Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Askerlik Sırasında Vizite Engeli - Verem Hastalığı-Tazminat Davası

Yanıt
Konu Notu: 2 oy, 4,00 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-09-2007, 13:59   #1
köktaş

 
Varsayılan Askerlik Sırasında Vizite Engeli - Verem Hastalığı-Tazminat Davası

Askerlik görevini acemi birliğinde(Bandırma) ifa ederken,müvekkil adayı er asker hastalanıyor ve bronşit oluyor.Askerde ilgilenen veya bakan olmuyor kendisine.Daha sonra hastalığı ilerleyince askeri hastaneye kaldırılıyor İstanbula geliyor. Verem teşhisi koyuluyor ve 2 ay askeri hastanede kalıyor.Askerden önce sağlık durumu gayet iyi olmasına rağmen askerde hastalanıyor ve bakımsızlıktan hastalığı ilerliyor.Askeriyenin ihmalkarlığı söz konusu.Müvekkil adayı manevi tazminat davası açmak istiyor.Şu an kendisine 6 ay rapor verilmiş ancak askeri kimliği hala var.Bu durumda Bu davayı hangi merciiye yönelticez ve hangi kanuna göre yargılama yapılacak?Askeri kanunlara göremi yoksa BK;Mk ya göremi yargılama yapılacak?bunun ayrımını nasıl yapıcaz?İlk defa böyle bir konuyla karşı karşıyayım.Yardımlarınızı beklıyorum..Tesekkurler
Old 23-09-2007, 02:14   #2
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Öncelikle Bandırma'da acemi birliği yoktur. Muhtemelen dağıtım sonrası geldiği usta birliğidir. Ayrıca Bandırma'nın ayazı gerçekten insanı verem edebilir.
Bazı özel düzenlenemeler dışında (Terör olayları nedeniyle tazminat ve maaş verilmesine ilişkin bazı kanunlar gibi) tazminat hususu genel hükümlere göre çözümlenir(BK). Kişinin halen Asker olup olmaması önemli değildir. Askerlik bittikten sonra da askeri hizmet nedeniyle idare hasım gösterilerek açılan dava AYİM'de açılır. Aşağıdaki karar olayınıza uygundur. Karardaki davacının aksine iddialarınızı ispatlayabilirseniz. Başarılı olabilirsiniz. Ayrıca bu linkten detaylı bilgi edinebilirsiniz. Hak Arama Özgürlüğü adına bu siteyi hazırlayanları tebrik etmeden geçemeyeceğim. Dava açmanın yolunu yordamını kısa ve net bir biçimde anlatmışlar, ayrıca kararlar da mevcut.

T.C. Askeri Yüksek Mah.
2.Dairesi
Esas: 2001/942
Karar: 2002/844
Karar Tarihi: 16.10.2002
ÖZET: Davacının askerlik hizmeti sırasında <Akciğer Tüberkülozu> olduğu maddi bir vakıa ise de, bu rahatsızlığın askerliğin ağır koşullarından meydana geldiği, tedavisinin yapılmadığı gibi hususlar kanıtlanmadığı gibi davacının sakatlığına ilişkin herhangi bir sağlık kurulu raporu da ibraz edilemediğinden herhangi bir zararının da bulunmadığı, idareyi sorumlu tutacak herhangi bir kusurlu hareket veya kusursuz sorumluluğu gerektirecek bir durumun bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin iddialarına itibar olunmayarak davacıların manevi tazminat istemlerinin reddinin gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

(2709 S. K. m. 125)
Davacılar vekilinin, 16.Ekim.2000 tarihinde Şanlıurfa 1 nci Asliye Hukuk Mahkemesinde Milli Savunma Bakanlığı aleyhine manevi tazminat istemiyle açtığı davada 12.12.2000 gün ve 2000 / 1089-1279 Esas ve Karar sayılı görevsizlik kararı verildiği, kararın 12.03.2001 tarihinde kesinleşmesi üzerine aynı tarihli yazı ile dava dosyasının Mahkememize gönderildiği, AYİM İkinci Dairesinin 02.Mayıs.2001 tarih ve 2001/341-354 Esas ve Karar nolu kararı ile dilekçenin reddine karar verildiği, kararın 29.05.2001 tarihinde davacı tarafa tebliğ edilmesi üzerine davacı vekilinin Şanlıurfa 2 nci Asliye Hukuk Mahkemesine 22.06.2001 tarihinde müracaatla bu kanalla gönderilip 27.06.2001 tarihinde AYİM kaydına geçen dava dilekçesinde özetle; müvekkili ......................’in, askerlik hizmetini yapmakta iken askerliğin ağır koşullarına bünyesi dayanamayıp verem (tüberküloz) hastalığına yakalandığını, 1999-2000 yılları arasında İskenderun Deniz Hastanesinde aylarca bitkin yattığını, hastalıktan dolayı bir iste çalışamadığını, gerekli gıdaları alamadığını, hijyenik şartlarda yaşamadığını, bu durumun müvekkili ve babası ......................’i derinden yaraladığını, mutsuz ve acili insanlar olduklarını belirtilerek davacı ...................... için 7 milyar TL. babası ...................... için 3 milyar TL. olmak üzere toplam 10 milyar TL. manevi tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte hükmedilmesini, maddi tazminat taleplerinin saklı tutulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı idare, davada süreaşımı bulunduğunu ileri sürdüğünden öncelikle bu husus incelenmiştir. Zira süre, kamu düzeni ile ilgili olup davanın her aşamasında dikkate alınması hukuk alanında tartışmasız kabul edilen zorunluluktur. Davacı vekilinin, Şanlıurfa 1 nci Asliye Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararı ve AYIM İkinci Dairesinin dilekçe reddi kararının tebliği üzerine 1602 sayılı AYIM Kanununun 41 nci maddesinde belirtilen süre içinde AYİM
’ de dava açtığı, Ayni Kanunun 43/2 maddesine göre, görevli olmayan adli yargı mercilerine açılan tam yargı davasının görevden reddi halinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesine açılan davalarda birinci fıkrada belirtilen idareye başvurma şartının aranmayacağı, rahatsızlığından dolayı 15.08.2000 tarihinden itibaren 1,5 ay hava değişimi raporu verilen davacı ......................’in vekili aracılığıyla idareye başvurmaksızın 16.10.2000 tarihinde adli yargı merciinde, bilahare 22.06.2001 tarihinde AYİM’de açtığı davanın süresinde açıldığı anlaşılmakla, idarenin davada süre olduğu itirazına itibar edilmeyerek esasa geçilmiştir.
Dava dosyası ile davacı ......................
’a ait Askerlik Şubesi şahsi dosyası ve İskenderun 200 Yataklı Deniz Hastanesi Baştabipliğince gönderilen tedavisine ait bilgi ve belgelerin incelenmesinde; davacı ......................’in 21.02.1999 tarihinde askere sevk edildiği, acemi eğitimini müteakip 18.05.1999 tarihinde 121 nci J.Er Egt.A.K.lığı emrine katıldığı, 10.07.2000 tarihinde rahatsızlığı nedeniyle İskenderun Deniz Hastanesi Dahiliye servisine yatırıldığı, tedavisi sonucunda <Akciğer Tüberkülozu> teşhisi konularak 15.08.2000 tarih ve 2481 sayılı Sağlık Kurulu raporuyla <C/46 1,5 ay hava değişimi SMK Ankara Etimesgut Asker Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kliniğinde bu süre içinde antitüberküloz tedavisi olması uygundur.> kararı verilerek ayni gün taburcu edildiği, hava değişiminde iken 21.08.2000 tarihinde terhis edildiği anlaşılmıştır. İdare Hukuku ilkelerine ve T.C.Anayasasının 125 nci maddesine göre, idare kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlüdür. Bu suretle idarenin sorumluluğu Anayasa prensibi olarak kabul edilmiştir. İdarenin sorumluluğunun hangi esaslara göre belirleneceği Anayasada belirtilmemiş olup bu meselenin halli doktrin ve yargı kararlarına bırakılmıştır. Bugün idarenin sorumluluğu hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkelerine dayandırılmaktadır. İster hizmet kusuru ister kusursuz sorumluluk ilkelerine dayandırılsın, idarenin tazminle sorumlu tutulabilmesi için bir zararın varlığı, zararı doğuran eylemin idareye yüklenebilir nitelikte olması, zararlı sonuçla eylem arasında doğrudan doğruya bir illiyet bağının bulunması, zarara yol açan eylemin bir hizmet kusuru teşkil etmesi veya kusursuz sorumluluk kuram ve ilkelerinin uygulanmasına elverir nitelikte olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi zorunludur. Maddi olguda bu koşullardan birinin yokluğu idarenin tazmin sorumluluğunu ortadan kaldırır. Ortada bir zarar yoksa veya meydana gelen zarar, idari eylem ya da işlemden doğmamış ise yahut zararla idari eylem veya işlem arasında nedensellik bağı kurulamıyorsa idarenin tazmin sorumluluğundan söz edilemez.
Davacı ......................
’in, askerlik görevini yapmakta iken rahatsızlığı nedeniyle 10.07.2000 tarihinde İskenderun Deniz Hastanesi Dahiliye servisine yatırıldığı, tedavisi sonucunda <Akciğer tüberkülozu> teşhisi konularak 15.08.2000 tarih ve 2481 sayılı Sağlık Kurulu raporu ile <C/46 1,5 ay hava değişimi SMK Ankara Etimesgut Asker Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kliniğinde bu süre içinde antitüberküloz tedavisi olması uygundur.> kararı verilmesine rağmen davacının bu Hastaneye başvurmadığı, ana kararımıza cevaben davacı vekilinin 31.07.2002 tarihinde kayda geçen dilekçesi ile bildirilmiştir. Ayrıca Mahkememizin 23.Ocak.2002 tarihli ara kararı ile davacının sakatlığı mevcut ise sakatlığının ne olduğu ve derecesinin, bu sakatlığın neden meydana geldiğinin tespiti için davacının en yakin Devlet Hastanesine müracaatıyla aldırılacak Sağlık Kurulu raporunun Mahkememize gönderilmesi davacı vekilinden istenmiş davacı vekilince gönderilen Şanlıurfa Verem Savaş Dispanserinin 08.03.2002 tarihli yazısında hastanın <Akciğer TBC> si olduğu tespit edilerek 128984 nolu protokolle tedaviye alındığı 01.11.2001 tarihinde tedaviden ayrıldığı belirtilmiş, ara kararımızda istenilen husus yerine getirilmemiştir.
Mahkememizin 20.Mart.2002 tarihli ara kararı ile ilk ara kararımızda istenen hususlar tekrarlanarak davacı vekiline 45 gün kesin süre verilerek bu süre içerisinde istenilen raporun gönderilmemesi halinde davacının sakatlığının bulunmadığının kabul edileceği bildirilmiş, bu ara kararımız, davacı vekilinin isçisi ......................
’a 02.Nisan.2002 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen bugüne kadar gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmıştır.
Davacı ......................
’in askerlik hizmeti sırasında <Akciğer Tüberkülozu> olduğu maddi bir vakıa ise de, bu rahatsızlığın askerliğin ağır koşullarından meydana geldiği, tedavisinin yapılmadığı gibi hususlar kanıtlanmadığı gibi davacının sakatlığına ilişkin herhangi bir sağlık kurulu raporu da ibraz edilemediğinden herhangi bir zararının da bulunmadığı, idareyi sorumlu tutacak herhangi bir kusurlu hareket veya kusursuz sorumluluğu gerektirecek bir durumun bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin iddialarına itibar olunmayarak davacıların manevi tazminat istemlerinin reddinin gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle;
Davacı ...................... ile ......................
’in manevi tazminat istemiyle açtıkları DAVANIN REDDİNE. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 10-06-2009, 14:00   #4
BALDIRAN

 
Varsayılan Hak DÜŞÜrÜcÜ SÜre

AYİM kanunu gereğince olayın/kesin sağlık raporunun tarihinden itibaren 1 yıl içinde MSB.ye tazminat başvurusu yapmanın, red edilirse red kararının tebliğinden itibaren 60 gün içinde, cevap verilmez ise, başvuru tarihinizi takip eden 60. günün bitiminden itibaren işleyecek 60 gün içinde MSB aleyhine AYİM'de tam yargı davası açmanız gerektiği kanaatindeyim. Bu süreler hak düşürücü sürelerdir, zaman aşımı değil,karşı taraf ileri sürmese bile mahkeme tarafından resen dikkate alınır. Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Boşanma davası sırasında başkasıyla birlikte olan davacı eş için, tazminat! av.egemen Meslektaşların Soruları 17 14-09-2007 14:17
Şahsi Eşyaların Durumu (Boşanma Davası Öncesi Veya Sırasında) Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 06-09-2007 00:30
Boşanma davası sırasında geriye dönük telefon kayıtları ve tazminat istemi Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 22-06-2007 16:00
Ceza davası sırasında iddianame dışında yeni suç işlendiğinin anlaşılması Av.fatboz Meslektaşların Soruları 2 25-04-2007 12:13
Vizite Kağıdı av.pınar Meslektaşların Soruları 3 03-11-2005 19:17


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04938102 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.