Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına itiraz dilekçesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-10-2010, 11:38   #1
akrd61

 
Varsayılan Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına itiraz dilekçesi

Değerli meslektaşlar müdahil vekili olduğum davada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi. İtiraz edeceğiz ancak elimizde örnek oluşturacak bir dilekçe yok siz değerli meslaktaşlarımın elinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına itraz dilekçesi varsa yayınlaya bilirmisiniz....
Old 29-10-2010, 11:47   #2
Av. Musa TAÇYILDIZ

 
Varsayılan

… AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NE



İTİRAZ EDEN MÜDAHİL :

VEKİLİ :

İTİRAZA KONU KARAR : … Ceza Mahkemesi’nin …/…/… tarihli, …/… Esas ve …/… Karar sayılı kararı.

KONU : … Ceza Mahkemesi’nin …/…/… tarihinde sanık … … ile ilgili olarak vermiş olduğu …/… Esas ve …/… Karar sayılı Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararına itirazlarımızdan ibarettir.

AÇIKLAMALAR :

1-) … Ceza Mahkemesi’nin… suçundan yapılan yargılama sonunda …/…/… tarihinde sanık … … aleyhine vermiş olduğu hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı yasal düzenlemelere ve hukuka uygun değildir. Şöyle ki;

2-) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi hükmüne göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; hükmolunan cezanın iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası olması, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. Görüldüğü gibi sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için dört koşulun bir arada bulunması ve mahkemece bu dört koşul açısından da değerlendirme yapılarak kanaat oluşturulması zorunluluğu vardır.

3-) Hükmolunan cezanın … ay olması ve sanık … … daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunmakla birlikte sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılıp varılmadığı ve suçun işlenmesiyle müvekkilimizin uğradığı zararın tazmin edilip edilmediği hususlarında mahkemece bir değerlendirme yapılmamış, hükümde de yasanın aradığı bu şartlar açısından herhangi bir gerekçe ortaya konmamıştır.

4-) Sanık … …, yargılama sırasında .../…/… tarihli duruşmada müvekkilimize karşı tehditkar ifadelerde bulunmuş ve bu durum ısrarlarımız sonucu duruşma tutanaklarına geçirilmiştir. Sonraki duruşmalarda da sanığın rahatsız edici davranışları devam etmekle birlikte bunları duruşma tutanaklarına geçirmemiz mümkün olmamıştır. Bu gerçeğin tespiti için gerekirse duruşmayı izleyenlerden … … ve … … isimli şahıslar da dinlenebilir. Hal böyleyken sayın mahkeme sanığın bu tutumlarını değerlendirme konusu yapmamış, gerekçeli kararda yasanın aradığı “sanığın yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” şartı konusunda hiçbir değerlendirme yapılmamıştır. Bu durum usulün 232. maddesi hükmüne de aykırıdır.


HUKUKİ NEDENLER : 5271 S. K. m. 231, 232 ve ilgili mevzuat.

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıkladığımız nedenlerle, … Ceza Mahkemesi’ nin vermiş olduğu hükmün yeniden incelenerek sanık … … hakkında … suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına ve açıklamalar bölümünde sözü edilen nedenlerle “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına” ve sanık hakkında verilen … ay mahkumiyet hükmünün açıklanmasına karar verilmesini müvekkilimiz adına itirazen talep ederiz. …/ …/ …

Müdahil(ya da sanık) Vekili
Av.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 04-04-2011, 14:12   #3
gavel

 
Varsayılan

Değerli Meslektaşlarım,
Mağdur vekili olunan bir dosyada HAGB ye itirazı anlamlandırabiliyorum fakat
sanık vekiliyim ve 1 yıl 8 aylık bir ceza için HAGB kararı verildi.
Buna dair itiraz nasıl olmalı?
Beraat etmesi gerektiğine inanıyorduk bu sebeple itiraz ediyoruz desek durum ne olur?
Tabi HAGB ye duruşma esnasında müvekkil bizzat rıza gösterdiğini belirtti.
Şimdi de itiraz edip beraat sağlama noktasında kararsızız.
Bilgisi olan meslaktaşlardan yardımlarını rica ediyor, iyi çalışmalar diliyorum.
Old 04-04-2011, 14:21   #4
Av.Özlem PEKSÜSLÜ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan gavel
Değerli Meslektaşlarım,
Mağdur vekili olunan bir dosyada HAGB ye itirazı anlamlandırabiliyorum fakat
sanık vekiliyim ve 1 yıl 8 aylık bir ceza için HAGB kararı verildi.
Buna dair itiraz nasıl olmalı?
Beraat etmesi gerektiğine inanıyorduk bu sebeple itiraz ediyoruz desek durum ne olur?
Tabi HAGB ye duruşma esnasında müvekkil bizzat rıza gösterdiğini belirtti.
Şimdi de itiraz edip beraat sağlama noktasında kararsızız.
Bilgisi olan meslaktaşlardan yardımlarını rica ediyor, iyi çalışmalar diliyorum.

İtiraz etseniz de itiraz ,sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının şartlarının oluşup oluşmadığı açısından inceleniyor.Olması gereken de bu zaten.

Ama uygulamada beraat verilmesini gereken dosyaları itiraz incelemesinde yargıtaya gönderilmesine karar veren mahkemelerde varmış.

Bence şansınızı bir deneyin.
Old 04-04-2011, 14:30   #5
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan gavel
Değerli Meslektaşlarım,
Mağdur vekili olunan bir dosyada HAGB ye itirazı anlamlandırabiliyorum fakat
sanık vekiliyim ve 1 yıl 8 aylık bir ceza için HAGB kararı verildi.
Buna dair itiraz nasıl olmalı?
Beraat etmesi gerektiğine inanıyorduk bu sebeple itiraz ediyoruz desek durum ne olur?
Tabi HAGB ye duruşma esnasında müvekkil bizzat rıza gösterdiğini belirtti.
Şimdi de itiraz edip beraat sağlama noktasında kararsızız.
Bilgisi olan meslaktaşlardan yardımlarını rica ediyor, iyi çalışmalar diliyorum.

Değerli meslektaşım, (düşünceme göre)

HAGB kararlarına karşı bildiğiniz üzere itiraz yasa yolu öngörülmüştür. Dolayısıyla yapılacak itirazı inceleyecek merci, mahkumiyet hükmünün esasına ilişkin bir inceleme yapmak hakkına sahip değildir. Aksi durum, temyiz merciinin görevinin itiraz merciince yerine getirilmesi demek olur ki; kabule olanak yoktur.

Bu nedenle sanığın bir de hakkında HAGB tatbikini kabul ettikten sonra, açıklanması geri bırakılan hükümle ilgili itiraz yoluna gitmesi doğru olmayacağı gibi sonuç da vermeyecektir.

Ancak, sanığın kendisi hakkında HAGB tatbikini kabulünün de HAGB kararına itiraz etmesini tamamen kapamayacağı kanısındayım. Bu nedenle, hükmün esası ile ilgili değil ama; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ile sınırlı olarak itiraz edilebilir.

Bu cümleden olarak; İtiraz yasa yolu ile; hükmün açıklanmasının geri bırakılması için maddenin 6. fıkrasında belirtilen koşulların bulunup bulunmadığı, mahkumiyet hükmündeki cezanın tür ve miktar olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kapsamında kalıp kalmadığı (2 yıl ve altında hapis cezasına hükmedilip hükmedilmediğini) incelenebilir.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararda hukuka aykırılık bulunup bulunmadığına ilişkin olarak ise; mahkum olunan hapis cezasının ertelenmesi veya kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilmesi yasağına uyulup uyulmadığı (f.7), deneme süresinin yasaya uygun tayin edilip edilmediği ve denetim süresi içinde yüklenecek denetimli serbestlik tedbirinin ve yükümlülük süresinin yasaya uygun olup olmadığı (f.8) itiraz yasa yolu ile incelenebilir.

Kanısındayım. Saygılarımla.
Old 04-04-2011, 14:51   #6
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Özlem PEKSÜSLÜ
Ama uygulamada beraat verilmesini gereken dosyaları itiraz incelemesinde yargıtaya gönderilmesine karar veren mahkemeler de varmış.

Bence şansınızı bir deneyin.
Bence bu sizin şansınız değil, o mahkemelerin şanssızlığıdır:

Temyiz yolu kapalı olan dosyaları Yargıtay'a göndermenin hukuki açıklaması bulunmadığından bu durum ancak mahkemelerin talihsizliği olarak nitelendirilebilir.
Old 04-04-2011, 15:09   #7
Av.Özlem PEKSÜSLÜ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Bence bu sizin şansınız değil, o mahkemelerin şanssızlığıdır:

Temyiz yolu kapalı olan dosyaları Yargıtay'a göndermenin hukuki açıklaması bulunmadığından bu durum ancak mahkemelerin talihsizliği olarak nitelendirilebilir.

Haklısınız...

Ama yapabilecek bir şey de yok...
Biz her seferinde ısrarla,ümitle talepte bulunmalıyız diye düşünüyorum.

Suçsuz birine ceza verip bak bu sefer erteledim bir de sana denetim süresi verdim deninince, bunu müvekkile atlatamıyorsunuz.
Old 14-04-2014, 11:33   #8
Av.Abdullah ÖLMEZ

 
Varsayılan

Değerli meslektaşlarım paylaşıcağım Yargıtay kararından da anlaşılacağı gibi bahsetmiş olduğunuz esasa girmeme gibi bir durum söz konusu değildir.İncelemenizi tavsiye ederim.

T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
TÜRK MİLLETİ ADINA Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas No : 2014/1878
Karar No : 2014/2141
Tebliğname No : KYB - 2014/23068
Karar Tarihi : 27/02/2014
Tefecilik suçundan sanık , 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 241/1, 62/1, 52 ve 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Alanya 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/05/2013 tarihli ve sayılı Kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/07/2013 tarihli ve 2013/652 Değişik İş sayılı kararının;
Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş bulunulması karşısında, kurulan hükmün henüz hukuki bir sonuç doğurmadığı, sanık tarafından denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi hâlinde 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi uyarınca mahkemece geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verileceği ve söz konusu hükmün açıklanmasından sonra kanun yollarına tabî olduğu kabul edilmekte ise de, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun başdenetçi ve denetçilerin niteliklerini düzenleyen 10. maddesinin (f) bendinde “26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına ya da affa uğramış olsa veya hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olsa bile Türk Ceza Kanununun ikinci kitabının birinci kısmının bir ve ikinci bölümündeki suçlar, Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, millî savunmaya karşı suçlar, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçları ile yabancı devletlerle olan ilişkilere karşı suçlardan veya zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak.” şeklindeki düzenleme ile son zamanlarda yapılan kanun değişiklikleri ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına hukukî sonuç bağlandığı gibi, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilerek 5 yıl boyunca denetim süresine tabi tutularak özgürlüğünün kısıtlanması, yaptırımlara tabi tutulması da insan Haklarını ve Ana Hürriyetlerini Koruma Sözleşmesinin (AİHS) 6. maddesinde adil yargılanma hakkı başlığında düzenlenen;
1. Her şahıs gerek medeni hak ve vecibeleriyle ilgili nizalar gerek cezai sahada kendisine karşı serdedilen bir isnadın esası hakkında karar verecek olan, kanuni, müstakil ve tarafsız bir mahkeme tarafından dâvasının mâkul bir süre içinde hakkaniyete uygun ve aleni surette dinlenmesini istemek hakkını haizdir. Hüküm aleni olarak verilir, şu kadar ki demokratik bir toplulukta âmme intizamının veya millî güvenliğin veya ahlâkın yararına veya küçüğün menfaati veya dâvaya taraf olanların korunması veya adaletin selâmetine zarar verebileceği bazı hususi hallerde, mahkemece zaruri görülecek ölçüde, aleniyet dâvanın devamınca tamamen veya kısmen basın mensupları ve halk hakkında tahdid edilebilir.
2. Bir suç ile itham edilen her şahıs suçluluğu kanunen sabit oluncaya kadar masum sayılır.
3. Her sanık ezcümle:
a) Şahsına tevcih edilen isnadın mahiyet ve sebebinden en kısa bir zamanda, anladığı bir dille ve etraflı surette haberdar edilmek,
b) Müdafaasını hazırlamak için gerekli zamana ve kolaylıklara malik olmak,
c) Kendi kendini müdafaa etmek veya kendi seçeceği bir müdafii veya eğer bir müdafi tâyin için mali imkânlardan mahrum bulunuyor ve adaletin selâmeti gerektiriyorsa, mahkeme tarafından tayin edilecek bir avukatın meccani yardımından istifade etmek,
d) İddia şahitlerini sorguya çekmek, veya çektirmek, müdafaa şahitlerinin de iddia şahitleriyle aynı şartlar altında davet edilmesini ve dinlenmesinin sağlanmasını istemek,
e) Duruşmada kullanılan dili anlamadığı veya konuşamadığı takdirde bir tercümanın yardımından meccanen faydalanmak,” şeklindeki düzenlemeye aykırı olduğu, Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz üzerine merci tarafından 5271 sayılı Kanunun 231/5-14. fıkralarındaki koşullar kapsamında denetlenerek, somut olayda hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının bulunup bulunmadığı, ceza miktarı, daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkûmiyet, zararın giderilip giderilmediği, suçun inkılap yasasında belirtilen suçlardan bulunup bulunmadığı ve denetim süresinin doğru tayin edilip edilmediği gibi hususlara ilişkin hukuka aykırılıklar nedeniyle denetim yapılabilmesinin, açıklanması geri bırakılan hükmün içeriğine ilişkin olan hukuka aykırılıkların denetlenememesinin anılan sözleşmeye ek 7 numaralı protokol'ün 2. maddesinde “Cezai konularda iki dereceli yargılanma hakkı” başlığı altında düzenlenen “Bir mahkeme tarafından cezai bir suçtan mahkum edilen her kişi, mahkumiyet ya da ceza hükmünü daha yüksek bir mahkemeye yeniden inceletme hakkını haiz olacaktır. Bu hakkın kullanılması, kullanılabilme gerekçeleri de dahil olmak üzere, yasayla düzenlenir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olacağı,
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 90. maddesi uyarınca “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarda kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.” düzenlemesi birlikte değerlendirildiğinde AİHS iç hukukumuzun uyulması zorunlu bir parçası olduğu ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının esas bakımından incelenmesi gerekeceği, aynı zamanda Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22/01/2013 tarih ve 2013/15 sayılı kararının da itiraz merciinin hem maddi olay hem de hukuki yönden inceleme yapabileceğine değinmesi karşısında merciince esastan inceleme yaparak itiraz konusunda karar vermesi gerekirken yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 13/01/2014 gün ve 94660652-105-07-10132-2013/1116/3015 sayılı kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma mündeceratında atıfta bulunulan YCGK'nın 22/01/2013 gün ve 2013/15 sayılı kararında itiraz mercii inceleme sırasında sadece CMK'nın 231. maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği hususuyla sınırlı bir inceleme yapmayarak, incelenen kararın hem maddi, hem de hukuki yönünü ele alarak hukuka uygunluğunu denetleyeceğinin belirtildiği, bunun suçun sübutu, vasıf değişikliği gibi konuları da içerdiği, bu açıklamalara göre; somut olayda tefecilik suçundan açılan kamu davasında sanığın 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı CMK'nın 231/5 maddesi uyarınca hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair verilen karara sanık müdafii tarafından suça konu çekin sanığa ciro yoluyla intikal ettiği, çek lehtarının beraet edip sanığın mahkumiyetine karar verilmesinin doğru olmadığı, savunmanın dikkate alınmadığı belirtilerek itiraz edildiği nazara alınıp iddia ve savunma değerlendirilerek gerekçeleriyle itiraz konusunda denetime elverişli bir karara varılması gerekirken maddi olay ve hukuki yönden irdelemeye yer vermeyen yetersiz gerekçe ile itirazın reddine karar verilmesi isabetsiz, bu itibarla kanun yararına bozma talebine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/07/2013 gün ve 2013/652 Değişik İş sayılı Kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın müteakip işlemlerin yapılması için anılan mahkemeye gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 27/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 28-04-2014, 10:28   #9
Av.Esn

 
Varsayılan Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz

Sayın Meslektaşlar,
Konu Yargıtay kararı ile kapanmış. Son durum nedir, Mahkemeler artık itirazları esastan inceliyor mu?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
süre tutum dilekçesi-hükmün açıklanmasının geri bırakılması av_sibelll Meslektaşların Soruları 8 20-10-2010 20:49
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına Engel Mi? Av. Doğan Bekiroğlu Meslektaşların Soruları 6 25-06-2010 09:56
hükmün geri bırakılmasına sanığın itirazı nizar Meslektaşların Soruları 18 05-06-2009 11:42
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına av.knel Meslektaşların Soruları 2 01-07-2007 13:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05838609 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.