20-11-2007, 09:57 | #91 |
|
....şiir ruhun gördüğü rüyayanın,sözcüklerle dizelere yansıması...
|
20-11-2007, 22:51 | #92 |
|
şiir nedir...?..Şiir İstanbuldur...camisi.kilisesi,sinagogu,köprüsü,kul esi,altın boynuzu,boğazı,yalısı,tepeleri,tarihi turistik değerleriye,yetiştirdiği şairleriyle..
şiir istanbuldur....istanbul ancak şiirle özdeşleşe bilir... akdevrim.20.11.2007.istanbul... |
22-11-2007, 11:23 | #93 |
|
...Gariban öksüz topic,
...Düşündüğüm yazdığım ...verimli bir tarlasın ...kalemimle kazdığım... ...yetişen mahsulleri, ...ve kırmızı gülleri ...okuyucuna sundum ...şiirin ve şairin ...sanki özünde dondum.... ...şiir en yakın yardır... ...duygu yüreklerini ...acan tek anahtardır... ...ilham perim nerdesin... ...duyulsun bu topikde ...artık senin gür sesin.. akdevrim.22.11.2007.istanbul... |
22-11-2007, 20:46 | #94 |
|
...Şiir yaşamın acısından tatlısından ya ağlamaktır,yada gülmektir...Yaşamaktır ama şiir ölmek demek değildir...
akdevrim.22.11.2007.istanbul.... |
22-11-2007, 21:11 | #95 | |||||||||||||||||||||||
|
........., ölmek bir sanattır, herşey gibi. özellikle iyi yaparım. bir ölürüm ki, cehennemden gelir gibi olurum. bir ölürüm ki, adeta hakikaten olurum. sanki gider gibi bir davete. bunu yapmak çok kolay bir hücrede ölmek ve kımıldamamak ölüyü oynadığım tiyatroda sıranın gelmesi gibi güneşli bir günde geri gel aynı yere, aynı yüze, zalim eğlenen çığrışlara: 'mucize!' işte bu yere yıkar beni. ama bir bedeli var. yara izlerime bakmanın, bir bedeli var. kalbimi dinlemenin ---- hakikaten çalışıyor. bir bedeli var, çok büyük bir bedeli var. bir sözün, veya bir dokunuşun. ya da biraz kanımı akıtmanın. bir tutam saçımın veya elbisemden bir parçanın. eee, herr doktor. eee, herr düşman. sizin eserinizim ben, paha biçilmez, altın topu bebeğinizim bir çığlığa eriyen dönüyorum ve yanıyorum. gösterdiğiniz alakaya aldırmadığımı sanmayın. kül, kül - külü eşele bak. etten kemikten eser yok---- bir kalıp sabun bir nişan yüzüğü altın bir diş....... ..... Sylvia Plath ...... Orası bir ölümdür şarabımı doyuran Ölünen yüzler gibi bir bütündür adamlar Vaftizi gün ışığında bir garip protestan Tanrısıyla sevişir, herkes bilir sevişmeyi o kadar Kim ne derse desin ben bu günü yakıyorum Yeniden doğmak için çıkardığım yangından. Edip Cansever |
22-11-2007, 23:21 | #96 |
|
Peki nedir?
|
23-11-2007, 13:17 | #97 |
|
..şiir ışıyan gözlerin yeri gelince ıslanmasıdır.....
|
25-11-2007, 09:11 | #98 |
|
...Şiir hiç bir zaman öfke ve kinle örtüşmeyen,kurşun işlemeyen taş yüreklere nufüz eden,bir akımdir bence...Elektrik akımı öldürür,şiir akımı güldürür..Yaşamanın var olmanın,bir nesneye yar olmanın erdemlerin anlatır..Şiir gibi kalınması dileğiyle....
akdevrim.25.11.2007.istanbul... |
25-11-2007, 23:42 | #99 |
|
...gerceği kapalı gözle görme,algılama,dostluğun evrenselliğine olan inancı acıtılırken bile muhafaza etmektir bence şiir...yazma harfleri duygularının renkıne sokma,hiç bir zaman pes etmem olayıdır....
akdevrim.25.11.2007.istanbul... |
26-11-2007, 01:24 | #100 |
|
Şiir "Ben yaptım oldu, ya da ben yazdım oldu" anlayışı değildir. Şiir hep daha iyiyi aramaktır, gerek yazında, gerek anlayışta, gerek yaşamı kavrayışta.
Şiir, yazanını aşıp anonimleşebildiği ölçüde başarılıdır, başarı şaire değil, şiire aittir bilinci şairinde olduğu müddetçe, yani şair, on puan ve yıldız alan karne psikolojisini aştığında ve yazdığı kendisinden bağımsızlaştığında da onu anlamlı buldukça, şiir , gerçekten şiirdir. İç dökmeleri, kişisel geçmiş günceleri, anlatı şairden bağımsızlaşmadıkça, duygulanımlar evrenselleşemedikçe, şair şiirin şairi değil, olsa olsa kötücül büyücüsüdür. Piraye'ye yazılan mektupların, aşka dair, bilen, yüce şair dizeleri arayışındaki okur tarafından acımtırak ve müstehzi ifadelerle okunuyor olması, şairin anlattığı kutsal, ulaşılmaz ve ölümcül mertebede özlenen aşığın, sevgilinin, sevdanın değil, en fazla yenilenen, yinelenen saklambaçların, masalların muştucusu olarak kavranması, ne büyük talihsizlik... Şair ne dediğini bilmelidir, çünkü yazılan şairin tekelinde değildir, şair yalnızca bir aracıdır, salt bir aracı olduğunu kavrayana, bu gönül erincini yakalayana dek de, adı şair değildir, olmamalıdır. Yaşamdan soyutlanmayı, lanetlenmeyi gerektirir bazen şiir. Bu yüzden şair olmak, kendine böylesi bir misyon yüklemek, sanıldığı kadar kolay değil. Şair olmadan, şiir nedir, ne değildiri bilmek, bulmak da kolay değil. Belki de bilmemek , zaten en iyisi... Ey adlarını anımsamakta zorlandığım, ama dizelerini dua kabilinden anımsadıklarım. Saygılarımla... |
26-11-2007, 12:29 | #101 |
|
...Dilimiz olmazsa olmazımız ses bayrağımız şiire çok yatkındır...Bunun içindir ki ülkemizde şiir yazılmayan,belleklere kazılmayan belkide ev yoktur...Bence şiiri şiir yapan şairin çevresinden aldığını daha güçlü bir ruhla,daha renki bir hayal ve imge gücüyle çevresine vermesidir...Yakınlarıyla bölüşmesidir..Şiir muhteşem olarak adlandırılan odağa ulaşmak için bir araçtır...Biz o odağa ulaşırken odak daha da ileriye gider...Bu böyle süre gelmiş...Bundan sönrada böyle gidecektir...Odağa ulaşmadaa bazi yazar ve şairler derin izler bırakır...Bir çok ünlünün bu izlerini bu gün paylaşırız..Okuruz,kendimizden bir kırıntı var mı diye bakarız...
...şiir olun,şiir kalın... akdevrim.26.11.2007.istanbul.zeytinburnu... |
27-11-2007, 19:20 | #102 |
|
...şiir şarin geçtikden sonra bıraktığı ayak izidir...yansımadır...beklentidir,umuttur....
şiir gibi dileğiyle.... akdevrim.27.11.2007.istanbul... |
27-11-2007, 21:15 | #103 |
|
Sevgili dostlar,
Sayın Hasan Alp Erdoğan'ın "Şiir nedir ne değildir" formuna yazdığı cevapları bir kitap altında toplaması gerektiğini düşündüğümü ve bu düşüncemi sizlerle de paylaşmak adına özeline yazmadığımı belirtmek isterim.. Saygılarım ile |
28-11-2007, 08:34 | #104 |
|
..şiir ince yüreklerin derin ön görüsüdür...Bazilarının iddia ettiği boş gezenlerin yazdığı boş şeyler değildir...
...şiir gibi kalın şiir olun.... akdevrim.28.11.2007.istanbul... |
28-11-2007, 13:00 | #105 |
|
Ama Sayın Şiir Uzmanı, şöyle de bir şey var:
Sezen Aksunun Ben seni de sevmedim adem Dogruyu duymak istiyorsun madem Alt tarafi bir elma yedik beraber Zehir zıkkım oldu bize bal badem Buna ne denir? Şiir sayılabilir mi? Saygılar. |
28-11-2007, 13:27 | #106 |
|
Sn. Saim bey, Bu bence şiirdir ..Eğer okuyucusunda duygusal tepkimelere yol acıyorsa...Okuyucusunun yaşadığı zaman ve zemine göre gizli duygu kırıntılarıyla örtüşebiliyorsa bence şiirdir..
Bu bir algılama olayıdır... saygılarımla... akdevrim.28.11.2007.istanbul.. |
28-11-2007, 13:44 | #107 |
|
Sn. Alp Bey,
Kesinlikle haklısınız. Algılamadır herşeyin başı. Asıl problem budur. Saygılar. |
28-11-2007, 13:47 | #108 | |||||||||||||||||||||||
|
Harika bir fikir bu. Hem buraya yazdığı zaman birileri çalar, kendi eseri gibi yutturabilir millete. Sayın Hasan bey, Sn. Gülümse çok haklı bence. Siz buraya yazacağınıza kitaba yazsanız. Bizler para verip, alırız. Saygılar. |
28-11-2007, 18:13 | #109 |
|
..Saim bey,düşüncelerinize katılıyorum...Ama burada nezih edebiyat ve fikir dostları arasındayim...
gelecek ne getirir bilemem..ama ilerde düşünüyorum.... tekrar yürekten size ve edebiyat dostu sn. Gülümse kaleme teşekkürler... akdevrim.28.11.2007.istanbul... |
29-11-2007, 23:20 | #110 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Hasan Alp Erdoğan, Bu kadar temiz kalpli olmanız karşısında, her şeyin inşallah en iyisine sahip olursunuz demekten başka elimden bir şey gelmiyor. İnşallah her şey gönlünüze göre olur. Saygı ve selamlar, başarılar. |
30-11-2007, 11:35 | #111 |
|
...İnsan ruhuna yansımaları çok farklı nufüz eden belkide en etkili yoldur..Göz yaşlarının en seçkin tanımlandığı edebi tarzdır...Karamsarlık değildir...Bence kendini içki, kadehlerinde aramak hiç değildir...Sığınmak,beyaz bayrak çekip teslim olmak hiç değildir...Başarıya proğramlanmaktır bence...
...şiir gibi olun dostlarım.... |
30-11-2007, 22:41 | #112 |
|
....Edebiyat yazına,özellikle şiire duyduğum ilgi orta okul yıllarıma kadar gider...Lise yıllarında sosyal faaliyet olarak kültür ve edebiyat kolunu seçmiştim..Okulda hep Kültür ve Edebiyat kolu başkanlığını Rahmetli edebiyat hocam oya sunar arkadaşlar hep beni secerdi..Bir gün bir arkadaş Nazim Hikmete ait şiirler getirdi..Okulun duvar gazetesinde asmayı düşündük...Edebiyet hocamız yasakcı olmamasına rağmen,bunu astırmadı...Nedenlerine girmeyeyim.Sonra üniversite hayatımda bu hocamı her Samsuna gidişimde ziyaret ederdim...Okuldan sonra Almanyaya gittim..Bende iyi kötü, cebimde param olsun olmasın kitapcı vitrinlerini okumadan geçmezdim...Aynı huyum Almanyada da nüksetti...Bir gün Hannover kentinde kitapcının önünden gecerken Şair Nazim Hikmetin Almanlar için yazılmış kitabını vitrinde okudum...Sınırları aşmış bir şairin kendisiyle sanki karşılaştım..Lisede şiirlerini duvar gazetesine asamamıştık..O günleri anımsadım.Bir tuhaf oldum...
Bunu yazıyla anlatamam...Ben şahsen...Bütün şairlerimizin hayatlarını,yaşadığı koşulları,ilgilendiği edebi akımları önceden beri hep inceleme yoluna gitmişimdir..Şairlerin gecirdiği cocukluk evreleri,ilgilendikleri düşünce akımları tarafımdan mercek altına alınmaya calışılmıştır... ....Sevgili şiir severler,bu anımı yorum katmadan şiirle ilintili olduğu için sizlerle paylaştım...Sevgili edebiyat hocama rahmet diliyor sizleride şiir inceliği ile selamlıyorum... akdevrim.30.11.2007.istanbul.zeytinburnu. |
30-11-2007, 23:13 | #113 |
|
Ne İştir Bu
Şaire şiarı soruldukda Ol şiirim içindedir demiş Şiir içinde şiar arandıkda Şiar şairi gösterir imiş. 30.11.2007 |
01-12-2007, 09:37 | #114 |
|
....Şiir olgusu iyi bir alt yapı harmanlanmadan anlaşılmaz...Ben, okumadan,yazmadan gecen bir günün insan için derin bir kayıp olduğuna inanıyorum...Lise yıllarımda Samsunda kapısında ilkel kilit olan derme catma bir gece konduda benden 18 ay kücük elim bir trafik kazasında kaybettiğim,o zamanlar çırak olarak bir yerde calışan sevgili kardeşimle kirada duruyorduk...
Isınacak soba olmadığından sık sık Samsun 19 mayis kütüphanesine gider,derslerimi orada yapardım..Gündüzleri kardeşim işde olduğundan bütün günüm o soğuklarda kütüphanede gecerdi...Bu koşullar bana derslerimin dışında bir çok kitabı,ansiklopediyi okuma imkanı verdi..Kütüphaneleri sevmiştim.. .....çok sonra Almanyaya gittim...İlk işim kütüphane aramak oldu...Israrıma dayanamayan arkadaşımla kütüphanenin adresini gidip mahalle muhtarlığından aldık..Arkadaşim beni kapısına getirip bıraktı...Ben zili calıp içeri girdim...Görevliye İngilizce konuşarak Türk olduğumu bundan sonra sık sık gelip gelemeyeceğimi sordum...Beni Türkce bölümüne getirdi...Yugoslavlara ait,Yunanlılara ait bölümde vardl...Türkce bölümüne ait kitapları yesyeni gördüm...Aaaa çokda yeni dedim...Görevli bana buraya belkide ilk gelen Türksünüz dedi...Türkler gelmez dedi...Çok üzülmüşdüm...Daha önce lise yıllarımda Türkiyede okuduğum ince mehmet romanını Almanyada tekrar memleket özlemiyle okudum.Bu farklı bir duyguydu,bedenim Almanyadaydı,ama ruhum sanki Anadoludaydı... ...Şiiri anlamak ve analiz etmek için,insanın çok okuması araştırması gerekiyor...Beni yetiştiren,dağ köyünden bu günlere gelmemi sağlayan aileme çok derin saygıyla... ...şiir derinliğinde kalın dostlarım... akdevrim.01.12.2007.istanbul... |
01-12-2007, 09:41 | #115 |
|
Ama Sayın Şiir Uzmanı, şöyle de bir şey var:
Sezen Aksunun Ben seni de sevmedim adem Dogruyu duymak istiyorsun madem Alt tarafi bir elma yedik beraber Zehir zıkkım oldu bize bal badem Buna ne denir? Şiir sayılabilir mi? Saygılar. Sezen Aksu'nun şiirinde isyan var gibi algılıyorum ben. |
01-12-2007, 10:10 | #116 |
|
..Sn.Orhan Duman,Aynı dizeleri iki ayrı insan okur,biri ağlar biri güler,bir başka okuyan ağlamaya niyet eder ama ağlamaz,bir dördüncü insan gülmeye niyet eder ama gülmez...Bu bir algılama olayıdır.İnsan yaşamında gecirdiği acı ve tatlı girdaplar okunan bir şiirde törpileniyorsa etkilenme söz konusudur..Bu şiirin üzerinde Sn.Saim bey dostumlada teadide bulunmuştuk.Kulaklarını cınlatalım...
...Şiir duyarlılığınızı selamlıyorum... akdevrim.01.12.2007.istanbul... |
01-12-2007, 13:43 | #117 |
|
şiir ..ruhumuzun itici güç olduğu yazma güdümüzün sözcükler aracılığıyla aradığı bir şablon veya sonduraktır...
akdevrim.01.12.2007.istanbul.Atatürk hava limanı. |
01-12-2007, 22:32 | #118 |
|
...şiir bir hoş görü dünyasıdır.Hz. Mevlana bu aracı çok yerinde kullanmış,duygu ve düşüncelerini dünyaya kabul ettirmiştir...Ya Yunus Emre özgün Türkcemizi kullanmış,kaybolup gitmemiştir...
...Şiirin yumuşatamadığı bir taş yürek yoktur... ...şiir gibi kalın dostlarım... akdevrim.01.12.2007.istanbul.zeytinburnu. |
01-12-2007, 23:10 | #119 |
|
Şiir, "YAŞAMIN" anlam ve amacına dair soruların, tüm sorgulamalara karşın tatminkar biçimde bulunamayan yanıtlarının gölgesinde sayıklanan, ahenkli sesler dizgesidir.
Şiir yaşamın, bazen aslına sadık kalınan, bazen de kurgulanan iyi ve kötü gölgeleridir. Şiir , bulunamayan yanıtlara eşlik eden, geçmiş an güncelerinin, ritmik birer dizilimidir. Şiir, eninde sonunda bilinenin tekrarıdır. Ne yazık. Saygılarımla... |
01-12-2007, 23:26 | #120 |
|
Şiir bir tür
Yaşam aynası Bir tür de Yaşama kaygısıdır Kader ortaklığı Paylaşanların mihenk taşı Kavrayışın paydasıdır Bir mısrada kendini bulan Hazindir ama kendini Bir mısrada aramaktadır Oysa yaşam dediğin Ne yaşanan Ne bulunan Ne buluşulan Ne de paylaşılan Kocaman Bir soru işareti 04.10.2007 |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 6 (0 Site Üyesi ve 6 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Şiir Keyfi:)) | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Site Lokali | 884 | 07-02-2017 14:30 |
Namus Nedir? Namussuzluk Nedir? | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 47 | 15-01-2010 12:02 |
Olmayan Şiir | Av. Bülent Sabri Akpunar | Site Lokali | 6 | 10-08-2008 23:41 |
İst. barosu; Şiir İçin | Av. Adil Giray ÇELİK | Adliye Duvarı | 0 | 20-06-2003 07:30 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |