Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

boşandıktan sonra yardım nafakası

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 13-10-2009, 10:17   #1
avgubse

 
Varsayılan boşandıktan sonra yardım nafakası

arkadaşlar anlaşmalı boşanmada eşlerin birbirlerinden nafaka talep etmeyecekleri yazılırsa daha sonra bir eş yoksulluğa düştüğünde şartlar oluşsa dahi diğer eşe başvuramaz mı? bir de anlaşmalı boşanma protokolüne çocuğun yurt dışına çıkartılabileceğini eğer çıkarsa baba ile şahsi ilişki tesisinin şu şekilde olacağı şeklinde bir şey yazılabilirmi teşekkürler..
Old 13-10-2009, 11:31   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Anlaşmalı boşanmada yoksulluk nafakası talebi yoksa daha sonra talep edilemiyor.Protokolü istediğiniz gibi düzenleyebilirsiniz ama hakim bunu inceleyecek, bu davada resen inceleme yetkisi olduğundan mevzuata aykırı uzlaşmaları değiştirebilecektir.
Old 13-10-2009, 11:36   #3
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Merhaba

Boşanma kararının kesinleşmesinden sonraki bir yıl içinde boşanmaya bağlı haklar zamanaşımına uğramaktadır.Yasada zamanaşımı diye belirtilmiş olduğundan bu süre geçtikten sonra ( nafakadan feragat edilmemiş ise)nafaka talep edildiğinde davalı ,zamanaşımı itirazında bulunmaz ise davanın görülebileceği düşüncesindeyim.

Alıntı:
TMK MADDE 178.- Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.


Boşanan eşin diğer eşten talep edebileceği nafakanın mesajda belirildiği gibi "yardım" nafakası olmadığını,yoksulluk nafakası olarak söylemenin uygun olcağını düşünüyorum.
Old 13-10-2009, 11:40   #4
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/8440
K. 2004/9335
T. 20.9.2004
• ANLAŞMALI BOŞANMA ( Unsurlarından Biri de Tarafların Boşanmanın Mali Sonuçlarında da Anlaşmış Olmaları Gereği )
• YOKSULLUK NAFAKASI ( Anlaşmalı Boşanma Esnasında Talep Edilmemişse ve Karar Yoksulluk Nafakasını İçermiyorsa Taraflar Açısından Kesin Hüküm Oluştuğundan Sonradan İstenemeyeceği )
• KESİN HÜKÜM ( Anlaşmalı Boşanma Esnasında Yoksulluk Nafakası Talep Edilmemişse ve Karar Yoksulluk Nafakasını İçermiyorsa Taraflar Açısından Oluştuğu - Sonradan Yoksulluk Nafakası İstenemeyeceği )
4721/m.134/3,175
ÖZET : Anlaşmalı boşanmanın unsurlarından biri de tarafların "boşanmanın mali sonuçlarında da" anlaşmış olmalarıdır. Mali sonuçlar yoksulluk nafakasını da kapsamaktadır. Anlaşmalı boşanma esnasında yoksulluk nafakası talep edilmemişse ve karar yoksulluk nafakasını içermiyorsa, taraflar açısından kesin hüküm oluştuğundan sonradan yoksulluk nafakası istenemez.
DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalıdan 6.9.2001 tarihinde boşandığını, boşanma sırasında yoksulluk ve iştirak nafakası istemediğini, ancak boşanma neticesinde yoksulluğa düştüğünü ve geçimini sağlamakta zorlandığını iddia ederek müşterek çocuk için aylık 100.000.000 lira iştirak nafakası, kendisi için aylık 50.000.000 lira yoksulluk nafakası bağlanmasını talep ve dava etmiştir.

Davalı, davacıdan terk nedeniyle boşandığını, kendisinin de ekonomik durumunun iyi olmadığını, velayetin kendisine verilmesini savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 50.000.000 lira yoksulluk nafakası ile 25.000.000 lira iştirak nafakasının tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.

Ancak, davalının terk nedeniyle açtığı boşanma davasının duruşmasına gelerek evlilik birliğini yürütmek istemediğini söyleyerek nafaka istemeksizin boşanmayı kabul eden davacı, ayrılmada daha az kusurlu olduğunu ispat etmediği gibi, TMK.nun 134/3. maddesinde düzenlenen anlaşmalı boşanmanın unsurlarından biri de tarafların "boşanmanın mali sonuçlarında da" anlaşmış olmalarıdır. Mali sonuçlar yoksulluk nafakasını da kapsamaktadır. Anlaşmalı boşanma esnasında yoksulluk nafakası talep edilmemişse ve karar yoksulluk nafakasını içermiyorsa, taraflar açısından kesin hüküm oluştuğundan sonradan yoksulluk nafakası istenemez.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.09.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Old 13-10-2009, 11:44   #5
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Alıntı:
Anlaşmalı boşanmada yoksulluk nafakası talebi yoksa daha sonra talep edilemiyor.

Burada farklı düşünüyorum.

Eğer anlaşmalı boşanma protokolünde talep olmadığı gibi nafakadan açıkça feragat da yoksa ve hüküm kısmında "bu konuda karar vermeye yer olmadığı "yönünde karar verilmiş ise bir kesin hüküm ile karşılaşma ihtimali bu durumda ortadan kalkmaktadır..

Bu nedenle ilamım hüküm kısmının bu tür talep ve davanın kaderini belirleyeceği kanısındayım.
Old 19-04-2012, 14:02   #6
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

Sevgili meslektaşlarım şu an uygulama ne yönde; anlaşmalı olarak boşanan taraflar (feragat etmeksizin) taleplerinin olmadığını beyan ederlerse ve hakim bu hususta karar vermeye yer olmadığı şeklinde hüküm kurar ise; boşanma sonrası 1 yıllık sürede yoksulluk nafakası istenebiliyor mu?
Velayet ve nafaka davası açıyorum da, iştirak nafakasında sorun yok ancak yoksulluk nafakasına ilişkin Kısmi red yemek istemiyorum Kolay gelsin


*** En nihayetinde 6100 HMK ile artık hakların saklı tutulmasına gerek kalmamaktadır. Bu bağlamda açıkça feragat yada sulh beyanları yoksa bu protokol ile mali konularda da anlaşılmış olma hususunu boşanma öncesi durumlar için değerlendirmek gerektiği kanaatindeyim.

Öte yandan yoksulluk öngörülebilinecek bir durum olmaya bilir. Sosyo ekonomik faktörler söz konusu. Mahkemenin inceleme neticesinde esastan bir karar vermesi gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda Boşanma davası sonrası yoksulluk nafakası talebinin usuli kazanımı diğer tarafın mağduriyetini daha da arttıracaktır.

Ve bir husus daha var kafamı kurcalayan; protokolde "maddi manevi tazminat ile nafaka ve eşya talebim yoktur" diyen tarafın anlaşmalı boşanma duruşmasında da bu durumu tekrar etmesi neticesinde hakimce "Bu hususta karar verilmesine yer olmadığına dair" hükmü sonrası ayrıca bir ZİYNET davası açılabilinir mi?

Her ne kadar ziynet de bir eşya ise de evlilik birliği daha doğrusu MAL REJİMİNE tabi bir mal/eşya değildir.
Acil fikir ve görüşlerinize ihtiyacım var kısacık da olsa cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Boşandıktan sonra evden hak sahibi olabilir miyim? DEMRE Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 05-10-2009 19:30
Yardım Nafakası Davasında, Sondan Bir Önceki Duruşmada Davacı Lehine Tedbir Nafakası üye15184 Meslektaşların Soruları 3 03-07-2008 23:41
Boşandıktan sonra nafaka neden bağlanır? Ekin EKŞİ YILMAZER Hukuk Sohbetleri 5 23-06-2008 09:12
Nasıl Boşanabilirim?Boşandıktan Sonra Ne Zaman Evlenebilirim? ARDA_06 Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 06-05-2008 22:50
boşandıktan 5 yıl sonra nafaka, tazminat davası açılabilirmi? Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 15-09-2007 11:08


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04592991 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.