Mesajı Okuyun
Old 15-11-2006, 12:49   #2
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/5704
K. 2003/6460
T. 28.5.2003
• KOMŞULUK HUKUKU ( Davalı İş Merkezi Tarafından Meydana Getirilen Gürültünün Zarar Verici Niteliği - Gürültü Kontrol Yönetmeliği )
• GÜRÜLTÜ ( Gürültü Kontrol Yönetmeliğine Aykırı Bir Durum Bulunmadığının Keşif Ve Bilirkişi Raporuyla Saptanması - Komşuluk Hukuku )
743/m.661
ÖZET elillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına özellikle davada ileri sürülen hukuki sebebe göre davalı tarafından meydana getirilen gürültünün zarar verici nitelikte bulunmadığı saptanmıştır.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada; davacı, davalıya ait işmerkezinin evine bakan kısmına davalı tarafından soğutma sistemi için motorlar yerleştirildiğini, çıkan gürültüden dolayı rahatsız olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesini istemiş, yargılama sırasında jeneratör ve hava kirliliğine yönelik taleplerinden vazgeçmiştir.

Davalı, iddianın bilimsellikten ve objektiflikten uzak olduğunu bildirip, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, Gürültü Kontrol Yönetmeliğine aykırı bir durum bulunmadığının keşif ve bilirkişi raporuyla saptandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi Murat Ataker'in raporu okundu, düşüncesi alındı.Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dosya içeriğine, toplanan delillere hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına özellikle davada ileri sürülen hukuki sebebe göre davalı tarafından meydana getirilen gürültünün zarar verici nitelikte bulunmadığı saptandığına göre, davacının temyiz itirazı yerinde değildir.

SONUÇ : Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 28.5.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2001/1-429
K. 2001/452
T. 30.5.2001
• KOMŞULUK HUKUKUNA AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ ( Gece Çalışmalarında Fazla Gürültü Yapan Fırının Kapatılması İsteği-Fedakarlığın Denkleştirilmesi )
• MÜLKİYET HAKKININ SINIRLARI ( Komşuluk Hukuku-Geceleri Fazla Gürültü Yapan İşyeri )
• GÜRÜLTÜYLE KOMŞULARINI RAHATSIZ EDEN İŞYERİ ( Kapatılması Talebi-Komşuluk Hukuku-Fedakarlığın Denkleştirilmesi )
• FEDAKARLIĞIN DENKLEŞTİRİLMESİ ( Komşuluk Hukukuna Aykırılığı Giderilmesi Talebi-Geceleri Fazla Gürültü Yapan Fırın )
743/m.618,661
ÖZET : Bir toplumda birlikte yaşama olanağı sağlayan insancıl, gerçekçi zorunlu temel hukuk kuralına göre hakim somut olayın özelliğini, taşınmazların konumlarını, kullanma amaçlarını, niteliklerini yöresel örf ve adetleri toplumun doğal ihtiyaç ve gerçeklerini göz önünde bulundurarak komşuların birbirlerine göstermekle yükümlü oldukları olağan katlanma ve hoşgörü sınırını aşan bir taşkınlığın bulunup bulunmadığını saptama, zararı giderici önlemlerden en uygununu bulma, kaçınılmaz müdahaleleri yapmak suretiyle özverileri denkleştirme durumundadır.

DAVA : Taraflar arasındaki "komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 14/12/1999 gün ve 1999/60 E. 1999/319 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 27/04/2000 gün ve 2000/10635 E. 5098 K. sayılı Hamiyle; ( ....Davacı, Davalının kiraya vermek suretiyle çalıştırdığı fırının özellikle gece çalışmasından ötürü çıkardığı gürültü nedeniyle rahatsız olduğunu ileri sürüp, fırının çalışmasının durdurulması suretiyle komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesini istemiştir.

Mahkemece, fırının faaliyeti durdurulmadan zararın giderilmesinin mümkün olmayacağı gerekçesiyle fırının kapatılmasına karar verilmiştir.

Bilindiği üzere; çağdaş hukuk sistemlerindeki tanımıyla mülkiyet; geniş haklar, buna bağlı yetkiler ile birlikte bazı ödevlerin oluşturduğu bir hukuksal kurumdur. Başka bir söyleyişle mülkiyet, tanıdığı geniş hak ve yetkilerin yanında bazı ödevlerde yükleyen bir ayni haktır. Medeni Kanunun 618. maddesinde "bir şeye malik olan kimse o şeyden kanun dairesinde dilediği gibi tasarruf edebilir" hükmü getirilmek suretiyle mülkiyet hakkının kanunla kısıtlanabileceğine, işaret olunmuştur. Bu doğrultuda olmak üzere, taşınmaz malikini komşusuna zarar verebilecek her türlü taşkınlıklardan kaçınmakla yükümlü kılan aynı kanunun 661. maddesi, komşuluk ilişkilerinden doğan zorunlu çıkar çatışmalarını düzenlemiş, bir arada yaşamak durumunda olan, komşu taşınmaz maliklerinin ekonomik sosyal çıkarlarını dengede tutabilmek için onlara katlanma ve kaçınma ödevleri yüklenmiştir.

O halde, bir toplumda birlikte yaşama olanağı sağlayan insancıl, gerçekçi zorunlu temel hukuk kuralına göre hakim somut olayın özelliğini, taşınmazların konumlarını, kullanma amaçlarını, niteliklerini yöresel örf ve adetleri toplumun doğal ihtiyaç ve gerçeklerini göz önünde bulundurarak komşuların birbirlerine göstermekle yükümlü oldukları olağan katlanma ve hoşgörü sınırını aşan bir taşkınlığın bulunup bulunmadığını saptama, zararı giderici önlemlerden en uygununu bulma, kaçınılmaz müdahaleleri yapmak suretiyle özverileri denkleştirme durumundadır.

Bunun içinde zararın niteliği, kapsamı ve ne surette giderileceği yönünde tarafların tüm delilleri toplandıktan, gerektiğinde yerinde keşif yapıldıktan sonra uzman bilirkişilerden bilim ve tekniğe uygun gerekçeli rapor alınması zorunludur.

Somut olayda dosyaya ibraz edilen ve birbirlerini doğrulayan uzman bilirkişi raporlarıyla davaya konu olan zarar verici durumların varlığı saptanmıştır. Ne var ki, anılan raporda zararın giderilmesi için alınması gereken önlemlerin neler olduğu yönünde doyurucu açıklama yapılmış değildir.

Hal böyle olunca, uzman bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yerinde yeniden keşif yapılması, saptanan ve saptanacak zararların giderilmesi için alınması gereken önlem veya önlemlerin raporda açıklattırılması ve bunlardan ( önlemlerden ) en uygun ve adil olanına hükmedilmesi suretiyle uyuşmazlığın giderilmesi gerekirken son çare olan sosyal ve ekonomik çıkarların tamamen ortadan kaldırılması sonucunu doğuracak şekilde fırının faaliyetinin durdurulmasına karar verilmesi isabetsizdir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN : Davalı vekili

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 30/05/2001 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

yarx
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1992/5-202
K. 1992/259
T. 22.4.1992
• GÜRÜLTÜNÜN GİDERİLMESİ ( Gürültünün Tahammül Sınırlarını Aşıp Aşmadığı Konusunda Teknolojik İmkanlar da Kullanılarak Araştırma Yapılması Gereği )
• GÜRÜLTÜNÜN HOŞGÖRÜ VE TAHAMMÜL SINIRLARINI AŞIP AŞMADIĞI ( Gürültünün Giderilmesi Davası )
• KAT MALİKLERİNİN VE KAT İRTİFAKI SAHİPLERİNİN BORÇLARI ( Gürültünün Giderilmesi Davası )
634/m.18,24
ÖZET : İlerleyen teknolojiden yararlanılarak bilimsel biçimde, gürültülerin ölçümü ve şiddet derecesinin belirlenmesi mümkün hale gelmiştir. Komşu pastahanede mevcut makinaların çıkarttığı giderilmesi dava edilen gürültünün, hoşgörü ve tahammül sınırları içerisinde kalıp kalmadığının bu yolla tespiti gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki "gürültünün giderilmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Sinop Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 23.11.1989 gün ve 19322 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine; Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 29.11.1991 gün ve 1991/5-147-1991/216 sayılı ilamı: ( . Dava konusu yer tapu kütüğünde dükkan olarak kayıtlı olduğuna göre pastahane olarak kullanılmasında Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesine aykırı bir durum yoksa da 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 18. maddesine göre, kat maliklerinden her birinin kendi bağımsız bölümlerine ve eklentilerini kullanırken diğer kat maliklerini rahatsız etmemekle yükümlüdür. Davaya konu teşkil eden pastahanede çalıştırılan makinaların çıkardığı gürültülerin diğer kat maliklerini rahatsız ettiği iddia edildiğine göre, mahallinde bilirkişi iştirakiyle yeniden keşif yapılarak çıkan gürültülerin diğer kat maliklerinin tahammül sınırlarını aşıp aşmadığının tespit edilmesi aşan bir durum mevcut ise bu hususun giderilmesi için alınacak tedbirlerin tespiti ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ile davanın bu yönden de reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle bu gün için ilerleyen teknolojiden yararlanılarak bilimsel biçimde gürültülerin, ölçümünün ve şiddet derecesinin belirlenmesi mümkün hale gelmiştir. Tespit edilecek gürültünün hoşgörü ile tahammül sınırları içerisinde kalıp kalmadığının bundan sonra saptanabileceği kuşkusuzdur. Bilimsel kesinlik kazanan yeni buluşlardan imkan oranında muhakeme aşamasından da yararlanılarak uygulama alanına geçirilmesinden kaçınılmaması icap eder. Bu hususlar gözetilmeksizin uzmanlık dalı dahi belirtilmeyen bir kişinin verdiği soyut içerikli raporla yetinilerek hukuksal ve sağlıklı bir çözüme ulaşılamayacağı aşikardır. O itibarla Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA 22.4.1992 gününde oybirliği ile karar verildi.

yarx