Mesajı Okuyun
Old 09-06-2011, 09:14   #26
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gemici
Asgari ücretle çalışan veya ailesinin geçimini sağlayacak kadar bile mali gücü olmayan, mali gücü olmadığı için de dava bile açamayanla, milyarderden aynı harcın alınması sosyal devlet devlet ilkesine uygun mudur?
Harç bir hizmet karşılığı olarak alındığından ve vergi olmadığından "vergi adaleti" benzeri gelirle orantılı bir uygulama düşünülmemiştir. Düşünülse elbette iyi olurdu.

Tıkanıklık harçlarda değil, ücretlerdedir.

Adli müzaheret kurumu hiç geliri olmayanlar için iyi bir çıkış yoludur. (Bakınız: HUMK 465-472) Ancak bu yol her dar gelirli için açık olmadığından yeterli değildir.

Yargılama giderlerinin ağırlığı düşük miktarlı anlaşmazlıklarda daha da önem kazanmaktadır ki zaten güçsüzlerin davaları düşük miktardadır.

Örneğin aldığı cep telefonu bozuk çıkan kasabın çırağı, verdiği paranın iadesi yolunda tüketici hakem heyetinden aldığı kararla hakkını icraya koyabilir hale getirmiştir. Ancak 330 liranın icra takibiyle tahsili için avukatına kaç lira vermek zorundadır? Bir avukat, 330 liralık da olsa bir takip için kaç lira ücret almalıdır? Haklı olan yargılama sonunda hiç zarara uğramamalıdır. Bu nedenle haklının avukatlık ücretinin haksız tarafından ödenmesi gerekir. Halbuki uygulama tam tersinedir: Haklı çıkan taraf karşı tarafa yüklenen avukatlık ücretini bile alamamaktadır.

Yargılama giderlerinin önemli bir bölümünü bilirkişi ücreti, avukatlık ücreti, taksi ücreti oluşturmaktadır. Ücretlerin indirilmesi mümkün olamayacağına göre başka bir çözüm gerekmektedir.

Çözüm olarak HUMK 465 ve devamındaki maddelerin herkese uygulanması düşünülebilir.

Sosyal devlet sadece harçlarda değil, yargılama giderlerinde de kendini göstermelidir.

Saygılarımla

Meraklısına Tarih:
Eskiden ceza mahkemelerinde devlet yargılama giderlerini borçlanmaktaydı. Taksiciler, bilirkişiler adliyeden alacaklı olurdu. Bakanlıktan ödenek gelince adliye borçlarını öderdi. Ceza yargılamasında uygulanan bu eski yöntem hukuk yargılamasında da uygulanabilir. Hukuk mahkemeleri yargılama giderlerini borçlanarak, dava sonunda haksız çıkandan tahsil ederek, birikmiş bilirkişi ve taksi ve avukatlık ücretini ödeyebilir.

Biliyorum ki yukarıdaki öneriyi devletin uygulaması zordur ama sosyal devlet olmak da kolay değildir.

Meraklısına Huzur:
Adli müzaheret yöntemiyle
- avukat-müvekkil arasındaki para ilişkisi ortadan kalkacağından ve
- müvekkilden tahsilat yapmanın zorluğu ortadan kalkacağından
avukatların da huzura ermesi muhtemeldir.