Mesajı Okuyun
Old 01-11-2021, 19:06   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

İcra Mahkemesi İİK m.4'e göre ,icra ve iflas işleri için kurulmuş özel bir mahkemedir.Asliye Hukuk ise genel mahkemelerdendir. Özel mahkeme ile genel mahkeme arasında görev sorunu doğabilir. Aşağıdaki kararda belirtildiği gibi İcra Mahkemesi görevsizlik kararı vererek, dosyanın görevli genel mahkemeye gönderilmesini sağlayabilir.

Açılan dava " itirazın iptali" davası olduğuna göre, görevli mahkeme Asliye Hukuk olacağından, icra Hukuk mahkemesinin davayı görev yönünden ret etmesi gerekirdi.

İcra Mahkemesinin görevsizlik kararı vereceği yerde "İİK m 68 gereğince itirazın kesin kaldırılmasına ilişkin talebin genel mahkemelerde değerlendirilmesi gerektiğinden davanın reddine"diyerek yasada yeri olmayan şekilde karar vermesi bence istinaf nedeni olabilir.

YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2013/18350
Karar Numarası: 2013/28157
Karar Tarihi: 12.09.2013

MAHKEMESİ : .... İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2012
NUMARASI : 2012/45-2012/64
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Dikili Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Memurluğunun 2011/14 sayılı satış dosyasında yapılan ihale sonucunda satış memurluğunca düzenlenen sıra cetvelinin iptali istemi ile şikayetçinin icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
6100 Sayılı HMK. nun 322/2. maddesinde, paylaştırma ve ortaklığın giderilmesi için satış yapılması gereken hallerde, hakimin satış için bir memur görevlendireceği, satışın ise İcra İflas Kanunu hükümlerine göre yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Bu madde gereğince, satış memuru, davaya bakan sulh hukuk mahkemesince tayin edildiğinden, onun işlemlerine karşı şikayetleri inceleme görevi de sulh hukuk mahkemesine aittir. Satışın icra müdürlüğünce yapılması, satışın bir icra takibinden kaynaklanmaması ve icra müdürünün satış memur sıfatıyla görevlendirilmiş olması nedeniyle sonuca etkili değildir.
Şikayet konusu sıra cetvelinin satış memurluğunca yapılmış olması nedeniyle şikayeti inceleme görevi ortaklığın giderilmesine karar veren sulh hukuk mahkemesine aittir. Bu nedenle mahkemece, görev nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken şikayetin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikaeytçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.