Mesajı Okuyun
Old 03-09-2004, 08:40   #51
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan Kadın Affeder

Kadındır affeder


Doğu’da kocasını aldatmaya kalkan kadınların yüzde 66’sı bu durumun ölümle sonuçlanacağından emin. Ancak aynı kadın aldatıldığında ‘boşarım’ bile diyemiyor



Ö. DEMİRCİOĞLU / O. ALTUĞ



Magazin dünyasında aldatan ve aldatılan kadın ve erkeklerle ilgili haberlerin çok fazla oluşu, Türkiye’nin her yerinde insanların birbirlerini kolayca aldattığını göstermiyor. Hele de kadınların. Kadının İnsan Hakları Projesi (KİHP) tarafından Doğu ve Güneydoğu’da yapılan bir araştırma kadınların kendilerini aldatan kocasını affetmeye meyilli olduğunu gösteriyor. Ancak araştırmanın öteki ayağı, yanı kadının aldatması hâlâ düşünülecek en kötü durumla sonuçlanıyor. 19 yerleşim yerinde yaşları 14-75 arasında değişen 599 kadın arasında yapılan araştırma sonuçlarına göre, kadınların yüzde 66.6’sı zina yaptıkları takdirde kocaları tarafından öldürüleceğini düşünüyor. Araştırma, aynı kadınların, kocaları kendilerini aldattığında son derece affedici olduklarını da gösterdi. Buna göre, aldatılan kadınların yüzde 66’sı kocasını boşamaktan yana değil.
> Evlilik ve cinsellik
> KİHP Koordinatörü Pınar İlkkaracan tarafından İngilizce olarak hazırlanan “Müslüman Toplumlarda Kadın ve Cinsellik" adlı araştırma kitabı, Müslüman toplumlarda tabu sayılan cinsellik konusuna ışık tutma iddiasını taşıyor. Pınar İlkkaracan, kitabının “Bekaret, Evlilik ve Kadın Cinselliği" adını taşıyan bölümünde KİHP’nin araştırmalarına yer verdi. Yapılan araştırmanın sonuçlarını değerlendiren İlkkaracan, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde kadınlar üzerindeki ölüm tehdidinin en az namus cinayetleri kadar vahim olduğunu söyledi.
> Öldüren zina
> Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yapılan araştırmanın sonuçlarına göre, kadınların yüzde 66.6’sı zina yapmaları halinde, kocalarının kendilerini öldüreceğini düşünüyor. Pınar İlkkaracan’a göre, bu durum, bölgedeki yerel kuralların geçerliliğinin ve kadınların nasıl bir psikolojik baskı altında yaşadığının en önemli göstergesi. Zina yaparsa öldürüleceğine inananların oranı, az yada hiç eğitim almamış, sadece dini nikah yapmış ve kırsal alanda yaşayan kadınlar arasında yüzde 74.3’e kadar çıkıyor.
> Eğitim seviyesi yükseldikçe kadınlar arasındaki “ölüm korkusu" da bir nebze azalıyor. Ortaokul ve üstü eğitim alan kadınlarda zina yaparsa sonunun ölüm olacağını düşünenlerin oranı yüzde 46.9’a kadar düşüyor.
> Erkektir yapar
> Araştırmaya katılan kadınların büyük bir çoğunluğu, zina yaptıkları takdirde öldürüleceklerini düşünürken, kocalarının zina yapmasına ise oldukça hoşgörülü yaklaşıyorlar. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da eğitim düzeyi ilkokulun altında olan kadınların yüzde 74.9’u zina yapması durumumda kocasını boşamayacağını açıklıyor. Kadınlarda eğitim düzeyi yükseldikçe de kocasını zina yapması durumunda boşayacağını belirten kadınların sayısında artış gözleniyor. Ortaokulu bitirmiş kadınların yüzde 68.5’i zina yapan kocasını boşayacağını belirtiyor. Ancak kadınların tümünün verdiği yanıtlar değerlendirildiği zaman zina yapan kocasını boşamaktan yana olmayan kadınların oranının yüzde 66 gibi yüksek bir düzeyde olduğu görülüyor. Araştırmacı Pınar İlkkaracan, bu sonuçları, “Görünen o ki, yöredeki kadınlar için zina, törelere göre onların ölümüyle sonuçlanacak bir suçken, erkeğe verilen tek ceza boşanmadır. Kadının evlilik dışı bir ilişkide bulunması törelere göre suç teşkil ederken, erkeğin evlilik dışı ilişkisi meşru görülüyor." diye yorumladı.
> Tabular yıkılmalı
> “Dünya tartışsın" diye kitabını İngilizce olarak hazırlayan psikoterapist İlkkaracan, “Kadının siyasi hayata katılması, kadın erkek eşitliği, zorla evlendirme sürekli gündemimizde yer alan, rahatça konuşup tartıştığımız konular fakat cinsellik, namus, ve bekaret gibi kavramlar toplumumuzda çok fazla yer almıyor. Müslüman toplumlarda kadına baskı aracı olarak kullanılan bu kavramların artık konuşulması ve çözümlenmesi gerekir" dedi. Batıda gelişen kadın hareketlerinin cinselliği ilk konu olarak ele aldığını belirten İlkkaracan, sıranın Müslüman toplumlarda olduğunu ve bu tabuların artık yıkılması gerektiğini vurguladı.
> Hazırlık aşaması beş yıl süren kitap, İslamda cinsellik ve cinsel politikalar, Zevk, arzu ve aşk, Bekaret, evlilik ve kadın cinselliğinin kontrolü, Kadınlararası aşk ve cinsellik, cinsel taciz ve tecavüz ve son olarak da çeşitli uygulamalar ve stratejiler adı altındaki altı bölümden oluşuyor. Diğer Müslüman ülkelerde kadına yönelik kapsamlı istatistiki çalışmalar olmadığı için, kitaptaki verilerin çoğu Türkiye’de yapılan sosyal araştırmalara dayanıyor. Kitabın her bölümünde Müslüman toplumlardaki kadınların yazdıkları makaleler ve araştırmalar yer alıyor. Mısır’dan Meryat F.Hatem, Pakistan’dan Rubina Saigol, İran’dan Shahla Haeri, Türkiye’den Gülşah Seral, Filiz Koçali, İpek İlkkaracan kitapta makaleleri yer alan kadınlardan bazıları.