Mesajı Okuyun
Old 24-03-2010, 10:24   #2
Admin

 
Varsayılan

Malumunuz veçhile elektronik sözleşmenin kurulması için elektronik imza kullanılması zorunlu değil. BK.md 1 gereğince iradelerin uyuşması ile akit kurulmuş oluyor ve kanunen şekle bağlı akitler istisna elektronik sözleşmeler için de bu ilke aynen geçerli. Dolayısıyla sorunuzu öncelikle "elektronik imza" kısmını hariç tutarak düşünürsek, elektronik sözlü akit kurulabileceği sonucuna ulaşırız, zira elektronik akitlerin hepsi yazılı değildir. İrade beyanlarının dijital/elektronik ortamda yazılı değil farklı bir biçimde iletildiği her platformda kurulan sözleşme "elektronik sözlü sözleşme" olacaktır diye düşünüyorum. Örnek vermek gerekirse, popüler internet sesli görüşme programlarından biri olan "skype" kullanılarak yapılan akitler veya giderek yaygınlaşmaya başlayan "IP Telefon" / "İnternet Telefon" kullanılarak akdedilen sözleşmeler kanaatimce elektronik sözlü sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler sözlüdür (veya yazılı değildir de diyebiliriz!) zira ses iletişimi ile yapılmaktadır. Bu sözleşmeler aynı zamanda elektroniktir (dijitaldir) zira irade beyanları elektronik (dijital) olarak karşı tarafa iletilmektedir.

Öte yandan telefon ile kurulan akitlerin tamamı dahi (belki?) elektronik sözlü akit olarak adlandırılabilir. Telefon teknolojisinin nasıl çalıştığından tam emin değilim ancak tahminim telefon santrallerinde de artık sesin öncelikle "dijital veri"ye çevrilip karşı tarafa o şekilde iletildiği yolunda. (En azından cep telefonu şebekelerinin bu şekilde çalıştığını tahmin ediyorum). Eğer bu tahminim doğruysa telefonla yapılan tüm akitler de elektronik akit sınıfına giriyor demektir ve bu bağlamda elektronik sözlü sözleşmeler olacaktır. Eğer telefon santralleri ses verisini teknik anlamda dijitalleştirmiyorsa o zaman bu durum şu anda geçerli değildir ancak en azından yakın gelecekte geçerli olacağını olacağını söylemek çok kuvvetli bir tahmin olur.

Sizin asıl sorunuz olan "ses kaydının elektronik imza ile karşı tarafa gönderilmesi" konusuna gelecek olursak, bu şekilde kurulacak bir sözleşmenin "elektronik sözlü sözleşme" olacağı kanaatinde değilim. Zira bir sözleşmeyi yazılı veya sözlü yapan unsur "kabul" veya "icabın" şeklidir, bunun dışındaki iletişimin şekli değil. Elektronik imza kullanılan durumlarda "kabul" ve "icap" elektronik imza atılması ile gerçekleşmektedir ve elektronik imza da bir sözleşmeyi "yazılı" hale getirdiği için (Bkz. 5070 sayılı kanun madde 5) elektronik imza kullanılan her durumda sözleşme otomatik olarak yazılı bir sözleşme haline gelecektir diye düşünüyorum.

Ancak durumu daha da karıştırmak istersek irade beyanlarından birini sözlü, diğerini yazılı iletebilir ve bu durumda ne olacağını düşünebiliriz: Örneğin ben sizinle skype üzerinden konuşurken "Benim bir internet mağazam var, oradaki X malı size Y-TL'ye satarım, kabul ediyorsanız, şu adresi ziyaret edip oradaki elektronik sözleşmeyi elektronik imzanız ile onaylayın" demiş olabilirim (icap), siz de aynı anda gidip elektronik imza ile bu sözleşmeyi akdetmiş olabilirsiniz (kabul). Şimdi irade beyanlarından biri sözlü, diğeri yazılı oldu, sözleşme sözlü mü, yazılı mı?

Burada diyebilirsiniz ki: "sizin icabınız bana skype'da X malı satmayı teklif etmeniz değildir, benim imzaladığım elektronik sözleşmedeki beyanlarınızdır, dolayısıyla bu sözleşmede hem icap hem kabul yazılıdır", ben de itiraz etmem. Ama bu savunmanın yapılamayacağı şu örnek de verilebilir: Ben sizinle skype'da konuşurken size "X malı, Y-TL'ye satmayı öneriyorum" diyebilirim, siz cevap vermeden hat kesilir. Ben de size hemen bir eposta yazıp (veya MSN'den mesaj atıp) "kabul ediyorum" diyebilirim ve akit kurulur. Şimdi irade beyanlarından biri sözlü, diğeri yazılı, peki akit sözlü mü, yazılı mı?