Mesajı Okuyun
Old 24-11-2014, 19:32   #8
yigiturk

 
Varsayılan

Benim gibi konuyu araştıran meslektaşlara aşağıdaki karar yardımcı olabilir


YARGITAY
11. Hukuk Dairesi 2004/5946 E.N , 2005/5575 K.N.

İlgili Kavramlar

İHTİYATİ HACİZ
MÜRACAAT HAKKI

İçtihat Metni

Taraflar arasında görülen davada Uşak Asliye 2.Hukuk Mahkemesi'nce verilen 08.04.2005 tarih ve 2005/54 - D.İş sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi ihtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Alacaklı vekili, müvekkilinin hamili olduğu 15.02.2005 ve 28.02.2005 tarihli çeklerin bankaya ibrazında karşılıklarının bulunmadığını ileri sürerek, 10.000.-YTL alacağın tahsili amacıyla ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, evrak üzerinde yapılan inceleme sonucu, ihtiyati haciz istemine dayanak yapılan çeklerin keşide yerinin "İstanbul" olduğu, çek keşidecisi Muhittin'in adresinin ise Yatağan/Muğla olduğu,bu nedenle mahkemenin yetkisinin bulunmadığı ve çekleri ciro yolu ile iktisap eden A…'in keşideci ve cirantalara karşı doğrudan talep hakkının olmadığı için eklemesi gereken ödememe protestosunu da eklemediği gerekçesiyle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir.

Kararı, alacaklı vekili temyiz etmiştir.

1-İstem, ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişkindir. İİK.'nun 258 nci maddesi uyarınca ihtiyati hacze aynı kanunun 50 nci maddesine göre yetkili mahkemece karar verilir. Anılan maddede ise HUMK.'nun yetkiye ilişkin hükümlerine atıfta bulunulmuştur. Buna göre, yetkinin kamu düzenine ilişkin olarak tayin edilmediği borç ilişkilerinden dolayı talep edilen ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişkin istemler nedeniyle mahkemece re'sen yetkisizlik kararı verilemez. Nitekim, İİK.'nun 265 nci maddesinde ihtiyati haciz kararına itiraz sebepleri arasında "mahkemenin yetkisi"nin sayılmış olmasına göre de, maddenin yorumundan bu hususun mahkemece re'sen göz önüne alınamayıp, ancak borçlu tarafın itirazı üzerine inceleneceği sonucuna varılmaktadır. Bu nedenle, mahkemenin kendini yetkisiz görmesi yerinde olmadığı gibi, borçlulardan ciranta A..'nin ikametgahının "Uşak" olarak gösterilmesi karşısında HUMK.'nun 9/2 nci maddesine göre de, mahkemece yetkisiz olduğunun kabulü doğru olmayıp, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

2-Ayrıca, mahkemece ihtiyati haciz isteminde bulunan A…'in keşideci ve cirantalara karşı doğrudan talep hakkının olmadığı, bu nedenle ödememe protestosu çekmesi gerektiği, ancak bu hususun da yerine getirilmediği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş olup, mahkemece istem bakımından yetkisiz olduğunun belirtilmesine rağmen işin esasıyla ilgili olarak da değerlendirme yapılması kabul şekli açısından usul ve yasaya aykırı bulunmaktadır. Kaldı ki, istemin dayanağını oluşturan çekler yasal sürede bankaya ibraz edilerek, çekin arka yüzüne ibraz tarihi itibariyle karşılığı bulunmadığının yazdırılmış olmasına göre, TTK.'nun 720 nci maddesi uyarınca hamil A….'in keşideci, cirantalar ve diğer çek borçlularına karşı müracaat haklarını kullanabileceğinin kabulü gerekmektedir. O halde, mahkemece A….'in yasal sürede bankaya ibraz etmek suretiyle müracaat haklarına sahip olduğu çeklere dayalı ihtiyati haciz istemi konusunda bir karar verilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçeler ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş olup, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle istemde bulunan alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın alacaklı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.05.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.