Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

hak düşürücü süre uygulanırmı?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 17-01-2012, 23:15   #1
mahmutmicoz

 
Varsayılan hak düşürücü süre uygulanırmı?

Sayın meslektaşlarım karşılaştığım bir sorun hakkında sizlerden yardım talep ediyorum,

Kadastro tutanakları kesinleştikten sonra 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolmasına birkaç gün kala ölenin mirasçıları tarafından açılmış tapunun iptal edilerek mirasçılar adına tescili davasında diğer mirasçılar başlangıçta kendilerini vekil ile temsil ettirmişken vekilin vekillikten çekilmesi sonucu mirasçılara usulüne uygun tebligat çıkartılmış, mirasçılar davaya devam etmemişler, kendilerini vekille temsil ettirmemişler ve mazeret de bildirmemişler. Mirasçılar bu davaya devam etmedikleri için devam eden bir kişi yönünden tapu iptal edilerek hissesi oranında tesciline karar verilmiştir.

Şimdi diğer mirasçılar da tapu iptali ve hisseleri oranında tescil davası açmak istemektedirler ancak onlar için 10 yıllık hak düşürücü süre çoktan geçmiş durumda bu olayda;
1-Mahkemenin hüküm fıkrası doğru mudur?
2-Burada mecburi dava arkadaşlığı var mıdır?
3-Mahkeme diğerleri yönünden de tapunun iptaliyle hisseleri oranında adlarına tesciline karar vermeli miydi?
4-Zamanaşımının kesildiğini düşünerek mirasçılar adına tekrar dava açarsam karar kesinleşmediği için derdestlik itirazı yerim.
5-Kararı kesinleştirip dava açarsam bu defa da kesin hüküm itirazı yerim.
6-Sizce dosyayı temyiz etmeli miyim?
Old 20-01-2012, 13:09   #2
Av.Ali GÖKBAYRAK

 
Varsayılan Mahkemenin kararı doğru değil

Aşağıdaki içtihat olayınızı açıklıyor diye düşünüyorum. Karar tamamen hatalı. Bence kesinlikle kararı temyiz etmelisiniz. Sorunuzun son kısmındaki, davayı takip etmeyen mirasçılar için ayrı bir dava açarak sonuca ulaşmanızın mümkün olmadığını düşünüyorum.
8. Hukuk Dairesi 2003/6165 E., 2003/6104 K.
  • ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİ VE MİRAS ORTAKLIĞINA TEMSİLCİ TAYİNİ
  • TAPU İPTALİ VE MİRASÇILAR ADINA TESCİL


"ÖZET"
TMK.NUN 702. MADDESİNDE ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİNDE KANUNDA VEYA SÖZLEŞMEDE AKSİNE BİR HÜKÜM BULUNMADIKÇA TASARRUFİ İŞLEMLERDE ORTAKLARIN OYBİRLİĞİYLE KARAR VERMELERİ GEREKTİĞİ BELİRTİLMİŞTİR. ANILAN YASANIN İLGİLİ MADDESİ UYARINCA TÜM ORTAKLARININ DAVAYA KATILIMINI SAĞLAMAK YA DA MİRAS ORTAKLIĞINA TEMSİLCİ TAYİNİ SURETİYLE ONUN HUZURU İLE DAVAYA DEVAM OLUNMASI GEREKİR.

"İçtihat Metni"
DAVA : M ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ( A Asliye Hukuk Hâkimliği )nden verilen 13.05.2003 gün ve 531-173 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı, miras ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle 113 ada 149 parselin Hazine üzerindeki tapu kaydının iptali İle miras bırakan Şevki mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.

Davalı Hazine temsilcisi, herhangi bir açıklamada bulunmaksızın davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

Mahkemece, tespit tarihine kadar kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, dava konusu parselin miras bırakanı Ş'den kaldığını ileri sürmüştür. Mirasçılık belgesine göre, 08.09.1987 tarihinde ölen Ş'nin davacıdan başka mirasçıları bulunmaktadır. Ş'nin ölüm tarihine göre terekesi elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olup, davacı M tüm mirasçılar adına iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. TMK.nun 702. maddesinde elbirliği mülkiyetinde kanunda veya sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadıkça tasarrufi işlemlerde ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği belirtilmiştir. Dava açmakta tasarrufi bir işlem olduğuna göre, tüm ortaklar tarafından birlikte davanın açılması veya ortaklardan birinin tek başına dava açması halinde diğer ortakların açılmış bulunan davaya katılmalarını sağlamak suretiyle olurlarının alınması, ya da TMK.nun 640. maddesi hükmü uyarınca miras ortaklığına temsilci tayini suretiyle onun huzuru ile davaya devam olunması gerekir. Mahkemece, TMK.nun 640. maddesinin 4. fıkrası hükmüne dayanılarak, mirasçılardan her birinin terekedeki hakların korunmasını isteyebileceği, bu korunmadan tüm mirasçıların yararlanacağı gerekçesiyle diğer mirasçılarının katılmasına veya miras ortaklığına temsilci tayinine gerek olmaksızın davanın görülmesi gerektiği görüşünden hareketle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren TMK.nun 702. maddesinin 4. fıkrasında "Mirasçılardan her biri terekedeki hakların korunmasını isteyebilir. Sağlanan korunmadan mirasçıların hepsi yararlanır" denilmiştir. Mahkemenin gerekçesi anılan bu hükme dayanmaktadır. Dairemizin uygulamalarına göre, anılan bu hüküm mülkiyete dayalı elatmanın önlenilmesine veya zilyetliğin korunmasına ilişkin davalarda uygulama kabiliyeti olan bir hükümdür. Mülkiyetin aktarılmasına ilişkin davalarda ise, TMK.nun 702. maddesinde düzenlenen ana ilke uyarınca tüm mirasçıların birlikte hareket etmesi gerekmektedir. Bu nedenle mahkemenin dava koşulu yönünden benimsediği gerekçeye katılmak mümkün bulunmamaktadır. Miras bırakanın ölüm tarihine göre, tereke elbirliği hükümlerine tabi bulunduğuna ve davacıdan başka mirasçıların bulunduğu dosya arasındaki mirasçılık belgesinden anlaşıldığına, tüm mirasçılar adına iptal ve tescile karar verilmesi istenildiğine göre, diğer mirasçıların açılmış bulunan davaya olurları alınmak suretiyle davaya katılmalarının sağlanması ya da miras ortaklığına temsilci tayini suretiyle davanın yürütülmesi gerekir.

SONUÇ : Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi hükmü uyarınca ( BOZULMASINA ), bozma nedenine göre diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına 06.10.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
muvazaa ve hak düşürücü süre av.bengü bulut Meslektaşların Soruları 12 21-10-2020 17:13
Ehlİyetsİzlİk Hak DÜŞÜrÜcÜ SÜre ATARAS Meslektaşların Soruları 4 15-05-2010 13:39
basın yasası madde 14teki 15 günlük süre hak düşürücü süre midir? Av.HandeSahici Meslektaşların Soruları 2 08-05-2009 15:58
hak düşürücü süre avhalit Meslektaşların Soruları 6 20-03-2007 11:02


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03956890 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.