SSK Emekli Maaşından Yapılan Kesintilerin İadesine İlişkin Tüketici Mahkemesi Kararı

Kesinleşen icra takibi nedeniyle borçlunun SSK' dan almakta olduğu emekli maaşı üzerine hacizkonulmuş, İcra Mahkemesi Kararı ile konulan bu haciz kaldırılmıştır. Haczin kaldırılmasına kadarki süreçte yapılan kesintilerin iadesine (istirdadına) yönelik olarak Tüketici Mahkemesinde dava açılmış ve Tüketici Mahkemesi de yapılan kesintileri bilirkişiye hesaplatarak davanın kabulüne ve ....-TL' nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir. Kararı icra takibine konu etmek istediğimizde İcra Müdürü kararın kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceğinden bahisle takibi almadı.
Sorun şu:
1-Tüketici mahkemesinin bu kararının icra takibine konulabilmesi için kesinleşmesi gerekir mi (Bu konuda Yargıtay kararı var mı)
2-Mahkeme kararı icra takibine konu edildiğinde davalı (alacaklı) takas definde bulunabilir mi (Bu konuda Yargıtay Kararı var mı)
Şimdiden cevap verecek herkese teşekkür ederim.
Saygılarımla

Neden tüketici mahkemesinde dava açılmış ve karar verilmiş anlayamadım.

İhtilaf Tüketici Yasasından kaynaklanıyorsa (örneğin tüketici kredisi gibi..) davanın Tüketici Mahkemesinde açılmış olması doğrudur.

4077 SK.nda Tüketici Mahkemelerinin kararlarının infazı için kesinleşme şartına yer verilmemiştir.Kanunda basit yargılama usulüne atıf vardır.

BK 123.maddeye göre "Nafaka ve iş ücreti gibi borçlunun ve ailesinin iaşesi için mutlak surette zaruri olup hususi mahiyeti itibariyle fiilen alacaklının eline verilmesi icap eden alacaklar" takas ile ıskat edilemez.

Ben de tam olarak bu hususta değerli meslektaşlarımın görüşünü merak ediyorum. Bana da bu şekilde bir alacak davası açmam için bir müvekkilim başvurdu. Birlikte yaşadığı kişiler tarafından kandırılıp, kredi kartı, kredi vs başvurusunda bulunmuş tüm bankalardan ve bu kartları o kişiler kullanmış. Ancak geriye ödenmeyince müvekkilim üzerinden bankalar takibe geçmişler. SSK'dan alınan maaşa sıra ile haciz konulmuş ve İcra Mahkemesine başvuru sonrası kesilmeler durmuş. Başvuruya kadar olan dönemdeki kesilmeleri geri alalım istiyor. Açıkçası bu durum benim hukuk mantığıma uymadı çünkü bir nevi bile isteye bu noktaya gelmiş gibi hissettim. Haklı ve alacaklı olan bankaya karşı alacak davası açmak uygun olmaz diye düşündüm. Bu hususta benim gibi düşünenler var mı merak ediyorum. Paylaşırsanız sevinirim. Saygılar..

peki bu haciz işlemi ne zaman tesis edilmiş..emekli maaşlarına haciz konulamayacağına ilişkin madde çıkalı çok olmadı. burada bir soru daha çıkıyor karsımıza, ilgili madde çıkmadan önce sıraya konan hacizler açısından durum ne olacak?