Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Dava dilekçesinin iptali

Yanıt
Old 06-12-2010, 18:57   #1
avukat83

 
Varsayılan Dava dilekçesinin iptali

Cevap verecek meslektaşlarıma şimdiden teşekkürler.
Müvekkil aleyhine başlatılan icra takibine itirazı avukatı olarak ben yaptım ve dosyaya vekaletnamemi sundum. Alacaklı itirazın iptali için sulh hukuk mahkemesinde dava açtı ancak dava dilekçesinde davalı olarak müvekkil gösterilmiş( vekil gösterilmemiş) ve dava dilekçesi müvekkile tebliğ edilmiştir. Bir çok Yargıtay kararında icra takibine itirazın vekil aracılığıyla yapılması durumunda itirazın iptali istemiyle açılan davalarda tebligatın vekile yapılması gerektiğinden bahsediliyor. Yine HUMK md. 179 uyarınca dava dilekçesinde tarafların ve varsa yasal temsilci veya vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerinin bulunması gerektiği belirtiliyor. Bu durumda ilk itiraz olarak dava dilekçesinin - yasal unsurları taşımadığından bahisle- iptali talep edilebilir mi?
Old 06-12-2010, 21:16   #2
tangela

 
Varsayılan

“Bir kimsenin umumi vekil olması müvekkilin talimatı olmadan bütün davaları takip etme zorunluluğunu ona yüklemez. İcra takibine maruz kalan borçlu vekil marifetiyle takibe itiraz etmiş olsa dahi, itiraz üzerine duran icra takibine devam için alacaklının açtığı itirazın iptali davası bakımından borçlunun itiraz aşamasında tayin ettiği avukatın itirazın iptali davası için de yetkili olup olmadığı davanın açıldığı sırada belli olmadığından, itirazın iptali davası dilekçesinin vekile değil asile tebliği gerekir. Somut olayda dava dosyasına vekaletname ibraz etmeyen, itirazın iptali davasını takip konusunda yetkilendirildiği belli olmayan, icra dosyasına itiraz dilekçesi veren avukata yapılan tebligatla taraf teşkili usulen sağlanmamıştır. “(15.HD. 2.11.2004 T. E.2004/2041 K.2004/5550)


Saygılar
Old 06-12-2010, 21:20   #3
tangela

 
Varsayılan

İşinize yaramayan bir karar ama malesef durum bu.İtirazın iptali için vekile yapılması gerekmiyor.

Tebligat kanunun 11.maddesine göre “vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır.” (2.HD 05.05.2003 T. E.2003/5695 K.2003/6625)
Tebligat avukatın iş yeri adresine çıkarılmalıdır. Baro avukatın iş yeri adresi değildir. (HGK 6.02.1972 T. E.1972/2 -776 K.1972/99) Vekil yerine asile tebligat yapıldığında tebligat geçerli değildir. (HGK 2.7.2003 T. E. 2003/12-442 K. 2003/445 - HGK 10.12.1997 T. E.1997/8-854 K.1997/1056 )

“Vekille kendini savunan sanığa,ancak vekile bildirim tebligat olanağı bulunmadığı takdirde bildirim yapılabilir. “(Ceza Genel Kurulu 06.11.1989-1989/8-268-1989/338)11

Dava vekil vasıtasıyla takip ediliyorsa usul işlemlerinin tebliği asile değil vekile (buradaki vekil kavramı müdafi yi de kapsar) yapılır. Vekil varken asil adına çıkarılan tebliğ geçersiz olup, tebliğe bağlanan hukuki sonuçları doğurmaz.Vekile yapılan tebligat asile yapılmış sayılır. İstisnası mutlak asile yapılması öngörülen tebligatlardır. (yemin isticvap gibi) vekile yapılacak tebligat vekilin adresine çıkarılmalıdır. ‘………..barosu avukatlarından’ şeklinde adres yazılı tebligat evrakı Teb.K.m.9.hükmüne aykırı olduğu için bu şekilde yapılan tebligat hükümsüz olur. Tebligat kanunun 11.md.sine göre tebligat yapılabilmesi için vekilin vekaletnamesinin bulunması şartına bağlıdır. Bu sebeple vekaleti olmayan avukata yapılacak olan tebligatın geçersizliği sonucuna kolaylıkla varılır.

Eğer bir kimsenin birden fazla vekili (Avukatı) varsa,tebligatın bu vekillerden birine yapılmış olması yeterlidir Tümüne tebliğ zorunluluğu yoktur.Eğer tebliğ birden fazla vekile yapılmışsa,ilk yapılan tebliğ esas alınır ve işlemesi gereken süre bu tarihten itibaren işlemeye başlar.Yoksa diğer vekillere daha sonraki tarihte yapılan tebliğ ile yeni bir süre işlemeye başlamaz.( 2.HD 23.09.2003 T. E.2003/8205 K.2003/11923) Aksine düşünce, süre geçmesi nedeniyle diğer taraf yararına doğmuş hakları zedelemeye yol açar.(1.HD 08.03.1994 T. E.1994/7364 K.1994/2972)12Bu durum birden fazla vekilin aynı zaman dilimi içinde görevli olmaları halinde uygulanır.Eğer birden fazla vekil değişik tarihlerde görev yapması söz konusu ise tebligat zamanında görevli vekile yapılması gerekir.
Old 07-12-2010, 16:04   #4
avukat83

 
Varsayılan

Yanıtınız için teşekkürler. Ancak Yargıtay'ın aksi yönde kararları da mevcut.( Dava, itirazın kaldırılması ve tahliye istemidir. İcra kovuşturmasına karşı itiraz borçlu vekili tarafından yapıldığına göre, İcra Mahkemesince tebligatın Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi hükmü uyarınca vekile gönderilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden borçlu asile tebligat yapılarak hüküm kurmak doğru olmadığından bozulması gerekir. 6HD, T. 24.09.2007, E. 2007/7994, K. 2007/9777)
Old 07-12-2010, 16:13   #5
tangela

 
Varsayılan

Ben bulamamıştım önemli olan işinize yarar karar bulabilmek. Kolay Gelsin
Old 07-12-2010, 16:16   #6
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Özgür METİN
Yanıtınız için teşekkürler. Ancak Yargıtay'ın aksi yönde kararları da mevcut.( Dava, itirazın kaldırılması ve tahliye istemidir. İcra kovuşturmasına karşı itiraz borçlu vekili tarafından yapıldığına göre, İcra Mahkemesince tebligatın Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi hükmü uyarınca vekile gönderilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden borçlu asile tebligat yapılarak hüküm kurmak doğru olmadığından bozulması gerekir. 6HD, T. 24.09.2007, E. 2007/7994, K. 2007/9777)

Nedenini itirazın iptali ile itirazın kaldırılması davalarının niteliğinde aramalı.
Bakınız: http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=18006
Old 09-12-2010, 19:56   #7
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Özgür METİN
Cevap verecek meslektaşlarıma şimdiden teşekkürler.
Müvekkil aleyhine başlatılan icra takibine itirazı avukatı olarak ben yaptım ve dosyaya vekaletnamemi sundum. Alacaklı itirazın iptali için sulh hukuk mahkemesinde dava açtı ancak dava dilekçesinde davalı olarak müvekkil gösterilmiş( vekil gösterilmemiş) ve dava dilekçesi müvekkile tebliğ edilmiştir. Bir çok Yargıtay kararında icra takibine itirazın vekil aracılığıyla yapılması durumunda itirazın iptali istemiyle açılan davalarda tebligatın vekile yapılması gerektiğinden bahsediliyor. Yine HUMK md. 179 uyarınca dava dilekçesinde tarafların ve varsa yasal temsilci veya vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerinin bulunması gerektiği belirtiliyor. Bu durumda ilk itiraz olarak dava dilekçesinin - yasal unsurları taşımadığından bahisle- iptali talep edilebilir mi?

Dava dilekçesinin iptali istenemez. Hakim, kendiliğinden dava dilekçesi ve duruşma gününün icra dosyasında vekaleti bulunan vekile tebliğine karar vermelidir. Bir icra takibine itirazın iptali davası, takibin uzantısı iş mahiyetindedir. Takibe karşı koyan vekilin, uzantı iş niteliğinde olan karşı koymanın kaldırılması davasında da vekillik edeceği (aksi ortaya konulmadıkça) varsayılmak zorundadır. Hakim tarafından bu husus atlanırsa, celse arası dilekçe ile talep ediniz. Saygılarımla.
Old 09-12-2010, 22:10   #8
Nuriye Değer

 
Varsayılan

Vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunluluğunu dikkat ederseniz İcra Mahkemesi bozma kararlarında ve 12.hd kararlarında rastlıyoruz. Zira icra dairesi ile merci hakimliği çok içiçe, haczin kaldırılması, istihkak, itirazın kaldırılması ve tahliye ,ihalenin feshi gibi davalarda istisnasız davalının icra dosyasındaki vekili dilekçede gösterilecek diye düşünüyorum.
Genel mahkemelerde açılan her türlü itirazın iptali,tahliye, menfi tespit gibi davalarda dilekçede icra dosyasındaki vekil yer almamalı, tebligatlar asile çıkmalıdır.
Bulursam içtihatta eklerim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
dava dilekçesinin davalı asile tebliği zorunlumudur? law in law Meslektaşların Soruları 12 17-10-2011 10:07
Dava dilekçesinin tebliğinden önce davanın ıslahı Av.Hülya Büyükoğlu Meslektaşların Soruları 1 12-08-2010 10:46
Hakaret içerikli bir dava dilekçesinin iptali mümkün müdür? rudy baylor Meslektaşların Soruları 2 31-03-2009 18:43
Humk 89 da dava dilekçesinin iptalinden sonra dava açma süresi ne zaman başlar? avkutluk Meslektaşların Soruları 5 06-02-2009 23:18
Tanıma'da dava dilekçesinin tercümesi mehmet sirn Meslektaşların Soruları 9 01-02-2009 12:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05289507 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.