Mesajı Okuyun
Old 16-05-2007, 21:29   #5
Ayşe BİLGİÇ TAHTACI

 
Varsayılan

Öğrenci iken de çalışmış,meslekte resmi olarak 14., fiili olarak 19. Yılını doldurmuş bir Avukat olarak diyebilirim ki; öğrenciliğinizin değerini bilin. En güzel günleriniz bunlar. Şu anda bizim yaşımıza gelince gülerek, özlemle anacağınız günleri yaşıyorsunuz.

THT, maliye, bizde bir de hava hukuku vardı. Dönemlik dersti. Hava hukukunda ne öğrendik hatırlamıyorum,ama dersin final sınavına giderken bir okul arkadaşımın "Nereye gidiyorsun?" sorusuna en doğal şekliyle "Havaya!" dediğimde orada bulunup da Hukukta okumayan arkadaşlarımın hayretle havaya bakarak tepki verdiklerini hatırlıyorum.

Tüm derslerin bizlere birşeyler kazandırdığı muhakkak. En azından atgözlüğü misali dar açı ile düşünmeyip geniş açılı düşünmeyi, her olayda değişik olasılıkları düşünerek çözüm bulmayı, her konuda bilgi sahibi olarak diğer meslek erbabından farklı olmayı sağladığı muhakkak. Üniversite hayatında dönemlik derslerin ya da diğer, meslek hayatında o zaman kullanmayacağımı düşündüğüm (ben de düşünmüşüm) derslerin beni zorladığını hatırlamıyorum.

Maliye ve ekonomi meslekte her zaman içiçe olduğumuz konular. İktisat Fakültelerinde de hukuk görülüyor, ama bizler kadar yoğun değil. Biz de ekonomiyi sadece işimize yarayacağı kadarıyla öğrendik.

Kriminoloji dersi hala var mı bilmiyorum ama en sevdiğim dersti. Suçlu psikolojisi. Keşke bunun gibi borçlu, müvekkil,karşı tarafın avukatı,hakim,savcı,icra memuru,katip psikolojisi kıyısından köşesinden öğretilse idi.

Biraz da bize esnaflık öğretilse idi(?) Ya da diğer fakültelere hatta ilkokullarda bilginin değerinin ölçülemeyeceği öğretilse idi.