Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

boşanmadan sonra cocugun ismi meselesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 03-02-2023, 12:29   #1
tangela

 
Önemli boşanmadan sonra cocugun ismi meselesi

müvekkilim hamileyken boşanıyor ve boşanma kesinleştikten sonra ortak çocugu dünyaya geliyor. Müvekkil cocuguna isim koyuyor ve sonrasında velayet davası ile cocugun velayetini de arıyor.

karşı taraf (velayet sahibi değil) isim tahsisi için dava actı

Velayet sahibi kişi sadece bu davayı açabilir diye biliyorum ayrıca emsal karar bulamadım

bilgisi olan varsa paylaşabilirseniz cok sevinirim
Old 04-02-2023, 12:28   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Anne ve babadan birinin başvuru ile,diğer kişi taraf olarak gösterilerek dava açılabilir. Tek başına dava açılması halinde diğerinin taraf olarak davaya katılması mahkemece sağlanır. Diye düşünüyorum.

"...Diğer taraftan 4721 sayılı TMK'nin 339/son maddesi, çocuğun adını ana ve babası koyar, hükmünü taşımaktadır.
Somut olaya gelince; adı değiştirilmek istenilen küçüğün anne ve babasının boşandıkları, küçüğün velayetinin davacı anneye verildiği, annenin de tek başına eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Taraflar boşanmış ve velayet davacı anneye verilmiş olsa da; bu durum eldeki davada dava dışı olan küçüğün babasının gerçekte onun babası olması durumu değiştirmez. Kaldı ki, velayet şartlarında daha sonradan oluşabilecek değişiklik nedeniyle velayetin babaya verilmesi de ihtimal dahilindedir. Yukarıda da belirtildiği üzere çocuğun adını anne ve baba birlikte belirlediklerinden değiştirilmesi talebini de yasal şartların oluşması halinde mahkemeden birlikte istemeleri gerekir. Anne ve babanın bu taleplerini birlikte yapmamaları veya değişiklik üzerinde anlaşamamaları halinde birinin başvurusu üzerine değerinin davada taraf olarak katılımı sağlanmalıdır. Taraf teşkiline ilişkin bu husus dava şartı olup, kamu düzenine ilişkin olmakla davanın her aşamasında mahkemece re’sen dikkat edilmesi gereken bir olgudur (Hukuk Genel Kurulu'nun 08.12.2010 tarihli ve 2010/18-643 Esas, 2010/648 Karar sayılı ilamı).
Mahkemece, yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan taraf teşkili sağlanmaksızın esasa ilişkin hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir." (8.HD. 09.12.2019 T. 2019/6290 E.2019/11048 K. )
Old 07-02-2023, 20:24   #3
Av. Erdem Akçay

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2016/26017
K. 2017/14036
T. 4.12.2017

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı baba, 21.09.2016 tarihinde doğan ortak çocuğa davalı annenin kendisine haber vermeksizin "..." adını koyduğunu, ortak çocuğun adına anne ve babanın uzlaşması ile karar verilebileceğini belirterek, Türk Medeni Kanununun 195. maddesine göre hakimin bu konuda müdahalesini talep ve dava etmiş, mahkemece; "5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun ilgili maddesine göre doğum bildiriminin anne tarafından yapılabileceği ve annenin ortak çocuğa tek başına ad koymasında yasal bir engel olmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Taraflara ait nüfus kaydı kapsamından; tarafların 13.09.2014 tarihinde evlendikleri, ortak çocuğun 21.09.2016 tarihinde doğduğu ve davalı annenin 28.09.2016 tarihinde nüfus müdürlüğüne başvurusu ile çocuğun adının "..." olarak nüfusa tescil edildiği anlaşılmaktadır.

Çocuğun adını ana ve babası koyar ( TMK m. 339/5). Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine dair önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi hâlinde, eşler ayrı ayrı veya birlikte hâkimin müdahalesini isteyebilirler. Hâkim, eşleri yükümlülükleri konusunda uyarır; onları uzlaştırmaya çalışır ve eşlerin ortak rızası ile uzman kişilerin yardımını isteyebilir. Hâkim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır ( TMK m. 195). Doğum bildirimi; veli, vasi, kayyım, bunların bulunmaması hâlinde çocuğun büyükana, büyükbaba veya ergin kardeşleri, yada çocuğu yanında bulunduranlar tarafından yapılır ( 5490 S.k m. 15/5).

Mahkemenin gerekçesine esas aldığı Nüfus Hizmetleri Kanununda çocuğun adının konulmasına dair bir düzenleme olmayıp, Kanunun 15/5. maddesinde doğum olayının bildirilmesi düzenlenmektedir. Yasal gerekçesi yukarda belirtildiği üzere; çocuğu diğer kişilerden ayıran onun kişi olarak ifade edilmesini sağlayan, aynı ailedeki kişileri birbirinden ayırt etmeye yarayan bir kavram olan çocuğun adını ana ve babası birlikte koyarlar. Ancak, ana ve babanın, velayet hakkının kapsamı içerisinde yer alan çocuğun adı konusunda anlaşmazlığa düşmeleri halinde, ana ve baba ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilirler. O halde; mahkemece tarafların gösterdikleri deliller usulüne uygun şekilde toplanıp taleple ilgili olarak, Türk Medeni Kanununun 195. maddesinde gösterilen usul çeçevesinde bir karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istenmesi halinde yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kazancı'dan alınmıştır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
hacizden sonra konulmuş rehnin önceliği meselesi Av.Gh Meslektaşların Soruları 0 18-07-2022 11:24
boşanmadan sonra mal paylaşımı Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 21-09-2020 09:29
evlendikten 60 gun sonra dogan cocugun soybaginin reddi davasinda DNA testi talebi hukukçu306 Meslektaşların Soruları 2 11-02-2014 13:01
Boşanmadan Sonra Feragat Av. Zeynep TÜFEKÇİ Meslektaşların Soruları 1 26-05-2008 16:06
Boşanmadan sonra nafaka Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 18-03-2007 18:50


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03992009 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.