dul maaşından kesinti yapılması ve yaşlı kişinin hasta ve bakıma muhtaç olduğu dönemde mağdur olması oldu. Davayı açmaktan vazgeçip müvekillere durumu izah ettim. Çok teşekkür ederim bilgilendirmeliriniz için. Selamlarımla. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
eksik ödenen SGK işçi maaşları-EMEKLİYE MÜJDE! | __av.zeynep__ | Meslektaşların Soruları | 1 | 24-01-2010 21:30 |
işe iade sonrası ödenen emekli ikramiyesinin istenmesi | düzzgün | Meslektaşların Soruları | 5 | 16-10-2009 14:07 |
başka bir üniversiteye yatay geçiş halinde, ödenen harç iade edilir mi | a.lawyer | Meslektaşların Soruları | 0 | 15-01-2008 23:14 |
Satıcı ödenen peşinatı iade etmeme hakkına sahip midir? | libra | Meslektaşların Soruları | 17 | 10-09-2007 09:50 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |