13-03-2003, 20:14 | #1 |
|
Tedbir Nafakası Tarihe Mi Karışıyor?
Sn.Katılımcılar
Boşanma davası sürerken; Yeni Medeni Kanun 'un evliliğin genel hükümlerinin eşitlikçi yaklaşımı ve erkeğin kadına bakma yükümlülüğünün olmadığı gerekçe gösterilerek tedbir nafakası kararına yer olmadığı yönünde uygulamalara tanık olmaktayım.Bu konuda görüş ve yorumlarınızı öğrenmek isterim. Saygılar. |
13-03-2003, 20:34 | #2 |
|
Bu yaklaşıma katılıyorum: artık sadece "Erkek" olması nedeniyle bir tarafa tedbir nafakası yüklenmesi için yasal bir dayanak kalmadığını düşünüyorum. Bir tarafın çalışıp diğer tarafın çalışmaması da bir gerekçe olamaz zira artık yükümlülükler eşit olduğuna göre diğer taraf da gerektiğinde çalışmak durumunda..
Prof.Dr.Haluk Burcuoğlu Medeni Kanun değişikliğinden yıllar önce hep bunu söylerdi: "Evin reisi erkektir maddesi erkeklerin değil, kadınların hukuki yararınadır, bu maddeyi öncelikle kadın hakları savunucularının savunması gerekir." Ancak hem değişiklik öncesinde, hem de kanunun tartışılması sırasında tam tersi oldu ve bu maddeyi erkekler savunurken, kadınlar protesto etti. Şimdi ise bu değişiklik uygulamada meyvelerini vermeye ve maddenin pratikteki sonuçları ve koruyucu özelliği anlaşılmaya başladı ancak artık konunun tartışılması için çok geç sanırım.. |
15-03-2003, 14:06 | #3 |
|
Sn Admin,yasanın bu yönlü yorumu bana çok insafsız geldi .Bir adım daha ileri gidilirse yoksulluk nafakasının da hukuki temellerinin artık olmadığı sonucuna gidilecek korkarım.
Ben bu yaklaşıma katılmıyorum Yoksulluk nafakası krıterının tedbir nafakasında da geçerli olduğunu düşünmekle beraber ayrıca bu yoruma gitmeksizin de aşağıdaki gerekçelerle hala tedbir nafasının yasal olarak mümkün olduğunu düşünüyorum. MK.186-3 Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıklarıyla katılırlar. MK.197-2 Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim,eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıyı,konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemlari alır. MK197-3 Eşlerden biri haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hale gelmesi üzerine de yukarıdaki istemlerde bulunabilir. Saygılar |
17-03-2003, 16:31 | #4 |
|
Nafakanın sanırım kadına dönük olan yüzü artık kadına bakmıyor. Ancak bu durumun artık nafakanın yüzünün erkeğe döndüğü anlamına da gelmediğni düşünmekteyim. Sevgili Haluk hocanın kastı evvelki durumun her halükarda kadını biraz üstün tutması anlamında anlaşılmalı derim. Mevcut hukuki düzenleme eskiden ağırlıkla kadın lehine olan yoruma son vermesi sebebiyle kadınları biraz mağdur etmişe benzer. Son düzenlemenin nafaka müessesesinin sona erdiği sonucu yerine daha dikkatli ve gerçekten ihtiyacı olana bağlanmasına yönelinildiği anlamında anlaşılması gerektiğini düşünmekteyim. Burada öncelikli sorunun toplumsal hayatın hiçbir alanında eşitlenmeyen kadının nafakada eşitlenmesinin öncelikle gerekip gerekmediği noktasında odaklandığını düşünmekteyim. Saygılarımla Av.Ayhan ERDOĞAN
|
04-11-2004, 21:58 | #5 |
|
Merhaba,
Çalışmayan,geliri olduğu ıspatlanamayan kadın lehine talep ettiğimiz tedbir nafakasının ısrarla reddinden dolayı bu başlık altında konu forum alanlarına taşınmıştı. Konunun başlamasına vesile olan dosya yargıtaydan bozularak döndü. Kısaca gerekçeyi aktarıyorum: Yargıtay 2.Hukuk Dairesi E:2004/10850 K:2004/11953 .... Kadın hakkında yapılan ekonomik ve sosyal durum soruşturmasının tanık beyanları ile çeliştiği gibi kadının geliri de geçimi için yeterli değildir. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim davanın devamı süresince gerekli olan,özellikle eşlerin barınmasına(TMK md.186/1) geçimine(TMK md.185/3) malların yönetimine(TMK.223,242,244,262,263,264,267,215) ve çocukların bakım ve korunmasına(TMK.md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır. (TMK.169) O halde dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın yararına TMK 185/3,186/3 maddelerine uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: Hükmün 2.bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA.. Saygılar |
05-11-2004, 10:36 | #6 |
|
Sayın hykayar,
14.2.2004 tarihli "Hangi Kadın Hakları" başlığı altında 9 ay önce bu konu konuşulmuştu. O zaman siz "eşitlik" demiş başka bir şey dememiştiniz. "Erkeğin eve bakma yükümlülüğü ile hükmedilecek nafaka" ile "kadının muhtaç olması nedeniyle tedbiren hükmedilecek nafaka" arasındaki farktan kadın örgütlerinin "tuzu kuru" önderleri sorumlu. "Yetkisiz temsil" hükümleri keşke burda da uygulanabilse... Keşke bütün kadınlar adına konuştuklarını iddia edenler kendi sorunlarını bütün kadınların sorunu sanmasa.. Ülkemizde kadının sorunu erkek karşısında ekonomik zayıflık olduğu halde, bu durumu daha da zayıflatacak yasanın çıkmasında diretildi. Çalışan kadınların, çalışmayan kadınlarının sorunlarını anlamaları mümkün olmadı. Anlattık, dinleyen olmadı.. Yargıtay ne derse desin; arada bir fark var.. Bu fark, munzam zarar olarak kadın örgütlerince ödenmeli. Saygılarımla Bir Dost |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
tedbir nafakası | hidayet | Meslektaşların Soruları | 3 | 28-04-2006 13:30 |
Tedbir Nafakası | AVKILIÇ | Hukuk Soruları Arşivi | 3 | 28-07-2005 17:58 |
Tedbir Nafakası | glossator | Meslektaşların Soruları | 0 | 13-03-2002 23:20 |
Tedbir Nafakası | esma | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 02-03-2002 00:29 |
Tedbir Nafakası | Sami | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 20-02-2002 20:04 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |