|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
12-11-2006, 15:13 | #1 |
|
taşeron şirketler ve kıdem tazminatı
herkese selamlar
mesele biraz teknik,kıdem tazminatı ile ilgili bir mesele;sayın meslektaşlarımdan lütfen bu işi bilen ve yeni bir fikri olanlar yardımcı olursa sevinirim. olayımızda 4 sene içerisinde 5 tane şirkette çalışmış görünen 7 işçi arkadaş var.Ancak bu arkadaşlar bir banka tarafından bu şirketlerde çalıştırılıyor ancak maaşlarını banka personeli olarak bankadan çekiyorlar.SSk kayıtlarında 5 ayrı şirket gözüküyor.Ancak hiçbir şirkettende 1 seneyi tamamlamadıkları için kıdem tazminatı alamıyorlar.İddiamız bankanın bu işçilerin sosyal güvence ve kıdem tazminatı sorumluluklarını yüklenmemek için bu yolu seçtiğidir.Ancak elimizde bunun muvazzalı olduğunu kanıtlar belgeler mevcut.Şöyleki maaş dekontları haricinde bankanın işçilere göndermiş olduğu talimat evraklarıda mevcut ve ayrıca işçiler hiçbir şirkete girerken bunun farkında değiller işe giriş bildirgelerine imza atmış değiller bunun böle olduğunu tarafımızdan öğrendiler. Asıl sorumuz davanın niteliğine ilişkindir.bizim aklımıza gelen iki ihtimal var. 1.si ilk olarak banka ile taşaren firma arasında muvazzalı işlem olduğunu ve kıdem tazminatı yükümlüğünün bankada olduğunun tespitine yönelik bir dava açıp akabinde kıdem tazminatı davası açmak. 2.si direk olarak açılan kıdem tazminatı davasında bankayı taraf ederek muvazza iddiasında bulunmak. sayın meslektaşlarımızın yeni fikirlerini ve fikirlerimize ilavesini acilen bekliyorum şimdiden teşekkürler. |
12-11-2006, 16:18 | #2 | |||||||||||||||||||
|
İş Kanunu'nun 2. maddedesinde;
Saygılarımla. |
12-11-2006, 16:26 | #3 |
|
bence
bence kıdem tazminatı için banka üst işveren olarak sorumlu olup 5 yıldır çalışıyor olması 5 yıllık tazminatı alacak demektir. Zira her şirket ayrı ancak üst işveren aynı
|
12-11-2006, 17:13 | #4 |
|
Sayın papoose
Yukarıda Sayın Jeanne D'arc gerekli açıklamaları yapmış. Katılmakla birlikte ekleyeceğim bir husus daha var : Bankayı asıl işveren olarak hasım gösterek açacağınız davada, işçiler henüz çalışmaya devam ediyorlarsa, kıdem tazminatına henüz hak kazanmadıkları gerekçesi ile davanız reddedilebilir. Bankaya karşı davayı açarken zamanlama hatası yapmayınız. Saygılarımla |
13-11-2006, 03:19 | #5 |
|
Sayın Konyalı, vermiş olduğunuz olasılığı düşünürsek işçilerin söz konusu bankada hala çalışmaları sebebiyle kıdem tazminatının reddi, aynı zamanda bankanın asıl işveren olarak kabulünün tespiti manasına gelebilir mi?
Saygılar... |
13-11-2006, 11:22 | #6 |
|
Sn.orhan ücyıldız,
Burada doğudan bankaya gitmeniz en uygun çözüm olacaktır. Bırakın banka tazmintaları ödedikten sonra şartları varsa rücu için diğer firmalarla uğraşsın. İşçiler 5 ayrı firmada 1 yıl dolmadan çalışmışlar. Bu firmaların biribirileriyle bağlantılarını tam anlayamadım sorunuzdan. Bence hiç zahmete girmeyin, bankaya karşı durumunuz gayet iyi. Hiç tespit davasına ihtiyaç da yok işi uzatır sadece. Açacağınız kıdem alacağı davasında zaten banka benim işçim değil savunmasını yapacağından bu işçilerin gerçek işvereni ister istemez tespit edilecektir. Doğrudan alacak davası açmanızı ve bu davada husumeti bankaya yöneltmenizi öneririm. Saygılar. |
13-11-2006, 11:53 | #7 | |||||||||||||||||||
|
Sayın Av. Selim Balku Red kararını veren mahkemece bankanın asıl işveren olduğu kabul edilmiş sayılır. Ancak bu karar kıdem tazminatına hak kazanıldığında açılacak ikinci davaya bakan mahkemeyi bağlamaz. Saygılarımla |
13-11-2006, 12:36 | #8 |
|
Sanırım olay şöyle. Banka bünyesindeki bir işi ihale yoluyla çeşitli firmalara veriyor. İhale alan firmaların değişmesi ile birlikte işçiler bu yeni firma ile sözleşme imzalıyor. 4857 sayılı Kanunu'nun ikinci maddesinde ve 1475 sayılı İş Kanununun 1. maddesindeasıl işveren - alt işveren ilişkisi düzenlenmiş. Maddelerde asıl işverenin alt işverenle birlikte sorumlu olacağı yazılı. Bu durumda asıl işverenin sorumluluğun doğmasının ön şartı alt işverenin sorumlu olmasıdır. Alt işveren kıdem tazminatından sorumlu değilse asıl işveren de sorumlu olmayacaktır. Bu nedenle alt işverenlerin hiçbiri kendi dönemi itibariyle kıdem ödeme yükümlülüğü olmadığını ileri sürecektir. Banka da alt işverenin dahi sorumlu olmadığı bir durumda kendisinin de sorumlu olmayacağını iddia edecektir.
Bence tercih edeceğiniz iki yol var. Birincisi iş sözleşmesinin alt işverenler arasında devredilerek bugüne kadar süregeldiğini iddia etmek. İkincisi ise gerçek işverenin banka olduğunu diğerlerinin sadece kaydi işverenler olduğunu iddia etmek. Birinci yolu tercih ettiğinizde Sayın Konyalı'nın belirttiği hususa dikkat etmeniz gerekir. Eğer iş sözleşmesinin devir suretiyle sürdüğünü iddia ederseniz kıdeme hak kazanmak için iş ilişkisinin sona ermiş olması gerekir. Benzer bir olayda müvekkilden iş alan firmalarda daha önce çalışıp bir tanesinde kıdeme hak kazanan işçilerin davasıyla karşılaşmıştık. İşçiler değişen taşeronlarda çalışmaya devam etmiş ve dava tarihinde de halen çalışmaktaydılar. Biz kademeli savunmlarımızın birinde davacının iş ilişkisinin halen sürdüğünü, değişik firmalar arasında iş sözleşmesinin devredildiğini bu nedenle gerçek bir fesih işleminden bahsedilemeyeceğini ileri sürdük. Mahkeme buna itibar etmiş olacak ki ihale alan firmaların listesini istedi, davacının halen çalışıp çalışmadığını sordu. Ancak davalar devam ederken işçiler müvekkil yönünden davadan feragat ettiler. İkinci yol ise bence daha uygun. İşverenler değişmesine rağmen işçinin bankadaki çalışmasının sürmesi, talimat verme yetkisinin bizzat banka tarafından kullanılması, maaşların bankadan alınması, devirlerin işçilerin haberi olmaksızın gerçekleşmesi, her bir devrin bir sene dolmaksızın yapılmasının temelinde kıdemden kaynaklanan sorumluluğun bertaraf edilme amacı olduğu vs. gerçek işverenin banka olduğunu göstermektedir. Ayrıca banka bir yıl dolmamasına rağmen yıllık ücretli izin kullandırılmışsa bunu da kullanabilirsiniz. Bu da gerçek işverenin banka olduğunu ve kıdem hesabında tüm çalışma süresinin dikkate alındığını göstermek bakımından önemli olabilir. Bunun yanında eğer en başta işçiler banka ile sözleşme imzalamış ise işiniz daha kolaylaşacaktır. Bu durumda işçilerin yeni işverenlerle iş sözleşmesi imzalamamış olması, bildirgelere imza atmaması iş sözleşmesinin devrine rıza göstermediklerini ortaya koymaktadır. 1475 sayılı kanun döneminde muvazaaya ilişkin açık hüküm yoktu ancak Yargıtay'ın içtihatları mevcuttu. Yeni yasada Yargıtay görüşü doğrultusunda muvazaaya ilişkin hüküm getirildi. Bu nedenle eğer başlangıçta banka ile sözleşme yapılmışsa ve banka tarafından ssk girişi yapılmışsa muvazaalı işlem nedeniyle işiniz çok daha kolaylaşacaktır. Bu nedenle benim görüşüm doğrudan bankaya karşı kıdem tazminatı davası açmanız. Tek bir davada devirlerin muvazaalı olduğunu ve iş sözleşmesinin kıdeme hak kazanacak şekilde sona ermesi nedeniyle bankanın kıdem tazminatından sorumlu olduğunu iddia edebilirsiniz. |
15-11-2006, 18:28 | #9 |
|
tüm meslektaşlarıma çom teşekkür ederim.Bu fikirleriniz dahilinde davamızı açacak ve kararımı bu sitede yayınlayacağım.Tekrar teşekkürler.
|
02-08-2014, 10:09 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Kıdem tazminatı | cerav | Hukuk Soruları Arşivi | 4 | 10-05-2006 09:41 |
Kıdem Tazminatı | tarlak | Hukuk Soruları Arşivi | 3 | 30-06-2005 18:04 |
Kıdem Tazminatı | esra kayabınar | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 06-06-2005 19:16 |
Kıdem Tazminatı Ve İş Kanunu 98/d | Filiz | Meslektaşların Soruları | 1 | 19-07-2002 21:18 |
Kıdem Tazminatı | Fahri Aslan | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 21-02-2002 22:24 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |