02-12-2008, 22:35 | #31 | |||||||||||||||||||||||
|
|
02-12-2008, 22:55 | #32 |
|
Dünyaya gerçek bir dahi geldiğinde onu şu işaretten tanıyabilirsiniz: Tüm ahmaklar, ona karşı birleşmişlerdir.
Jonathan swift |
02-12-2008, 23:44 | #33 |
|
Kimse dahi değildir. Küçük adamlar, büyük adamlara böyle bir lakap takmışlar; o kadar.
|
03-12-2008, 20:09 | #34 |
|
Arkadaşlar uzakta aramayın. Aranızda bir dahi var. BEN BİR DAHİYİM
|
03-12-2008, 20:24 | #35 | |||||||||||||||||||||||
|
Dünya sadece atlardan ve yiğitlerden ibaret değildir. Kadınlar "dahi" vardır! Not: -de ve -da "dahi"'den bin defa daha anlamlıdır. |
03-12-2008, 21:20 | #36 | |||||||||||||||||||||||
|
Dehayı takdir etmek/edebilmek, küçük adamlık değil, olsa olsa büyük adamlıktır. Dahiye gelince; nazar etmeyip çalışmakla da olunmuyor, o fena tabii |
03-12-2008, 21:28 | #37 | |||||||||||||||||||||||
|
Dediğim farklı bir şey. Yanıtınız yine dehanın (dahinin) varlığına dayanıyor; bense dahi yok diyorum. |
03-12-2008, 21:37 | #38 |
|
Olmayanı değil, olanı ispat gerekirden hareketle, ispat yükünü omuzlarımda hissederek, içinde yanıt barındıran sorularımla sizi yanıtlamak istiyorum öyleyse:
Büyük adama dahi demek, büyük olmayanları küçük mü yapar? Öküzün boynuzlarındaki tepsiye inanan, bilgi ve algısı yetersiz olan, mutlaka aşağılık mıdır? Akıl+Sezgi+Çalışma+Sabır+İnatçılık ve nihayet, geçmiş deneyimlere kıyaslandığında benzersiz ve yaşanan ana göre deneyimlenmemiş fikirlerini kanıtlayarak buluşa dönüştürmek, yalnızca büyük adamlıkla açıklanabilir mi? Bu yetilerden herhangi birine sahip olmayıp da , milyonların imkansız dediğini reele dönüştüren karşısında, geri kalan milyonlar küçük adam mıdır? Hepsini geçiyorum, her dahi, büyük adam mıdır? Adam olmak nedir, büyük adam olmak nedir? Saygılarımla... |
03-12-2008, 22:54 | #39 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Hayır. Küçük adam, büyük adama "büyük adam" dediği için küçük adamdır. Ayrımı ben yapmıyorum, o (küçük adam) yapıyor.
Dahi-dahi olmayan, büyük-küçük adam tartışmasında "aşağılık" gibi bir sıfat kullanmadım; alenen kullanmam da. Büyük-küçük adam farklılığı bir toplumsal yanılsamaya dayandığından, bence geçerli bir ayrım da değildir. İnsanlar arasındaki farkı ben böyle bir (ya da bir kaç) sözcükle ortaya koymam.
Büyük adamlığın, küçük adamlarca takılmış bir lakap, bir niteleme olduğunu kabul ettiğiniz an, dahi (ya da büyük adam) denilen kişinin, sizin belirttiğiniz niteliklerden en azından bir kısmına sahip olup, bir farklılık yarattığı ve diğerlerince (küçük adamlarca) böyle taltif edildiği daha anlaşılır olur. Herhangi bir başarı, çalışma, merak, sabır ve azim olmadan gerçekleşemez. Başarı olmayanın (çeşitli nedenlerle) başarı gibi algılanması dışında elbette.
Her büyük adama büyük adam muamelesi yapıldığından, öyledir. Dahi yoktur; küçük adamlarca büyük adam olarak nitelenenler vardır. Başarı ödülünü her zaman alır; ödül bazen mantıkdışı olsa da. "Dahi" ya da "büyük adam" olmak bu ödüllerden biridir. |
03-12-2008, 23:04 | #40 | |||||||||||||||||||||||
|
Kelime oyunu gibi göründüğü için, diğerlerini yanıtlamayacağım ama, samimi düşünce ve tespitiniz gibi göründüğü için, yalnızca bu tespitinize yanıt vermek isterim. Bence, diğerlerinin (Diğerleri=Tüm 3. kişiler= İrili ufaklı, dahi, aptal, küçük, bilgin, ulema, otorite vs vs, tüm diğerleri) "Dahi" ya da "Büyük adam" nitelemesini ödül olarak kabul edebilen, ne dahi, ne de büyük adamdır. Yalnızca, esen rüzgarın şiddet ve eğilimine göre salınan, bir yapraktır. Saygılarımla... |
03-12-2008, 23:53 | #41 |
|
Hiç biri kelime oyunu değildi sayın Demirel. Dahi dedikleri bunu ödül olarak kabul eder mi, bilmiyorum ama "dahi" nitelemesinin bir ödül olduğu o kadar açık ki; bu konu bile onun kanıtı.
|
04-12-2008, 00:15 | #42 | |||||||||||||||||||||||
|
Kime göre? |
04-12-2008, 00:28 | #43 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Bana göre değil elbette.
|
04-12-2008, 00:31 | #44 | |||||||||||||||||||||||
|
Siz dahi yok demiştiniz. Öyleyse bu konu "Size göre" bir kanıt olamaz. Saygılarımla |
04-12-2008, 00:37 | #45 | |||||||||||||||||||||||
|
Söz oyunu yaparsak, bana göre dahi olmadığına göre ödül de olamaz. O zaman kanıta ne hacet! |
04-12-2008, 01:14 | #46 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Aladağ, haklısınız küçük adamlar var ve büyük adamlar var. İki grubun arasındaki fark küçüklük ve büyüklük. Küçük adamlar büyük adamlara dahi demese bile aradaki küçüklük büyüklük farkı ortadan kalkmaz. Biri büyüktür diğeri küçüktür. Büyük adam olarak bildiğim kişilere hayranımdır. Bu hayranlığa bazen de kıskançlık ve gıpta karışıyor, ben onların yaptıklarını yapamıyorum diye. Kolay kolay pes etmeyen, dünyada benden başka büyük yoktur düşüncesinde olan birisi olmama rağmen, büyük adam olarak kabul ettiğim kişilere karşı olan sıradanlığımı işime gelse de gelmese de kabul ettim bir yerde. İyiki sağlıklı bir kendime güven duygum varmış, o da olmasa yandım gitti, büyüklüklerini kabul etmek zorunda kaldığım kişilerin çokluğu karşısında. Benim de başka alanlarda kendime göre yeteneklerim var diye avutuyorum kendimi, doğru olup olmadığı konusunda kesin bir kanaatim olmasa bile. Bir Leonardo da Vinci, bir Mimar Sinan büyüktürler ve dahidirler. Büyüklükleri ve dahilikleri aradan asırlar geçmesine rağmen herkes tarafından kabul edilen kişilerdir. Bu herkes dadiklerimin içinde benim gibi mimarlığın 'M'sinden anlamıyanlar olduğu gibi, mimarlığın kitabını yazan kişiler de var. Karl Jaspers yirminci yüzyılın büyük filosoflarından birisi olarak kabul edilir. Jaspersin iki ciltlik 'Die Grosse Philosophen'(Büyük Filosoflar) adında, büyük filosofların hayatını ve eserlerini anlattığı, iki ciltlik bir yapıtı var. Eser Jaspersin ölümü dolayısıyla tamamlanmamış. Jaspersin tanıttığı büyük filosoflar arasında Sokrat, Buda, Konfiçyüs, İsa, Eflatun, Augustin, Kant, Anakimander...var. Kabul ediyorum ve bü kişilerin yanında kendimi küçük görüyorum. Çağlardan ve milyarlarca insan arasından sıyrılıp gelen ve günümüzün düşünce yapısına damgalarını vuran kişiler. Ben veya başkası bu kişileri kişileri 'dahi' olarak tanımlamış veya tanımlamamış önemli değil bir yerde. Bu tanıma veya tanımama onların büyüklüklerine gölge düşürmez. Saygılarımla |
04-12-2008, 09:07 | #47 |
|
Bizim çocukluğumuzda "SOLO TEST" oyunu vardı. Soru(n)un cevabı o oyunun kutusunda yazar:
Solo Test'te tek taş bırakabilen dahidir! |
04-12-2008, 10:04 | #48 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Adli Tip, bence dahilik zeka oyunu değildir. Sizin dediğiniz oyunu devamlı tekrarlıyan bir kişi, sonunda her seferinde bir taş bırakıncaya kadar başarır. Bunun yanında aynı oyunu dahi bir yazarın, ressamın, filosofun önüne koyarsanız, dalında dahi olan bu kimsenin bu zeka oyununda tam puan alamadığını görürsünüz. O oyunu icat eden, ve piyasaya süren kimselerin ticari bir dahi olup olmadıkları tartışılır bence. 'Tek taş bırakan dahidir' cümlesi büyük bir piyasa dahiliği. Ben genel zeka ile dahiliğin aynı şey olmadıkları düşüncesindeyim Saygılarımla |
04-12-2008, 11:25 | #49 |
|
Kime göre "Dahi"lik?
Okuma yazma bilmeyen insanların bulunduğu Afrikanın orman kabilelerinden herhangi birisi için "Dahi" kelimesinin sözlükte yeri dahi yoktur. Esasen onlar için "Dahi" liğin gereği de yoktur. Bileği güçlü olan, evini geçindirebilen ve mutlaka üretici olan kişi ön plandadır. Sayın Aladağ'ın tabirine göre "Büyük" adamdır. Belki de "Dahi"dir. Tarlasını verevine sürme yöntemi geliştirip, komşusu Lololulo'dan daha az zamanda ekin ekip, ürün kazanabildiği için! Günümüz medeni dünyasında ise "ağzınızla kuş tutsanız" dahi, size "dahi" demezler. Aptal derler, bunak derler, şapşal derler... Ama asla "dahi" demezler. |
04-12-2008, 22:26 | #50 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Saim, Masajınızın başındaki Kime göre "Dahi"lik? Sorusuna bir iki tane soru daha eklemek gerekir. Hangi zamana göre dahilik? Hangi topluma göre dahilik? İsterseniz soruları şu şekilde de sorabiliriz: Hangi çağa ve hangi kültür çevresine ve hangi teknolojik ilerlemeye göre dahilik? Sorularıma kendim cevap vermeden önce, belirtmek istediğim bir nokta var: Dahilik görece bir kavramdır. Taş devri için, taşları yontarak silah yapmak bir deha işidir. Taşı yontup silah olarak kullanan veya çevresinde gördüğü eşyaları alet olarak kullanan kimse, çağının gerçeklerine bakıldığında bir ‚dahi’dir. Sıradanlığın dışına çıkmıştır bu buluşu ile. Bahsettiğim şeyleri şimdi küçük çocuklar, izciler yapıyor ve bu yaptıkları bir üstün zeka eseri olarak kabul edilmiyor. Aynı durum Afrika’daki Orman kabileleri için de geçerlidir. 20.ci veya 21.ci yüzyıl teknolojisinin girmediği bir kabilede toprağı işlemede yeni bir şey icat eden kişi dahidir, ama kendi kültür çevresine göre bize göre değil. Çünkü diğerlerinden üstün olan zekası ile yeni bir şey bulmuştur. Bir mucittir. Dahi olarak adlandırılması şart değil, yerliler ona şöyle veya böyle uygun bir ad takarlar. Belki de kabile reisi veya şaman yaparlar. Bizler çağların ve eski kültürlerin birikiminden faydalanan ve bu brikimin yardımıyla yeni şeyler icat eden kimselere ‚dahi’ diyoruz. Dahiler kendilerinden önce gerçekleştirilen ve geliştirilen verilere dayanarak yeni birşey ortaya çıkarırlar. Bu bir Edison için, bir Galile için, bir Nevton için de söz konusudur. İcatları, bilim tarafından kendilerinden önce gerçekleştirilen verilerin kullanılmasının bir sonucudur. Onların yaptıklarını bugün yapanları dahi olarak nitelendirmiyoruz, onların buluşlarından faydalanarak bilime, tekniğe ve sanata yeni bir gelişme sağlıyan kişileri dahi olarak adlandırıyoruz. Kısaca belirtmek gerekirse ‚dahi’ her yerde ve her zaman vardır ve görece bir kavramdır. Her çağın ve her kültür çevresinin kendisine göre bir dahisi vardır. Saygılarımla |
04-12-2008, 23:57 | #51 |
|
Sayın Gemici, büyük/küçük adam ayrımını ben yapmıyorum. Böyle bir iddiam da yok. Farklı olana dahi diyenler, onları büyük adam olarak niteleyenler, kendilerini küçük adamlığa mahkum ediyorlar. Bir gözlemi aktarıyorum sadece. Saygılarımla.
|
04-12-2008, 23:59 | #52 |
|
Bana göre tartışmadan, sorunlara karşı sukunetini koruyarak çözüm bulan, sağlıklı iletişimi en iyi uygulayan kişi dahidir.
|
05-12-2008, 00:14 | #53 | |||||||||||||||||||||||
|
Tam tersine, dahi denilenlerin çoğu iletişim sorunu yaşamış, yaşıyor. |
05-12-2008, 00:38 | #54 |
|
hayal ettiklerimizi yapabilenler liderdir üstün yeteneklidir hayal bile edemediklerizi gerçekleştirenler ise dahidir ve tarih yaşıdığı dönemle uyumlu toplumla barışık dahilerden söz etmez bilakis hep yaşadığı dönemde anlaşılamayan karmaşık kişiliği olan insanlar arasından çıkmıştır dahiler bir çoğu yaşamından sonra kıymeti anlaşılmıştır.Nietzsche fikirlerini sonraki yüzyıllarda ancak sağlıklı yorumlanabileceğini söylerken kendi çağdaşlarını ona ukala deli diyorlardı Galilei kilisenin işkence kararı kendisi bildirilince dizlerin üstüne çökmüş af dilerken bir yandada herşeye rağmen dünya dönüyor diye mırldanıyordu.
|
05-12-2008, 01:28 | #55 | |||||||||||||||||||||||
|
„Eppur si muove!" = Ama yinede dönüyor.
„Eppur si muove!" = Ama yinede dönüyor. Yukarıdaki cümleyi ‘dünya güneş etrafında dönüyor ‘ diyen ve bundan dolayı da cezalandırılmak tehlikesi ile karşı karşıya olan Galile’nin söylediği iddia edilir. Yazılanlara göre 69 yaşında mahkeme önüne çıkarılan Galile cezadan kurtulmak için söylediklerinin doğru olmadığını söylemek zorunda bırakılır. Buna rağmen doğru bildiğinden şaşmaz. Galile’nin ve daha birçok dahi ve bilim adamının tüm cezalara ve korkutmalara rağmen doğru bildiklerinden vaz geçmemeleri ve fikirlerini savunmaları onların gerektiğinde sükunet yolunu terk ettiklerini ve fikirleri ve onurları için ağır cezaları, gerekirse ölümü bile göze aldıklarını gösteriyor. Fikirleri ve onurları uğruna ölümü bile göze alan dahilerin yanında bir de kendilerini ve firkirlerini satanlar var. Sağlıklı bir iletişim kurmak için değil elbette ki, güçlülere yaranıp rahat bir hayat sürmek için. İnanmıyan Nazilere yaranmak için suçlu duruma düşen bilim ve sanat adamlarının hayatlarını incelesin. Dahi’de ne kadar dahi olursa olsun son aşamada bir insandır; tüm korkuları, hayalleri, sevinci, gelecek ve geçim kaygısı ve tüm diğer biyolojik ve ruhsal gereksinimleri ile. Dahi olmak iyi ve örnek insan olmanın ölçüsü değil her zaman. Saygılarımla |
07-12-2008, 11:49 | #56 |
|
Sayın Üyeler,
Üyeler arasında polemik yaratan mesajlar forum kurallarına aykırıdır, yine gereksiz bir sertleşme sonucunu doğuran ve çeşitli ithamlardan oluşan mesajlar yazmak da forum kurallarına aykırıdır. Bu nedenle kurallara aykırı görülen mesajlar silinmiştir. Üyelerimizden kurallara aykırı bir mesaj olduğunu düşündüğünde yanıt yazmak yerine şikayet etmelerini rica ederim. Saygılarımla, Özge Yücel |
07-12-2008, 12:45 | #57 |
|
Yazıyı yazan büyüğüm, buradaki karşılıklı tartışmaları umarım okumuyordur...
Şöyle bir atasözü vardı yanlış anımsamıyorsam: "Herkes aklını mezada çıkarmış, ama yine kendi aklını beğenip, almış." Sebebi de çok açık, herkesin ölçüsü, kendi aklının ölçüsü. Ötesini bilemiyoruz. * LÜtfen tartışmalarımızı, tanıdığımız 3.kişi dehalar üzerinden sürdürelim Saygılarımla... |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
evlenmeye izin, kimler davacı olabilir | Av.fatboz | Meslektaşların Soruları | 6 | 03-03-2016 14:07 |
mirasın reddi kararını kimler verir. | hermes53 | Meslektaşların Soruları | 9 | 22-08-2008 23:28 |
isim tashihinde davalılar kimler olacaktır? | SINIRSIZ | Meslektaşların Soruları | 1 | 18-08-2008 09:55 |
veraset ilamını kimler isteyebilir | Avozgur | Meslektaşların Soruları | 2 | 29-09-2006 16:12 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |