Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Almanyada Ses kirliligi

Yanıt
Old 15-11-2006, 12:17   #1
umutlaw

 
Varsayılan Almanyada Ses kirliligi

Sayin Meslekdaslarim,

Yaklasik 17 katli ve 102 haneli bir binada belirsiz kisler kira sozlesmesinde belirtilen saatler disinda Gece yarisinda ve Sabahlar erken saatlerde matkap ve Cakis ile isler yapmaktadirlar. Anlasildigi kadariyla bunu yapan kisi veya kisiler evde bir meslek icrasinda bulunuyorlar. Yaklasik 6 ay once Ev sahibi olan sirkete bildiri yapilmis, imza toplatilmis ama sirket sahibi sadece kiracilara yazili uyari yazmakla yetinmis komsularin bundan haberi var mi bildirsinler ricasinda bulunmustur nitekim hemen belirtmek gerekir ki kira sozlesmesinde gunun belirli saatlerinde ses yapma olanagi konulmus ama gelin gorun ki minareyi calan kilifini hemende hazirlamis ve bu sefer sabah aksam yerine her gun ama sozlesmede belirtilen saatler icerisinde islerine ve gurultu yapmaya devam etmektedirler. Benim eksik incelemelerim binada calisma dahi var ise bunun saati ve zamaninin onceden belirtilmesi gerektigi yonundedir ama tabi ki bu calismalar komsular tarafindan ve blirsiz kisi veya kisilerce yapilmaktadir. Bu hususta ev sahibi olan sirkete karsi Guclu bir yasa maddesi ve yargiyat karariyla cikmak istiyoruz ki karsi taraf turlu turlu bahaneler getirmesin. Bilgilerinizi paylasmanizi saygiyla dilerim.
Old 15-11-2006, 12:49   #2
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/5704
K. 2003/6460
T. 28.5.2003
• KOMŞULUK HUKUKU ( Davalı İş Merkezi Tarafından Meydana Getirilen Gürültünün Zarar Verici Niteliği - Gürültü Kontrol Yönetmeliği )
• GÜRÜLTÜ ( Gürültü Kontrol Yönetmeliğine Aykırı Bir Durum Bulunmadığının Keşif Ve Bilirkişi Raporuyla Saptanması - Komşuluk Hukuku )
743/m.661
ÖZET elillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına özellikle davada ileri sürülen hukuki sebebe göre davalı tarafından meydana getirilen gürültünün zarar verici nitelikte bulunmadığı saptanmıştır.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada; davacı, davalıya ait işmerkezinin evine bakan kısmına davalı tarafından soğutma sistemi için motorlar yerleştirildiğini, çıkan gürültüden dolayı rahatsız olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesini istemiş, yargılama sırasında jeneratör ve hava kirliliğine yönelik taleplerinden vazgeçmiştir.

Davalı, iddianın bilimsellikten ve objektiflikten uzak olduğunu bildirip, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, Gürültü Kontrol Yönetmeliğine aykırı bir durum bulunmadığının keşif ve bilirkişi raporuyla saptandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi Murat Ataker'in raporu okundu, düşüncesi alındı.Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dosya içeriğine, toplanan delillere hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına özellikle davada ileri sürülen hukuki sebebe göre davalı tarafından meydana getirilen gürültünün zarar verici nitelikte bulunmadığı saptandığına göre, davacının temyiz itirazı yerinde değildir.

SONUÇ : Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 28.5.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2001/1-429
K. 2001/452
T. 30.5.2001
• KOMŞULUK HUKUKUNA AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ ( Gece Çalışmalarında Fazla Gürültü Yapan Fırının Kapatılması İsteği-Fedakarlığın Denkleştirilmesi )
• MÜLKİYET HAKKININ SINIRLARI ( Komşuluk Hukuku-Geceleri Fazla Gürültü Yapan İşyeri )
• GÜRÜLTÜYLE KOMŞULARINI RAHATSIZ EDEN İŞYERİ ( Kapatılması Talebi-Komşuluk Hukuku-Fedakarlığın Denkleştirilmesi )
• FEDAKARLIĞIN DENKLEŞTİRİLMESİ ( Komşuluk Hukukuna Aykırılığı Giderilmesi Talebi-Geceleri Fazla Gürültü Yapan Fırın )
743/m.618,661
ÖZET : Bir toplumda birlikte yaşama olanağı sağlayan insancıl, gerçekçi zorunlu temel hukuk kuralına göre hakim somut olayın özelliğini, taşınmazların konumlarını, kullanma amaçlarını, niteliklerini yöresel örf ve adetleri toplumun doğal ihtiyaç ve gerçeklerini göz önünde bulundurarak komşuların birbirlerine göstermekle yükümlü oldukları olağan katlanma ve hoşgörü sınırını aşan bir taşkınlığın bulunup bulunmadığını saptama, zararı giderici önlemlerden en uygununu bulma, kaçınılmaz müdahaleleri yapmak suretiyle özverileri denkleştirme durumundadır.

DAVA : Taraflar arasındaki "komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 14/12/1999 gün ve 1999/60 E. 1999/319 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 27/04/2000 gün ve 2000/10635 E. 5098 K. sayılı Hamiyle; ( ....Davacı, Davalının kiraya vermek suretiyle çalıştırdığı fırının özellikle gece çalışmasından ötürü çıkardığı gürültü nedeniyle rahatsız olduğunu ileri sürüp, fırının çalışmasının durdurulması suretiyle komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesini istemiştir.

Mahkemece, fırının faaliyeti durdurulmadan zararın giderilmesinin mümkün olmayacağı gerekçesiyle fırının kapatılmasına karar verilmiştir.

Bilindiği üzere; çağdaş hukuk sistemlerindeki tanımıyla mülkiyet; geniş haklar, buna bağlı yetkiler ile birlikte bazı ödevlerin oluşturduğu bir hukuksal kurumdur. Başka bir söyleyişle mülkiyet, tanıdığı geniş hak ve yetkilerin yanında bazı ödevlerde yükleyen bir ayni haktır. Medeni Kanunun 618. maddesinde "bir şeye malik olan kimse o şeyden kanun dairesinde dilediği gibi tasarruf edebilir" hükmü getirilmek suretiyle mülkiyet hakkının kanunla kısıtlanabileceğine, işaret olunmuştur. Bu doğrultuda olmak üzere, taşınmaz malikini komşusuna zarar verebilecek her türlü taşkınlıklardan kaçınmakla yükümlü kılan aynı kanunun 661. maddesi, komşuluk ilişkilerinden doğan zorunlu çıkar çatışmalarını düzenlemiş, bir arada yaşamak durumunda olan, komşu taşınmaz maliklerinin ekonomik sosyal çıkarlarını dengede tutabilmek için onlara katlanma ve kaçınma ödevleri yüklenmiştir.

O halde, bir toplumda birlikte yaşama olanağı sağlayan insancıl, gerçekçi zorunlu temel hukuk kuralına göre hakim somut olayın özelliğini, taşınmazların konumlarını, kullanma amaçlarını, niteliklerini yöresel örf ve adetleri toplumun doğal ihtiyaç ve gerçeklerini göz önünde bulundurarak komşuların birbirlerine göstermekle yükümlü oldukları olağan katlanma ve hoşgörü sınırını aşan bir taşkınlığın bulunup bulunmadığını saptama, zararı giderici önlemlerden en uygununu bulma, kaçınılmaz müdahaleleri yapmak suretiyle özverileri denkleştirme durumundadır.

Bunun içinde zararın niteliği, kapsamı ve ne surette giderileceği yönünde tarafların tüm delilleri toplandıktan, gerektiğinde yerinde keşif yapıldıktan sonra uzman bilirkişilerden bilim ve tekniğe uygun gerekçeli rapor alınması zorunludur.

Somut olayda dosyaya ibraz edilen ve birbirlerini doğrulayan uzman bilirkişi raporlarıyla davaya konu olan zarar verici durumların varlığı saptanmıştır. Ne var ki, anılan raporda zararın giderilmesi için alınması gereken önlemlerin neler olduğu yönünde doyurucu açıklama yapılmış değildir.

Hal böyle olunca, uzman bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yerinde yeniden keşif yapılması, saptanan ve saptanacak zararların giderilmesi için alınması gereken önlem veya önlemlerin raporda açıklattırılması ve bunlardan ( önlemlerden ) en uygun ve adil olanına hükmedilmesi suretiyle uyuşmazlığın giderilmesi gerekirken son çare olan sosyal ve ekonomik çıkarların tamamen ortadan kaldırılması sonucunu doğuracak şekilde fırının faaliyetinin durdurulmasına karar verilmesi isabetsizdir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN : Davalı vekili

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 30/05/2001 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

yarx
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1992/5-202
K. 1992/259
T. 22.4.1992
• GÜRÜLTÜNÜN GİDERİLMESİ ( Gürültünün Tahammül Sınırlarını Aşıp Aşmadığı Konusunda Teknolojik İmkanlar da Kullanılarak Araştırma Yapılması Gereği )
• GÜRÜLTÜNÜN HOŞGÖRÜ VE TAHAMMÜL SINIRLARINI AŞIP AŞMADIĞI ( Gürültünün Giderilmesi Davası )
• KAT MALİKLERİNİN VE KAT İRTİFAKI SAHİPLERİNİN BORÇLARI ( Gürültünün Giderilmesi Davası )
634/m.18,24
ÖZET : İlerleyen teknolojiden yararlanılarak bilimsel biçimde, gürültülerin ölçümü ve şiddet derecesinin belirlenmesi mümkün hale gelmiştir. Komşu pastahanede mevcut makinaların çıkarttığı giderilmesi dava edilen gürültünün, hoşgörü ve tahammül sınırları içerisinde kalıp kalmadığının bu yolla tespiti gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki "gürültünün giderilmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Sinop Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 23.11.1989 gün ve 19322 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine; Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 29.11.1991 gün ve 1991/5-147-1991/216 sayılı ilamı: ( . Dava konusu yer tapu kütüğünde dükkan olarak kayıtlı olduğuna göre pastahane olarak kullanılmasında Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesine aykırı bir durum yoksa da 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 18. maddesine göre, kat maliklerinden her birinin kendi bağımsız bölümlerine ve eklentilerini kullanırken diğer kat maliklerini rahatsız etmemekle yükümlüdür. Davaya konu teşkil eden pastahanede çalıştırılan makinaların çıkardığı gürültülerin diğer kat maliklerini rahatsız ettiği iddia edildiğine göre, mahallinde bilirkişi iştirakiyle yeniden keşif yapılarak çıkan gürültülerin diğer kat maliklerinin tahammül sınırlarını aşıp aşmadığının tespit edilmesi aşan bir durum mevcut ise bu hususun giderilmesi için alınacak tedbirlerin tespiti ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ile davanın bu yönden de reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle bu gün için ilerleyen teknolojiden yararlanılarak bilimsel biçimde gürültülerin, ölçümünün ve şiddet derecesinin belirlenmesi mümkün hale gelmiştir. Tespit edilecek gürültünün hoşgörü ile tahammül sınırları içerisinde kalıp kalmadığının bundan sonra saptanabileceği kuşkusuzdur. Bilimsel kesinlik kazanan yeni buluşlardan imkan oranında muhakeme aşamasından da yararlanılarak uygulama alanına geçirilmesinden kaçınılmaması icap eder. Bu hususlar gözetilmeksizin uzmanlık dalı dahi belirtilmeyen bir kişinin verdiği soyut içerikli raporla yetinilerek hukuksal ve sağlıklı bir çözüme ulaşılamayacağı aşikardır. O itibarla Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA 22.4.1992 gününde oybirliği ile karar verildi.

yarx
Old 15-11-2006, 12:50   #3
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/451
K. 2002/5751
T. 14.5.2002
• MANEVİ TAZMİNAT ( Davalı Şirkete Ait Televizyon Vericisinin Davacının Evindeki Elektrikli Ev Aletlerinin Etkilemesi-Gürültüsü Nedeniyle Manevi Tazminat İstemi )
• GÜRÜLTÜ NEDENİYLE MANEVİ TAZMİNAT ( Davacının Evinin Yakınındaki Televizyon Vericisinin Gürültüye Sebebiyet Verdiği Anlaşıldığı Takdirde Tazminata Hükmedilebilmesi )
• TELEVİZYON VERİCİSİNİN ETKİSİ ( Etrafındaki Evlerin Elektirikli Ev Aletlerine Zarar Verebilmesi ve Gürültüye Sebep Olması - Manevi Tazminat Talebi )
818/m.47
4721/m.737
ÖZET : Davacının evinin yakınında kurulan davalı şirkete ait ATV vericisinin davacının evindeki elektrikli ev aletlerinin etkilemesi, bozması, gürültüsü nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen karar yerindedir.

DAVA : Davacı Ziyettin Karabey vekili Avukat Leyla Özgür tarafından, davalı ATV ( Satel Sabah Televizyon Prodüksiyon A.Ş. ) aleyhine 18.11.1999 gününde verilen dilekçe ile davacının evinin yakınında kurulan davalı şirkete ait ATV vericisinin davacının evindeki elektrikli ev aletlerinin etkilemesi, bozması, gürültüsü nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21.9.2001 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı Satel Sabah TV Prodüksiyon A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR : Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre,

SONUÇ : Yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 14.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Old 15-11-2006, 23:40   #4
Gemici

 
Varsayılan

Sayın umutlaw,

herşeyden önce gürültünün nerden ve kimden geldiğini araştırıp bulmak gerekir. Bu yapılmadığı takdirde hem kanıt zorluğu çekersiniz hem de sizi bir sonuca götürebilecek olanaklar sınırlı kalır. Buna rağmen, komşuların veya ev sahiplerinin sebep oldukları gürültüye karşı ne gibi savunma yollarına başvurulacağını genel hatlarıyla belirtmek istiyorum.

Kiracının şu olanakları vardır:
1. Geceyarılarına kadar süren bir eğlenceden rahatsız olma durumunda direk olarak polise gidip çikayet eder ve gürültünün durdurulmasını istiyebilir,
2. Belediyelerin veya Kaymakamlık’ların(Landratsamt) bünyesinde çalışan Ordnungsamt/Ordnungsbehörde’lere(zabıta vazifesi görürler) şikayet,
3. Unterlassungsklage(Müdahalenin men i davası),

İlk üç tedbir gürültüye sebebiyet veren kişilere karşı başvurulacak tedbirlerdir. Gürültü problmeine karşı ilk ve genelde en önemli tedbir, sizin bahsettiğiniz kiracıların da başvurdukları:

4. Durumu ev sahibine yazılı olarak bildirmek ve kendisinden gürültünün tekrarlanmaması için gereken tedbirleri almasını istemektir. Birkaç kiracının hazırlanan metni imzalaması veya herbirinin kendi başına böyle bir bildirimde bulunması, ev sahibini gereken tedbirleri almaya zorlamada faydalı olur,
5. Kiranın düşürülmesi: Kiranın düşürülmesi en etkili ve en çok başvurulan tedbirlerden biridir. Kirayı düşürmeden önce ev sahibine bir ihtar çekip rahatsızlığın nedenini ortadan kaldırmak için belirli bir süre tanımakta fayda vardır. Burada ev sahibinin kendisinin mi yoksa evdeki başka birisinin mi gürültüye neden olup olmadığının bir rolü yoktur. Kiranın ne ölçüde düşürüleceği gürültünün etkisine bağlıdır. Gürültünün derecesine ve sağlığa zarar verip vermediğine göre, belirli durumlarda tazminat isteme hakkı doğabilir.

Kirayı düşürmek için:
a. gürültünün kiraci için tahammül edilemiyecek derecede olması gerekir. İspat yükü burada kiracıya düşmektedir. En iyisi gürültünün kaynağını ve zamanını bulup bir protokle geçirmek, gerekirse şahitlik yapacak birisini bulmak ve yerine göre gürültüyü banda almak faydalı olur,
b. kiracının durumu ev sahibine bildirmesi gerekir,
c. Kiracının kira sözleşmesini imzaladığı zaman gürültüden haberdar olmamış olması gerekir,
d. ev sahibinin herhangi bir kusuru olması şartı aranmaz..

Komşu karı kocanın geceyarısı kavga edip kiraciyı rahatsız etmesinden dolayı, mahkeme kirayı düşüren kiracıya hak vermiş. Kiracı durumu önceden eve sahibine bildirip tedbir almasını istemiş elbette. Kirayı düşürebilmenin hukuki dayanağı Alman Medeni Kanunu’nun 536 maddesinin 1. bendi(§ 536 Abs. 1 BGB)

Gürültüden dolayı, genelde kiranın yüzde 5 i ile yüzde 10 u arasında bir indirim yapma olanağı var. Bazı durumlarda mahkemeler yüzde 50 ye kadar olan bir indirimi haklı buluyor.

Saygılarımla
Old 16-11-2006, 21:51   #5
özgür

 
Varsayılan

neden '''almanyada ses kirliliği''' diye bir başlık var anlamadım
Old 16-11-2006, 23:08   #6
umutlaw

 
Varsayılan

Sayin Ekin,

Bu konuya teveccuhunuzden dolayi tesekkur ederim.

Konu Almanyada gectigi icin boyle bir basliga gerek duydum.

Saygilarimla
Old 17-11-2006, 22:42   #7
özgür

 
Varsayılan

Sayın Yılmaz Türk Hukukuna göre değerlendirmiştir.Ama sizin açıklamanızda bu hususa hiç değinmemişsiniz.Almanyada geçen olayda taraflar Türk Hukuku uygulanmasını mı tercih etmiştir,yoksa salt Alman Hukuku mu açısından mı değerlendirmemizi istiyorsunuz?
Saygılarımla
Old 18-11-2006, 00:47   #8
umutlaw

 
Varsayılan

Sayin EKIN,

Bence hukukun gelismesi icin ve toplumlarin hukukla daha fazla yakinlasarak modern hayattaki yasamlarini daha da kolaylastirilmalari acisindan global dunyamizda tum hukuk sistemlerinin karsilastirilmasi gerekir. Almanyada Ses Kirliligi basligi altinda acilan konu da yukarida Sayin meslekdasim YILMAZ hanimefendi ve Sayin hocam GEMICI beyefendinin vermis oldugu cevaplari incelerseniz uygulamada farkliliklari goreceksiniz.

Saygilarimla
Old 15-07-2010, 22:37   #9
AV.LEYLA ÖZGÜR

 
Varsayılan

MERHABA
Vekili olduğum bir dosyadaki kararı emsal olarak görmek hoşuma gitti.
10 yıl öncesine götürdünüz beni)
Tazminat istemimiz esasen 'atv vericisinin elektro manyetik etkisinin müvekkilin sağlığına zarar verdiği'gerekçemize dayalıydı.
Ama bizde sağlığa zarar verme açısından kriterler dünyadaki sınırlardan çok farklı.('Bize bi şey olmaz' düsturumuz burada da yürürlükte olduğu için sanırım.)
Bu nedenle mahkemece yapılan keşifte ölçümlerle tesbit edilen elektro manyetik etki düzeyinin müvekkilin sağlığına zarar vermeyeceğine karar verildi.
Tali olarak ileri sürdüğümüz 'elektrikli eşyalara zarar vermesi' nedeniyle tazminata hükmedildi.
Tv vericilerinin yerleşim merkezlerine en az 4 km mesafede olması gerekirken,istasyon müvekkilimin evinin 1 metre uzağına kurulmuş.
Müvekkilin evinde tv,radyo telefon v.b. hiç bir elektrikli araç çalışmıyordu.Bu orandaki elektro manyetik etkinin öncelikle insan sağlığına zarar vereceği iddiamıza itibar edilmedi.
Tüm hukuk sistemleri karşılaştırılmalı evet, ama bu konuda başka ülkelerde bu kararım örnek alınmaz umarım )
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Almanyada yabancı eşin adresinin araştırılması mkrts Meslektaşların Soruları 2 15-12-2006 16:46
nafaka alacağının Almanyada tahsili Av.Ufuk Meslektaşların Soruları 5 12-12-2006 23:18
Almanyada faaliyet gösteren bir şirketten vekalet ücreti alacağının taksili AV.ALTAN SERT Meslektaşların Soruları 1 30-11-2006 18:41
Almanyada bir Hakimin Sozleri umutlaw Hukuk Sohbetleri 2 24-08-2006 10:49


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05029011 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.