Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

faiz baslangıcı ne zaman olur?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 28-11-2006, 20:37   #1
Av.Ayse E.

 
Varsayılan faiz baslangıcı ne zaman olur?

kamulastırma bedelının arttırımı davasında faız oranı nedır ve hangı tarıhten ıtıbaren ıstenebılır...
yasal faız oranı ve dava tarıhınden ıtıbarenmı...
yoksa baska bır oran ve tarihmı....
okudugum kararlarda anayasal faız oranı dıye bır ıbare gecıyo pekı bunun anlamı nedır...
sımdıden tesekkurler...ıyı calısmalar...
Old 28-11-2006, 20:58   #2
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Kamulaştırma bedelinin arttırılması diye birşey kaldı mı?
Anayasal faiz değil de kapitalizasyon faizi (anapara ) duymuş olmayasınız?

T.C.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/823
K. 2005/2874
T. 18.3.2005
• KAMULAŞTIRMA ( Bedelin Mahkemece Tespiti ve İdare Adına Tescil İstemi - Arazi Niteliğindeki Taşınmaza Gelir Metoduna Göre Üzerindeki Yapıya da Resmi Birim Fiyatları Esas Alınarak Değer Biçilmesi Gereği )
• DEĞER BİÇİLMESİ ( Arazi Niteliğindeki Taşınmaza Gelir Metoduna Göre Üzerindeki Yapıya da Resmi Birim Fiyatları Esas Alınarak Tespiti Gereği - Kamulaştırma Bedelinin Mahkemece Tespiti ve İdare Adına Tescil İstemi )
• KAPİTALİZASYON FAİZİ ( Belirlenmesinde Arazinin Azlığı Nüfusun Yoğunluğunun Etkisi - Kamulaştırma Bedelinin Mahkemece Tespiti ve İdare Adına Tescil İstemi )
2942/m.19
ÖZET : Dava, kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduna göre, üzerindeki yapıya da resmi birim fiyatları esas alınarak değer biçilmesi gerekir.

Kapitalizasyon faizi, Yargıtay içtihatlarına ve bilimsel verilere göre Türkiye genelinde %3 ve %15 arasında değişmekte olup, arazinin az, nüfusun yoğun olduğu Karadeniz sahil bandı gibi bölgelerde %3 oranında uygulanmaktadır.

Bu niteliklere göre değerlendirildiğinde, davaya konu yer açısından kapitalizasyon faizinin %5 oranında uygulanması gerekir.

DAVA : Taraflar arasında 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılamanın sonunda; Davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Davacı idare, dava konusu tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16. maddesinde sayılan kamu mallarından olmadığını tespit etmiş, taşınmazın zilyetlikle iktisap iddiasında bulunan davalının zilyetliğine mahkemece gazete ile yapılan ilan tarihinden itibaren 30 günlük süre geçirildikten sonra üçüncü kişiler tarafından itiraz edilmiştir.

Mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduna göre, üzerindeki yapıya da resmi birim fiyatları esas alınarak değer biçilmesi yöntem bakımından yasa hükümlerine uygundur.

Ancak;

Kapitalizasyon faizi, Yargıtay içtihatlarına ve bilimsel verilere göre Türkiye genelinde %3 ve %15 arasında değişmekte olup, arazinin az, nüfusun yoğun olduğu Karadeniz sahil bandı gibi bölgelerde %3 oranında uygulanmaktadır. Durağan bu niteliklerde bulunmadığından ve bu bölgelerden gelen dava dosyaları ile taşınmazın özelliklerine göre kapitalizasyon faizinin %5 olacağı gözetilmeden daha düşük oranda kabulü ile taşınmaza fazla değer biçilmesi, doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'nın 428. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ), peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde davacıya geri verilmesine, 18.03.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Old 28-11-2006, 21:13   #3
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

sayın ısıl hanım oncelıkle ılgınızden dolayı cok tesekkurler...

bu dava yenı kanuna tabı degıl o bakımdan kamulastırma bedelının arttırımı davası soz konusu ...

anayasal faiz yazıyor ınanın...ama ne anlama geldıgını cozemedım bır turlu...

ıstenebılecek faız bedel arttırım tarihinden ıtıbaren yukseltılen bedele isleyecek yasal faız %9 mu olacak acaba yoksa baska bır oranmı bundan emın degılım

tekrar tesekkurler....iyi calısmalar
tekrar
Old 28-11-2006, 21:16   #4
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Ayşe Hanım,
Acaba bu kastedilmiş olabilir mi, anayasal faiz ile?

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/4316
K. 2002/5258
T. 15.3.2002
• KAMULAŞTIRMA BEDELİ ( Anayasa 46. Madde Değişikliği - Kamu Alacakları İçin 17.10.2001 Tarihinden İtibaren En Yüksek Faiz Uygulanması )
• KAMU ALACAKLARI ( Kamulaştırma Bedeli/17.10.2001 Tarihinden İtibaren En Yüksek Faiz Uygulanması - Anayasa 46. Madde Değişikliği )
• FAİZ ( Anayasa 46. Madde Değişikliği - Kamu Alacakları İçin 17.10.2001 Tarihinden İtibaren En Yüksek Faiz Uygulanması )
2709/m.46
3095/m.1
ÖZET : Kamu alacakları için en yüksek faiz uygulanacağını öngören ve yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği hüküm altına alınan 4709 sayılı Yasa, 17.10.2001 yayım tarihi itibariyle hüküm ifade eder. Bu nedenle alacaklının 4.1.2002 tarihli takip talebine konu alacağından ancak, kamulaştırma bedelini oluşturan kısmına, 17.10.2001 tarihinden itibaren en yüksek faiz uygulanmasını isteme hakkı vardır.

DAVA : Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ve alacaklı vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Takip konusu alacağa ilamda belirlenen tarihten itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Nitekim alacaklı da takip talepnamesinde bu ilama göre %60 yasal faiz oranını belirleyerek takip yapmıştır. Daha sonra 3.10.2001 tarih 4709-18 sayılı Kanunla Anayasanın 46. maddesi değiştirilerek kamu alacakları için en yüksek faiz uygulanacağı hükmü getirilmiştir. 4709 sayılı Kanunun 35. madde hükmünde ise, bu kanunun yayım tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmiştir. Hal böyle olunca 17.10.2001 yayım tarihi itibariyle anılan yasa hüküm ifade edeceğinden alacaklının 4.1.2002 tarihli talebi ancak takip konusu alacağın kamulaştırma bedelini oluşturan kısmına 17.10.2001 tarihinden sonra kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz uygulanmasını talep hakkı verir. Merciin 4.1.2002 tarihinde düzenlenen icra müdürlüğü muhtırasını bu kurallar doğrultusunda denetleyerek oluşacak sonuca göre karar vermesi gerekirken, faiz ile ilgili bu değişikliğin ilamda belirlenen oranın aşılması sonucunu doğuracağı gerekçesi ile muhtıranın tümden iptali isabetsizdir.

Kabule göre de Mercice muhtıranın iptaline karar verdiği halde gerekçe ile bağdaşmayan biçimde hüküm fıkrasının 2. bendinde mahkemece hesaplanan masraf kalemlerine yönelik faiz uygulanmasına ilişkin borçlu talebinin reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, şikayet kısmen kabul edildiği halde kabul ve ret oranına göre yargılama giderine karar verilmeksizin bu giderlerin şikayetçi üzerinde bırakılması ve ücreti vekalet yönünden de olumlu olumsuz karar verilmemesi de kabul yönünden isabetsizdir.

SONUÇ : Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 15.3.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 28-11-2006, 21:17   #5
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/7081
K. 2004/11399
T. 6.5.2004
• KAMULAŞTIRMA BEDELİ ( Bedelle İlişkin Davalarda Kamu Alacakları İçin Öngörülen En Yüksek Faiz Oranının Uygulanmasının Gerekmesi )
• FAİZ ( Kamulaştırma Bedeline İlişkin Davalarda Kamu Alacakları İçin Öngörülen En Yüksek Faiz Oranının Uygulanmasının Gerekmesi )
• KAMU ALACAKLARI İÇİN UYGULANAN EN YÜKSEK FAİZ ORANININ UYGULANMASI ( Kamulaştırma Bedeline İlişkin Davalarda Bu Faiz Oranının Uygulanmasının Gerekmesi )
2709/m.46
ÖZET: Anayasa'nın 46/son maddesinde kamulaştırma bedellerinde ve bunlarla ilgili arttırım davaları sonucu hükmedilen bedellerde, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranlarının uygulanacağı öngörüldüğünden, somut olayda anılan yasanın uygulama yeri bulunmamaktadır.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR : Takibe dayanak ilam imar uygulaması sonucu takdir edilen bedelin attırılmasına ilişkin olup, kamulaştırma işleminden kaynaklanan bir bedel sözkonusu değildir. 1608 Sayılı Yasa ile değişik Anayasa'nın 46/son maddesinde kamulaştırma bedellerinde ve bunlarla ilgili arttırım davaları sonucu hükmedilen bedellerde, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranlarının uygulanacağı öngörüldüğünden, somut olayda anılan yasanın uygulama yeri bulunmamaktadır. Mahkemece 4489 Sayılı Yasa ile değişik 3095 Sayılı Yasa uyarınca yasal faiz uygulanarak faiz alacağının tesbiti gerekirken yazılı şekilde sonuca varılması isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 06.05.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Old 28-11-2006, 21:19   #6
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Madem eski yasaya tabi bir durum var :

T.C.
YARGITAY
18. HUKUK DAİRESİ
E. 1994/7212
K. 1994/9920
T. 12.7.1994
• FAİZ BAŞLANGICI ( Kamulaştırma Bedeli-Taşınmaza İşlemden Önce Elatılmış Olması )
• KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZA İŞLEMDEN ÖNCE ELATILMIŞ OLMASI ( Kamulaştırma Bedeline Uygulanacak Faiz Başlangıcı )
• KAMULAŞTIRMA BEDELİ ( Faiz Başlangıcı-Taşınmaza Kamulaştırma İşleminden Önce Elatılmış Olması )
2942/m.11, 13
ÖZET :Kamulaştırılan taşınmazın takdir komisyonunca belirlenen ve ihtilafsız olarak nitelendirilen bedeli, bu bedelin madde hükmü uyarınca bankaya yatırıldığının malike yapılan tebligat ile muaccel olur. Kamulaştırma, yasal bir işlem olduğuna göre, herhangi bir haksız niteliği mevcut olmayıp, yasa hükümleri uyarınca tespit edilen bedelin muacceliyeti de ancak kamulaştırma işleminin tekemmülü ve mal sahibine tebligat yapılması ile gerçekleşmiş olacağından, taşınmaza daha önce haksız el atıldığı veya kamu yararı kararının daha önce alındığı gerekçesi ile faizin başlangıcı bu ihtilafsız bedel yönünden geriye götürülemez.

DAVA : Dava dilekçesinde 375.000.000 Tl faiz alacağının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 132.648.750 Tl.nin davalıdan tahsili cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : 1-Vesayet altında bulunduğu anlaşılan davacı adına dava açan vasinin Medeni Kanunun 405. maddesinin 8. bendi hükmü gereği izin aldığı belgelendirilip bu belge dosya içerisine konulmadan yargılamaya devam olunması usul ve yasaya aykırıdır.

2-Kamulaştırma Kanununun 13. maddesinin 1. fıkrası hükmü uyarınca, kamulaştırılan taşınmazın takdir komisyonunca belirlenen ve ihtilafsız olarak nitelendirilen bedeli, bu bedelin madde hükmü uyarınca bankaya yatırıldığının malike yapılan tebligat ile muaccel olur. Kamulaştırma, yasal bir işlem olduğuna göre, herhangi bir haksız niteliği mevcut olmayıp, yasa hükümleri uyarınca tespit edilen bedelin muacceliyeti de ancak kamulaştırma işleminin tekemmülü ve mal sahibine tebligat yapılması ile gerçekleşmiş olacağından, taşınmaza daha önce haksız el atıldığı veya kamu yararı kararının daha önce alındığı gerekçesi ile faizin başlangıcı bu ihtilafsız bedel yönünden geriye götürülemez. Bu nedenle bankaya bloke edilen ihtilafsız bedel üzerinde mal sahibine ödenmemesi için herhangi bir takyidat bulunmadığı sürece faiz yürütülmesi de söz konusu değildir. Yasa hükmü, takdir edilen bedelin bankaya yatırılmasını kamulaştırma işleminin taşınmaz malikine bildirilmesi ile birlikte öngörmüştür.

Mahkemece bu husus araştırılıp bankaya yasa gereği yatırılan bedel üzerinde davacılara ödeme yapılmaması konusunda bir takyidat konulup konulmadığı saptanmalı, böyle bir takyit yok ise dava reddedilmeli, takyidin konulduğu anlaşılır ise, kamulaştırma evrakının tebliğ tarihi ile takyidin kalktığı ve ödemenin yapıldığı tarih arasında geçen süre için faize hükmedilebileceği kabul edilip buna göre hüküm kurulmalıdır.

Yukarıdaki bozma nedeni ve gerekçe muvacehesinde davacıların sair temyiz itirazları da varit görülmemiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 12.7.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Old 28-11-2006, 21:20   #7
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E. 1995/16659
K. 1995/19164
T. 21.11.1995
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNDE FAİZE BAŞLANGIÇ TARİHİ
• KAMULAŞTIRMASIZ EL KOYMA ( Faize başlangıç tarihi )
• KAMULAŞTIRMANIN KESİNLEŞMESİ ( Faize başlangıç tarihi )
2942/m.25
743/m.633
20.10.1989 gün ve 4 Sayılı Ya. İç.Bi.Ka.
ÖZET: Kamulaştırma bedeline faize, kamulaştırma kararının kesinleşmesiyle mülkiyetin idareye geçmesinden veya mal sahibinin yararlanmadan men edilmesinden yahut taşınmaza fiilen el konulmasından itibaren ve hangi durum önce gerçekleşmişse o tarihten başlamak üzere hükmedilmek gerekir.

DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılmasına dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili tarafından verilen dilekçe istenilmiş olmakla, dosyadaki kâğıtlar okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ KARARI:

Mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan raporlar yasa hükümlerine uygundur.

Taşınmaz malın tarım arazisi niteliğinde kabulü ile olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tesbit edilmesi ve buna göre kamulaştırma parasının artırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Ancak,

20.10.989 tarih ve 4 sayılı içtihadı birleştirme kararına göre faize mülkiyetin idareye geçtiği günden ıtibaren hükmedilebilir. Mülkiyetin idareye geçmesi 2942 sayılı kanunun 25. maddesine göre kanundaki özel hükümler dışında kamulaştırma işleminin idari yargı yönünden kesinleşmesi ile olur idari yargıda dava açılmamış ise işlemin mal sahibine tebliğinden itibaren 30 gün geçmekle kamulaştırma işlemi kesinleşmiş sayılacağından bu günde idareye mülkiyet geçmiş olur. Ayrıca tapuda ferağ verilmesi ve hükmen tescil gibi nedenlerle de mülkiyet idareye geçer. Veyahut mal sahipleri yararlanmadan men edilmiş, diğer bir deyimle taşınmaz mala idarece fiilen elkonulmuş ise faize hükmolunması gerekir. Bu gibi hallerin gerçekleşmesi halinde talepte gözönünde tutularak faize başlangıç tarihi bunlardan önce olanıdır.

Bu ilkelere göre taşınmaza elkoyma tarihinden faiz verilmesi ilke olarak doğru ise de, dairemizin yerleşrmş içtihatlarına göre değer biçme tarihinden önceki 10 yılın faizi istenebilir.

SONUÇ : Bu nedenle 24.3.985 gününden faize hükmedilmesi gerekirken daha önceki elkoyma tarihinden faiz verilmesi doğru değilse de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasındaki faiz başlangıç tarihinin 24.3.985 olarak değiştirilmesine hükmün böylece DÜZELTİLEREK ( ONANMASINA ) oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY:

Faiz para alacağının bu alacağa hak kazanılması gününde elde edilememesi halinde bu mahrumiyeti telafi edici fer'i bir borçtur. Bu itibarla para borcu ile faiz arasında sıkı bir illiyet bağı mevcuttur.

Kamulaştırma bedeli ise kamulaştırılan taşınmaz malın mülkiyet hakkının mal sahibinden kamulaştırmayı yapan idareye geçmesi karşılığı verilen bir ivazdan ibarettir.

Kamulaştırma Kanunun 25. ve TMK.nun 633. maddeleri uyarınca kamulaştırma sonucu mülkiyet hakkının geçerli kamulaştırmanın idari yönden kesinleşmesi ile olur. O halde faize de bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir. Kamulaştırmanı'n idari yönden kesinleşmesinden önce kamulaştırılan taşınmaz mala el atılıp mal sahibinin istifade hakkı bertaraf edilmişse bunun karşılığı faiz değil işgal tazminatıdır. Nitekim 20.10.989 gün ve 4 sayılı içtihadı birleştirme kararında da yasal faize kamulaştırmanın idari yönden kesinleşip mülkiyetin kendiliğinden idareye geçtiği tarihten itibaren hükmedilebileceği kararlaştırılmıştır.

Açıklanan nedenle kamulaştırmanın idari yönden kesinleşmesinden önceki elatma tarihi faize başlangıç olamaz.

Hukuk Genel Kurulunun 18.10.995 gün 1995/18-633 esas, 995/826 sayılı kararında aynı görüş benimsenmiştir,

Bu nedenle mülkiyetin idareye geçtiği tarih yerine daha önceki elatma tarihinden faizin başlatılması doğru olmadığından kararın bu yönden bozulması oyundayım. Sayın çoğunluğun aksi görüşüne katılmıyorum. 21.11.995

Üye
O.Dikmen
Old 28-11-2006, 21:29   #8
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

ısıl hanım galıba evet gonderdıgınız kararda yazan faız oranı kasdedılmıs anayasal faızle...

pekı kamulastırma ıslemı 97 yılında yapılıyor ancak teblıgat usulsuz oldugu ıcın daha dogrusu teblıgat yapılamadıgı ıcın muvekkılın haberı 2005te oluyor ve davayı bedel arttırım olarak acmıslar ve yasal faız ıstenmıs...

sımdı ılam bana geldı ıcraya koymam ıcın yaptıgım arastırmalarda anayasal faız ıstenır dıye ıbareler gordum bu konuda bır bılgınız varmı pekı en yuksek faızmı ısteyecegız yoksa %9 faızmı ısteyecegız bırde tabı bu sorum ıcra takıbınden sonrakı talepler ıcın gecerlı dava tarihinden karar tarihine kadar da hangı faız ıstenebılecek bu konuda yardımcı olabılırsenız cok sevınecegım...

tekrar tekrar tesekkurler...
ı
Old 28-11-2006, 21:35   #9
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Ayşe Hanım,

Kafamı karıştırdınız

İlam var diyorsunuz, ne ilamı anlayamadım. Kaldı ki bir ilam varsa ilamda faize hükmedilmemiş mi?

Ben biraz geç anlıyorum galiba. Acaba daha tane tane açıklar mısınız sorununuzu?

Yani ben yazdıklarınızı okuduğumda düşünüyorum ki, dava sonuçlanmış. İcra takibinden sonraki talepler nedir? İlam dışında başka talepler de mi var?

Hay allah kafam durdu artık galiba
Old 28-11-2006, 21:57   #10
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Kamulaştırma K.nun 2001 yılındaki 4650 sayılı kanunla yapılan değişikliğinden önceki hükümlerine göre verilen kararlarda kamu alacaklarına ödenen en yüksek orandaki faiz uygulanır. (Anayasa md.46)

Faiz oranları aşağıdaki gibidir:

AYLIK YILLIK ORAN UYGULAMA DÖNEMİ DAYANAĞI
% 2,5...% 30... 21/04/2006- --------- 2006/10302 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı
% 3... % 36...02/03/2005-20/04/2006 2005/8551 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı
% 4... % 48... 12/11/2003-01/03/2005 429 Seri Nolu Tah. Gen.Teb. 2003/6345 sayılı B.K.K.
% 7... % 84... 31/01/2002-11/11/2003 422 Seri Nolu Tah. Gen.Teb. 2002/3550 sayılı B.K.K.
% 10...% 120...29/03/2001-30/01/2002 415 Seri Nolu Tah. Gen. Teb. 2001/2175 Sayılı B.K.K.
% 5... % 60... 02/12/2000-28/03/2001 411 Seri Nolu Tah. Gen. Teb. 2000/1555 Sayılı B.K.K.
% 6... % 72... 20/01/2000-01/12/2000 408 Seri Nolu Tah. Gen. Teb. 2000/7 Sayılı B.K.K.
% 12..%144...09/07/1998-19/01/2000 401 Seri Nolu Tah. Gen. Teb. 98/11331 Sayılı B.K.K.


***Not: ( Yasal faiz oranı ) başlıklı soruya verdiğimiz yanıtdan

Saygılarımla.


Old 28-11-2006, 21:57   #11
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

sayın Isıl hanım

yazdıklarımı bır daha okuyunca bende bırsey anlamadım kusura bakmayın...
kamulastırma bedelının arttırımı hakkında bır ılam ver elımde...
2005 te dava acılmıs ben son safhasında dahıl oldum vekıl olarak ve 2 hafta oncede dava karara baglandı....
dava acılırken bedel arttırımı ve dava tarıhınden ıtıbaren yasal faızı ıstenmıs..
ılamdada bu sekılde yazılmıs dogal olarak...
dava kesınlesmedı temyız suremız halen mevcut..
benım sımdı aklıma takılan husus eger en yuksek faız oranı ıstenebılınıyosa hukmu bu sebepten temyıze goturebılırmıyız
veya dırekt ıcraya koymaya karar verırsek hangı faızı ısteyebılecegız...
dava tarıhınden karar tarıhıne kadar en yuksek faızı ısteyebılırmıyız..ve ıcra emrındede takıpten ıtıbaren en yuksek faızı ısteyebılırmıyız yoksa sadece %9 mu ısteyebılecegız

tekrar tekrar ve tekrar tesekkurler
Old 28-11-2006, 22:02   #12
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Ayşe Hanım,
4 numaradalı mesajda yolladığım kararı daha dikkatli okumanızı öneririm.

Saygılar.
Old 28-11-2006, 22:27   #13
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Yanıtıma şöyle bir ekleme yapmak istiyorum.
Anayasanın 46 ıncı maddesindeki değişiklik 17.10.2001 tarihinde yürürlüğe girdiğinden bu tarihe kadar yasal faiz, bu tarihten itibaren ilk yanıtımındaki oranları belirtilen kamu alacaklarına ödenen en yüksek orandaki faiz uygulanır.

Verilen kararda yasal faiz ibaresi kullanıldığına göre " takip tarihinden, dayanak ilamın kesinleştiği tarihe kadar geçen dönem için ilam uyarınca yasal faizin; kesinleşme tarihinden sonraki dönem için ise, Anayasa'nın 17.10.2001 tarihinde yürürlüğe giren 4709 sayılı Kanun ile değişik 46/son maddesi uyarınca, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanması gerekir." (HGK. 12.04.2006 T. 2006/12-135 E. 2006/150 K. )
Saygılarımla.
Old 28-11-2006, 23:44   #14
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

sayın yucelbey oncelıkle cevabınız ıcın cok tesekkur ederım..

evet yapılması gereken sey zannımca bahsettıgınız sekılde olacak.zıra en mantıklı cozum sızın onerınız gb davranmak...tekrar tesekkurler..

sozunu ettıgınız kanunu acaba bu davaya uygulayabılırmıyız...

yanı kamulastırma 1997 de yapılmıs ancak dava 2005 te acılmıs...

yenı kanun yuruluge gırdıgı tarıhten ıtıbaren once acılan tum davalara yuruluge gırdıgı tarıhten ıtıbaren uygulanıyor mu

yoksa yururluge gırdıgı tarıhten ıtıbaren yapılan kamulastırmalara ve bu kamulastırmalarla ılgılı davalaramı uygulanıyor...

4650 sayılı kanunda aynı sekılde hangı davalara uygulanıyor...kanun metnını arastırdım ancak bırsey bulamadım.anladıgım kadarı ıle zaten en yuksek faız oranı 4650 sayılı kanuna tabı davalarda uygulanıyor..ve eger soz konusu benım elımdekı ılama 4650 sayılı kanun uygulanmıyorsa anayasal faız de talep edemeyecegız anlayabıldıgım kadarı ıle...kamulastırma 97 de yapılmıs ancak dava 2005te acılmıs...soz konus yenı kanun 2001 de yururluge gırmıs...ama hangı davalara uygulanır bır hukum bulamadım...

yardımlarınız ıcın tesekkurler...
Old 29-11-2006, 01:01   #15
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

2942 sayılı Kamulaştırma Kanuna 4650 sayılı kanun ile eklenen Geçici 1.md. göre ; yeni kanun hükümleri 05.05.2001 tarihi itibariyle kamulaştırma kararı alınmış fakat henüz tebligata çıkarılmamış veya tebligat evresine gelmemiş kamulaştırmalarda yeni kanun,(4650 sayılı kanun ) hükümleri ,anılan tarihten önce kamulaştırma kararı alınmış, tebliğ edilmiş veya tebligat evresine gelmiş ( yani , fiilen el konulmuş, tebligat notere verilmiş , tapuda ferağ v erilmiş , paydaşlardan birine tebligat yapılmış veya çıkartılmış gibi ) hallerde eski kanun hükümleri uygulanır.

Sizin davanızda , kamulaştırma kararı 05.05.2001 tarihinden önce alınmış , muhtemelen tebligat evresine gelmiş olmalı ki, sorudan anladığım kadarıyla kanunun eski hükümleri uygulanmış. Zira 4650 sayılı kanun uygulanmış olsaydı, yeni kanun hükümlerine göre mal sahibinin dava hakkı olmadığından davayı idare açacağından davacı mal sahibi bu davayı açamazdı.Ayrıca faize de karar verilmez idi.
4650 sayılı kanuna göre kamulaştırma bedeli dava sırasında peşinen bankaya yatırılacağından faize hükmedilmez. Eski hükümlere göre de, 17.10.2001 tarihinden itibaren kamu alacakları için öngörülen en yüksek orandaki listemizdeki faiz oranları uygulanır. Bu tarihten önceki dönemler için yasal faiz uygulaması yapılır.

Yargıtay son kararlarında ; mahkeme yasal faize de hükmetse , ilamda yazılı tarihten itibaren kararın kesinleşme tarihine kadar 3095 sayılı kanundaki yasal faiz oranının uygulacağını , kesinleşme tarihinden itibaren de kamu alacakları için öngörülen listemizde yazılı oranlarda faiz isteneceğini kabul etmektedir.

Size ait kararda yasal faize karar verilmiş. Şu anda kararı icraya koyarken bana göre , ilamda yazılı başlangıç tarihi ile icra takip tarihi arasında yasal faiz isteyeceksiniz. Karar kesinleştikten sonrası için de kamu alacakları için öngörülen oranda faiz talep edeceksiniz.

Saygılarımla.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Melekler erkek olur... cagrik Kitap 1 05-04-2007 23:46
65 günde neler olur acaba ? taze mezun yalçın Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 0 16-09-2006 16:30
Kararlar Gerekçelı Olur(Mus) eskıden Av.Mehmet Saim Dikici Hukuk Sohbetleri 9 08-11-2004 14:09
Bukadarmı Olur Batu Han Site Lokali 1 09-05-2003 13:19
Bosanirsam Ne Olur? ugur Hukuk Soruları Arşivi 1 02-03-2002 01:32


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07837296 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.