Herkese kolaylıklar dileğiyle;

Haricen yapılan satış vaatlerinin geçersizliği ve neticeleri daha önce tartışıldı.Ancak ben bu konuda farklı bir durumu dikkatinize sunarak değerli görüşlerinizi öğrenmek istiyorum.

Arsa sahibi ile müteahhit inşaat şirketi arasında noterden yapılmış kat karşılığı inşaat sözleşmesi var.Müteahhit bu sözleşme ile kendisine kalacak bazı daireleri devretmek karşılığında inşaatın bazı işlerini taşeron inşaat şirketine yaptırmak üzere sözleşme yapmıştır.

Taşeron şirket bu sözleşme ile kendisine bırakılacak birkaç daireden birisini haricen kendi aralarında yaptıkları satış vaadi sözleşmesi ile müvekkile satmış ve bedelini de peşin almıştır. Müvekkil daireyi kendisi oturmak amacıyla almak istemiştir.Müvekkil ile taşeron şirket arasındaki sözleşmeye konulan bir maddede;

“Binayı yapan müteahhit şirket olan …. İnşaat Ltd. Şti. 5 numaralı daireyi, taşeron şirket olan…. İnşaat Ltd Şti ne inşaatın işleri karşılığı yapılan sözleşmeler gereği vermiş olduğu için daire satışı taşeron şirketin yüklendiği işleri bitirmesi, işlerini tamamlamasından sonra söz konusu daireyi eski sözleşmelerde yazılı olduğu gibi (iki inşaat şirketi arasındaki sözleşmelerden bahsedilmekte) taşeron şirkete değil bu sözleşme gereği alıcı Hasan’a daireyi koşulsuz ve şartsız olarak devretmeyi taahhüt eder.” şeklinde olup sözleşme müvekkil, müteahhit şirket yetkilisi ve taşeron şirket yetkilisi tarafından imzalanmıştır.

Taşeron şirketin yüklendiği işler 4 ay önce bitmesine karşın, söz konusu daire müvekkile teslim edilmeyince, müvekkil, taşeron şirkete karşı 7 örnek icra takibi başlatmış, arsa sahibine ve müteahhit firmaya da noterden ihtarname çekerek dairenin kendisine devir ve teslimini talep etmiştir.Taşeron şirkete karşı açılan icra takibinde müteahhit şirkete gönderdiğimiz 89/1 e müteahhit şirket itiraz etmiştir.

Taşeron şirketin mal varlığının olmadığı dahası piyasaya yüklüce borcu olduğu öğrenilmiştir.

Bu konudaki sorularım şunlar;

1-Kimlere karşı hangi davalar açılabilir?
2-Görevli mahkeme neresidir?
3-Açılacak davalarda dava konusu dairenin devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir istenebilir mi ?

Görüş ve yanıtlarınız için şimdiden çok teşekkür ederim.