Mesajı Okuyun
Old 02-05-2007, 00:40   #58
yağmurdamlası

 
Varsayılan :)

Korkular ne kadara korkutsa da bu bedeni aşkla kavrulmuş olarak sunulunca kabımıza bizi kendine çekiyor.Kendimize kızan bizler aslında ne kadar kızmıyoruz desek de içimizde az şeyler söylemiyoruzdır sevdiğimize inan çok çok şeyler söylüyoruz ama neden bunlar hep aşk namaleri olur ki?Sabır bizi dener biz onda kalakalacağımızı sanırız ve yaşam bazen kendinildiğini okurken neden biz başka şeylerle kafamızdakinden kurtulmaya çalışırz.Olmayan şeyler var eksik kalan halkalar ama paslanan bir yaranın üzerine dökülen kızgın yağı gören yok mu be dediğim olur çoğu zaman...Haklıyı mı aramak gerek ya da görgü tanıklarını da kolundan tutup kadıya gitmek mi gerek aşkın suçlusunu mu aramak ve bir sonuca varmayı mı beklemek gerek?Bilmiyorum ama piayı beklemek değil onu aramakta değil...O olmayı isteyene de şans mı vermek gerek?