Mesajı Okuyun
Old 15-01-2015, 15:41   #6
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Av.Bedia,
Alıntı:
Yazan Av.Bedia
Sayın meslektaşım, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil-mümkün olmadığı takdirde taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin ödenmesi talepli açılan bir davada, sözleşmenin geçersiz olduğu gerekçesiyle tapu iptal ve tescil yönünden davanın reddine karar verilip, tazminat yönünden de davanın kısmen kabulü ile taşınmazın değerinin ödenmesine karar verilirse(ki aslında sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda yalnızca ödenen bedelin iadesine karar verilebilir) Mahkemece davalı lehine tek bir maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru mudur sizce?
Somut olayınızın ayrıntılarına vakıf olmamakla birlikte Yargıtay'ın sadece ödenen bedelin iadesi kuralına tasfiyede tanıdığı istisnanın sebebi için:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=15489
Alıntı:
Yazan Yargıtay HGK
...Hukuken geçersiz sözleşmeler, haksız iktisap kuralları uyarınca tasfiye edilir iken denkleştirici adalet kuralı hiçbir zaman gözardı edilmemelidir. Bu husus hem hakkaniyetin hem de gerçek adaletin bir gereğidir. Bu bakımdan iadeye karar verilirken satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması ve o şekilde iadeye karar verilmesi uygun olacaktır... burada denkleştirme yapılırken bir hususa daha dikkat edilmelidir. İade alacaklısının geçersiz sözleşmenin ifa edilmeyeceğini öğrendiği tarihin de iade kapsamını tesbitte önemli olduğu unutulmamalıdır. Zira geçersiz sözleşmenin artık ifa edilmeyeceğini bile bile haksız zenginleşmenin iadesini istemeyen alacaklı, zararının artmasına kendisi sebep olacağından bu artan zararını iade borçlusundan isteyememelidir...

Vekalet ücreti konusunda Sayın Bozoğlu'na katılıyorum.
Tabii reddedilen miktar da önemli (AAÜT m.13). Örn: 12.500 TL'nin reddinde 12.500X%12=1.500 TL hesabı ile maktu vekalet ücretine hükmedilmiş olabilir...