Önemli olanın hukuku içine sindirmek olduğunu,nerede okunduğunun sadece araç olduğunu düşündüğümden ötürü sadece farklı olan kendi okulumda ki sistemden memnun olup olmadığıma değineceğim...

Dokuz Eylül Üniversitesi 3.sınıf öğrencisiyim yani Türkiye'de hukuk fakültelerinde aktif sistemin uygulandığı tek üniversite de okuyorum.Eğitim sadece hocaların dersi anlatmasıyla bitmiyor,sınavlar vize,final yanı sıra birde ayda bir yapılan pdö sınavları ile katlanıyor ve sorularımızda test sorularından oluşuyor.Probleme dayalı öğrenme adıyla (pdö) gerçekleştirilen modüller,oturumlar,ayda bir yapılan pdö sınavları,tüm bunlardan ayrı alıp başını giden dersler bu sistemi ne kadar yoğun yapsada;bu sistemin öğrenciyi sürekli ders çalışmak durumunda bırakması en büyük avantajlarından.Haftada 2 gün yapılan pdö oturumları,20 kişilik sınıflarda gerçekleştiriliyor ve olaylar ortak belirlenen sorular çerçevesinde tartışılıyor.Modüllerde ki konular(olaylar) normal ders müfredatıyla birebir gitmiyor.İlk dönem 2. dönemin konularını , 2.dönem genelde 1.dönemin konularını kapsayabiliyor.Böylelikle dinlemeye dönük olmaktan çok kendi araştıran kendi öğrenen bir öğrenci profilene bürünüyorsunuz.Klasik sistemde sınavlar öncesi yapılan pratik çalışmaları aktif sistemde ki öğrenciler hafta da 2 kez yapmış oluyorlar bu da teori yanında pratik bakış açısıda getiriyor.Pdö'yü tamamlayan yargıtay kararı değerlendirme sınavları,ufak çaplı seminer ödevleri farklı bir uğraşı ve bakış açısı sağlıyor.Tek sıkıntı haftaiçi ve sonu pdö oturumlarına hazırlanılırken normal seyrinde giden derslerin 2. plana itilmesi.E her ikisini birarada götürebilen için bu da sorun değil tabii...

İzmir gerek iklimi gerek tarihsel yapısıyla zaten anlatılmaya gerek kalmadan,yaşanması,tadına az da olsa varılması gereken bir kent..

Tüm öğrenci arkadaşlarıma başarılar...