Mesajı Okuyun
Old 27-09-2022, 08:11   #2
Av. Suat

 
Varsayılan

Yargıtay uygulamasında tahliye yoluyla icra takibinin konusu olan konutun aile konutu olması halinde tahliye taahhüdünde rızası olmayan eşe konutun aile konutu olduğunun tespiti için aile mahkemesinde dava açma hakkı verilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Yargıtay H.G.K. 19/10/2005 tarih 2005/12-652 E. ve 2005/583 K. sayılı kararı uyarınca;
"Öyleyse, mahkemece öncelikle bu iddia üzerinde durulmalı ve takip ve tahliyeye konu taşınmazın kaydı üzerinde şikayetçi eşin talebi üzerine "aile konutu" olduğuna ilişkin şerh verilip verilmediği, şikayetçinin bu yerin "aile konutu" olduğunun tespitine yönelik olarak açılmış bir davasının ve aile mahkemesince yapılmış bir belirlemenin bulunup bulunmadığı, araştırılmalı, sonucuna göre gerektiğinde şikayetçiye tahliyesi istenen taşınmazın aile konutu olduğunu ispata yönelik olarak aile mahkemesine dava açma yetkisi ve olanağı verilmeli ve sonuca göre bir karar verilmelidir."

Yargıtay H.G.K. 26/10/2005 tarih 2005/12-676 E. ve 2005/600 K. sayılı kararı uyarınca;
"Bu hüküm göstermektedir ki, aile konutu özel bir konuma ve öneme sahip kılınmış ve üzerindeki tasarruf yetkisi yasa ile sınırlandırılmıştır. Takibe ve tahliyeye konu taşınmazın aile konutu olduğunun belirlenmesi halinde bu yasal gereklerin yerine getirilip getirilemediğinin araştırılması gerekecektir.
Öyleyse, mahkemece öncelikle bu iddia üzerinde durulmalı ve şikayetçinin bu yerin "aile konutu" olduğunun tespitine yönelik olarak açılmış bir davasının ve aile mahkemesince yapılmış bir belirlemenin bulunup bulunmadığı, araştırılmalı; sonucuna göre gerektiğinde şikayetçiye tahliyesi istenen taşınmazın aile konutu olduğunu ispata yönelik olarak aile mahkemesine dava açma yetkisi ve olanağı verilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.

Aynı ilkeler Hukuk Genel Kurulu'nun 19.10.2005 gün ve 2005/12-652esas ve 2005/583 karar sayılı ilamında da vurgulanmıştır."