| Kanallar : Lütfen
Seçiniz |
|
|
|
|
|
|
|
|
Müvekkil geçmişte ortağı olduğu şirketten toplamda 8.500.000,00 TL alacaklı. Alacağına istinaden borçlu şirket tarafından geçmiş tarihte 1.000.000,00 TL'lik limit ipoteği verilmiş. Sorum şu; 1.000.000 TL'lik ipotek takibiyle aynı anda kalan alacak miktarı için 7.500.000,00 TL'lik ilamsız icra takibi başlatabilir miyim? Yoksa ipotek takibinin bitmesini bekleyip ilamsız icra takibini sonra mı başlatmalıyım? Eğer ikinci yolu izleyecek isem ipotek takibinde takip talebinde toplam alacağın 8.500.000,00 TL olduğunu ve ipotek verilen kısım dışında kalan alacağın saklı tutulduğunu ifade etmem gerekir mi? Şimdiden yorumlarınız için teşekkürler.
|
|
|
|
|
|
|
Herkese selam,
Müvekkilin 162 m^2 miktarlı parsel 1987’de %31,48’lik DOP kesintisi ile 111 m^2’ye düşürülüyor. Bunun üzerine diğer hissedardan pay satın alınarak 138 m^2’ye tamamlanıyor. 1997’de %29’luk bir DOP kesintisi daha yapılarak 97 m^2’ye düşürülüyor. Toplam olarak %60,48’lik DOP kesintisi yapılmış.
• Olay 19.06.2012 tarihli ve 8809 sayılı İmar Durumu ile öğrenilmiş. Öğrenildiğinden 2013 ve 2014 yıllarında malik vekili tarafından belediyeye dilekçe verilmiş ancak alınan cevaplara istinaden 60 gün içinde dava açılmadığı için İmar Planının İptali davası için süreler geçmiş.
• İdareye Karşı Açılacak Tam Yargı Davası ise, öğrenildiği tarihten 1 yıl içinde idareye başvurulmuş olmasına rağmen cevaba istinaden 60 gün içinde dava açılmadığı için yine süreler geçmiş.
Mevcut durumda İdare Mahkemesinde Kamulaştırmasız El Atma Davası uygun olur diye düşünüyorum ama emin olamadım. Sizce de uygun mudur, yoksa daha uygun başka bir opsiyon var mıdır?
|
|
|
|
|
Yazan : tegese,
Tarih : 10-06-2025 17:54
|
Sayın Meslektaşlarım
Basit yargılamaya tabi bir davada tensip zaptında dilekçede gösterdiğim başka yerden getirilecek belgelerin getirilmesi için açıklama yapmam aksi takdirde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağım belirtildi. Dava konusu iki haklı ihtara dayalı tahliye davası.Delil dilekçemde sadece banka hesap hareketleri şeklinde açıklamada bulundum. Tensip zaptına göre x bankası ....iban numaralı hesaba ilişkin hesap hareketlerinin bankadan celbi şeklinde bir açıklamada bulunmadığımdan bahisle bu delilden vazgeçmiş sayılır mıyım? Sonuç itibariyle hem dava dilekçemde hem de delil dilekçemde banka hesap hareketlerini delil olarak belirtmiş bulunuyorum ancak mahkeme hakiminin çok ilginç kararlarına şahit olduğum için endişe duyuyorum. Yorumlarınızı rica ediyorum.
|
|
|
|
|
|
|
Merhaba sayın meslektaşlarım,
Önüme gelen bir uyuşmazlıkta ne yönde hareket etmem gerektiğine karar veremeyip sizlerin fikrini alma ihtiyacı hissettim, fikir sunan herkese şimdiden teşekkürü borç bilirim.
Konu; 2023 yılında koruma amaçlı imar planı yapılmış ve kentsel sit alanı olarak ilan edilmiş bölgede, 2005 yılında köy muhtarlığınca alınan bir kararla şu an koruma alanında kalan ve planda yol olarak gözüken kamuya açık alanda köylülerce işgaliye bedeli ödenmesi ve herkesin kendi evinin önünde ticaret yapması koşuluyla hediyelik eşya tezgahları kurulması için karar alınıyor ve bu karar dönemin kaymakamınca onaylanıyor. Bu zamandan sonra söz konusu tezgahlar mantar gibi çoğalıyor ve muhtarlıkça alınan kararın hilafına olacak şekilde başkaların taşınmazı önünde tezgahlar açılıyor, metrekare kurallarına uyulmuyor ve bazı taşınmazların duvarları(müvekkil dahil) dahi sabitleme yapmak için kullanılmaya başlıyor. Müvekkil şahısın yıllar önce satın almış olduğu mülkün önüne de aynı şekilde tezgahlar kurulmaya başlıyor ve adeta evi çepeçevre sarıyorlar. Müvekkil tek katlı olan evinin pencerelerini dahi açamıyor zira pencere önündeki tezgahtarlar tarafından evinin içi görülüyor ve dışarının gürültüsü olduğu gibi içeriye giriyor.
Bu durumda ben;
-Koruma maçlı imar planının uygulanması ve denetlenmesi konusunda yetkili olan il özel idaresine başvuru/Koruma uygulama denetleme bürosuna başvuru gibi idari başvuru yollarını kullanarak mı
-Muhtarlığa karşı ikame edilecek bir dava yoluyla mı müvekkil lehine sonuç alabilirim?
Tezgahların kurulduğu alan kamuya ait olduğu için mülkiyet hakkına dayanan müdahalenin men'i gibi taleplerde bulunamayacağım kanısındayım, sizce hangi sebepleri ileri sürebilirim?
-2863 sayılı Kanun madde 16 uyarınca koruma amaçlı imar planına aykırı inşa edilen yapılara imar mevzuatının uygulanacağı hükmü mevcut , İmara aykırılık dolayısıyla yıkım(kaldırma) mı talep etmeliyim? Fakat bu şekilde kurulan tezgahlar(kulübeler) yapı mıdır?
|
|
|
|
|
Yazan : Av. Arda,
Tarih : 10-06-2025 16:07
|
Merhabalar meslektaşlarım.
Biz bir velayetin değiştirilmesi davası açtık, davalı da cevap dilekçesiyle beraber karşı dava olarak nafaka artırım davası açtı. Velayetin değiştirilmesine davasına karşı dava olarak nafaka artırım davası açılabilir mi?
|
|
|
|
|
|
|
meslektaşlarım merhaba, bir soru yöneltmek istiyorum. davalısı olduğumuz bir tapu iptali ve tescil davası mevcut. olayı izah edecek olursam, murislerin bir oğlu bir kızları var. tapuda avlulu kargir ev niteliğinde olan bir evleri mevcut. ev tek katlı gecekondu niteliğinde. 1992 yılında murislerin damadı bu evin üzerine ilave bir kat çıkıyor. tapuda da o dönemim parası ile 4 milyon bedel ile murislerin hisselerinin yarısı damada devredilmiş. 1/2 murislerde, 1/2 damatta olacak şekilde. bu durumdan diğer kardeşin tabi haberi var.
tarih itibariyle bir banka dekontu vs elimizde yok olay olalı 33 sene geçmiş. bu süreçte murisler ile müvekkil altlı üstlü yaşamışlar. murisler ölünce diğer kardeş dava açıyor muris muvazaası var diyerek.
evin bedeli ile tapudaki bedel arasında fark mevcut ama diğer mirasçının saklı payı ihlal edilmiş değil. biz tanıklarımızı vs dinlettik. başka da delilimiz yok zaten. bu durumda sizce ne sonuç alırız bu davadan? esasa ilişkin beyan dilekçesi sunuyorum. örnek yargıtay ilamı da paylaşabilirseniz çok sevinirim. destek olan tüm meslektaşlarıma teşekkürlerimi iletiyorum.
|
|
|
|
|
Yazan : imsel,
Tarih : 09-06-2025 14:15
|
merhabalar,
9 adet taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açacağız. parselin birisinde 1 derecede sit alanı şerhi var.bu ataşınmazda ortaklığın giderilmesi istenebilir mi?
ayrıca taşınmazlarda hissedarların sayısı farklı ve sadece isimlerini ve birkaç tanesinin telefonunu biliyoruz adres bilmiyoruz.bu halde hisserdarlaranasıl ulaşırız ve arabulucuya başvururken her parsele ayrı mı yoksa hissedar çok olan parseldeki hissedarlar düşünülerek mi arabulucuya başvuracağız? teşekkürler.
|
|
|
|
|
|
|
|
Merhaba meslektaşlarım. Kira tespit dosyasında keşif mahalli kilitli olduğu için sadece dışarıdan yapılan tespitlerle keşif yapılıp buna göre bilirkişi raporu düzenlenip kira tespit edilmiştir ancak dairenin içine girilemediği için metrekare tespiti eksik yapılmış olup bu haliyle yapılan keşif eksik ve düzenlenen bilirkişi raporu hatalı olmuştur. Bilirkişi raporuna itiraz edeceğiz ancak keşif mahallinin içine girmeden metrekare ölçümü vs yapılmadan dışarıdan yapılan kira tespiti keşfinin eksik ve hatalı olduğu şeklinde bir emsal var mı acaba? Teşekkürler.
|
|
|
|
|
|
|
Merhaba
Borçlu kiracı hakkında icra takibi açtık süresinde ödeme ve itiraz gerçekleşmediği için akabinde icra hukukta tahliye davası açtık. tahliyeye lehimize vekâlet ücretine hükmedildi.
Sorum şu, tarafımıza hükmedilen vekâlet ücretini ayrı bir ilamlı takip açarak borçludan tahsil edebilir miyiz yani vekâlet ücretine ekstra icra vekaleti de eklettebilir miyiz?
Yoksa daha öncesinden açmış olduğumuz icra takibine gerekçeli kararı sunup vekâlet ücretini talep etmeliyiz ?
|
|
|
|
|
Yazan : Y#kup,
Tarih : 04-06-2025 12:39
|
Merhabalar Değerli Meslektaşlarım
10. Yargı Paketi ile ikinci tekerrürlü hükümlülere koşullu salıverilme imkanı tanındı. Ancak, açık ceza infaz kurumlarına geçiş konusunda farklı yorumlar var. Bazı görüşlere göre, yönetmelikteki kısıtlama hâlâ geçerli olup açık cezaevine ayrılamıyorlar; diğer görüşlere göre ise kanun değişikliği nedeniyle açık cezaevine geçiş mümkün.
Sizce bu konuda hukuki durum ve uygulama nasıl olmalıdır? Görüş ve tecrübelerinizi paylaşırsanız çok memnun olurum.
|
|
|
|
|
|
|
Merhabalar, İşçilik alacağına ilişkin icra takibi başlatacağım.
2023 mayıs ve haziran ayında mevduata uygulanan en yüksek faizi en doğru bir şekilde nereden öğrenebilirim?
UYAP’taki hesaplama sistemi doğru mudur herhangi bir şikayete uğramak istemiyorum
Teşekkürler.
|
|
|
|
|
Yazan : ardkr71,
Tarih : 03-06-2025 16:31
|
İyi günler meslektaşlarım,
Müvekkilim boşanma aşamasında ve davası derdest halde. Eşlerin tapu da müşterek 1/2 hisseli evi var. 2023 depreminde ev ağır hasar alıyor ve AFAD depremden dolayı diğer eşin banka hesabına kira ve barınma yardımı olarak 7.000 tl gönderiyor. Müvekkilim başvurmasına ve talepte bulunmasına rağmen tüm meblağ diğer eşin hesabına yatıyor. Eşi de bu parayı müvekkilime vermiyor ve müvekkilimde başka bir ev de kira da oturuyor.
Bu alacak için takip başlattık ve itiraz üzerine durdu. Bu durum da bunun için itiraz iptali davası açmayı düşünüyoruz. Sizce bu durumun akıbeti ne olur? müvekkilin bu meblağ üzerindeki hukuki hakkı sizce nedir? yardımcı olabilirseniz sevinirim.
İyi çalışmalar herkese...
|
|
|
|
|
|
|
Merhaba sayın meslektaşlarım. Bir konuda bilgi ve tecrübelerinizi paylaşmanıza ihtiyacım var
Müvekkilim yaklaşık 2 yıl önce hobi bahçesi adı altında bir kooperatiften hisse satın almış. Noterde yapılan hisse devir sözleşmesinde, devre konu alan açıkça belirtilmiş (*** ada, *** parsel, *** nolu alan olarak) Ancak, daha sonra bu alanın aslında kooperatife ait olmadığı ortaya çıkıyor. Hisse devrinden önce bu taşınmaza ilişkin bir Tapu iptal tescil (önalım) davası açılmış ve dava kapsamında ihtiyati tedbir kararı bulunmakta. ( dosya istinafta ) Buna rağmen noterde herhangi bir sorun yaşanmadan devir işlemi gerçekleşmiş. Ayrıca, Müvekkile başlangıçta çevre düzenlemesi, altyapı ve benzeri bazı imkanların sunulacağı vaad edilmesine rağmen bugüne kadar somut hiçbir faaliyet yapılmamış, müvekkil çeşitli bahanelerle bugüne kadar oyalanmış.
Nasıl ilerleyeceğimi bilemedim açıkçası. Bu durumda müvekkilin yaptığı ödeme bedelinin iadesi mümkün müdür? Takip açmak uygun olur mu yoksa dava açmak mı gerekir?
Cevaplarınız için teşekkürler.
|
|
|
|
|
|
|
İşçi 2019 yılında iş akdinin feshi nedeni ile işe iade davası açıyor ve kazanıyor.ise iade 2023 de bam da onanmış.kalem hala kesinleşme yapmamış.
Kesinleşme talep edilip isyerine yasal sürede işe başlatma talep edeceğiz muhtemelen talep red olacak.
Bu durumda ise başlatılmama nedeni ile açacağimiz
5 aylık+ 4 aylık tazminat+ kıdem ihbar tazminatı davasında ( kıdem ve ihbar tazminatı zamanaşımı başlangıç tarihi nedir ?
Fesih tarihi 2019 ise zamanaşımı oluştu.
İşe iade talebi ile işyerine basvurunun reddi kararı ise istem zamanaşımına uğramıyor
Net bir karar bulamadım yardım rica ediyorum
|
|
|
|
|
Yazan : av.sa,
Tarih : 02-06-2025 10:14
|
Müvekkilin annesi ölmeden önce uhdesinde bulunan 9 adet taşınmazı ölümünde önceki son 5 yıl içinde(2020-2025) farklı tarihlerde diğer kızına verdiği vekaletname ile bazı taşınmazları torunu D.E'ye bazı taşınmazları ise 3.kişilere düşük bedellerle satmış ve murisin ölüm tarihi itibarıyla terekede hiçbir gayrimenkulü kalmamış.
Taşınmazlardan iki tanesi, murisin diğer kızına vermiş olduğu vekaletname ile 2024 yılı içinde aynı bedelle(100.000 TL) farklı iki kişiye satılmış.:
*Bu kişilere doğrudan muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve olmadığı takdirde tenkis davası açılabilir mi?
Taşınmazlardan diğer iki tanesi 2022 tarihinde önce torun D.E'ye satılmış. Torun D.E taşınmazlardan ilkini 2023 Tarihinde düşük bir bedelle 3.kişi S.Y' e, diğerini ise 2024 tarihinde yine düşük bir bedelle 3. kişi Ç.U'ya satmış.:
*3. kişilerin niyetlerine ilişkin tanık vs. hiçbir bilgi yok elimizde bu kişilere muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve olmadığı takdirde tenkis davası açılabilir mi? Cevap hayırsa bu olayda tenkis davası kime karşı açılabilir?
*Yoksa hiç riske atmadan torun D.E'ye karşı sebepsiz zenginleşme kaynaklı tazminat davası mı açılmalıdır? Cevap evetse; dava değeri taşınmazın satış tarihindeki değeri midir yoksa dava tarihindeki değer midir? Bu dava dava şartı arabuluculuğa tabi midir? Belisiz açılabilir mi?
|
|
|
|
|
|
|
Merhaba meslektaşlarım,
İcra takibinde borçlunun bir bankasına haciz müzekkeresi gönderdik, bankada mevcut olan bakiyesi haciz edildi, başkaca herhangi bir haciz veya rehin yoktu.
Akabinde bankaya hacizli parayı dosyaya göndermesi için talepte bulunduk ancak banka cevap vermedi. Tekid yazısı yazdık banka buna da cevap vermedi. 08.05.2025 tarihinde haczedilen paraya hala erişemedik.
Şu halde hızlı çözüm öneriniz var mıdır? İİK 357 uyarınca şikayet etmek aklıma geliyor sadece.
|
|
|
|
|
|
|
merhabalar;
toplamda 8 dönümden az bir bahçe var. 3 kardeş arasında elbirliği mülkiyetinde olan bu yer 20 yıl öncesinde 3 kardeş arasında fiili olarak bölünüyor. Hissedarlardan biri vefat edince diğer kardeşler biz bölmedik diye mürasçıların bahçe kullanımı engellemeye çalışıyorlar. Bahçedeki yetişmiş ağaç türleri farklı, bir hissedar ile arasında duvar var, köy yoluna cephesi olan bahçede bölünen yerlerin ayrı yolları var.(bir ceza davasında fiili bölünmeye ilişkin bilirkişi raporu var, ) Şimdi bir hissedar vefat edince diğerleri mirasçıların işçilerini bahçeye özel mülkümüz diyerek almıyorlar. Bu durumda suç duyurusu mu yapmak gerekir? kolluk marifetiyle mi bahçe bakımı yaptırılabilir? Hukuki dava yollarında ne kullanılmalı? fiili taksimin 20 yıl sonra kabul edilmemesi tapuyua tescil talebini etkiler mi? fiili taksim tapuya şerh edilebilir mi usulü nedir ? bu konularda yardımcı olablirseniz sevinirim. şimdiden teşekkürler
|
|
|
|
|
|
|
Merhaba saygıdeğer meslektaşlarım.
Müvekkilim, 10.03.2025 tarihinde icra yoluyla bir TARLA vasfındaki taşınmazı izaleyi şuyu sonrası ihale ile satın alarak tapu devrini gerçekleştirmiştir. Taşınmazda, satış öncesinde eski maliklerle yapılmış yazılı bir kira sözleşmesine dayanarak ÇKS kaydı bulunan bir 3. kişi (eski kiracı) fiilen bulunmaktadır.
Satıştan sonra satış memurluğuna tahliye talebinde bulunulmuş ancak “konut/çatılı işyeri” olmadığı gerekçesiyle memurlukça işlem yapılmamıştır. Bizde kendisine noter kanalıyla ihtar göndererek tarlayı boşaltmasını kira sözleşmesini tanımadığımızı belirttik.
Sizce burada kira ilişkisi devam mı eder? Yoksa asliye hukukta ecri misil ve müdahalenin men i istenebilir mi? Mahkeme kira ilişkidi var diyerek dava reddeder mi? Bu kişiyi nasıl bu taşınmazdan tahliye ederek kira alabiliriz? Cevaplarınız için şimdiden çok teşekkür ediyorum.
|
|
|
|
|
|
|
|
Merhabalar, başlattığımız örnek 13 icra takibine borçlu tarafından kendisi ile yapılan kira sözleşmesi ile takibe konu kira sözleşmesi arasında farklılık bulunuyor şeklinde itirazda bulunulmuştur. İfade tam olarak bu şekilde olup imza itirazı bulunmayıp esasen kontrat birbirinin aynısıdır. Bu durumda itirazın kaldırılması yoluna başvurulabilir mi kararsız kaldım. İcra Hukuk Mahkemeleri dar yetkili olsa dahi hakim tarafından iki kontratın birbirinin aynısı olduğu ve imza itirazı bulunmadığından bahisle itirazın kaldırılmasına karar verilebilir mi? Bu konuda görüşlerinizi bekliyorum.
|
|
|
|
|
|
|
|
Merhaba meslektaşlarım, evet sonunda başıma geldi. Beta sürümünde yaşanan aksaklıklar ve eimza sorunları derken son günü kaçırdım. Ceza 6 ay 22 gün hapis cezası. Karar celsesine müdafi olarak ben katıldım, sanik katılmadı. Sanığa gerekçeli karar tebliğ edilmedi. Yargitay ceza genel kurulunun mudafiye yapılan tebligatın sanığa yapılmış kabul edemeyeceğini içtihat eden kararını sundum,amacım kararı sanığa tebliğ ettirip yeni bir istinaf hakkı kazanmak. Eski hale getirme dilekcesi verdim, beta sürüm hata ekran görüntülerini sundum. Eski hale getirme dilekcem muhatap merciinin istinaf olması sebebiyle reddedildi, aynı dilekçede infaz durdurma da talep etmiştim o da reddedildi. Hakim 5 yılı altı cezalara sanığa tebliğ etmem zorunlu değil diyor. Getirdiginiz ictihat beni baglamaz diyor. Eski hale getirme talebim reddedilince red kararina itiraz ettim. İtiraz mercii ağır ceza, tevzi olan ağır cezaya gittim biz tüm kararları hem asile hem de mudafiiye tebliğ ediyoruz diyor. Yani iki kalem iki farklı uygulama. Şimdi kafam karıştı, asliye ceza diyor ki itiraz mercii agır ceza bir karar versin karar kesinlesirse eski hale getirme yonunden dosyayi istinafa gondericem diyor.Ancsk ben daha karari istinaf etmedim. Kararı asil muvekkile yarın istinaf ettirmeyi, ben de sistem uzerinden mudafii sifatiyla bir istinaf daha yapmayı planliyorum. Sizce ne yapmaliyim
|
|
|
|