Mesajı Okuyun
Old 01-10-2014, 12:55   #2
Av.Nehir

 
Varsayılan

Aşağıdaki karar belki size yardımcı olabilir.

T.C.
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ

Esas No. 2011/11992
Karar No. 2011/14535
Tarihi 24.10.2011

İLGİLİ MEVZUAT
5510-SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU/86.8


6100-HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU/124/59/60



KAVRAMLAR
ÇALIŞMANIN TESPİTİ
MECBURİ DAVA ARKADAŞLIĞI

ÖZET
DAVAYA KONU SOMUT UYUŞMAZLIK, 5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNUN 86. MADDESİNİN 8. FIKRASINA DAYALI HİZMET TESPİTİ İSTEMİNE İLİŞKİN OLUP, HİZMET TESPİTİ DAVALARINDA İŞVEREN VE SOSYAL GÜVENLİK KURUMU ARASINDA ( PASİF ) MECBURİ DAVA ARKADAŞLIĞI BULUNMAKTADIR. İŞVEREN İLE BİRLİKTE YASAL HASIM OLAN SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNUN DAVALI OLARAK KATILIMI SAĞLANARAK SAVUNMASI ALINIP, ONUN GÖSTERECEĞİ DELİLLER DE TOPLANDIKTAN SONRA HASIL OLACAK SONUCA GÖRE BİR KARAR VERİLMESİ GEREKİR.

Davacı, davalı şirketin yapımını üstlendiği "Kurtlar Vadisi-Filistin" isimli sinema filminin İskenderun Limanında bulunan Mavi Marmara isimli gemideki çekimlerinde 30.09.2010-01.10.2010 tarihleri arasında figüran oyuncu olarak hizmet akdiyle çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, hizmet akdinin zaman ve bağımlılık unsuruyla birlikte gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
KARAR : Maddi hukuka göre, bir hakkın birden fazla kimse tarafından birlikte kullanılması veya birden fazla kimseye karşı birlikte ileri sürülmesi ve tamamı hakkında tek hüküm verilmesi gereken hallerde, mecburi dava arkadaşlığı vardır ( 6100 sayılı HMK m.59 ). Başka bir anlatımla, bir hakkın birden fazla kişi tarafından birlikte veya birden fazla kişiye karşı kullanılmasının zorunlu olduğu hallerde, bu hak dava konusu edildiği zaman o hakla ilgili birden fazla kişi zorunlu dava arkadaşı durumundadır.
Davalılar arasında ( pasif ) mecburi dava arkadaşlığı bulunması halinde, davacı, bütün davalılara karşı birlikte dava açmak zorundadır. Bu yön, 6100 sayılı HMK'nun 60. maddesinde; "Mecburi dava arkadaşları … aleyhine birlikte dava açılabilir" denilerek norma bağlanmıştır. Davalı sıfatı mecburi dava arkadaşlarının tümüne aittir. Davanın bütün mecburi dava arkadaşlarına karşı değil de bunlardan birine veya birkaçına karşı açılmış olması halinde davada sıfat sorunu ortaya çıkacaktır. Ancak bu halde, dava sıfat yokluğundan hemen reddedilmemeli, belirtilen eksikliğin giderilmesi yönünde bir talebin bulunması ve dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesinin kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığının anlaşılması halinde, hakim, HMK'nun 124. maddesinin 4. fıkrasında açıklandığı üzere, karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul ederek, davayı diğer mecburi dava arkadaşına da teşmil ederek, yargılamaya devam etmelidir.
Davaya konu somut uyuşmazlık, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 86. maddesinin 8. fıkrasına dayalı hizmet tespiti istemine ilişkin olup, hizmet tespiti davalarında işveren ve Sosyal Güvenlik Kurumu arasında ( pasif ) mecburi dava arkadaşlığı bulunmaktadır. İşveren ile birlikte yasal hasım olan Sosyal Güvenlik Kurumunun davalı olarak katılımı sağlanarak savunması alınıp, onun göstereceği deliller de toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 24.10.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.