ihtiyati haciz kararına itiraz

Merhaba ,
Bir konu hakkında araştırma yapıyorum. Yardımcı olmanızı rica ederim. Olay şu; borçlu hakkında karşılıksız çek nedeniyle ihtiyati haciz kararı alınıp, karar haciz yapılmak suretiyle borçlu hakkında uygulanıyor. Borçlu ,haciz tatbik edildikten sonra fakat esas takibe geçilmeden önceki aşamada (bir gün önce) ihtiyati haciz kararında belirtilen meblağı ödüyor.Borçlunun yaptığı ödemeden bir gün sonra,süresinde alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile esas takibe geçiliyor.Esas takip miktarı , çek bedeli+faiz+masraflar+çek tazminatı ve vekalet ücreti alacaklarından oluşmaktadır. Borçlunun yaptığı ödeme fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak suretiyle dosyadan sonradan tahsil ediliyor. Borçlu yapılan esas takibe borcun ödendiği gerekçesiyle işlemiş faize, çek tazminatına, vekalet ücretine itiraz ediyor. SONUÇ; 1) Böyle bir durumda kambiyo senetlerine özgü takip yapılabilir mi? 2) Borçlu itirazında haklı mıdır? 3) İşlemiş faiz + çek tazminatı +vekalet ücreti ve sair diğer alacakların takibi ve tahsili için ne tür bir yol takip edilmelidir? 4) Çek bedelinin dışında kalan bu tür alacaklar adi takip konusu mu olur? 5) Uygulamada mercii hakimliğinin kararı ne olabilir? 6) Bu konuda Yargıtay kararları ne diyor? Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim..

Alıntı: Borçlu ,haciz tatbik edildikten sonra fakat esas takibe geçilmeden önceki aşamada (bir gün önce) ihtiyati haciz kararında belirtilen meblağı ödüyor.

Henüz takip yapılmadığı için icra vekalet ücretine hak kazanamayacağını düşünüyorum. Ancak ihtiyati haciz de de vekalet ücretine hükmedilir. Borçlu yalnızca asıl borcu ödemişse faiz, ihtiyati haciz vekalet ücreti, çek tazminatının tahsili amacıyla takip yapabilir. Borçlu asıl borcu ödediği için yapılacak takibe itiraz etse de, bu itiraz kolayca hükümden düşürülecektir. Çünkü asıl borcu ödemiş, yani kabul etmiştir. Yeni yapılan takipte de vekalet ücreti söz konusu olacaktır.

Saygılarımla..

1) Böyle bir durumda kambiyo senetlerine özgü takip yapılabilir mi?
Çek TK ve İİK da kabul edilen kambiyo senetlerindendir. Elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, genel haciz yoluna gidebileceği gibi kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluna da gidebilir. kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluna gitmesi alacaklının lehine olacaktır.İİK Mad. 168 vd. belirtilen usullere göre takip yapapılabilir.
2) Borçlu itirazında haklı mıdır?
Anladığım kadarıyla borçlu takip safhasında itirazda bulunuyor.takip safhasında imzaya itiraz dışındaki bütün itirazlar borca itiraz olarak kabul edilir. Borçlu burada borcun bir kısmına itiraz ediyor, itiraz ettiği kısmı açıkça belirtmediyse bu itirazı geçersiz sayılır.İtiraz ettiği kısmı açıkça belirttiyse itiraz edilen kısım için takip durur, itiraz edilmeyen alacak için takibe devam olunur.
borçlu itirazında ayrıca ve açıkça imza itirazında bulunmadığından imza ikrar edilmiş belge niteliğindedir, alacaklı buna dayanarak 6 ay içinde itirazın kaldırılmasını icra mahkemesinden isteyebilir.
Borçlunun ihtiyati hacze itiraz ettiğini soruyorsanız ; ihtiyatı haciz kararı duruşmalı olarak verilmiş ve borçlu duruşmada hazır bulunmuşsa duruşma sırasında itirazda bulunabileceğine binaen sonradan itiraz hakkı tanınmamıştır fakat duruşmasız olarak ihtiyati hacze karar verilmişse, borçlu tebliğ ve tehimden itibaren 7 gün içinde kararı veren mahkemeye itirazda bulunur, mahkeme hasren inceleme yapıp karar verir. bu karara karşı kanun yoluna gidilebilir.
3) İşlemiş faiz + çek tazminatı +vekalet ücreti ve sair diğer alacakların takibi ve tahsili için ne tür bir yol takip edilmelidir?4) Çek bedelinin dışında kalan bu tür alacaklar adi takip konusu mu olur?
Bildiğim kadarıyla aynı dosya üzerinden takip olunur. İcra hukukunun genel ilkelerine dayandıracak olursak, bir alacak için birden fazla icra takibi yapılamaz. burada bir alacak kavramının içinde işlemiş faiz,vekalet ücreti ve sair diğer alacaklar da dahil edilmektedir.
------

uygulamayı henuz çok fazla bilmediğimden uygulama ile ilgili sorularınızı yanıtlamadım.

saygılarımla...

doğrusu alacaklı vekilinin yaptığı işlem büyük cesaret.çünkü çek bedeli ödenmiş .ödenmiş bir bedelin icraya konulmasının özellikle bir avukat tarafından konulmasının bir çok sakıncası var.Öncelikle disiplin suçuna konu olabilir.
daha önemlisi asıul borç ödenmesine rağmen alacaklı görünüldüğüne göre itiraz halinde %40 icra inkar tazminatına mahkum olmak ihtimali güçlü ve hatta kesin.çünkü anlatılana göre asıl borç ödenmiş.ve bu durum sabit.
Ayrıca borçlunun çek keşidecisi mi cirantamı olduğu belirtilmediği için çek tazminatı meselesini cevaplandırmak mümkün değil.
Belirtilen diğer alacaklar için adi takip yapılabilir ve bu takibe yapılan itirazlar reddedilmektedir.Ama esas bedel ödendiği için buna ilişkin ücreti vekalet talep edilemez.

dosyaya ödendiği belirtiliyor

Alıntı: Yazan Av. muhittinköylüoğlu doğrusu alacaklı vekilinin yaptığı işlem büyük cesaret.çünkü çek bedeli ödenmiş .ödenmiş bir bedelin icraya konulmasının özellikle bir avukat tarafından konulmasının bir çok sakıncası var.Öncelikle disiplin suçuna konu olabilir.....Belirtilen diğer alacaklar için adi takip yapılabilir ve bu takibe yapılan itirazlar reddedilmektedir.Ama esas bedel ödendiği için buna ilişkin ücreti vekalet talep edilemez.

Gerçekten de asıl borç ödenmesine rağmen çek bedelinin tahsili amacı olmayıp, faiz vs. alacaklara ilişkin dahi olsa, çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılamaz. Diğer alacakların tahsili amacıyla gene haciz yoluyla takip yapılabilir.

Alıntı: Yazan Av. muhittinköylüoğlu daha önemlisi asıul borç ödenmesine rağmen alacaklı görünüldüğüne göre itiraz halinde %40 icra inkar tazminatına mahkum olmak ihtimali güçlü ve hatta kesin.çünkü anlatılana göre asıl borç ödenmiş.ve bu durum sabit.

Yanlış bilgilendirmeye mahal vermemek amacıyla bir düzeltme yapmak istiyorum. Bilen birisi muhakkak ifadeyi doğru şekilde alğılayacaktır; ancak, bilmeyenin yanlış öğrenmesi söz konusu olur. Burada takibe itiraz edilirde itiraz kabul edilirse alacaklı icra inkar tazminatına değil, kötüniyet tazminatına mahkum edilir. İcra inkar tazminatı haksız itirazda bulunan borçlu aleyhine borçlunun kötüniyetli olup olmaması önem taşımaksızın hükmedilir. Kötüniyet tazminatına iste, haksız takip yapması durumunda alacaklı aleyhine, kötüniyetli olması koşuluyla hükmedilir. Asıl borç ödendiği için haksız ve kötüniyetli takip söz konusudur denilebilir.

Alıntı: Yazan Av. muhittinköylüoğlu Ayrıca borçlunun çek keşidecisi mi ciranta mı olduğu belirtilmediği için çek tazminatı meselesini cevaplandırmak mümkün değil.

Olayda açıkça cirantadan bahsedilmediğine göre, borçlu çekin keşidecisi olan asıl borçludur diye düşünüyorum.

Saygılarımla..