Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Sigortalılığın başlangıcı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-06-2011, 10:55   #1
Kızıltuğ

 
Varsayılan Sigortalılığın başlangıcı

Merhabalar.
Uzmanlık alanım olmamasına rağmen sürekli iş yaptığım bir müvekkilin yakını olması nedeniyle reddedemeyeceğim bir olayla karşılaştım.
Yardımınız olursa çok teşekkür ederim.

Müvekkilin ölen eşi 1995 yılında "Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu " kapsamında prim ödemesi yapıyor, 2 defa.

Sonrasında başkaca da bir ödemesi yok.
Sonradan eşi ölüyor ve bugün de torba yasadan faydalanmak da isteyerek (süre geçecek ama öncesinde bir başvuru var bu yönde) prim ödemelerini yaparak eşi olmasından ötürü eşinin prim borçlarını kapatıp kendisi faydalanmak istiyor.

Yaptığı başvuru reddediliyor ancak red yazısı elime henüz geçmedi, geçtiğinde aktaracağım.

Böyle bir red üzerine nasıl bir yol takip edilmelidir, süre ne kadardır, özel bir yol var mıdır?

Saygılarımla.
Old 15-06-2011, 14:31   #2
AVUKATATAŞ

 
Varsayılan

Yazının içeriğinden daha iyi anlayabiliriz geldiğinde paylaştığınızda ama genelde kurum sigortalılık süresinin başlangıcı ile ilgili olarak talepleri tümden reddediyor. Daha geç tarihlerde başlatıldığını ileri sürerek prim gün sayısının dolmadığından bahisle emekli olamayacağını ileri sürüyorlar. Bildiğim kadarıyla bu işleme karşı 2926 sayılı kanun sebebiyle iş mahkemesinde sigortalılık süresinin başlangıcı ile ilgili açılan davalar kabul edilme yoluna gidiliyor. Ve hatta SGK nın dava açılmasını engellemek için bu tür başvuruları kabul edin tarzında bir genelgesi de mevcuttu.
Old 16-06-2011, 09:06   #3
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan

Sayın Kızıltuğ, Tarım SSK ile Avukatataş'ın bahsettiği Tarım Bağkur (2926) farklı kavramlardır. Ret yazısı gelmeden müvekkil beyanı ile bir şey yapmamanızı öneririm. Şimdilik sadece ölüm aylığı (dul maaşı)için ölenin son defa tabi olduğu kurumun şartları neyse onun tamamlanmış olması gerektiğini söyleyebilirim.
Old 16-06-2011, 13:57   #4
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan

Sayın Kızıltuğ, prim ödemesi yapıyor sözünüz nedeniyle Tarım SSK ve Tarım Bağkur arasında tereddüt oldu. Eğer ölenin ürettiği mallarla ilgili müstahsil makbuzu varsa ve bu makbuzlarda Bağkur pirm tevkifatı görünüyorsa Tarım Bağkur'luluğunun tespiti davası açacaksınız. Ancak müstahsil makbuzları 5 yıla yayılmış olmalı. Zira Tarım Bağkur'da ölüm aylığı 5 yıllık sigortalılık şartına bağlıdır. Askerlik borçlanması yapılmamış ise belki ölenin askerlik borçlanması kadar eksik kalıyorsa o da yeterli olabilir.


T.C.
YARGITAY
Onuncu Hukuk Dairesi
Esas No : 2002/9460
Karar No : 2002/9997
Tarih : 23.12.2002
ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANMASI ( Davacının Eşinin Tarım Bağ-Kur Tescilinin Kaydırılmasına ve Ölüm Aylığı Bağlanmasını İstemesi )
TARIM BAĞ-KUR SİGORTALILIĞIN TESCİLİ ( Sigortalı Sayılanlardan Sigortalılıklarını Kuruma Kayıt ve Tescillerini Yaptırmayanların Tescilinin Resen Yapılması )
KANUNA TABİ SİGORTALILIK ( İlk Tevkifatın Yapıldığı Tarihi Takip Eden Ay Başından İtibaren Başlaması )
ÖZET :

2926 sayılı Kanunun 36. maddesi uyarınca adına sigorta primi kesintisi yapılarak kuruma yatırılması ile bu kişinin kendi adına bağımsız olarak tarım faaliyetinde bulunduğunu kurum öğrendiğinden, kanuna tabi sigortalılığın, ilk tevkifatın yapıldığı tarihi takip eden ay başından itibaren başladığı kabul edilmelidir.

DAVA :

Davacı, eşi Yaşar'ın Tarım Bağ-Kur tescilinin 18.4.1994 tarihine kaydırılmasına ve ölüm aylığı bağlanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

KARAR :

2926 sayılı Kanuna tabi kişilerce 36. maddede sayılan Kurum, Şirket, işletme veya gerçek kişilere satılan ürün bedellerinden prim borcuna mahsuben %1 oranında kesinti yapılması ve bu kesintilerin anılan gerçek ve tüzel kişilerce ertesi ayın 20. günü akşamına kadar Bağ-Kur'a intikal ettirilmesi gerekir. 2926 sayılı Yasanın resen tescil ile ilgili 9. maddesinde yeralan "Bu kanuna göre sigortalı sayılanlardan, sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren üç ay içinde Kuruma kayıt ve tescillerini yaptırmayanların tescil işlemleri Kurumca resen yapılır"" hükmünün açıkça 2. maddeye göre Kanun kapsamında sayılan sigortalıların Kurumca resen tescil edilmeleri zorunluluğunu öngördüğü anlaşılmaktadır. Kaldı ki 5. maddede Tarım Bağ-Kur sigortalılığının zorunlu olduğu, sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçilemeyeceği ve kaçınılamayacağı ifade edilmiştir. Ürün bedellerinden davacının ölü eşi Yaşar adına sigorta primi olarak 1995, 1997, 1998, 1999 yıllarında 36. maddeye göre kesinti yapıldığı tartışmasızdır.

Yukarıda açıklanan 9. madde hükmü karşısında, Yaşar adına yatırılan prim tahsilatlarıyla bu kişinin kendi adına bağımsız olarak tarım faaliyetinde bulunduğunu Kurum öğrendiğinden adı geçeni resen tescil etmesinde yasal zorunluluk vardır. Hal böyle olunca Yaşar'ın 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalılığının ilk tevkifatın yapıldığı 18.4.1995 tarihini takip eden aybaşı olan 01.05.1995 tarihinden itibaren başladığı kabul edilmelidir. Ölüm aylığı tahsis talebine gelince, tevkifat suretiyle tahsil edilen miktarın 34/2 maddeye göre birinci basamak üzerinden ne kadar prim ödeme gün sayısına tekabül ettiğinin konuda uzman bilirkişi vasıtasıyla tespit edilmesi ve davacıya ölüm aylığı bağlanması için öngörülen yasal koşulların oluşup oluşmadığı araştırılmalıdır.

Mahkemenin yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda yargılama yaparak varılacak sonuca göre bir karar vermesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak eksik inceleme sonucu yazılı şekilde davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ :

Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle ( BOZULMASINA ), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.12.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Bir günlük sigortalılığın tespiti AV.SERTANn Meslektaşların Soruları 4 01-09-2010 11:23
Bağ-Kur sigortalılığın Tesbiti küçükşengün Meslektaşların Soruları 4 17-09-2007 15:00
sigortalılığın başlangıcının tespiti evora Hukuk Soruları Arşivi 2 08-01-2007 11:38
Sigortalılığın başlangıcı Av.Murat Bölükbaş Meslektaşların Soruları 7 23-11-2006 20:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04692507 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.