Mesajı Okuyun
Old 11-12-2022, 22:49   #2
Av.Gnyl

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Stj Av Y59
Merhabalar, başlıktaki konuyla alakalı benzer bir Yargıtay Kararı araştırdık ancak bulamadık. Üstsoy bir banka şubesinden dul aylığı almakta, ilgili banka şubesine oğlunun cep telefonu numarasını ve adresini kendi şahsi bilgisi olarak yazılı beyanla kaydettirmiştir. Bu telefon üzerinden internet bankacılığı aktif hale getirilmiştir. Birlikte yaşanılan evde bir süre boyunca da bu hesap rıza, izin ve bilgi dahilinde bu cep telefonundan idare edilmiştir. Yatan aylık ve hesap üzerinden çekilen kredi yine oğlunun bir başka banka hesabına eft edilmiştir. Biz şikayet üzerine bu durumun TCK 142 yönüyle Nitelikli Hırsızlık mı, TCK 155 yönüyle Güveni Kötüye Kullanma mı olduğu yoksa bilgi ve rıza dahilinde kalarak suç oluşturmadığı mı konusunda emin olamadık. Özellikle Yargıtay 15. Ceza dairesinin bu suçlarda çokça kararı var ancak hiçbiri bu duruma denk düşmüyor. Yakın tarihli bir internet haberinde ‘’Ölen annesinin emekli aylığını ölüm saatinden sonra, kendi üzerine kayıtlı ve banka hesabıyla aynı telefon numarası ilişkilendirilmiş olan cep telefonuyla kendi banka hesabına aktaran altsoy hakkında Bilişim Sistemleri Vasıta Kılınarak Nitelikli Hırsızlık ve Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme’’ suçlarından iddianame hazırlandığını okuduk. Haberde detay olmasa da ölüm saatinin tespiti için müzekkere yazılmasından o saatten önceki durumun suç oluşturmadığı izlenimi uyanıyor.

Kısacası bu durumda ne düşünmek gerekir, hangi suç/suçlar meydana gelmiş olabilir? Benzer Yargıtay Kararı paylaşılabilirse memnun oluruz. Teşekkürler.

Merhabalar meslektaşım, somut olayınız ile ilgili karşılaştığım bir yargıtay kararı hatırlamamaktayım. Kanaatimce; eğer ki üstsoy, oğluna, bankadaki para hesabını tasarrufta bulunabilecek şekilde bilgilerini düzenlemiş ise, burada oğlu bu banka hesabı üzerinde zilyet konumunda olduğu denebilir. Zilyedi olduğu banka hesabı üzerinde kendi yararına, zilyedliğin devir amacı dışında bir tasarrufu halinde güveni kötüye kullanma suçunun oluşacaktır. Nitekim kanun lafzını hatırlanacak olursa TCK m. 155: ''Başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyedliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyedliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi...'' Kaldı ki üstsoy, banka hesap bilgilerin ne amaçla oğlunun bilgileri ile kaydettiği de açıklamaya muhtaç olacaktır.
Fakat TCK Şahsi cezasızlık sebebi veya cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebep m. 167 nazara alınırsa, ''...ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.'' demektedir.

Olayınızda yakın tarihli bir internet haberinde bahsettiniz. Somut olaya ayrıntısıyla vakıf olmanızı ve zarara uğrayan tarafın da kim olduğuna kesin olarak vakıf olduktan sonra somut olayınız ile kıyasta bulunmanızı tavsiye ederim. Nitekim öyle anlaşılmaktadır ki internet haberindeki olayda zarara uğrayan taraf kurum olmaktadır.