|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
14-05-2013, 10:59 | #1 |
|
Diğer delillere karşı Ticari Defter incelemesinin önceliği
Faturaya dayalı başlatmış olduğumuz icra takibine borçlunun itirazı üzerine açmış olduğumuz itirazın iptali davasında itilaf tarafımızın yapılan işin 400 adet olduğu karşı tarafın ise 300 adet olduğu iddiasına dayanmaktadır. Tarafımızdan şirket müdürünün yapılan işin 400 adet olduğunu gösteren imzalı yazısı dosyaya sunulsa da karşı taraf yazının sehven yazıldığını iddia ederek yapılan işi kabul etmemiştir. Mahkeme tarafından defterlerle ilgili birikişi incelemesi istenmiş ve defterlerimizin kapainış tasdikleri olmaması nedeniyle rapor tamamen aleyhimize çıkmıştır. Sorum şu olacak; karşı tarafın sehven yazıldığını iddia etse de imzalı beyanına rağmen defterlerin kapanış tasdikinin olmaması nedeniyle söz konusu dava aleyhimize mi sonuçlanmalıdır ?
|
17-05-2013, 09:23 | #2 |
|
Dava aleyhinize sonuçlanır.(ticari defterlerin delil niteliği)
|
17-05-2013, 15:20 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın granma,
“Senet hukukumuzda en önemli kesin delildir... Bir belgenin senet olarak kabul edilebilmesi için,... bir nesne üzerinde görülebilir hâle gelmelidir. Bu, bir kâğıt veya başka bir cisim olabilir... senedin ikinci unsuru yazılılıktır... senet bir vakıa hakkında açıklamayı içermelidir... senedin diğer önemli unsuru ise imzadır... İmza atan kişi, hukuki işlemin kendisi açısından bağlayıcı olduğunu bilmekte ve kabul etmektedir... BİR BELGENİN ALTINDAKİ İMZA “YAZILANLAR BENİM İRADEME UYGUNDUR” DEMEKTİR... Adi bir senedin kesin delil teşkil etmesi, senedin sahte olmamasına bağlıdır... İmza sahibi, BU İMZASINA HİÇ İTİRAZ ETMEZSE, MAHKEME BU SENEDİ KESİN DELİL OLARAK DEĞERLENDİRİR... (Pekcanıtez/Atalay/Özekes, Medeni Usul Hukuku, 2011, Ankara)” “Adi senet kesin delildir... Taraflardan biri, kendisi tarafından düzenlendiği iddia edilen belgedeki yazı veya imzayı inkar etmek isterse, sahtelik iddiasında bulunmalıdır; aksi halde belge aleyhine delil olarak kullanılır... (Prof. Dr. Baki KURU, Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı, sayfa: 391, 2011, Ankara)” Karşı taraf defter kayıtları incelendi mi; durum nedir bilgi vermemişsiniz... Yine de değerlendirmeniz açısından bu konudaki ilgili maddeleri de alıntılıyorum: 6762 sayılı TTK m.85: "Kanuna uygun bir surette tutulan ve birbirini teyit eden ticari defterlerin münderecatı sahibi lehine delil ittihaz olunur; ...iddianın dayandığı kaydın aksi, vesika veya diğer muteber delillerle ispat edilirse sözü geçen kaydın ispat kuvveti kalmaz." 6762 sayılı TTK m.86: "...Hasım taraf, aleyhinde delil ittihaz olunan kaydın aksini muteber delillerle ispat edebilir." HMK m.222: "...şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, ... defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir..." Saygılar... |
17-05-2013, 15:57 | #4 |
|
Cevaplarınız ve ilginiz için ayrı ayrı teşekkür ederim. Nevra hanım karşı tarafın defterleri incelendi ve usulüne uygun olduğu şeklinde bir rapor verildi
|
17-05-2013, 22:42 | #5 |
|
Söz konusu probleminizde, öncelikle ispat yükünün kime ait olduğunun tespitiyle işe başlanmalıdır. İtirazın iptlai davasında alacak iddiasında bulunan davacı(alacaklı) borcun varlığını ispatla mükelleftir. Olaydan anlaşıldığı haliyle siz, borçlu tarafından imza edilmiş adi senetle işin 400 birim olduğunu ispat etmiş durumumdasınız. Bu halde, bu iddiasının aksini yine aynı nitelikte(kesin delil kuvvetinde) delillerle ispat edilmelidir. Bu halde ispat yükü karşı tarafa geçmiştir. Bunu yapabilmek için, borçlu taraf kendi ticari defterlerini kendisi lehine kullanmak istemiştir. Ancak sizin olayınız da borçlunun kendi ticari defterlerini kendisi lehine kullanabilmesi mümkün değildir. Zira HMK m.222/III' e göre "İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir." Olayda siz borcun varlığını senetle ispat etmiş olduğunuzdan, borçlunun ticari defterlerinin kendi lehine delil olarak kullanması mümkün değildir. Keza sizin ticari defterlerinizde de borçlu lehine bir kayıt yoktur. Durum böyle olunca, borçlu adi senedin aksini başkaca yollarla ispat yoluna gitmelidir.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Açık fatura - ticari defter celbi | av.AK | Meslektaşların Soruları | 1 | 17-08-2010 15:56 |
Ticari defter kapanış tasdiki | av.kadirpolat | Meslektaşların Soruları | 1 | 20-04-2010 07:48 |
ticari defter-ibraz-ispat | hüsnü gökulu | Meslektaşların Soruları | 7 | 11-01-2010 14:34 |
Nafaka Davasında Ticari Defter Kayıtlarının İncelenmesi | iussy | Meslektaşların Soruları | 1 | 05-05-2008 16:16 |
kambiyo senedi takibi-ticari defter | mevzu hukuk | Meslektaşların Soruları | 2 | 05-04-2007 12:22 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |