Mesajı Okuyun
Old 08-08-2007, 10:46   #6
Kadir COŞKUN

 
Varsayılan

T.C.
DANIŞTAY
Altıncı Daire
Esas : 1999/2712
Karar : 2000/2819
Tarih : 11.05.2000
ÖZET : İdari yargılama usulünde, ilgililerin fazlaya ait haklarını saklı tutarak tam yargı davası açabilmelerine olanak tanınmamaktadır.
(2577 sayılı İYUK. m. 2)
KARAR METNİ :
Temyiz İsteminde Bulunan : 1- ... Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. ....
2- ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı Vekili : Av. ...
Karşı Taraf : ...
Vekili : Av. ...
İstemin Özeti : İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 31.12.1998 günlü, E:1998/572, K:1998/1164 s. kararının usul ve kanuna aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Sedef Polat''ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Günay Erden''in Düşüncesi : Davacının, idari yargıda açtığı tam yargı davasında istemle sınırlı olarak tazminata hükmedilmesi ancak bilirkişi raporunda belirtilen zarar miktarının isteminden daha fazla olması nedeniyle, fazlaya ait maddi haklarının tazminat olarak ödenmesi isteminin cevap verilmemek suretiyle zımnen reddine ait işlemin iptali ile 207.205.000. TL''sının kanuni faiziyle birlikte ödenmesine dair idare mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
İdari Yargılama Usulü Kanununda, ilgililerin fazlaya ait maddi haklarının saklı tutarak tam yargı davası açabilecekleri yolunda bir hükme yer verilmediğinden adı geçenin 1993 yılında açtığı davada, bilirkişi raporunda belirtilen zarar miktarının bu davada hükmolunan tazminat miktarını aşan kısmının tazmini istemiyle yaptığı başvurusu üzerine açılan davanın bu sebeple reddi gerektiğinden temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince tetkik hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, davacının, İstanbul 5. İdare Mahkemesinin de fazlaya ait hakkı saklı kalmak kaydıyla açtığı tazminat davasının 31.12.1996 günlü, E:1993/524, K:1996/1697 s. karar ile istemle sınırlı olarak kabul edilerek tazminine karar verilen tazminat miktar ile bilirkişi raporunda tesbit edilen zarar tutarı arasındaki 207.205.000.- TL. farkın yapının yıkım gününden itibaren yürütülecek kanuni faizi ile, birlikte tazmini ve bu farkın ödenmesi istemiyle davalı idareye yapılan başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddine ait işlemin iptali istemiyle açılmış, idare mahkemesince: mahkemenin E:1993/524 esas sayısına kayıtlı dosyasında, bilirkişilerce davacı zararının 586.037.812 TL. olduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporuna yapılan itirazların reddedildiği, mahkemenin 31.12.1996 günlü, E.1993/524, K:1996/1697 s. kararı ile tazminat isteminin kabulüne karar verildiği, bu kararın Danıştay 6. Dairesinin 27.10.1998 günlü, E.-1997/3029, K:1998/4924 s. kararı ile onandığından fazlaya ait 207.205.000.- TL. tazminat isteminin davalı idarece zımnen reddine ait işlemin iptaline, tazminat isteminin kabulü ile davanın açıldığı tarihten itibaren kanuni faiziyle birlikte ödemesine karar verilmiş, karar davalı idareler vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... pafta, ... ada, 38 parsel s. taşınmaz üzerinde bulunan yapının yıktırılması sebebiyle davacı tarafından uğranıldığı öne sürülen 583.000.000.-lira maddi. 750.000.000.- TL. manevi zararın en yüksek banka faiziyle tazmini istemiyle açtığı davada. İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 31.12.1996 günlü, E:1993/524, K:1996/1697 s. kararı ile 378.832.000.- TL. için maddi tazminat isteminin kabulü ile davacıya kanuni faiziyle birlikte ödenmesine, fazlaya ait maddi tazminat istemi ile manevi tazminat istemine yönelik olarak davanın reddine karar verildiği, bu kararın Danıştay 6. Dairesinin 27.10.1998 günlü, E:1997/3029, K:1998/4924 s. kararı ile onandığı, davacı tarafından anılan tazminat davası sebebiyle bilirkişi incelemesi sonucunda davacı zararının 586.037.812.- TL. olduğunun tespit edildiği, daha önce fazlaya ait haklarının saklı kalması koşuluyla tazminat davası açtığından bilirkişilerce saptanan maddi zarar ile mahkemece istemiyle sınırlı olarak kabul edilerek tazminine hükmedilen tazminat arasındaki farkın yıkım gününden itibaren kanuni faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İdari Yargılama Usulünde, ilgililerin fazlaya ait haklarını saklı tutarak tam yargı davası açabilmelerine olanak tanınmamıştır.
Bu durumda, davacı tarafından daha önce açılan tazminata ait davanın Mahkemenin 31.12.1996 tarih ve E:1993/524, K:1996/1697 s. kararıyla sonuçlandırıldığına göre, bu defa mahkemece hükmolunan tazminat miktarını aşan kısmın tazmini istemiyle açılan davada süre aşını bulunduğu açık olduğundan tazminata hükmedilmeşine ait mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan sebeplerle İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 31.12.1998 günlü, E:1998/572, K:1998/1164 s. kararının bozulmasına, 11.5.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kaynak : DKD Sayı 105